Etiket: çürük

  • Biberon Çürüğü nedir ? Biberon Çürüğünden Nasıl Korunmalı?

    Biberon Çürüğü nedir ? Biberon Çürüğünden Nasıl Korunmalı?

    Biberon çürüğü nedir; Biberon çürükleri ya da günümüzdeki adıyla erken dönem çocukluk çağı çürükleri bebeklerin özellikle üst ön süt dişlerinde başlayan ve diğer dişlere de hızla sıçrayan ve çok çabuk ilerleyen yaygın çürük tipidir.

    Bebeklerin ya da çocukların emzirme sırasında ya da biberonla ağzında uyuya kalmasıyla oluşur. Burada çürüğü oluşturan biberon değil, biberonun içerisindeki şekerli, ballı ya da pekmezli süt, mama ya da anne sütüdür. Bu şekerli sıvıların tüm gece boyunca dişlerle temas etmesi süt dişlerinin hızlı bir şekilde çürümesine yol açar.

    Biberon çürükleri ilk olarak dişlerin minesinde tebeşirimsi beyaz lekelenmeler ile başlayıp mineden madde kayıplarıyla birlikte sarımsı kahverengi bir görüntü verirler. Çoğu zaman aile dişlerdeki çürüğü fark ettiğinde çürükler oldukça ilerlemiş olur. Biberon çürüklerinin erken teşhisi oldukça önemlidir. Erken başlangıçta çocuk diş doktorunuzun vereceği beslenme tavsiyeleriyle ve yapacağı koruyucu uygulamalarla biberon çürüğü kontrol altına alınabilir. Ancak geç kalındığı zaman dişlere kanal tedavisi gerekebilir ya da dişlerin çekimi gerekebilir.

    Biberon çürüğünden korunmak için, bebeğinizin ağzında, içerisinde şekerli sıvılar bulunan biberonla uykuya dalmamasını sağlayın. Her beslenmeden sonra dişlerini temiz bir bez ya da yumuşak kıllı bir diş fırçası ile temizleyin eğer temizleyemiyorsanız biberon içerisine su koyarak ağzın en azından çalkalanmasını sağlayın. En önemlisi de bebeğinizi ilk dişleri çıktıktan sonra düzenli olarak bir pedodontiste götürmelisiniz.

    Biberon Çürüğü Nasıl Geçer? Tıklayın !

    DR. PINAR KARATABAN (PEDODONTİST)
    İMPLADENT AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI POLİKLİNİĞİ
    Mimar Sinan Cad. No:8/1 Maltepe-İSTANBUL
    e-mail : pinarkarataban@impladent.com.tr          www.impladent.com.tr
    Telefon : 0216 370 01 87

  • Erkeklerin ”dişçi korkusu” kadınlardan fazla

    Erkeklerin ”dişçi korkusu” kadınlardan fazla

    Erkeklerin ”dişçi korkusu” kadınlardan fazla

    OMÜ Diş Hekimliği Fakültesi kliniklerine tedavi olmak için müracaat eden 650’si erkek bin 335 kişi üzerinde, ”diş hekimi ve diş tedavisi korku düzeyleri ile nedenleri” araştırıldı.

    Çalışmayı yürüten Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Emre Bodrumlu , AA muhabirine yaptığı açıklamada, araştırmanın hastaların korku düzeylerini belirleyerek korku uyandıran durumların dikkate alınıp tedavinin ona göre gerçekleştirilmesi amacıyla yapıldığını söyledi.

    Çalışma kapsamında 16 yaş üstü bin 335 kişiyle görüşüldüğünü anlatan Bodrumlu, şöyle devam etti:
    ”Araştırmamızın sonucunda hastaların yüzde 59’unun diş hekimi ve diş tedavisinden korktuğunu belirledik. Bu hastaların toplam 19 ayrı konuda değerlendirilen korku analizlerinde, erkeklerin diş hekimi ve diş tedavisi korkularının kadınlardan yüzde 12 oranında daha fazla olduğunu tespit ettik. Erkeklerin korku sırasında nefes alıp vermesi ve kalbinin hızlı çarpması izlenirken, kadınlarda kasların kasılması ve kalbin hızlanmasını gözledik.”

    Diş tedavisi olması gerekenlerin diş hekimi ve diş tedavisi korkusu nedeniyle randevu almaya veya tedaviye gitmediğini de çalışmayla tespit ettiklerini dile getiren Bodrumlu, en fazla korkunun ”iğnenin görülmesinde ve iğne yapılırken” oluştuğunu vurguladı.

    Dişçi korkusu nasıl yenilir ? makalesi için tıklayın…

  • Diş Teli Tedavisi ve Faydaları

    Diş Teli Tedavisi ve Faydaları

    Diş Teli Tedavileri

    Diş teli tedavisi dişlerdeki çapraşıklıkları, çene gelişim bozukluğu ve kapanışla ilgili problemleri düzelten bir diş hekimliği dalıdır. Düzgün sıralanmış dişler ısırma, çiğneme ve konuşma fonksiyonlarının yanı sıra fiziksel görünümü de olumlu yönde etkiler. Sağlıklı diş etleri ve ideal sıralanmış dişler diş estetiğinin temelini oluşturur.
    Düzgün yerleşmemiş üst ve alt ön dişler diş teli tedavisi ile düzeltilebilecek konuşma bozuklukları yaratabilirler. Diş teli tedavisi aynı zamanda arka diş yüzeylerinin hızlı yıpranmasını da engellerler. Kapanma sırasında dişlere aşırı bir yük biner ve eğer ön dişler düzgün kapanmazlarsa arka dişler daha çabuk yıpranır.

    Diş teli tedavilerinin faydaları
    Diş eti problemlerinin diş teli tedavisinden sonra görülme sıklığı azalır. Hasta ideal bir ağız bakımı yaparsa diş eti hastalıkları, diş taşı, plak oluşumu görülmez.
    Çiğneme kabiliyetiniz gelişir. Sindirim sisteminiz daha sağlıklı hale gelir.
    Diş fırçası daha rahat diş yüzeylerine temas eder ve diş ipi kullanımınız daha pratik olur. Sonuçta daha ideal bir ağız sağlığına kavuşursunuz. Dişleriniz ve çene ilişkiniz düzeldikçe yüz estetiğiniz, dudaklarınızın konturları ve profilinizde de olumlu yönde değişiklilikler olur.
    Dişlerin olması gereken çizgi boyunca dizilmesi daha kolay ve ulaşılabilir temizlik yapmanızı sağlar.

    Görünmeyen Diş Telleri Özgürleştiriyor

    Birçok kişi, dişindeki çarpıklık ya da aralık nedeniyle kendini kötü hisseder ve sırf bu yüzden gülümserken dişlerini kapatır.

    Bu durumdan muzdarip olanlar da diş teli takmak istemediği için bir türlü tedaviye başlamaz. Günümüzde uygulanan alternatif tedavilerle çocukluktan yetişkinliğe her yaştan hastanın tedavi edilebileceğini söyleyen Liv HOSPITAL Ağız ve Diş Sağlığı Bölümü’nden Dt. Fırat Dağcıoğlu yetişkinlerde uygulanan ‘Invasilign ve Lingual’ tedavi yöntemleriyle diş teli takmadan güzel dişlere sahip olunabileceğini söylüyor.

    Düzgün dişler ve güzel bir gülümseme, bireylerin kendisini doğru ifade edebilmesi için en etkili yoldur. Genel sağlığınızdan nasıl göründüğünüze kadar yaşam kalitenizde önemli bir yere sahip olan diş sağlığı için alternatif tedaviler her yaştan hasta için kullanılabiliyor. Çocukluk çağında yapılması daha uygun olan ortodontik tedaviler (diş teli tedavisi) pek çok nedenden ötürü ihmal edilmiş ya da ilerleyen yaşlarda çeşitli nedenlerden ötürü dişlerin şekli bozulmuş olabilir.

    Yetişkin ortodontik tedavisinin çocuk ortodontik tedavisinden farkı ne?

    Erişkin dönemde çene kemiğine iskeletsel yön vermek neredeyse imkânsızdır. Dişlerinin ve destek kemiğin bir kısmını kaybetmiş olabilirler. Ortodontik tedavi daha kapsamlı bir tedavi planının sadece bir parçası olabilir. Aile diş hekimi, ağız cerrahı, ortodontist, periodontist, endodontistin de bulunduğu bir ekip tarafından tedavi kombine bir şekilde yürütülür. Yetişkin tedavisini çocuklarınkinden ayıran başlıca faktör çene gelişiminin tamamlanmış olması. Çene boyutu uyumsuzlukları yetişkinlerde cerrahi müdahalelerle düzeltilebilir. Örneğin alt çenenin çok kısa olduğu bir vakada alt çene üst çeneyi yakalamaya çalışırken çok ciddi kapanış problemleri meydana gelir. Sadece dişleri ortodontik olarak hareket ettirmek bu problemi çözmez. Alt çenenin üst çeneyi yakalaması için boyunun cerrahi olarak uzatılması gerekir.

    Çene eklem ve kaslarda ağrı hissedildiğinde ortodontik tedavinin faydası olur mu?

    Çene eklemi sorunlarına yol açan etkenlerden en önemlisi diş sıkma ve gıcırdatma alışkanlığıdır. Genelde gece yapılan bir alışkanlıktır. Dişlerin aşınmasına sebep olur ve çene ekleminde travma etkisi yaratır. Kronik ya da akut ağrılar meydana gelebilir. Bir ortodontist problemin tanısını koyabilir. Daha ileri boyutlardaki rahatsızlıklarda eklem cerrahisi gerekebilir.

    Invasilign yöntemi nasıl uygulanıyor?

    Diş tellerinden kaynaklı estetik kaygıların yetişkinleri bu tedaviden uzak tuttuğu bilinen bir gerçek. Bu sorunun tel ve braket kullanmadan ‘Invasilign’ yöntemi ile ortadan kaldırılabilmesi mümkün.

    Diş hastalıkları tedavisinde uygulanan yeni teknoloji ‘Invasilign’ yöntemi ile tel ve braket kullanılmadan ağızda belirgin olarak gözükmeyen, ergonomik şeffaf plakalar ile düzgün ve sağlıklı diş tedavisi yapılıyor. Genellikle genetik sebeplerden kaynaklanan ve erken yaşlarda düzeltilebilen çarpık dişler, ilerleyen yaşlarda da düzeltilebiliyor, ancak tedavi daha uzun soluklu. Invisalign yöntemi, çapraşık dişleri düzeltme amacı ile dişlere takılan, çıkarılabilir, ağızda belirgin olarak görünmeyen bir seri şeffaf düzeltici plakla, braket ve teller kullanılmadan dişlerin düzeltilebilmesini sağlayan bir sistemdir. Şeffaf düzelticilerin, üç boyutlu özel bilgisayarlı sistemler yardımıyla hastanın diş yapısına birebir uygun olarak modellendiği, her bir düzeltici plağın yaklaşık 2 hafta boyunca kullanılır ve 2 hafta sonra yeni bir düzeltici takılır. Bu yeni düzeltici ile eskisi arasında, dişleri daha düzgün hale getiren küçük farklılıklar bulunur. Bu süreç adım adım ilerler. Belirli aralıklarla tedavi süresi, dişlerdeki çapraşıklık oranına göre 9-15 ay arasında değişiyor. Bu dönemde yaklaşık 18-30 adet şeffaf düzeltici plak kullanılıyor. Tellerle ve braketlerle yapılan klasik ortodontik tedavi ise 18-24 ay devam ediyor.

    Lingual yönteminin farkı nedir?

    Bir diğer tedavi yöntemi ise görünmeyen diş teli veya gizli diş teli olarak adlandırılan ‘Lingual’ ortodonti tedavisi dişlerdeki, çapraşıklıkları düzeltmek için kullanılan braket ve tellerin dişlerin ön yüzeyleri yerine arka taraflarına uygulandığı ortodontik tedavi çeşididir. Diş hekimliği eğitiminden sonra uzman olan ortodontistler Lingual ortodonti eğitimi için değişik üniversitelerin lingual ortodonti programlarına devam eder ve bu teknikle ilgili yaklaşık 2 yıl süren ek bir eğitim alır. Benzer şekilde Dünya Lingual Ortodonti (WSLO) ve Avrupa Lingual Ortodonti Dernekleri (ESLO) lingual teknik ile ilgili bir klinik yeterlilik sınavı uygulanır. Ancak bu sınavdan başarılı olan ortodontistler bu tedaviyi uygulayabilir. Bu teknik üzerinde uzmanlaşmış yeterli bilgi ve klinik tecrübeye sahip ortodontistler tarafından yapılacak lingual ortodontik tedavi ile labial teknikte (dışarıdan teller) olduğu gibi her çeşit vakayı tedavi etmek mümkündür.

    Ağız – Diş Sağlığı ve Bakımı için tıklayın…

  • Diş teli tedavisi

    Diş teli tedavisi

    Düzgün dizilmiş dişler, estetik bir gülüş hem sağlıklı hem de güzel bir görüntünün temel unsurları.
    Ortodonti Uzmanı Diş Hekimi Kıvanç Cebesoy, dişlerin görünümünü iyileştirmek için kullanılan yöntem olan diş teli takmanın en önemli nedenlerini anlattı.

    Diş teli tedavisi çene ameliyatlarından kurtarır
    Tedaviye mümkün olduğunca erken başlanmalıdır. Çünkü büyümenin bittiği dönemdeki bozuklukların tedavisi diş çekimi ya da çene ameliyatları ile gerçekleşir.

    Çiğneme işlemini düzeltir
    Birbiriyle uyumsuz üst ve alt çene sindirimi zorlaştırır. Sindirim sistemimizin temeli olan çiğneme işleminin düzgün yapılması ve yemeklerin iyi öğütülebilmesi için alt ve üst dişler ısırma pozisyonunda uyumlu olmalıdır.

    Çene kapanış problemini ortadan kaldırır
    Çenelerin birbirine uyumsuz büyümesi diş çapraşıklığına ve kapanış problemlerine neden olur. Ergenlik dönemi büyüme atılımında 6 ay içinde büyüme sapmaları düzeltilebilir. 15 yaşından sonra ise büyüme bittiği için tedavi çok daha zorlaşır.

    Çene kaslarını korur
    Uyumsuz dişler çene kaslarını deforme eder. Dişlerin uyumsuzluğu çene ve eklem sorunları nedeniyle çene kaslarına baskı yapar ve bu durum baş ağrısına sebep olabilir. Ortodontik tedavi ısırışın yoğunluğunu azaltmaya yardımcı olur.

    Çene eklemlerindeki erimeleri engeller
    Uyumsuz çene kapanışları çene eklemlerinde erimelere yol açar. Uyumsuz çene kapanışları uzun dönemde TME (çene eklemi)’ de yıkıcı disk erimelerine neden olur.

    Konuşmayı kolaylaştırır
    Üst çenenin alt çeneye göre daha önde olduğu, alt ve üst ön dişlerin arasının açık olduğu vakalarda bazı harflerin telaffuzunda sıkıntı yaşanır. ” S, ş, ç, m, n” gibi harfleri söyleyememek konuşmayı direkt olarak etkiler.

    Dişleri çürüklerden korur
    Çapraşık dişlerin olduğu bölgeler ne kadar fırçalanırsa fırçalansın bakteri plakları diş fırçasının ulaşamadığı yerlerden tam olarak temizlenemez. Bu bölgelerde ani asit artışına bağlı olarak normalin beş katı daha hızlı çürüme meydana gelir.

    Vaktinde tedavi, sağlam dişleri kurtarır
    Çapraşık dişlerde biriken diş taşları sağlam dişleri kaybettirir. Ülkemizde çekilen dişlerin büyük bir bölümünün sebebi çene kemiği erimesine neden olan diş taşlarıdır ve diş taşları en çok dişlerin çapraşık olduğu bölgelerde birikir. Diş teli tedavisi ile yapılacak düzeltmeler diş taşlarını azaltarak dişleri çekilmekten kurtarmayı sağlar.

    Güzel gülüşe sahip olmayı sağlar
    Çapraşık dişler ve çene darlığı dişlerin üzerinde gölge oluşturduğu için dişler olduğundan iki, üç ton daha gri görülebilir. Düzgün sıralanmış dişler ışığı daha iyi yansıtır ve güzel gülüşün temeli olan bembeyaz dişlere sahip olunmasını sağlar.

    Diş etlerini korur
    Çeneye göre fazla yoğun ve bitişik dişler diş etlerinde apse yapar. Çene yapısına göre kalabalık ve çok bitişik sıralanmış dişler, diş teli tedavisi ile ideal dizilmiş dişlere getirilirken, çapraşık dişlerin neden olduğu diş eti hastalıklarının da önüne geçilir.

    Diş teli ile ilgili soru, sorun ve deneyimleri paylaşalım

  • Meyvenin ‘çürük kısmını kesip kalanını yerim’ diyenler

    Meyvenin ‘çürük kısmını kesip kalanını yerim’ diyenler

    Satın aldığınız meyvenin bir kısmı çürümüşse ne yaparsınız?

    “Çürük kısmını kesip kalanını yerim” diyorsanız bir kere daha düşünün. Çünkü uzmanlar, çürümüş meyvelerin yol açabileceği kanser riskine dikkat çekiyor.

    Meyveler her mevsim farklı lezzetlerle sofralarımıza geliyor. Meyveleri alırken ve tüketirken dikkat etmemiz gereken önemli şeyler var…Bu konuda doğru bilinen yanlışlar var.

    Özellikle meyvenin taze olması meyve üzerinde herhangi bir çürük bulunmaması, ezik bir kısım bulunmaması dikkat etmemiz gereken noktalardır.

    Çünkü, çürümeye başlamış meyveler tehlikenin habercisi.

    Küflü meyveyi asla tüketmeyin çürük meyveyi asla tüketmeyin diyoruz biz tüketicilere. Çünkü buradaki mikotoksinler kanserojen etki yaratabiliyor insan vücudunda

    “Kesinlikle Atın”

    Uzmanlar, çürümeye başlayan meyvelerin kesinlikle atılması gerektiğini düşünüyor.
    “Çoğu zaman diyoruz ki ‘çürümüş olan kesimi kesip atalım geriye kalan kısım ziyan olmasın’. Oysa burada şöyle bir yanlış var. Meyvenin bir yerinde oluşan küflerin oluşturduğu mikotoksinler hızla sporlarıyla meyvenin diğer yerlerine yayılabiliyor. O nedenle bir meyve çürükse yapacağımız tek şey var onu çöpe atmak” dedi.

    Çürümemesi için meyveleri küf sporlarının ulaşamayacağı buzdolabında saklamak çok önemli…

    İlgili Konular ;
    Kilo Verdiren Meyveler
    Sebze Yemekleri,
    Damak Çatlatan Tat Bamya Kızartması (Resimli)

  • Çocuklarımızı çapraşık dişlerden nasıl koruyabiliriz ? Erken teşhis ve tedavi önemli midir ?

    Çocuklarımızı çapraşık dişlerden nasıl koruyabiliriz ? Erken teşhis ve tedavi önemli midir ?

    Çocuklarımızı, süt dişleri sürerken ileri yaşlarda daha estetik,çapraşıklığı olmayan,daimi dişleri taşıyabilmesi için çocuk diş hekimleri ile mutlaka tanıştırmalıyız.

    Çünkü, erken süt dişi kayıpları ve bunların yerlerinin daimi dişlerin sürmesine kadar korunmaması halinde diğer dişler kayarak bu yerleri kapatmakta ve daimi dişlerin sürecekleri yerleri işgal etmektedir. Süt dişlerinin erken kaybedilmesi ve alttan gelen sürekli dişe rehberlik edememesi durumunda yer darlıkları ortaya çıkabilir.Bu da dişlerin çapraşıklığına veya gömülü kalmasına sebep olmaktadır.Çocuk diş hekimleri bu yer darlıklarının giderilmesi ile de ilgili hekimdir.Kayıp dişin yerini tutan ve yer tutucu adı verilen aygıtlar ile tedavi yapılarak sağlıklı dişlerin sürmesi sağlanılmaktadır.

    Sürekli dişlerin ortodontik tedavisi Ortodontistler tarafından yapılmaktadır.Süt dişleri döneminde görülen parmak emme, dudak yeme gibi alışkanlıklara bağlı olarak ortaya çıkan sorunları ortadan kaldırır.Çenenin iskelet yapısında kalıcı bir bozukluk meydana gelmesi engellenmiş olur. Alt ve üst çene gelişiminin birbiriyle uyumlu olarak meydana gelmemesi sonucunda ortaya çıkan çenelerarası uyumsuzluk da ortodontinin tedavi alanına girer.

    Ortodontik tedaviler 9-10 yaşlarda,düzenli kontroller ile diş bozukluklarının tespit edilmesi ile çapraşıklığı önleyecek tedavi planın oluşturulmasını sağlayarak,ileriki yaşlarda ortaya çıkabilecek sorunların önüne geçmiş olur.

    Ağız hijyenine dikkat edilmezse, ortodonti tedavisi sırasında çürüklerin ve dişeti problemlerinin oluşması kaçınılmazdır.Ortodontik tedavi sürecinde dikkat etmeniz gerekenler:

    • Dişlerinizi hergün diş hekiminizin tarif ettiği gibi,uygun diş fırçası ve macunu ile ihtiyaç duyulursa ara yüz diş fırçaları ile fırçalayın, gerekirse ağız gargarası kullanın.
    • Şekerli yiyecek ve içecek tüketimini azaltın.Bu dönemde tellerin arasına biriken şeker dişlerinizin daha kolay çürümesine neden olur.
    • Havuç, elma,kraker,Sert,kabuklu kuruyemiş ve cips gibi gibi sert yiyecekler ve yapışkan yiyecekleri tüketmeyin veya çok küçük parçalara bölerek tüketiniz,braketlerin düşmesine neden olabilir.
    • Kemikli et,tavuk gibi yiyecekleri ısırarak değil,bıçak yardımıyla yiyin.
    • Yiyeceklerinizi küçük parçalara bölerek ağzınıza alın.
    • Ortodontik tedavi boyunca genellikle sakız tavsiye edilmez.tellere takılabilir ve çıkmalarına, zarar görmelerine neden olabilir.
    • Asitli içeceklerden uzak durun.

    Doç.Dr. Arzu Aykor
    Estetik Dişhekimi

    Çocuklarda Diş Sağlığı
    – Çocuklarda diş çarpıklıklarını düzeltmenin tek tedavisi diş teli mi ?
    – Çocuklara takılan diş tellerinin bakımı nasıl yapılır ?
    – Çocuklarda süt dişleri çürüdüğünde çekilebilir mi ?
    – Çocuklarda diş çürükleri nasıl önlenebilir ?
    – Çocuklarda diş ağrısına ilk müdahale nasıl olmalı ?
    – Çocuklarda diş fırçalamaya ne zaman başlanmalı ?
    – Çocuklarda çarpma veya düşme sonucu kırılan diş saklanmalı mı ?
    – Çocuklardaki diş çarpıklıklarını önlemek için nelere dikkat etmeliyiz ?
    – Çocuklarda düşme sonucu hasar gören süt dişlerine nasıl müdahale edilmeli ?
    – Çocuklar mutlaka çocuklar üzerine uzmanlaşmış diş hekimine mi gitmeli ?

  • Hamilelikte Ağız ve Diş Bakımı Hakkında Doğru Bilinen Yanlışlar…

    “Her doğumda bir diş kaybedilir” düşüncesi şehir efsanesi mi ?

    Ağız ve diş sağlığı konusunda farkında olmadan yaptığımız hatalar, kimi zaman telafisi çok güç sonuçlar doğurabiliyor. Buna rağmen, toplumumuzda her konuda olduğu gibi diş bakımı konusunda da kulaktan dolma bilgilerle hareket etmek oldukça yaygın. Ağız sağlına özellikle dikkat edilmesi gereken bir dönemde yani hamilelikte başvurulan yanlış yöntemler sebebiyle bazen sağlıklı dişler bile kaybedilebiliyor.Her hamilelik bir diş kaybettirir’ düşüncesi yüzünden çürük dişe razı gelmek, hamileyken diş taşı temizliği yaptırmamak, ağrı yapsa bile çürük dişi tedavi ettirmemek, gebelikte ağız gargarası yapmamak hamilelik döneminde ağız ve diş bakımında yaygın olarak yapılan hataların başında geliyor

    Dişhekimine ne zaman gitmelidir ?

    Hamilelik planlanıyorsa veya hamile olunduğundan şüpheleniliyorsa dişhekimi ziyaret edilmelidir. Ilk 3 aylık dönemin sonunda temizlik yapılması uygundur. Dişhekimi hamileliğin kalan dönemi için bir tedavi takvimi hazırlayacaktır. İkinci 3 ayda da ağız dokularında meydana gelen değişikliklerin ve ağız bakımının etkinliğinin değerlendirilmesi ile birlikte tekrar temizlik önerilebilir. Duruma göre üçüncü 3 aylık dönemde de tekrar randevu verilebilir fakat tüm bu seanslar mümkün olduğunca kısa süreli olmalıdır.

    Hamilelik sırasında yapılmaması gereken işlemler var mıdır?

    Genellikle acil olmayan işlemler de hamilelik sürecinde yapılabilir. Ancak herhangi bir diş tedavisi için en uygun zaman 4. Ve 6. aylar arasıdır. Şiddetli ağrının eşlik ettiği acil durumlarda tedavi hamileliğin herhangi bir döneminde yapılabilir. Anestezi ve ilaç verilmesini gerektiren durumlarda jinekolog ile irtibat kurulmalıdır. Ertelenebilecek işlemler doğumdan sonraya bırakılmalıdır.

    Hamilelik döneminde diş röntgeni zararlı mıdır ?

    Bu dönemde tedavi için çok gerekli degil ise pek rontgen çekılmemelidir.Ancak zorunlu durumlard ağız içinden 1-2 film alınabilir.Her ne kadar dişhekimliğinde çekilen röntgenlerde verilen radyasyon miktarı çok az ve karın bölgesine çok yakın değilse de gelişmekte olan bebeğin ışın almasını önlemek için mutlaka kurşun önlük kullanılması gerekir.Yine de ilk üç ay film çekilmesinden kaçınmak gerekir.

    Dişler hamilelik sırasında daha çabuk mu çürür ?

    Daha öncede de belirtildiği gibi “hamilelik döneminde annenin dişlerinden kalsiyum çekildiği ve bu nedenle her bebeğin anneye bir diş kaybettireceği” inancı kesinlikle doğru değildir. Hamilelik döneminde vücuttaki dengenin bozulması dişlerin çabuk çürümesine uygun bir ortam yaratır. Bu dönemde dişlerin daha çabuk çürümelerinin nedenleri şunlardır;

    Bebek beklenen dönemde tatlıya, aburcubura aşırı istek belirir ve bunlar yendikten sonra diş fırçalama ihmal edilir

    İlk aylarda görülen kusmalardan sonra anne ağız bakımına yeterince özen göstermeyebilir.

    Gebelik hormonlarının (östrojen, progestron) etkisi ile dişetleri daha çabuk kanayan anne, dişlerini fırçalamaktan kaçınır. İşte bu nedenlerden ötürü bu dönemde diş sağlığına daha özen göstermek gerekir.

    Bebeğin diş sağlığı için alınması gereken önlemler var mıdır ?

    Bebeğin diş gelişimi anne karnında başlar. Bu dönemde anne hem kendi sağlığı hem de bebeğinin diş gelişimi için dengeli beslenmeye dikkat etmelidir. Diş sağlığı için protein,Avitamini (et, süt, yumurta, sarı sebze ve meyveler) C vitamini (narenciye, domates, çilek), D vitamini (et, süt, yumurta, balık) ve kalsiyum (süt ve süt ürünleri, yeşil yapraklı sebzeler) dan zengin gıdaların yeterince alınması gerekir. Bunun yanısıra bilinçsiz ilaç kullanımından kaçınılmalıdır. Kullanılan ilaçlar bebeğin diş sağlığının yanısıra genel vücut gelişimini de olumsuz yönde etkileyebilecektir. Bebeğin diş sağlığı konusunda bilgili olmak,çocuğunuzun ömür boyu sağlıklı dişlere sahip olmasında ilk basamaktır. Bebeğin diş bakımı ve beslenmesi ile ilgili bilgi edininiz.

    “Hamileyken antibiyotik kullandım” bebeğimin dişleri etkilenir mi?

    Bu dönemde bilinçsiz ilaç kullanımından kaçınılması gerektiğini belirtmiştik. Ancak kullanılan her antibiyotiğin bebeğin dişlerinde lekelenmelere neden olduğu kanısı yanlıştır. Dişlerde renklenmelere neden olan antibiyotik grubu “tetrasiklinler”dir. Bunun dışındaki antibiyotiklerin renklenme yaptığı kanıtlanamamıştır.

    Dt.Beno Bunyamın Çukran

  • Dişler neden çürür ?

    cocuk_disler_neden_cururDişlerin çürümesi birden fazla nedeni olan bir durumdur. Evet, çürük mikrobik bir olaydır ve çürüğe sebep olan bakteriler vardır… Ama tek neden bu olsaydı çürük aşısı yapılır ve hiç kimsede çürük oluşmazdı…

    Çürüğün oluşması için bakterilerin yanında birkaç diğer etkenin de bir arada bulunması gerekir. Bu etkenlerden en önemlilerinden birisi düzenli ve kaliteli olmayan beslenmedir. Fırçalama ile ağızdan uzaklaştırılması zor, dişe yapışan ve şeker ağırlıklı gıdaların dişleri daha çabuk çürüttüğü klinik çalışmalarla ispatlanmıştır. Beslenme sonrası dişlerin özenli bir şekilde fırçalanıp temizlenmesi gerekir. Diş fırçalamanın ihmal edilmesi ya da hiç yapılmaması dişlerin çürümesini kolaylaştıracak ve diş eti hastalıklarına da yol açacaktır.


    Ailelerin en çok sorduğu sorularda bir diş çürüğünde genetiğinde etkisi olup olmadığıdır. Evet, genetik faktörlerde diş çürüğünde etkilidir ancak çok düşük bir oranda… Yapısal olarak problemli dişler de çürüğe daha meyillidir. Ancak genetik faktörler düzenli ve titiz bir bakımla ve yapılacak koruyucu uygulamalarla elimine edilebilmektedir.

    DR. PINAR KARATABAN (PEDODONTİST)
    İMPLADENT AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI POLİKLİNİĞİ

  • Süt dişleri neden önemlidir ?

    42-16616437Süt dişleri, kalıcı dişlerin sağlıklı bir biçimde oluşmaları ve sürmeleri için çok önemli rehber dişlerdir. Süt dişlerinin kökleri arasında çene kemiği içerisinde kalıcı dişlerin germleri yani tomurcukları bulunur. Bu tomurcuklar ilerde çocuğu ömür boyunca ağzında bulunacak olan kalıcı dişlerin taslaklarıdır. Süt dişleri bu tomurcukların sağlıklı bir şekilde gelişebilmesi için oldukça önemlidir. Süt dişindeki çürükler ve iltihap oluşumu sonradan çıkacak olan bu dişlerin oluşumunu ve gelişimini bozabilir ve bu dişlerde renk ve şekil bozukluklarına neden olabilir.

    Ayrıca süt dişlerinde oluşan çürükler dişler arası mesafelerin kapanmasına neden olur. Bu durumda da çocuğun kalıcı dişleri çapraşık çıkabilir. Bu da ortodontik tedavi görmesine yani dişlerine tel takılmasına neden olabilir.

    Bu nedenle süt dişlerine nasıl olsa düşecek önemsiz dişler gözüyle bakılmamalıdır. Çünkü süt dişleri ne kadar sağlıklıysa kalıcı dişlerde o kadar sağlıklı olacaktır.

    DR. PINAR KARATABAN (PEDODONTİST)
    İMPLADENT AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI POLİKLİNİĞİ