Etiket: cilt

  • Balkabağı Maskesi

    Balkabağı Maskesi

    Açık gözenekler kış sonrasında sararmış ciltlere eskiden sıkılmış sivilcelere yani hepsi birleşmiş leke yapmış 3 çü bir arada olacak yani hem cildi sıkılaştıracak hem lekelerle savaş hemde göz altındaki morluklara iyi gelen ve ilk defa açıkladığı müthiş bal kabağı maskesi …

    1/4 su bardağı balkabağı suyu (blendırdan yada kuru meyve sıkacağından çıkartabilirsiniz)
    Yarısını maskemiz için kullanacağız yarısınıda şurup olarak içeceğiz Zayıflamak isteyenler bu balkabağı kokteylini içebilirler
    1 yemek kaşığı maydanoz suyu(2-3 dal maydanoz kaynamış suda 5 dakika demleyin )
    1 çay kaşığı papatya suyu (maydanoz gibi demliyorsunuz)
    Pirinç unu (iyi bir sıkılaştırıcı ve gerginlik verici)

    Mama şekline gelene kadar karıştırın

    Bu bir maskedir Ama maskeyi uygulamadan önce cildi temizlenmelidir

    Göz kapağına uygulamayın göz altı morluklarına uygulanabilir Tüm vücudada uygulayabilirsiniz

    Maskeyi uyguladıktan sonra kuruyana kadar bekleyin ılık suyla yıkayın

    Bu formül 2009-2010 Dermatologlar yarımaşında 2 milyon doğal tariften 50 tanesinin içinde bu balkabağı maskeside var

    Bu maskeyi uyguladıktan sonra cildiniz 18 yaşında gibi görünecektir

  • Sivilce ve Siyah Noktalara Kil Maskesi

    Sivilce ve Siyah Noktalara Kil Maskesi

    YAĞLI VE AKNELİ CİLTLER İÇİN SİYAH NOKTA GİDERİCİ KİL MASKESİ

    Ebru Şallı’nın hazırlayıp sunduğu “Ebruli” programında Ebru Şallı yağlı ve sivilceli ciltler için maske tarifi açıkladı. Tamamen doğal malzemeler ile hazırlanan maske siyah noktalar için çözüm oluyor. Yüzümüzde çıkan sivilcelerin temeli olan siyah noktalar giderildiğinde sivilce oluşumu da kaybolacaktır. Şimdi maskenin hazırlanışını ve kullanımını açıklayalım.

    Malzemeler:

    * 1 çorba kaşığı kil,
    * 1 tatlı kaşığı nişasta,
    * Yarım limon suyu,
    * 4 damla portakal suyu,
    * 1 damla su.

    Hazırlanışı ve Kullanımı:

    Cam bir kase içerisinde tüm malzemeleri krem kıvamına gelinceye dek iyice karıştırın. Karışımı cildinize uygulamadan önce cildinizi iyice temizleyin. Daha sonra tüm yüzünüze sürün. Sivilcelerin ve siyah noktaların yoğun olduğu bölgelere ovalayarak iyice yedirin. Maskeyi 15-20 dakika bekletip yıkayın. Haftada 2 kez uygulayacağınız maske ile kısa sürede sivilce ve siyah nokta oluşumu kaybolacaktır. Cildiniz güzelleşecek ve sağlıklı bir görünüme kavuşacaktır.

  • Sarımsağın kadınlar için faydaları

    Sarımsağın kadınlar için faydaları

    Mutfakların vazgeçilmez yiyeceği sarımsak; her derde deva. Araştırmalar sarımsağın göğüs, yemek borusu, prostat, kolon, cilt ve mide kaynaklı tümörlerin oluşmasını ve gelişmesini engellediğini gösteriyor…

    Sarımsak; başta Amerika olmak üzere bütün ülkelerde en kapsamlı biçimde araştırılan bitkilerden biridir. Az bulunur lezzeti ve kimyasal içeriği açısından birçok bilim dalınca ayrıntılı olarak incelenmiştir. Tıbbi yayınlarla ilgili veri bankalarında yapılan bir inceleme; mucizevi bir bitki ve baharat olan sarımsağın tek bir özelliği üzerine bile binlerce bilimsel makale bulunduğu ortaya çıkmıştır. Vazodilatasyon (damar genişlemesi), kan basıncını düşürmesi, kolestrolü düşürmesi ve trombosit agregasyon inhibisyon gibi kalp-damar hastalıklarına da olumlu etkileri bulunmaktadır.

    MANTARA ETKİLİ
    Sarımsak; vücudun değişik bölgelerinde oluşan en az 6 kanser türünde (göğüs, kolon, özofagus (yemek borusu), prostat, cilt ve mide) kimyasal kaynaklı tümörlerin oluşmasını, ilerlemesini ve gelişmesini hayvanlarda engellemiştir. Besin ve su kaynaklı patojenleri; mantar gibi fungal enfeksiyonlara ve solunum enfeksiyonlarına karşılık antimikrobiyal etkinlik gösterir.

    TÜMÖR ÖNLER
    Kanser üzerine yapılan araştırmalarda ilk modern rapor 1957′de Science dergisinde yayınlanmıştır. Raporda sarımsaktan elde edilen allisin maddesinin; kanserli farelere enjekte edildiği, hayvanların 6 hafta daha uzun yaşadıkları belirtilmiştir. Diallil, disülfit gibi kokulu yağda çözünen sülfür bileşikleri tümörlerin oluşmasına ve gelişmesine engel olurken, kokusuz suda çözünen S-allil sistein bileşiği tümör oluşumunu engellemede etkilidir. Fakat bunların ilerlemiş tümörler üzerine hiçbir etkisi yoktur.

    30 AYRI ARAŞTIRMA
    Sarımsak ve kanserle ilgili gerçekleştirilmiş 30 kadar çalışma incelendiğinde sarımsak ve soğan tüketiminin kanserden ölüm oranını azalttığı sonucuna da varılmıştır. Çin, Hollanda, İtalya ve Amerika’da sarımsak tüketimi ve kanser vakaları ile ilgili epidemiyolojik incelemeler yapılmıştır. Bir araştırma; sarımsak tüketimi ile azalmış burun boşluğu, paranazal sinüz ve gırtlak kanseri arasında bir bağlantı olduğunu tespit etmiştir.

    HALSİZLİĞE DE İYİ
    Bu mucizevi bitki; kanserden korunmada, kanser tedavisinde, arteroskleroz, kardiyovasküler hastalıklar, dolaşım bozuklukları, yüksek kolestrol, hipertansiyon, mikrobik enfeksiyonlar, deri enfeksiyonlarında etkilidir. Baş ağrısı, halsizlik, terleme, hipoglisemi, topikal kullanımda kontakt dermatit olarak yan etkileri olabilir. İnsülin ve pıhtılaşmayı önleyen ilaçların etkisini artırır. Bağışıklık sistemini güçlendiren ilaçların etkinliğini ise azaltır. Sarımsak tüketimi ameliyatlardan yedi gün önce kesilmelidir.

    KADINLAR İÇİN FAYDALARI ÇOK FAZLA
    Japonya’da 41 bin kadın üzerinde 5 yıl süren bir araştırmanın sonundaki gözlemlerde; haftada bir gün sarımsak tüketen kadınlarla, ayda bir sarımsak tüketen kadınlar arasında kolon kanseri vakalarında yüzde 35′lik bir fark olduğu görülmüştür. Hollanda’da 120 bin kişi arasında yapılan bir başka araştırmada ise kanserle sarımsak tüketimi arasında bir bağlantı bulunamamıştır. Öte yandan bu bitkinin enfeksiyonlara karşı etkinliği fazladır. Allisin ekstresi ile amipli dizanteri, bazı mantar türleri ve çeşitli patojenlerde çok başarılı sonuçlar almıştır. Kuru sarımsak ekstresinde S-allil sistein, S-allil merkaptosistein, saponinler, uçucu yağlar, allin, allisin, ajoen, diallil trisülfür, sitral, geranoil, linalool, s-metil-1-sistein sülfoksitprotein, mineraller, vitaminler, lipitler, aminoasitler, prostaglandin A2 ve F1 , allinaz, peroksidazlar,mirosinaz bulunur. Ezilmiş çiğ sarımsak en fazla allisini içerir. Sarımsak tozu ve sarımsak esansiyel yağları allisin ve suda eriyen bileşikleri içermezler.

    15 DAKİKA BEKLETİP PİŞİRİN
    Araştırmacılara göre sarımsağın zeytinyağı içinde ezilerek ya da toz halinde kullanılması daha faydalı. Ayrıca sarımsağın soyulur soyulmaz pişirilmesi, bitkinin anti-kanser özelliklerini yok eden bir kimyasal tepkimeye yol açıyor. Bu nedenle sarımsağı soyduktan sonra en az 15 dakika bekleyin, bu süreden sonra pişirin. Kokusundan hoşlanmıyorsanız sarımsak kapsüllerini de kullanabilirsiniz. Fakat uzmanlar tazesini tercih etmenizi öneriyor.

  • Güzellikle ilgili bilinen yanlışlar

    Güzellikle ilgili bilinen yanlışlar

    Bu güzellik kuralları herkes için geçerli değil !

    Kadınlar her şeyden ödün verir ama güzelliğinden ödün vermez. Bir bayan için güzellik çok önemlidir. Bu yüzden kimi duyduğu güzellik bilgilerini uygulamaya çalışır ama sonuç bir felaket olabilir. Unutulmamalı ki güzellik konusu bir uzmanlık alanıdır. Güzellik uzmanları himayesinde güzel olmayı deneyin.

    Saçınızı her gün yıkayın

    Bu genel öneriye uyduğunuz halde saçlarınız parlak ve sağlıklı görünmüyor mu? Uzmanlar uyarıyor: “Sadece saçları çok olan veya sık yağlanan kişilere her gün yıkaması öneriliyor. Kuru ve zayıf saçları olanlar bir kaç günde bir saçlarını yıkamalılar. Saçın doğal nemi ve yağlanması bu saçlar için faydalıdır.

    Yüzünüzü fondötenle kaplayın

    Yüzünüzdeki izleri veya akneleri kapatmak için yüzünüzün tamamına fondöten sürmeyin. Sadece sorunlu olduğunu düşündüğünüz bölgelere dairesel hareketlerle fondöten sürün ve kapatın. Yüzünüzün diğer alanları doğal haliyle kalsın.

    Tırnaklarınızın etrafını çevreleyen ölü deriyi kesin

    Bu herkes için geçerli değildir. Tırnaklarınızın etrafını çevreleyen ölü deri tırnaklarınızı zararlı bakterilerden korur. Çok keserseniz tırnaklarınızda enfeksiyon olabilir. Eğer bunlar dışarı çıkmışsa ya da batıyorsa bu kısımlarını nazikçe kesebilirsiniz.

    Saçlarınızı her 6 veya 8 haftada bir uçlarından kısaltın

    Bu kural sadece kısa saç seven veya saçları kısa olan kadınlar için geçerli. Kısa saçlar 6 ila 8 hafta arasında modelini kaybeder. Bu nedenle yeniden şekil verilmesi uygun olur. Uçlarından sıkça kestirmek saçlarınızın daha çok uzamasını sağlamaz.

    Ölü deriler pul pul olup dökülür

    Kuru pul pul olan derileri temizlemek için kadınlar cilt üzerinden ölü deri hücrelerini döken kozmetik madde kullanırlar. Cilt değişimi doğal ve kendiliğinden olan bir olaydır. Cildin kendini yenilebildiğini gösterir. Ölü derileri temizlemeyi sağlayan kozmetikler cildinize zarar verebilir ve dengesini bozabilir.

    Alt göz kapaklarınıza eyeliner sürmeyin

    Bu tavsiyeyi gözleri küçük veya çekik olanlar uygular. Geri kalanımız alt ve üst kirpiklere eyeliner sürebilir. Bu gözlerinizin şeklini ortaya çıkarır bakışlarınıza romantizm katar.

    Önce şampuanlayın sonra nemlendirin

    Kuru veya kalın telli saçları olanlar saçlarını önce şampuanlayı sonra nemlendirici uygulayabilirler. Yağlı saçları olanlar nemlendirici ve canlandırıcı bakım kremini şampuanlamadan önce uygulayabilir. Bu saçlarını nemlendirir ve temizler. Bu saç tiplerinde sonradan nemlendirmek saçların temizlenmemiş yağlı gibi görünmesine neden olabilir.

    40 yaş üzeri pırıltılı far kullanmaz

    Bu doğru değil. Pırıltılı farlar sadece gençler için değildir. Gözlerinizi daha çekici gösterek dikkati çizgilerden ve kusurları gizler.

  • Kışı Taze Bir Ciltle Karşılayın

    Kışı Taze Bir Ciltle Karşılayın

    Uzun ve sıcak bir yaz mevsiminin ardından gelen sonbahar ve yaklaşan kış mevsimi kuşkusuz cildimiz için de dönüşümü ve yenilenmeyi zorunlu kılıyor. Doğaya ayak uydurmak için cildimize de özen göstermemiz, onu bu yeni mevsime hazırlamamız gerekiyor…

    Sonbaharda cilt için atılması gereken ilk adım iyi bir cilt temizliği olmalı.

    Yüz ve vücut için peeling önemli. A, E ve selenyumu birlikte almak, kereviz, nar ve portakalı da sofradan ihmal etmemek gerekiyor.

    Her mevsim dönüşümü yenilenmeyi getirir. Uzun ve sıcak bir yaz mevsiminin ardından, doğaya ayak uydurabilmek için ruh ve bedenimize özen göstermemiz gerekiyor. Bunlardan biri de cildimiz.

    Bu dönemde cildin en ihtiyaç duyduğu şeylerden biri peeling. Ölü deriden arınmak ve cildi daha savunmalı bir hale getirmek için haftada bir evde uygun bir ürünle pütürlü peeling yapılabileceğini söyleyen cilt hastalıkları uzmanı Dr. Betül Şengör, önerilerine şöyle devam etti:

    “Hem yüz, hem vücut için geçerli olan peelinglerin sadece çeşidini iyi belirlemek gerekir. Vücut için kahverengi şekerden oluşan hafif yağlı ama arındırıcı mekanik peelingler, yanı sıra sırttaki siyah noktaların temizliği yapılabilir. Yüz için ise fitik asit, glikolik asit, laktik asit peelingler ile yumuşak bir arınma yapılabilir, ancak lekeler varsa daha ileri peelingler uygulanabilir.”

    Asitli ürünleri tercih edin

    Cilt hastalıkları uzmanı tarafından, peeling sonrası arınmış ve temizlenmiş cilde reçete edilen ev bakım ürünleri ile bu etkinin uzun solukluluğu sağlanabileceğine de vurgu yapan Dr. Şengör, bu ürünler arasında özellikle akşamları retinoik asit içerikli ürünlerin, beraberinde leke önleyicilerin, gündüzleri ise C vitamini içerikli kremlerin, güneş koruyucuların olması gerektiğini belirtti.

    Dolaşımı canlandırın

    Cildin dolaşımını düzenlemek ve canlandırmanın da önemine vurgu yapan DR. Şengör, “Bunun için IPL, led terapi önerilebilir. Vitamin ve hyalüronik asit enjeksiyonları ile cilt derinlemesine nemlendirilir ve beslenir. Kurumuş, güneşin etkisiyle gerçek rengini kaybetmiş ciltlerde her yaşa uygun farklı kokteyller uygulanabilir” dedi.

    Estetik dermatolojide yüzün bölgesine ve sorununa göre uygulama yapmanın prensip olduğunu ifade eden Dr. Şengör şu bilgileri paylaştı:

    “Örneğin bütün yaz kaşlarını çatmış veya göz çevresini kırıştırmış olan kişilere kadın veya erkek kas gevşetici bir ilaç olan botulinum toksin enjeksiyonu uygun olur veya yüzün orta hattında çökmeler veya derin nem kayıpları varsa hyalüronik asit dolgular ve vitamin enjeksiyonları yapılır.

    Yüzün alt bölümünün düzeltilmesi çoğunlukla estetik cerrahların uyguladığı germe işlemlerine ihtiyaç duyar ancak cildi sarkmadan yakalamışsak o zaman bir umudumuz bu bölgenin ışıklarla uyarılıp vitamin ve büyüme faktörlü ürünlerle hücrelerini tetiklemek mümkün.”

    Şok diyetler cildi de şoka sokar

    Gıdaların kalitesi ve içerdiği besinlerin durumunun cildin sağlığı için çok önemli olduğunu da söyleyen Dr. Şöngör, sabah-akşamüstü C vitamini almanın, kış aylarında A,E, selenyumu birlikte tüketmenin, karaciğeri koruyan gıdalardan enginar, kereviz, nar, portakal yemenin cilt sağlığı için şart olduğunu belirtti.

    Dr. Şengör bu konudaki önerilerini de şöyle sıraladı:

    – Cildinizi mutlaka düzenli olarak temizleyin, makyajla uyumayın

    – Cildinizi düzenli olarak uyarın, her gün günde 3 defa parmak darbeleri (mikrodolaşım için), gerektiği ölçüde haftalık peeling ile ölü deriden arındırma

    – Her gün güneş koruyucu ürün kullanımına dikkat (nemlendirici özellikli, makyaj altına sürülebilen) makyaj ürünlerinin doğal, mineral bazlı olmasına özen göstermek.

    – Fondöten ve pudra kulanımını en aza indirin (gözenekler nefes alsın).

    – Bronzlaşmak eşittir yaşlanmaktır, bu nedenle koruyucusuz güneşlenmeyin, mümkünse solaryum yerine otobronzan sistemleri tercih edin.

    – Belli zamanlarda (regl dönemleri, ateşli hastalıklar, spor yapma ile ilişkili, zayıflama programları sırasında) cilt hastalıkları ve kozmetik dermatoloji uzmanının görüşlerini alın.

    – Detoks ve şok zayıflama programlarını yaparken cildin de şok olabileceğini yani sarkma ve bağ dokusunda bozulma olabileceğini asla unutmayın.

  • Ameliyatsız Kıl Dönmesi Tedavisi

    Ameliyatsız Kıl Dönmesi Tedavisi

    Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Kliniği Şefi Prof. Dr. Osman Doğru, kıl dönmesi hastalığının tedavisi için kendi geliştirmiş olduğu Kristalize Fenol ile tedavi yöntemi hakkında ayrıntılı açıklamalarda bulundu…

    Prof. Dr. Osman Doğru kıl dönmesi hastalığının kronik, günlük aktiviteyi zaman zaman engelleyen bir hastalık olduğunu vücutta en çok bu hastalığa rastlanılan yerin ise kuyruk sokumu bölgesi olduğunu belirtti. Ayrıca bu hastalığa daha nadir olmak üzere göbekte, parmak aralarında, parmak uçlarında, koltuk altında ve hatta iki meme arasında da görülebileceğini ifade etti. Doğru, bu hastalığın vücutta gelişim mekanizması, tedavisi ve korunma yolları hakkında da aşağıdaki bilgileri verdi.

    Kıl dönmesi yanlış biliniyor

    İnsanlarda kıl dönmesi hastalığının gelişebilmesi için kıla ve bu kılın batacağı cilde ihtiyaç vardır. Halk arasındaki yanlış inancın aksine, kıllar cilt altıda ters dönerek büyüyüp orada bu hastalığı oluşturmazlar. Vücuttan dökülen kıllar özellikle kuyruk sokumu bölgesinde toplanır ve buradan orta hatta batarak cilt altında birikmeye başlar. Bazen de ilk deliği kuyruk sokumu bölgesinde bir kıl kökünün gevşeyerek batması oluşturur ve bu oluşan yoldan diğer kıllar girerek hastalığı başlatır. Cilt altına giren kıllarla beraber mikroplar da girer ve gerek kılın kendisi gerekse de mikroplar burada iltihap oluşmasına sebep olur.

    Çok oturanlarda görülüyor

    Çoğu kere hastalar burada iltihap sonucu gelişen apse ile hastalığın farkına varırlar. Hastalığın aktif döneminde hastalar oturmakta güçlük çeker. Şiddetli ağrıya ateşte eklenir ve eğer apse açılmış ise irinli kanlı bir akıntıda başlar. Hastalar ped kullanmak zorunda kalabilirler. Akıntılardan sonra hastalık yatışır gibi görünse de tedavi yapılmadığı sürece bu ataklar belli dönemlerde tekrar eder ve insanları canından bezdirir. Bu hastalık mesleği gereği çok oturan kişilerde görülür.

    Yaygın tedavi şekli ameliyat

    Hastalığın tedavisinde günümüzde en çok uygulanan tedavi şekli ameliyattır. Özellikle doku kaydırma yöntemleri ile yapılan ameliyatlar ile tedavi başarısı daha yüksektir. Ancak en iyi şartlarda bile yapılan ameliyatlarda başarı oranları %85–95 arasındadır. Yani ameliyata rağmen bu hastalık nüksedebilir.

    Ameliyattan sonra gelişen her nüks ondan sonra gelişecek nüks şansını artırır. Yani ameliyattan sonra bu hastalığın tekrar etmesi insanların bu hastalık sebebiyle defalarca ameliyat olmasını gerektirebilir. Çevrenizde bu hastalık sebebiyle 3, 4 hatta 5 defa ameliyat olmuş ama hala tedavi olamamış hastalarla karşılaşabilirsiniz.

    Ameliyatsız tedavide yüzde 95 başarı

    Benim kendi geliştirdiğim ve 15 yıldan beri yaklaşık 300 hastada uyguladığım kristalize fenol tedavisi ise ameliyatsız bir tedavi yöntemidir. Uygulanış biçimi ve tedavi şekli ile dünyada ki ilklerdendir.

    Tedavinin esasını hastalıklı alandaki kılların temizlenmesi ve bu alana kristalize fenolün uygulaması oluşturur. Hastalar hastalıklarının durumuna göre 2 veya 3 haftada bir gelerek bu tedaviyi olurlar. Bu tedavi ayaktan yapılan bir tedavidir ve hastaların iş ve gücüne mani olmaz. Yaklaşık işlem 10–15 dakika sürer ve hastalar bundan sonra günlük işlerine hemen geri dönebilirler.

    Tedavi olurken işine devam et

    Yani tedaviden sonra hastaların yatıp dinlenmesine ihtiyaç yoktur. Ortalama iyileşme süresi 42 gündür. Ancak yukarda da söylediğim gibi hastalar iş ve güçlerine devam ederek ayakta iyileşirler. Bu tedavi için vakit ayırmalarına işlerini bırakmalarına gerek yoktur. Tedavinin başarı oranı % 95’tir ki bu en iyi şartlarda yapılan ameliyatların başarı oranına denktir. Kristalize fenol uygulaması şeklinde yaptığım bu tedavi özellikle birkaç defa ameliyat olmuş ve hala hastalığı devam eden hastalar içinde başarılı bir tedavi metodudur. Defalarca ameliyat olmuş ve iyi olma ümidini kaybetmiş hastalar içinde bir çıkış kapısı, hastalıktan kurtulma şansı olduğunu söyleyebiliriz.

    Kıl temizliği şart

    Bu hastalıktan ve nükslerinden korunmak için kıl temizliği yapmak gerekir. Bunun için hastalar bellerinin ortasından makata kadar olan bölgedeki kılları kıl dökücü merhemler, ağda ya da lazer epilasyon şeklinde temizlemelidirler. Bu hastalığın gelişiminde yukarda da ifade ettiğim gibi kıl en önemli faktördür. Kıl varsa bu hastalık var kıl yoksa bu hastalık yoktur. Bu sebeple kıl temizliği tedavinin olmazsa olmaz, ayrılmaz bir parçasıdır. Hastalar buna oldukça özen göstermelidir. Ayrıca banyo esnasında kuyruk sokumu bölgesinin bir lif kullanarak mekanik olarak da dökülmüş ve burada toplanmış kıllardan temizlenmesi önemlidir.

  • Göz Şişkinliği Nasıl Giderilir?

    Göz Şişkinliği Nasıl Giderilir?

    Göz çevresinde en çok oluşan sorunlardan birisi şişkinliktir. Uykusuzluk, stres ve beslenmeye bağlı bozuklukların sebep olduğu göz çevresi şişkinliğini pratik şekilde geçirmek ve pratik cilt bakım tavsiyelerini öğrenmek isterseniz bu yazımızı mutlaka okuyun…

    Sivilce: Acil durumda kızarıklığı gidermek için bir parça buzla 30-40 saniye boyunca ovulabilir.

    • Sabah kızarıklığın gitmesi gerekiyorsa üzerine yağ sürülerek bırakılabilir.
    • Biraz göz damlası sürülebilir.
    • Hemoroid kremi sürülebilir.
    • Çok ciddi boyutta ise doktordan kortizon iğnesi yapması istenebilir.
    • Sıvı olmayan kapatıcı ile işlem tamamlanır.

    Şişmiş gözler: İki metal kaşık alınarak akan soğuk suyun altında bir dakika kadar bekletilir ve gözlere bastırılır. Çok sık oluyorsa dondurucuda iki kaşık devamlı tutulabilir.

    Yağlanma: Biraz mısır nişastası yağlı bölgeye sürülerek emdirilir.

    Dudak çatlağı: Vazelinle dudaklar ovularak diş fırçası ile fırçalanır ve üzerine ruj sürülür.

    Uçuk: Bir aspirin hafifçe ıslatılarak uçuğa bastırılır ve 3 dakika kadar bekletilir.

    Güneş Yanığı: Sütle deri nemlendirilir. Sirke ve soğuk su ile bölge yıkanır.

    Fazla parfüm: Alkolle ıslatılan bir parça pamukla deri temizlenir.

  • Siyah Noktalar için Doğal Maskeler

    Siyah Noktalar için Doğal Maskeler

    Cildiniz yağlı cilt tipindeyse Aknelerin yanında siyah noktalarla da mücadele etmeniz gerektiğini biliyorsunuz. Yazımızda siyah noktalar için doğal cilt maskesi yapımı konu ediliyor.

    Siyah Noktalar için Doğal Maskeler
    1. Maske

    Malzemeler:

    – 1 Kaşık yoğurt

    – 1 Adet limonun rendelenmiş kabuğu

    – 1 Kaşık mısır unu

    Hazırlanışı:

    Tüm malzemeleri bir kabın içersine koyup karıştırın.İyice karıştırdıktan sonra bu karışımı masaj yaparak yüzünüze sürün.15 ila 20 dk bekledikten sonra yüzünüzü yıkayın. Bu maskeyi haftada 1-2 kere tekrarlayın.

    2. Maske

    Cildi besleyen yulaflı bir tarif. Bir miktar yulafı bir kapta suyla pişirin. Piştikten süzün ve başka bir kaba alın. Yulaflar yumuşadığı için kolayca ezilecektir. Ezilmiş yulaflar soğuduktan sonra yüzünüze sürün. 15 ila 20 dk bekleyin ve yüzünüzü yıkayın. Bu maskeyi haftada 1-2 kere tekrarlayın.

    3. Maske

    Bal cildi besler, temizler ve nemlendirir. Ayrıca siyah noktalardan kurtulmaya da yardımcı olur. 2- 3 çorba kaşığı bal, yüzdeki siyah noktaların üzerine yayılır. Eğer cilt çok lekeliyse, bala biraz susamyağı katılmalıdır. Karışım, yüzde 15 dakika veya daha fazla tutulduktan sonra, yüz ılık suya batırılmış bir pamuk yardımıyla yumuşak hareketlerle temizlenir. Temizlendikten sonra gözenekleri sıkıştıran bir losyon sürülür. Bal, yulaf unuyla da karıştırılıp kullanılabilir.

    4. Maske

    Bir kase yoğurda bir limonun suyunu karıştırın. Bu karışımı, gözlerinize gelmemesine dikkat ederek yüzünüze yayın ve 15 dakika bekleyin. Yüzünüzde kuruyan maskeyi ılık suyla yıkayarak çıkarın.

    Faydası: Limon suyu cildi dezenfekte eder, sivilceleri kurutur ve siyah noktaların kaybolmasına yardımcı olur. Yoğurt ise cildi besler, nemlendirir ve yağ miktarını dengeler.

    5. Maske

    Bir çorba kaşığı yulaf unu biraz suda pişirilir. Koyu bir bulamaç halini alınca içine bir tatlı kaşığı badem unu katılır ve yüz bu karışımla ovulur. Gerekirse bu işlem bir süre her gün uygulanabilir

  • Pigment (Kalıcı Makyaj)

    Pigment (Kalıcı Makyaj)

    Güzellik her insanın içerisinde olan ve dışarıya çıkarılmayı bekleyen bir cevherdir. Her kadın kendisi için en iyi olan güzellik yöntemlerini seçmeyi amaçlamaktadır. Güzellik için yapılabilecek birçok farklı yöntem mevcuttur. Güzellik için son dönemlerde en çok kullanılan yöntemlerden birisi de makyaj yöntemi olarak bilinir. Makyaj bayanların içlerindeki güzelliği dışarı çıkarabilen ve farklı yöntemler ile bu güzelliğin pekiştirilmesi ile gerçekleşen bir olaydır. Ancak makyajın en kötü özelliği geçici olmasıdır. Yani yüzünüze makyaj yaptığınızda o makyajın bütün gün boyunca yüzünüzde aynı etkide bulunması imkânsızdır.

    Artık yeni bir güzellik ve makyaj yöntemi ortaya çıktı. Pigment makyaj yöntemi ile artık güzelliğiniz yüzünüzde kalıcı bir etkiye sahip olacak. Birçok insan estetik yaptırarak güzel ve genç kalmanın kolay yolunu bulduk sanıyorlar. Estetik yaptırmak denilince akla ilk gelen vücudun belirli bölgelerine uygulanan cerrahi müdahaleler gelmektedir. Yüz estetiği yaptıran bayanlar yüzlerindeki kırışıklıkları ve lekeleri yok ettirmek amacı ile estetik ameliyat olma amacı güderler. Artık güzelliğinizin kalıcı olmasını sağlayacak yepyeni bir estetik modeli ortaya çıktı. Bu modelin ismi Pigment makyaj modelidir. Pigment makyaj diğer bir adı ile kalıcı makyaj yönetimidir.

    Pigment makyaj herkesin bildiği kalıcı makyajın dışındadır. Kalıcı makyaj tattoo dövmeleri ile yapıldığı için kalıcılığı bulunur ancak insan yüzünde belirgin bir etkisi yoktur. Ancak pigment makyaj yönteminin birçok etkisi vardır.

    PİGMENT MAKYAJIN KALICI ÖZELLİKLERİ
    Pigment makyaj yönteminin birçok özelliği mevcuttur. Pigment makyaj yöntemi ile yüzünüze profesyonel estetik müdahale yaptırmış kadar güzel olacak ve güzelliğinizi kalıcı hale getirebileceksiniz. Pigment makyajın kalıcı özellikleri muazzam derece de fazladır. Pigment makyaj ile yüzünüzdeki kontrastlık arttırılır ve yüz hatları önemli seviye de belirginleştirilir. Bunun dışında yüzünüzde bulunan küçük lekeleri yok etme etkisine sahip olan pigment makyaj yöntemi yüzünüzde kalıcı bir güzellik kalmasına olanak tanır.

    PİGMENT MAKYAJIN UYGULANIŞI
    Pigment makyaj öncelikle diğer kalıcı makyaj türleri ile kesinlikle karıştırılmamalıdır. Pigment makyaj ve diğer makyaj türleri ile arasında kıyaslama yapmak son derece yersizdir. Neden diyecek olursanız tamamen farklı sistemlerdir. Pigment makyaj sistemi diğer kalıcı makyaj yöntemlerine kıyasla yüzünüze estetik bir hava kazandırır. Tattoo dövme boyaları ile uygulanmamaktadır. Diğer kalıcı makyaj modelleri genelde tattoo dövme boyaları ile uygulandığı için renklerinde zaman içerisinde değişmeler de görülebilmektedir.

    Pigment makyaj sisteminde ise yurtdışından özel olarak getirilen makyaj makineleri kullanılmaktadır. Bitki köklerinden elde edilen pigment maddesi diğer bir deyişle kıl folikülü ile yüze uygulanmaktadır ve zaman içerisinde hiçbir renk kaybına uğramamaktadır. Pigment makyajın uygulanış aşamaları bu şekildedir.

    PİGMENT MAKYAJIN KALICILIĞI
    Pigment makyaj tamamen doğal özlerden elde edilen maddeler ile suratınıza oturtulan bir makyaj yönetimidir. Pigment makyaj yöntemi ile güzelliğinize güzellik katabilmeniz mümkündür. Pigment makyajın kalıcılığı yaklaşık 5 – 6 sene aralığında değişebilmektedir. Bu süre içerisinde makyajınızda hiçbir silik görüntü dahi oluşmadan kullanabiliyorsunuz.

    PİGMENT MAKYAJIN YÜZDE UYGULANABİLDİĞİ BÖLGELER
    Pigment makyajın yüzde uygulanabildiği bölgeler sayılıdır. Pigment makyaj ile kaş ve kirpik görünümü yoğunlaştırılarak gür bir görünüm kazandırılmaktadır. Pigment yöntemi suratınıza allık yada pudra etkisi yaratacak şekilde de kullanılabilmektedir. Bunun dışında dudak dolgunlaştırmak veya renklendirmek için kullanılabilen pigment makyaj yöntemi kalıcı yara izlerinin kapatılması aşamasında da kullanılabilmektedir.

    Pigment makyaj yöntemi ile adeta estetik operasyon geçirmişçesine farklı bir görünüme kavuşacaksınız.

    Pigment kalici makyaj
    Pigment kalici makyaj yöntemleri
  • Parlak ve sağlıklı bir cilt için tavsiyeler

    Parlak ve sağlıklı bir cilt için tavsiyeler

    Parlak ve pürüzsüz bir cilde sahip olmak isteyenler, bu önerilere bir göz atın :

    Sebze ve meyvelerdeki su önemli bir yere sahip

    Günde litrelerce su içtiğiniz halde hala cildiniz kuru olabilir. Bunun sebebi sebze ve meyveler aracılığı ile vücudunuzun su ihtiyacını karşılamamanızdır. Sebze ve meyveler suyu en etkili haliyle içerisinde tutar ve cilde sağlıklı bir hücre yenilenmesi için gerekli olan yakıtı sağlar.

    Çiğ gıdalar tüketin

    Kan dolaşımı vücudunuzdaki her hücreyi besler. Bu nedenle sağlıklı bir dolaşım oldukça önemlidir. Çiğ gıdalar bakımından zengin bir beslenme programı, mineral ve antioksidan kaynağıdır, vücudunuzu ihtiyacı olmayan atıklardan temizler. Bu içeriden yapılan temizlik, parlak bir cilt olarak dışarıya yansır.

    Sebze ve meyve seçimi çok önemli

    Sebze ve meyve seçiminde dikkatli olmalısınız. Su içeren sebze ve meyveleri seçmeli, kurutulmuş ve işlenmiş sebzelerden uzak durmalısınız. Sebze-meyve seçiminde altın kural ise renktir. En canlı renge sahip olanlar, en besleyici olanlardır. Salatalık, dolmalık biber gibi silika içeren sebzeler, pürüzsüz ve sağlıklı bir cilde kavuşabilmek için önemli bir yardımcıdır.

    Geç saatlerde yemek yemeyin

    Gece geç saatlerde yeme alışkanlığınızdan kurtularak vücudunuza kendini temizlemesi ve tamir etmesi için şans verin.

    Ölü derilerden arının

    Cildinize geceleri kuru bir yüz fırçası ile nazikçe peeling yapın. Bu işlem cildinizdeki ölü derileri temizler, cilt yüzeyindeki yağı azaltır ve siyah noktaları en aza indirir. Aynı zamanda, hücre yenilenmesini hızlandırır, oksijen alımını en üst düzeye çıkarır.