Etiket: çay

  • Regl döneminde hangi çaylar içilmelidir ?

    Regl döneminde hangi çaylar içilmelidir ?

    Kusma, yorgunluk, sırt ağrısı, baş ağrısı, baş dönmesi ve diyare gibi semptomlar gibi hayatı olumsuz hale getiren semptomlarla kendini gösteren regle karşı sizin de yapabilecekleriniz var.

    ‘Primer dismenore’ adı verilen bu durumun bir rutine dönüşmesini beklemeyin, kendinize yardım edin! Regl döneminde yaşadıklarınız bir çikolata kistini de işaret ediyor olabilir, mutlaka bir uzmana başvurun.

    Ağrılarınızı azaltan ve regl döngüsüne yardımcı olan bitkileri de evinizden ayırmayın. Spazm çözücü Civanperçemi, mayıs papatyası ya da gül tomurcuğu Şişlik ve ağrılara karşı Zerdeçal veya söğüt kabuğu Yatıştırıcı ve dinlendirici Gül tomurcuğu veya mayıs papatyası Doğal östrojen Kırmızı yonca (Trifolium pratense) Karaciğer desteği Karahindiba Kanama kontrolü sağlar..

    Regl ağrıları, çoğunlukla adet öncesinde görülmesine karşın adet dönemi boyunca devam edebilir. Kadınların yaklaşık %75′i bu ağrılardan ve kramplardan şikayetçidir. Adet öncesi ve sırasında yaşanan östrojen hormonu dalgalanmaları mide kramplarının ve ağrıların esas nedenidir. Ağrıların şiddetlendiği durumlarda pek çok kadın ağrı kesicilere başvururken, ilaç kullanmak istemiyorsanız, orta ve hafif dereceli regl ağrılarını bazı bitkisel çaylarla hafifletebilirsiniz. Başta zencefil çayı olmak üzere yaban mersini papatya, ahududu yaprağı gibi çaylar regl kasılmalarını ve ağrılarını azaltmada yardımcı olabilir.

    Regl Ağrısına İyi Gelen Bitki Çayları

    Zencefil Çayı

    Etkili bir ağrı ve iltihap giderici olan zencefil menstürel kramplara bağlı ağrıları azaltmak için kullanılabilir. Aynı zamanda regl öncesi ve sırasında yaşanabilecek mide bulantısına da iyi gelir. Günde 2-3 bardak zencefil çayı içerek kasılmaları ve ağrıyı hafifletebilirsiniz. Zencefil çayı sayfamızda zencefil çayının nasıl hazırlanabileceği, sağlığa yararları ve olası yan etkileri hakkında geniş bilgiler yer alıyor.

    Hayıt Çayı

    Akdeniz ve Orta Asya’ya özgü olan hayıt ağacının, esansiyel yağ asitleri ve flavonoidler bakımından zengin yemişlerinden hazırlanan çay yüzyıllardır menstürel spazmların ve ağrıların tedavisinde kullanılmaktadır. “American Family Physician” adlı bilimsel derginin Eylül 2005 sayısında yayınlanan bilimsel bir araştırmaya göre, hayıt çayı adet döneminde göğüslerin hassaslaşmasını azaltıyor ve ağrılı krampları hafifletiyor. Maryland Tıp Fakültesi tarafından yayınlanan bir diğer araştırmaya göreyse, kahvaltıdan önce alınacak 20 mg’lık hayıt kapsüllerinin regle bağlı krampları belirgin oranda azalttığı belirtiliyor.

    Papatya Çayı

    Bulantı, kusma, hazımsızlık, şişkinlik ve iştahsızlık tedavisinde kullanılan papatya çayı aynı zamanda kasılmaları azaltıcı özelliğe sahiptir. Regl döneminde yaşanan kasılmalara karşı doğal bir antispazmodik olarak kullanılabilir. Çok ağrılı günlerinizde günde 3 bardak içebilirsiniz ancak papatya çayının aynı zamanda uyku getirdiğini unutmayın. Papatya çayının faydaları yazımızda çayın hazırlanışı, kullanıldığı rahatsızlıklar ve yan etkileri hakkında daha fazla bilgi bulabilirsiniz.

    Nane Çayı

    Nane’nin sakinleştirici etkisi menstrüel krampların yanı sıra baş ağrısı, ishal ve şişkinlik tedavisi için kullanılabilir. Regl ağrılarının arttığı günlerde günde 3 bardağa kadar içebilirsiniz ancak reflüsü veya ülseri olanlara nane çayı önerilmemektedir. Nane’nin krampları azaltan etkisinde eczanelerde bulabileceğiniz nane kapsüllerini kullanarak da faydalanabilirsiniz. Nane çayı sayfasında nanenin sağlığa faydaları, çayının demlenmesi ve yan etkileri hakkında daha ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz.

    Diğer Çaylar

    Melisa Çayı: Melisa çayı hem adet ağrılarını hafifletir hem de adet ağrılarına eşlik eden şişliği azaltır.
    Yaban Mersini Çayı: Kasları rahatlatan ve kas spazmlarını önleyen yaban mersini kasılmaların neden olduğu ağrılar için tüketilebilir.
    Ahududu Yaprağı Çayı: Uterus’u rahatlatan ve krampları önleyen “ferulic asit” bakımından zengin olan ahududu yaprağı çayı regl döneminde kullanılabilir.
    Önlemler

    Diğer tüm bitkisel ürünlerde olduğu gibi bitki çayları da kontrollü ve bilinçli olarak tüketilmelidir. Bitkicaylarininfaydalari.com’da size çayların faydaları dışında referans kaynaklardan derlediğimiz yan etkileri hakkında da bilgiler vermeye çalışıyoruz. Ancak yan etkiler kişin sağlık koşullarına göre farklılıklar gösterebilir. Bu nedenle herhangi bir rahatsızlığınız varsa ya da düzenli olarak ilaç kullanıyorsanız bitki çayı içmeye başlamadan önce doktorunuza danışınız. Bitki çayları nasıl kullanılmalıdır yazımızda bitkisel çayları alırken nelere dikkat edilmeli, bu çaylar nasıl hazırlanmalı ve diğer konularda uzmanlardan derlenmiş bazı bilgileri bulabilirsiniz.

  • Yağ Yakıcı Bitkisel Çaylar ve Tarifleri

    Yağ Yakıcı Bitkisel Çaylar ve Tarifleri

    Yağ Yakıcı Bitkisel Çaylar
    Bitkisel ürünlerin kilo vermeye yardımcı olduğu herkes tarafından kabul ediliyor, ancak buradaki kilit nokta “yardımcı” olması. Yani kilo almanıza veya verememenize neden olan beslenme biçimini değiştirmeden ve ek olarak daha fazla hareket etmeden kilo vermek, sadece yağ yakıcı bitkisel çaylar içerek pek mümkün değil. Ama bitki çayları zaten zorlu bir süreç olan diyet sırasında size gerçekten tahmininizden daha fazla yardımcı olabilir. Örneğin, bazı çaylar iştahı azaltırken bazı bitkisel çaylar öğünler arasında açlık hissini bastırabilir. Bazı bitkiler ise direk olarak yağ hücrelerini etkileyerek yağ birikiminin önüne geçer ve var olan yağların vücuttan daha hızlı atılmasını sağlayabilir.

    Yağ Yakan Bitki Çayları
    Aşağıdaki bitki çayları genellikle zayıflamak isteyenlere yaptıkları diyetle birlikte içilmesi önerilen çaylardır. Bu çayları tek tek veya kendinize özel bir tarif hazırlayarak tüketebilirsiniz. Ancak her ilacın olduğu gibi bitkilerin de bazı yan etkileri olabileceğini unutmamak lazım. Örneğin, yeşil çay kilo vermenize yardımcı olabilir ancak aynı zamanda kafein içerdiğinden gece geç saatlerde içildiğinde uykusuzluğa neden olabilir. Ayrıca, özellikle kafein içeren çayları günde 2-3 bardaktan fazla tüketmek çarpıntı, mide bulantısı, kusma, mide ağrısı gibi belirtilere yol açabilir. Bu nedenle zayıflamak için veya bir diğer nedenle bitkisel çay içecekseniz aşırıya kaçmamaya özen gösterin. Şeker, tansiyon, kolesterol, depresyon başta olmak üzere herhangi bir nedenle düzenli olarak ilaç kullanıyorsanız bitki çayı içmeye başlamadan önce doktorunuza danışın. Çünkü bitki çayları ve bitkisel ürünler bazı ilaçların etkisini azaltabilir veya istenmeyen boyutlarda arttırabilir. Bu uyarılardan sonra yağ yakıcı bitkisel çaylara bir göz atalım.

    Yeşil Çay: Pek çok sağlık sorunu için önerilen yeşil çay zayıflamak için faydalanabileceğiniz çaylar arasında ilk sıralarda geliyor. Aslında bildiğimiz çayla aynı bitkiden (carmellia simensis) üretilen yeşil çayın özelliği imalatı sırasında yaprakların daha az işlemden geçirilmesi ve bu sayede faydalarını muhafaza etmesidir. Yeşil çayın kilo vermeye etkisi ise, vücut sıcaklığını, dolayısıyla metabolizma hızını yükselterek dinlenir halde yaktığınız kalori miktarını arttırmasından ileri geliyor. Bu sayede göbek bölgesi gibi inatçı bölgelerdeki yağlardan daha kısa sürede kurtulabilirsiniz. Yeşil çay hakkında daha fazla bilgi almak ve nasıl demlendiğini öğrenmek için yeşil çay sayfasına bakabilirsiniz.

    Oolong Çayı Oolong Çayı: Yine çay bitkisi olan “carmellia simensis”le hazırlanan, ancak yeşil çaya göre daha farklı işlemlerden geçirilen oolong çayı yeşil çay gibi yağın sindirilmesini kolaylaştırır ve vücutta birikmesine engel olur. Genel olarak yüksek kolesterole ve şekere karşı önerilen oolong çayı aynı zamanda mineraller bakımından oldukça zengindir ve öğünler arası tokluk süresinin uzamasına yardımcı olur. (Oolong Çayının Faydaları ve Oolong Çayı Tarifi)

    Hibiskus Çayı: Sindirim enzimlerinden olan “amilaz” üretimini arttıran hibiskus çayı bu özelliği ile kompleks karbonhidratların ve nişastanın sindirim sırasında parçalanmasını kolaylaştırır. Bu sayede kilo vermeyi hızlandırırken yağ dışında kalan vücut kütlesinin korunmasına yardımcı olur. Hibiskus çayının tartıya çıktığınızda size yardımcı olacak bir diğer özelliği ise idrar söktürücü etkisiyle fazla suyun vücuttan atılmasını sağlamasıdır.

    Acı Biber Çayı: Kırmızıbiber ve Arnavut biberi olarak da bilinen “cayenne” biberi ile hazırlanan çay metabolizmayı hızlandırır ve yağ yakıcı etkisi vardır. Hatta bu özelliği ile bitkisel zayıflama ürünlerin de sık sık kullanılmaktadır. Acı biber çayının kilo vermeye yardımcı etken maddesi “capsinoid”dir. Capsinoidler vücut sıcaklığını yükselterek yakılan kalori miktarını arttırır. Ancak herhangi bir mide rahatsızlığınız varsa cayenne çayı içmeniz yan etkilere neden olabilir. Gebelik ve emzirme döneminde içilmesi önerilmez.

    Yağ Yakıcı Diğer Çaylar: Zencefil çayı metabolizmayı hızlandıran çaylar arasındadır ve tokluk hissini uzatır, maydanoz çayı fazla suyun atılmasını hızlandırır ve şişliği önler, mate çayı yağ yakıcıdır ve kabızlığı önler.

    Sonuç olarak; bazı bitki çayları zayıflama sürecini hızlandırarak fazla yağlardan daha kısa sürede kurtulmanızı sağlayabilir. Ancak bu çayları -yazının başında da söylediğim gibi- aşırıya kaçmadan tüketmeye çalışın çünkü günde 2-3 bardağın faydasını, 5-6 bardağın zararını görebilirsiniz. Zayıflamak için bir diğer önerim ise, eğer vakit yaratabilirseniz her hafta toplam 5-6 saat tempolu yürümenin gerçekten büyük faydası oluyor.

    Kaynaklar
    Wikipedia: Capsinoids

  • Bitki çayları kilo vermede yardımcı

    Bitki çayları kilo vermede yardımcı

    Dr. Yasemin Bradley, zayıflamaya yardımcı en önemli bitkisel takviyenin bitki çayları olduğunu söylerek bitki çaylarının kullanımı konusunda önemli bilgiler verdi

    Dr. Yasemin Bradley, “Birçok nedene bağlı olarak gelişebilecek şişmanlığı besleyen kişisel etkenlerin başında yeme düzeni bozukluğu ve hareketsizlik geliyor. Şu ana kadar şişmanlığı önleyecek bir ilaç ya da aşı henüz geliştirilemedi. Piyasada ise zayıflattığı söylenen birçok zararlı kimyasal içeren kapsüller bulunuyor. Bu kapsüllerin içerikleri net olmadığı gibi kullanımı ölümcül sonuçlar doğuruyor. Bu ilaçların içeriklerinin tamamen bitkisel olduğu söyleniyor ancak incelendiğinde sonucun bu yönde olmadığı görülüyor. Bu noktada zayıflama ve kilo kontrolünü destekleyici olarak bitki çaylarının kullanımını öneriyoruz. Uzman firmalar tarafından üretilmiş, içeriği belli bitki çayları, günlük hayatımızda sağladığı kullanım kolaylığı ile beslenme programlarının vazgeçilmezi olarak yerini alıyor. İçerikleri ile vücutta yağ birikiminin engellenmesini, vücuttaki ödemin atılabilmesini, şeker metabolizmasının düzenlenmesini, bağırsaklarda besinlerin kalış süresinin kısaltılmasını sağlayan çaylar kilo kontrolüne yönelik uygulamalarda daha hızlı ve kalıcı sonuçlar alınmasına yardımcı oluyor.” dedi.

    Hangi bitki çayı zayıflatır Tıklayın !!!

    Bradley bitki çayları konusunda uyarıda bulunarak “Ancak bitki çaylarında da önemle altı çizilmesi gereken bir konu var. Güvenilir şekilde el değmeden paketlenmiş ürünleri tercih etmek, sağlımızı korumak adına atacağımız “bitki çayı kullanımı adımlarının” başında gelmeli. Açık olarak satılan ve kaynatılarak kullanıma sunulan bitkilerin üzerlerindeki küf, bakteri, ilaç kalıntısı ve fiziksel kirlilikler gibi tehlikeler asla göz ardı edilmemeli.Bir diğer önemli nokta ise hangi çayın, hangi bitkinin hangi etkiye karşı kullanılması gerektiğini bilmekten geçiyor. Burada ise biz hekimlerin, uzmanların ve bitki çayı üreten markaların tavsiyelerini dinleyerek ilerlemek gerekiyor.İçeriği tam olarak bilinmeyen, kuvvetli biyolojik sonuçlara yol açabilecek bitkileri kullanmadan önce yeterince araştırma yapmak şart. Yanı sıra bitki çayını kullanacak kişinin yaş grubu, ergenlik, hamilelik gibi özel durumları da göz önünde bulundurmak gerekiyor. Örneğin; hamileler için kafein içermeyen beyaz çay gibi ürünler tavsiye edilirken, ergenlik çağındaki bireylere ise vitamin ve mineral içerikli çaylar önerilmelidir” dedi

    Hangi çaylar zayıflamaya yardımcı?
    • Yeşil ve beyaz çay; Yağ yakıcı etkileri bilimsel olarak kanıtlanmış bu çaylar, zengin kateşin içeriği ile zayıflama sürecinin vazgeçilmezleri arasında yer alıyor.
    • Mate, kekik, biberiye içerikli çaylar; yağ yakıcı etkilerini yoğun olan bu bitkiler, değişik lezzetler ile harmanlanmış olarak kullanıma sunuluyor.
    • Barut ağacı, bağırsakların hzılı boşaltılamasına yardımcı olurken, kiraz sapı, funda yaprağı da vücuttaki ödemin atılmasına yardımcı oluyor.
    • Dut yaprağı ve tarçın kabuğu; şeker metabolizmasının düzenlenmesi ve insülin direncinin kontrol altında tutulması konusunda etkileri ortaya konulmuş bitkiler olarak diyetlerimizde yerini alabiliyor.

  • Kafein bağımlısı mısınız?

    Kafein bağımlısı mısınız?

    Uzmanların araştırmalarına göre, kafein bırakıldığında iş düzeni aksıyor, sosyal fonksiyonlar engelleniyor ve grip olmuş hissi yaşanıyor.

    National Geographic Dergisi’nin ‘Kafein’ isimli makalede, kafein bağımlılarının kahve, alkolsüz içki, enerji içeceği veya çay içmeyince kendilerini neden uyuşuk ve kötü hissettiklerine açıklık getirildi.

    Johns Hopkins Tıp Fakültesi’nden davranışsal biyoloji ve nöroloji profesörü Roland Griffiths, vücutta kafeinin azalmasının yol açtığı bu etkilerin, kesinlikle psikolojik bir rahatsızlık olduğunu iddia ediyor.

    Semptomların tetikçileri

    Ayrıntılı bir ‘kafein azalması’ çalışması yapan Prof. Griffiths’e göre, yapılan araştırmalar, günde sadece yarım fincan kahveye denk 100 miligram kafein tüketen kişilerin, kafein azalmasını tetikleyecek fiziksel bir bağımlılık kazandıklarını kanıtlıyor. Düzenli kafein kullanıcıları kafeinin iyi huylu (hafif) bir uyarıcı olduğunu bilseler de, çoğu kafein kullanımına ani bir ara vermenin bazen rahatsız edici belirtiler vereceğinden habersizler.

    Araştırmaların sonucuna göre, kafein azalması semptomları 5 gruba ayrılıyor:

    – Baş ağrısı
    – Aşırı yorgunluk veya uyuklama
    – Depresyon veya aşırı alınganlık
    – Konsantrasyon bozukluğu
    – Mide bulantısı, kas ağrısı ve tutukluğu da içeren grip benzeri belirtiler.

    Grip olmuş hissi yaşanıyor

    Prof. Griffiths, düzenli kafein kullanıcılarının en azından yarısının, kafein kullanımını bırakma veya ara verme halinde bu belirtilerle karşılaşacaklarını söylüyor ve ne tip bir kafein ürünü kullanılırsa kullanılsın, semptomların ortaya çıkacağını sözlerine ekliyor. Kafein bırakıldığında bırakanların yüzde 13′ünde önemli klinik sıkıntılar ortaya çıkıyor. İş düzeni aksıyor, sosyal fonksiyonlar engelleniyor ve yatağa giderken grip olmuş hissi yaşanıyor.

  • Rahat bir menopoz için altın öneriler!

    Rahat bir menopoz için altın öneriler!

    Menopozun, kadınlarda ateş basması, terleme, uykusuzluk ve sinirlilik gibi sorunların yaşanmasına neden olduğu belirtildi.

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Alp Çeliker, rahat bir menopoz dönemi için sağlıklı beslenmenin şart olduğunu söyledi. Op.Dr. Alp Çeliker, sağlıklı bir yaşam için beslenmenin öneminin büyük olduğunu belirterek, “Menopoz dönemini rahat yaşamak ve hastalıklardan korunarak geçirebilmek için sağlıklı beslenmeyi ön plana çıkarmak gerekir” dedi.

    SEBZE VE MEYVE AĞIRLIKLI BESLENME

    Menopoz döneminde sebze ve meyve ağırlıklı beslenmek gerektiğini ifade eden Dr.Çeliker, şöyle konuştu: “Aynı zamanda bu dönemde görülebilecek kolesterol yükselmesi gibi sorunlardan korunabilmek için de kırmızı et yerine beyaz eti tercih etmek gerekir. Menopoz ile birlikte en sık görülen sorunlardan biri de kemik erimesidir. Kemik erimesine karşı süt ve sütün ürünlerinin tüketimine ağırlık verilmelidir. Kan şekeri düzeyi de sağlıklı bir menopoz için önemli. Kan şekerini yükseltmeyen kompleks karbonhidratlar seçilmelidir. Beslenmede fazla sodyum almak hem bu dönemde oluşabilecek kalp damar hastalıkları riskini artırır hem de idrarla kalsiyum kayıplarını artırarak osteoropoza zemin hazırlar. Bu nedenle yiyeceklerdeki tuz miktarı azaltılmalı ve fazla tuzlu hazır gıdalardan uzak durulmalıdır.”

    ÇAY, KAHVE VE GAZLI İÇECEKLERDEN UZAK DURULMALI

    Çay, kahve, kola, çikolata, kakao gibi kafein içeren yiyecek ve içecekler yerine bitkisel çayların tercih edilmesi gerektiğini söyleyen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op.Dr. Alp Çeliker, şunları kaydetti: “Menopoz döneminde görülen uykusuzluk, sıcak basması ve osteoporoz için de kafein tüketimini azaltmak gerekir. Sigarayı bırakarak kalp damar hastalığı, kanser, inme ve birçok hastalık riskinin büyük ölçüde azalacağı unutulmamalıdır. Bu nedenle sigarayı bırakarak daha sağlıklı bir yaşam için adım atılmalıdır.”
    Menopoz dönemiyle birlikte kilo alımının gündeme gelebileceğini anlatan

    Çeliker, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ancak, sağlıklı beslenerek ve spor yaparak bu problemden kurtulabilirsiniz. Menopoz döneminde kilo alabilirsiniz. Kilo vermek için aç kalmak yerine, günde üç öğün yiyip ara öğünlerde de meyve ve tok tutucu hafif gıda tüketilmelidir. Her kadın 20’li yaşlarından itibaren düzenli bazı kontroller yaptırmalıdır. Menopoz ile birlikte bu kontrollerin sıklığı artırılmalı, yıllık mamografi, jinekolojik muayene ve tetkiklerin doktora danışılarak planlanması gerekir.”

    İHA

  • Yeşil Çayın İnanılmaz Etkisi

    Yeşil Çayın İnanılmaz Etkisi

    Kahve ve yeşil çayın düzenli olarak tüketilmesi felç riskini azaltıyor. Japon bilim insanlarının yaptığı araştırmanın sonuçları dikkat çekici.

    Japon bilim insanlarının kahve ve yeşil çay tüketimiyle ilgili olarak yaptıkları araştırmanın sonucu, Amerikan Journal of the American Heart Association dergisinde yayımlandı. Japon bilim insanları 83 bin 269 Japonun 13 yıl boyunca kahve ve yeşil çay tüketimini gözlemledi.

    Yeşil çay kürü için tıklayın !

    Daha az felç riski

    Bunun yanı sıra kilo, içki ya da sigara tüketimi, beslenme alışkanlıkları ya da spor faaliyetleri gibi diğer faktörler de göz önünde bulunduruldu. Araştırmanın sonucunda kahve ya da yeşil çay tüketenlerin daha az felç geçirme riski taşıdığı tespit edildi. Örneğin düzenli olarak günde bir fincan kahve içen kişi, çok nadir kahve tüketen birine oranla yüzde 20 daha az felç tehdidiyle karşı karşıya. Günde iki ya da üç fincan yeşil çay tüketenler ise nadiren yeşil çay içen birine göre yüzde 14 daha az felç geçirme riski altında.

    Bilim insanları kahve ya da yeşil çaydaki hangi madde ya da maddelerin felç riskini azalttığı konusunda bilgi vermezken, bu konunun araştırılması gerektiğine dikkat çekti.

    Hangi Bitki Çayı Zayıflatır?

    2 fincanı geçmeyin

    Bu araştırma, fazla kahve tüketiminin sağlık açısından risk oluşturduğu yönünde daha önce yapılan araştırmaları da çürütmüş oluyor. Gerçi Japon bilim insanları araştırmanın başlarında günde iki fincandan fazla kahve tüketenlerin daha sık kalp rahatsızlığı yaşadığını gözlemledi. Ancak araştırmanın ilerleyen yıllarında kalple ilgili bu rahatsızlıkların kahve tüketimiyle ilgisi olmadığı sonucuna varıldı. Bilim insanlarına göre fazla kahve tüketen kişiler genellikle sigara da tüketiyor ve kalp sorunları muhtemelen bundan kaynaklanıyor.

    Deutsche Welle

  • Aktif Bir Cinsel Hayat İçin 8 Öneri

    Aktif Bir Cinsel Hayat İçin 8 Öneri

    Seks uykunun kalitesini arttırır, vücut direncini yükseltir ve ilişkileri güçlendirir. Ancak günün yorgunluğundan sonra bunun için…

    Seks uykunun kalitesini arttırır, vücut direncini yükseltir ve ilişkileri güçlendirir. Ancak günün yorgunluğundan sonra bunun için enerjinizi kalmayabilir. Peki aktif bir cinsel hayat için neler yapmak gerekir. İşte ipuçları…

    Baharatların Sekse Etkisi Var!
    Acı kırmızı biberde bulunan kapsaisin maddesi sinir uçlarını uyarıyor ve sarımsakta bulunan alisin genital bölgedeki kan akışını hızlandırıyor.

    Ön Sevişme Önemli
    Ön sevişme erkeğin daha güçlü bir ereksiyon yaşamasını sağlıyor. Kadının ise daha çabuk tahrik olmasını. Beraber duş almak ve erotik masaj yapmak sekse yönelmede motive edebilir.

    Çay, Kahve İçin
    Çay, kahve kan akışınızı etkileyerek depomin hormonunu harekete geçirir. Yani heyecan hormonunu harekete geçirip seksi daha uzun süreli yaşamanızı sağlar.

    Alkol ve Sigaradan Kaçının
    Alkol erkeklerin ereksiyon süresini kısaltıyor. Sigara da tahrik edici hormonu öldürüyor.

    Bol Bol Su İçin
    Su içmek kilo verdirmenin yanınada seks hayatınızada faydaları var. Su ihtiyacını karşılamış olan vücut seks sırasında daha aktif oluyor.

    Egzersiz Yapın
    Egzersiz yapmak testesteron hormonunun harekete geçiriyor. Bu da orgazma ulaşmanızı kolaylaştıran bir etki yaratıyor.

    Libidonuzu Arttıran Yiyecekler
    Libidonuzu arttıran çikolata ve muz gibi yiyeceklerden bol bol tüketin.

    haberler.com

  • Kadınlar nasıl beslenmeli ?

    Kadınlar nasıl beslenmeli ?

    Kendinize değer vermenin bir yolu da sağlığınıza özen göstermektir. Sağlığınıza özen göstermenin en temel adımları sağlıklı beslenme ile atılır. Kadınlar; çocukluk dönemlerinden genç kızlığa, gebelik dönemlerinden emzirme sürecine ve menopoz yolculuğunda beslenme tarzlarına özen göstererek daha sağlıklı ve mutlu bir yaşama merhaba diyebilir. Kadınlık yolculuğunda döneme özgü beslenme, kadına sağlık katar.

    ERGENLİK SÜRECİNDE;
    Vücut yağlanması ergenlik döneminde arttığından ötürü kızlar vücut yapılarının değişmesinden rahatsızlık duyabilir. Bu dönemde vücut algısının değişmesi ve zayıf olma isteğinin artması karşılaşabilecek riskler arasındadır. Anoreksia nervosa veya bulimia nervosa gibi yeme bozukluklarının ortaya çıkmaması için bedeni ile ilgili değişikliklerin sebepleri ergene açıkça anlatılmalıdır.

    Ergenlik döneminde kemik ve kas gelişimi halen sürmektedir. Bu nedenle proteinli yiyeceklerin düzenli ve yeterli tüketilmesi önemlidir. Kemik gelişimi için günde 2 su bardağı süt veya yoğurt, 1–2 dilim peynir tüketilmelidir. Kas gelişimi için her gün et, tavuk, balık grubundan bir besin beslenme programında yer almalıdır. Vejetaryen kızların veya et grubu besini sıklıkla alamayan kişilerin protein ihtiyaçlarını karşılamak için yumurta ve kuru baklagillere beslenmelerinde sıkça yer vermeleri gerekir.

    Yanlış beslenme alışkanlıkları bu dönemde değiştirilmelidir. Eğer ergenin kızartma-kavurma, fast-food tüketme alışkanlığı varsa, bu alışkanlıkları değiştirmek için kendisine destek olunmalıdır. Sağlıklı beslenmenin temel ilkelerini öğrenmesi için bu süreçte bir diyetisyenden yardım alınabilir.

    Bu dönemde zayıflama isteği ile karbonhidratlı besinlerin (ekmek, pirinç, makarna, patates gibi) tamamen beslenme düzeninden çıkartılması sık gözlenen bir durumdur. Fakat vücudun temel enerji kaynağı karbonhidratlardır. Bu nedenle her gün en az 3-4 porsiyon kadar karbonhidratlı besin tüketilmelidir. Beyaz ekmek ve rafine tahıl ürünleri yerine tam tahıl ekmeklerine ağırlık verilmelidir.

    GEBELİK DÖNEMİNDE;
    Gebelik sürecinde gereğinden fazla veya gereğinden az kilo almak bebeğin sağlığını tehlikeye atabilir. Bu nedenle yeterli ve aylara göre dengeli kilo kazanımı sağlanmalıdır.

    Gebelik döneminde, bebeğin büyüme ve gelişmesi için yeterli miktarda enerji almak gerekir. Gebeliğe normal başlayan kişiler için günlük 300 kalori, gebeliğe zayıf başlayan kişiler için günlük 500 kalori yüksek almak yeterlidir.

    Günlük protein alımının yeterli olması gerekir. Gebelerin beslenmesinde her gün et, tavuk, balık, yumurta, kuru baklagiller gibi protein içeren besinler yer almalıdır.

    Günlük alınan enerjinin %30’unun yağdan gelmesi gereklidir. Salatalara ve sebze yemeklerine katılan sıvı yağlar ve hayvansal içerikli gıdalarda yer alan doymuş ya asitleri yeterlidir. Kızartma ve kavurma tüketmek sağlık açısından zararlı olan trans yağların alınmasına neden olur.

    Günlük karbonhidrat tüketimi yeterli olmalıdır. Beyaz ekmek yerine tam tahıl ekmekleri tercih edilmelidir. Fakat demir yetersizliği durumu varsa, kepekli ekmek türlerinden kaçınılmalıdır.

    Günde 3 su bardağı kadar süt veya yoğurt tüketilmelidir.

    Çiğ et içeren yemeklerden (sushi, çiğ köfte gibi), içi çiğ kalmış etlerden uzak durulması gerekir. İyi pişmemiş veya çiğ olan etler, besin zehirlenmelerine ve zararlı bakterilerin bulaşmasına neden olabilir.

    Gebeliğin son dönemlerinde ödem sorunu oluşabilir. Ödemden korunmak için az tuzlu bir beslenme şekli benimsenmelidir. Yemeklerden ve ekmekten gelen tuz gebe için yeterlidir. Ekstra tuzluk kullanılmasına gerek yoktur. İyotlu tuz tercih edilmelidir. Tuz yemeklere ateşten alındıktan sonra ilave edilmeli ve karanlık ortamda saklanmalıdır.

    Günlük sıvı ihtiyacı karşılanmalıdır. Su, ayran, taze sıkılmış meyve suyu ve ıhlamur gibi içecekler tercih edilebilir.

    Bazı bitki çayları, rahim kasılmalarına neden olabileceği için doktora/diyetisyene sorulmadan kullanılmamalıdır.

    Asitli içeceklerden mümkün olduğunca kaçınılmalıdır. Bazı tatlandırıcı türleri plesentadan bebeğe geçebildiğinden ötürü tatlandırıcı içeren ürünler tercih edilmemelidir.

    Çay, kahve gibi kafeinli içecekler sınırlı tüketilmelidir. Gebelerde günlük güvenli kafein alma sınırı 300 mg’dır.

    Çay ve kahve gibi içecekler yemeklerden en az 45 dakika sonra fazla demli veya çok yoğun olmayacak şekilde tüketilebilir.

    Gebenin doktor kontrollerinin yanı sıra diyetisyenden de yardım alması sağlıklı bir gebelik ve bebeğin besinsel ihtiyaçlarının karşılanması açısından önemlidir.

    Gebe, kireç, toprak gibi besin olmayan cisimlere aşeriyor veya bunları tüketiyorsa en kısa zamanda doktora başvurulmalıdır.

    BEBEĞİNİZİ EMZİRİRKEN;
    Süt miktarını arttıran en önemli etmen günlük sıvı tüketimidir. Emziren bir annenin günde 3 litre kadar sıvı tüketmesi gerekir.

    Yanlış bilinenin aksine şekerli gıdaların süt üretimi arttırması söz konusu değildir. Beyaz şeker boş enerji kaynağı olduğu için mümkün olduğunca sınırlı tüketilmelidir.

    Kafein ve nikotin, süte geçerek bebeğinizin uyku sorunu yaşamasına neden olabilir. Bu nedenle kafeinli içecek tüketiminde aşırıya kaçılmaması ve sigara içilmemesi önemlidir.

    Yeterli ve dengeli beslenmek, süt kalitesini arttırır. Her gün süt ve süt ürünleri, et çeşitleri, sebze-meyveler ve tahıl ürünleri düzenli olarak ve karışım halinde tüketilmelidir.

    İlk altı ay kesinlikle zayıflama diyeti yapılmamalıdır. Altı ay sonrasında günlük enerji ihtiyacını karşılayan sağlıklı bir beslenme planı uygulanmaya başlayabilir.

    Anne Sütünü Arttıran Komposto tarifi için tıklayın !

    MENOPOZ DÖNEMİNDE;
    Kemiklerden kalsiyum çekilmeye başladığı için kalsiyumdan yeterli bir beslenme planı uygulanmalıdır. Günde 2 su bardağı kadar süt veya yoğurt tüketilmelidir.

    Bu dönemde kan kolesterolünün yükselme riski arttığından ötürü yarım yağlı veya yağsız süt ürünleri tercih edilmelidir.

    Katı yağ tüketimi mümkün olduğu kadar azaltılmalıdır. Etlerin yağlı kısımları, tavuk ve hindinin derisi, kaymak, mayonez gibi yağlı soslar, kızartma ve kavurma usulü pişirilmiş besinler tercih edilmemelidir.

    Östrojenin azalması nedeniyle bu süreçte kilo alma ve özellikle karın bölgesinde yağlanma sorunu ortaya çıkabilir. Bu nedenle sağlıklı beslenme alışkanlıklarının sürdürülmesi ve düzenli fiziksel aktivite yapılması gerekir.

    Kilo vermek amacıyla çok düşük kalorili diyetler yapılmamalıdır. Bir diyetisyenden yardım alınabilir.

    Tüm kadınların 8 Mart “Kadınlar Günü” kutlu olsun!
    Diyetisyen ve Yaşam Koçu Gizem ŞEBER

  • Yağ Yakıcı Safran Çayı

    Yağ Yakıcı Safran Çayı

    Yağ Yakıcı Safran Çayı, Safran çayı yağ yakıcı .. Safran çayı nasıl yapılır?

    19 farklı bitkinin karışımı ile elde edilen safran çayı bünyesinde hiçbir tatlandırıcı veya şekerli madde içermez.
    Yüksek oranda yağ yakıcı özelliğe sahip olan safran çayı, zayıflama konusunda son derece faydalı bir zayıflama çayıdır…

    Yağ yakıcı safran çayı sayesinde bölgesel kilolarınızdan kolayca kurtulabilirsiniz.

    Safran çayı bedendeki fazla yağın yakılmasına fayda sağladığı için verdirdiği kilo kalıcıdır. Zira su kaybı ile birden çok fazla kilo verip de sonradan daha fazla kilo alan insanların duymuşsunuzdur. Safran zayıflama çayı bedeninizdeki su yerine fazla yağdan kaybettirdiği için sonradan tekrar kilo almanız pek söz konusu olmaz.

    Safran çayı sindirim sisteminizi çalıştırır ve mide şişkinliği, bağırsak gazlarının verdiği sancı ve şişkinlikler gibi sorunlar yaşamanızı engeller.

    Safran çayının düzenli olarak 2 ay kullanılmasını öneriyorlar. İlk 15 gün bittikten sonra faydalarını örmeye başlayacağınızı ancak bağırsakları olduğundan fazla çalıştırabileceğini bu yüzden bol su içmenizi öneriyorlar.

    Safran çayının içeriğinde bulunan bitkilere değinecek olursak: funda- biberye- altınotu- adaçayı- mısır püskülü – kirazçöpü- sinameki- defneyaprağı- ısırgan yaprağı – mate çayı – yeşil çay – rezene – nane – narçiçeği- bamya çiçeği- civanperçemi- kuşburnu – papatya- ardıç tohumundan oluşuyor.

    Safran çayını hazırlamak isterseniz, poşet halinde satılan paketlerden alarak günde 3 defa tok veya aç karnınıza birer poşet demleyerek içebilirsiniz. Eğer toz halinde adı iseniz safran çayınızı yine günde 3 defa bir çay kaşığı safranı bir bardak sıcak suya atarak 10 dakika demlendikten sonra içebilirsiniz.

    Diyet deneyimlerimiz için tıklayın !

  • Bel incelten çay tarifi

    Bel incelten çay tarifi

    Uzman diyetisyen Selahattin Dönmez, bel bölgesinde fazlalığı bulunan kadınlar ve erkeklerin bu sorunlarından kurtulmasına yardımcı bir çay tarifi önerdi. Bel inceltme de oldukça etkili olan bitkisel çayı düzenli olarak kullandığınız zaman, gözle görülür bir fark ortaya çıkacaktır. Uzan diyetisyen Dönmez’in önermiş olduğu bel incelten bitkisel çayın tarifi hemen aşağıda…

    Bel İncelten Çay Malzemeleri:

    – Bir kase yeşil çay
    – Bir bardak sıcak su
    – Bir tatlı kaşığı kakule
    – Bir adet limon

    Hazırlanışı ve Kullanılışı:

    Bir adet limonu dilimlere ayırın. İçine diğer malzemeleri ekleyin ve 5 dakika demlemeye bırakın. Demleme sonrasında ılık ılık için. Düzenli bir şekilde içildiği taktirde birkaç hafta sonra belinizde gözle görülür bir incelme husule gelecektir.

    Bel incelten Mehmet Öz tarifi için tıklayın !