Etiket: burun sırtı

  • Burun estetiğinde doğru bilinen yanlışlar…

    Burun estetiğinde doğru bilinen yanlışlar…

    BURUN ESTETİĞİNDE DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR

    1- Burun estetiği sadece belli mevsimlerde yapılır

    Burun estetiği operasyonu her mevsimde yapılabilir.

    2-Estetik burun ameliyatları sonrası burun ucu düşer

    Burun estetiği operasyonlarında artık “destekli burun” felsefesi ön plandadır. Yani burnun öncelikle sağlam desteğinin olması hedeflenir. Böylelikle burna yapılan estetik operasyon sonrası burun ucu düşmez, tam tersine eskisine göre daha sağlam destekli bir burun ortaya çıkar.

    3- Estetik burun ameliyatını sadece plastik cerrah yapabilir

    Burun estetiği operasyonunu hem kulak burun boğaz uzmanı hem de plastik cerrah yapabilir. Burada önemli olan seçilecek hekimin çok üst düzeyde tecrübe sahibi olmasıdır. Burun estetiği operasyonları kişiye özel yapılması gereken, dolayısıyla hepsi birbirinden farklılık gösterebilen  özel operasyonlardır ve yoğun tecrübe gerektirmektedir.

    4-Estetik burun ameliyatı sonrası nefes alma işlevi bozulur

    Tam tersine burun estetiğinin amacı sadece burnu güzelleştirmek değil, aynı zamanda daha rahat nefes almayı sağlayan hem estetik hem fonksiyonel ameliyatlardır.

    5-Estetik burun ameliyatında amaçlanan her zaman için küçük ve kalkık bir burundur

    Burun estetiği operasyonu sonrası hedeflenen;  doğal,  yüze uyumlu, çekici,  güzel,  fonksiyonları çok iyi olan bir burun elde etmektir.  Burnun  çok küçük veya  kalkık olması hedeflenmez.  Doğallık esas hedeftir ve operasyon sonrası ameliyat olduğu anlaşılmamalıdır. Bazen küçük ama bazen de büyük olabilir. Her yüz biçimi birbirinden farklı olduğu için burada önemli olan yüze uyumlu doğal burnu hedeflemektir.

    6-Estetik burun operasyonu sonrası aylarca morluk şişlik sürebilir

    Kullanılan yeni teknikler sayesinde artık ameliyat sonrası morluk ve şişlikler çok az olmaktadır

    7- Estetik burun ameliyatı sonrası uzun süre hastanede yatılır

    Burun estetiği operasyonları genellikle günübirlik ameliyatlardır. Ameliyat günü hastalarımızı çoğunlukla taburcu ederiz.

    8-  Estetik burun ameliyatı çok ağrılı bir operasyondur

    Kullanılan yeni mikrocerrahi teknikleri  ve anestezinin artık çok ileri düzeylerde gelişmiş olması dolayısıyla burun estetiği operasyonları artık  ağrılı olmaktan çıkmıştır. Hastalarımız ameliyat sırasında,  ameliyat sonrası nekahat döneminde ve  tamponlar çıkarılırken ağrı duymazlar.

    9-Estetik burun operasyonlarında tamponlar çıkarılırken çok ağrı olur

    Estetik burun operasyonlarında bazen tampon kullanmaya  bile gerek kalmaz.  Şayet tampon kullanılacaksa da silikon yumuşak tamponlar kullanılır. Bunların çıkarılması ise asla ve asla ağrı yapmaz

    10- Estetik burun ameliyatı sadece burnu güzelleştirmek amacıyla yapılır

    Sadece burnu güzelleştirmek amacıyla değil nefes alıp vermeyi daha iyi yapmak amacıyla da estetik ameliyat yapılabilir. Burundaki şekil bozuklukarı nefes alıp vermeyi olumsuz etkileyebilir. Yapılacak estetik burun ameliyatı burnun şeklini güzellektirmekle kalmaz, nefes alıp vermeyi de olumlu etkiler.

    Op.Dr.Muhammet DİLBER
    Nose Estetik “Estetik Burun Ameliyatları”
    www.noseestetik.com , www.muhammetdilber.com

    Op.Dr.Muhammet Dilber Facebook 
    Op.Dr.Muhammet Dilber twitter

    İlgili yazıları ;

    – Burun estetiği ile birlikte yapılan operasyonlar 
    – Burun şekli nefes almayı etkiler mi ?
    – Doğal burun estetiği
    – Burun operasyonu öncesi öneriler
    – Burun estetiği operasyonlarında doğru zaman ?

    [youtube id=”1j6QvsqSzwo” width=”600″ height=”350″]

     

     

  • Burun estetiğinde içten bantlama tekniği

    Burun estetiğinde içten bantlama tekniği

    Burun estetiği konusundaki çalışmaları ile tanınan Op. Dr. Barış Çakır “içten bantlama” adını verdiği yeni bir teknik geliştirdi.

    İlk olarak 6 yıl önce ameliyatlarda denemeye başladığı daha sonra da daha güzel burun ucu elde etmeye başladığını gördüğü tekniği geliştiren Çakır artık bu yöntemi ameliyatlarının hepsinde kullanmaya başladı.

    Bu konuyla ilgili pek çok kongreye konuşmacı olarak davet edilen ÇAKIR’ın içten bantlama tekniği tıbbi literatüre de girdi.

    Bu teknik, Rhinoplasty: A Complete Subperichondrial Dissection with Management of the Nasal Ligaments.”(Tam Subperikondrial diseksiyon ve burun ligamentlerinin onarılması) adı ile Amerikan’ın saygın dergilerinden Aesthetic Surgery Journal’de de yayınlandı.

    İçten bantlama nedir?

    Burun ameliyatı kıkırdak ve kemiklere yapılır. Bu ameliyatı yapabilmek için deri, kıkırdak ve kemiklerden ayrılır. Ameliyat bitince deri bantlanır ve alçı yapıştırılarak, derinin kıkırdak ve kemiklere tekrar yapışması sağlanır. Burun ameliyatında bantlama, burun derisini kontrol etmek için yapılır. Ülkemizde genellikle 1 hafta alçı yapılır ve bir hafta bant yapıştırılır. Burun bantlama süresi, derinin, burun ucu kıkırdaklarına oturması için bazen yetmiyor. Çakır ameliyatlarında burun derisini içeriden teyelleyerek, uzun süre bir bantlama etkisi elde ediyor Dr. Barış Çakır bu tekniğe “içten bantlama” adını verdi.

    içten bantlama tekniği
    Burun estetiği içten bantlama tekniği

    Bu teknik nasıl bir yenilik getirecek?

    Normal bir burun ucunda kıkırdakların siluetleri seçilirken, bazen estetikli burunlarda, anormal bir yuvarlaklaşma olur. Yıllarca burun derisi parlayabilir, burun derisinin karakteri değişebilir, burun ucunun hemen üstündeki deride kalınlaşma, burun orta etinde sarkma olabilir. İçten bantlama, bu yan etkileri azaltır.

    Burun ucunun hemen üstündeki deriyi kontrol etmek çok zordur. Kemer alınınca oluşan deri fazlalığı, kabarıklık yapmaya çalışır. Burun küçültüldükçe deri fazla gelir ve burun ucu yuvarlaklaşır. Kabarıklık olma ihtimali olan noktalarda, alttaki kıkırdaklara dikince deri içerden teyellenmiş ve kontrol edilmiş olur. Böylece kabarıklık olmadan burun daha fazla küçültülebilir.

    İçten bantlama tekniğinde, ameliyat, burun dışını oluşturan kıkırdakların zarlarının altından yapılır. Böylece, nefes için önemli olan burun kaslarına daha az zarar vermiş olunur. İçten bantlama tekniğinde, kıkırdakların zarları, doğal örtücü doku olarak kullanılır.

    Burnun 3 boyutlu yapısı, sadece kıkırdak ve kemiklerle sağlanmaz. Burun ucu, elastik kas ve ligamentler ile hareketsiz gövdeye tutunur. Bu elastik bağlar, burun ucunun hareketli olmasını sağlarken, yüksekliğini ve açısını kontrol eder. İçten bantlama tekniği ile, kas ve ligamentler korunur, ameliyat bitiminde onarılır. Burun ucu düşmesi daha az görülür, daha az kıkırdak greft kullanılır, daha az şişlik olur, burun daha hızlı iyileşir, yumuşak doku hasarına bağlı “burun derisi parlaması” görülmez. Burunda uyuşukluk çok az olur.

    Dr. Barış Çakır

    Dr. Barış Çakır Facebook

    Dr. Barış Çakır Twitter

  • Revizyon Burun Estetik Ameliyatı

    Revizyon Burun Estetik Ameliyatı

    Revizyon (Düzeltici) Burun Estetik Ameliyatı

    Yüzün ortasında ve en belirgin anatomik yapılardan birisi olan burun üzerinde uygulanan estetik burun ameliyatları en sık düzeltici ameliyat (revizyon) yapılan cerrahi işlemler arasındadır.

    Revizyon (Düzeltici) Burun Estetik Ameliyatı

    Doç. Dr. Teoman Dal

    Burun estetik ameliyatları estetik amaçlı cerrahiler içerisinde en fazla yapılan ameliyatlar arasındadır. Yüzün ortasında ve en belirgin anatomik yapılardan birisi olan burun üzerinde uygulanan cerrahi müdahaleler sonrasında ortaya çıkan istenmeyen sonuçlar ya da problemler, dışarıdan bakanlar için belli belirsiz bile olsalar hastaları ciddi şekilde rahatsız edebilmekte ve bu durum estetik burun ameliyatlarını en sık düzeltici ameliyat (revizyon) gerektiren cerrahi işlemler arasına sokmaktadır.

    Pek çok diğer cerrahide olduğu gibi burun estetiğinde de ilk ameliyat başarı riski en yüksek, problem beklentisi en düşük olan ameliyattır ve ameliyat sayısı arttıkça ideal sonuçlara ulaşma şansı azalmaktadır. Estetik burun ameliyatı sonrasında ikinci, üçüncü ya da daha fazla sayıda ameliyat olma oranı hakkında çok farklı rakamlar bulunmakla beraber bu oranın genel olarak %10-20 arasında olduğu kabul edilmektedir.

    İlk ameliyat sonrasında planlanan ya da arzu edilen sonuçların oluşmamasında farklı etkenler rol oynamaktadır. Bunlar içinde en fazla karşılaşılanlar;

    • Ameliyat öncesinde mevcut problemlerin tam olarak belirlenememesi,
    • Hastanın ameliyattan beklentilerinin ameliyat öncesinde tam olarak anlaşılamamış olması,
    • Ameliyat sırasında oluşan problemler ya da hatalı cerrahi teknik kullanımı,
    • Hastaya ait çok ince ya da kalın cilt, iyileşmeyi olumsuz etkileyen sistemik hastalıklar gibi yapısal özellikler,
    • Ameliyat sonrası iyileşme döneminde yaşanan buruna darbe gelmesi, enfeksiyon, kanama gibi problemler olarak sayılabilir.

    Bu etkenlerden birisi ya da birkaçının bir araya gelmesi sonucunda oluşan ve düzeltici ameliyat kararı verilmesine neden olan estetik ve veya fonksiyonel problemler ise kendi içinde genel olarak dört farklı kategoride toplanabilmektedir;

    • Estetik ve tıbbi açıdan belirgin bir problem olmamasına karşın hastanın arzu ettiği sonucun elde edilmemiş olması ya da ameliyat sonrasında bir şikayet yokken yıllar içinde estetik algı ve talebin değişmesi
    • Minör problemler:  Burun sırtında küçük düzensizlikler, burun ucunda hafif asimetriler
    • Orta derecede problemler: Burun solunumunu da olumsuz etkileyen asimetri ve düzensizlikler
    • Majör problemler: Kıkırdak ya da kemik yapılarda kayıp ya da bozulma ile birlikte burun solunumunu olumsuz etkileyebilen ciddi asimetri ve şekil bozuklukları.

    Burun estetik ameliyatları sonrasında iyileşmenin tamamlanması ve burnun son şeklini almasının yapılan müdahalenin içeriğine bağlı olarak altı ay ile bir yıl arasında sürdüğü kabul edilmektedir. Özellikle kalın cilt yapısı olan hastalarda bu süre daha da uzayabildiğinden genel yaklaşım olarak ikinci ameliyat için en az bir ya da bir buçuk yıl beklenilmesi önerilmektedir. Ancak revizyon gerektiren problemin nedeni ve içeriği göz önüne alınarak farklı uygulamalar tercih edilebilir.

    Hafif düzensizlik veya asimetrilerde ve hastanın kalın cilt yapısı ya da aşırı iyileşme dokusu oluşumundan kaynaklanan problemlerde genellikle iyileşmenin tamamlanmasının beklenmesi (en az bir yıl) önerilmekte bu süre içinde bazı durumlarda kortizon enjeksiyonları ile kalın ve ödemli dokuların incelmesi sağlanabilmektedir.

    Problemin nedeni ilk ameliyatta burun sırtına şekil vermek amacı ile yerleştirilen kıkırdak parçalarına bağlı düzensizlikler ya da kalınlık olduğunda ikinci bir müdahale yapmadan önce kullanılan greftin içeriği (burun, kulak ya da kaburga kaynaklı olması) ve uygulama tekniğine göre (doğal hali ile kullanma, ezme, Türk lokumu uygulaması gibi) değişmek üzere 1,5-2 yıl beklemek en doğru yaklaşım olacaktır.

    Zaman içinde düzelme ihtimali olmayan, aynı zamanda hastanın burun solunumunu olumsuz etkileyen ciddi problemlerde ve ameliyat sonrasında buruna gelen darbelere bağlı oluşan asimetri ve şekil bozukluklarında ise düzeltici ameliyatın iyileşme süresi beklenmeden yapılması tercih edilebilmektedir.

    Estetik açıdan gözle görünür belirgin bir problem olmamasına karşın hastanın beklentilerinin karşılanamaması nedeni ile yapılacak revizyonlarda üçüncü bir ameliyat riskini en aza indirmek için mümkünse en az bir yıl beklemek en doğru yaklaşım olacaktır.

    Revizyon ameliyatının zamanlaması için karar verirken göz önüne alınması gereken bir diğer konu ise mevcut problemin hastanın psikolojisi ve sosyal ya da profesyonel hayatı üzerindeki etkileridir.

    Sonuç olarak ameliyat ve zamanlaması konusunda karar verirken tüm faktörler göz önüne alınmalı, her yaklaşımın olası sonuçları ve riskleri tartışılmalı ve her zaman bu müdahaleyi takiben bir kez daha ameliyat gerekebileceği göz önünde bulundurulmalıdır.

    Revizyon burun ameliyatları, önceki ameliyata bağlı olarak doku planlarının bozulmuş olması, cilt ile altındaki kıkırdak ya da kemik çatı arasında oluşan yapışıklıklar ve kıkırdak ve veya kemik dokularda oluşmuş hasar ve şekil bozuklukları nedeni ile cerrahi açıdan önemli zorluklar içeren müdahalelerdir.  Normal kan dolaşımı bozulmuş olan dokularda yapılan bu ameliyatlarda standart cerrahi tekniklerin uygulanması bile bazı durumlarda komplikasyon olarak isimlendirilen istenmeyen sonuçların ortaya çıkmasına neden olabilmektedir.

    Bu nedenlerle revizyon ameliyatlarda estetik ve fonksiyonel açıdan başarılı sonuçlar alınabilmesi için mevcut problemlerin çok iyi analiz edilmesi, ameliyat sırasında uygulanabilecek alternatif yaklaşımların önceden planlanarak gereken hazırlıkların yapılması ve en önemli şart olarak ameliyatı yapacak cerrahın bu tür vakalardaki bilgi birikimi ve tecrübesinin yeterli düzeyde olması gerekmektedir.

    İlgili Konular ;
    Burun ve yüz estetiğinde 3D görüntüleme
    Ultrasonik Yüz Gençleştirme

  • Revizyon burun estetiği ile ilgili merak edilenler

    Revizyon burun estetiği ile ilgili merak edilenler

    Günümüzde yüz estetik cerrahisi ve estetik burun ameliyatlarındaki gelişmeler sonrasında yapısal olarak çok kötü burunlar bile ideale yakın hale getirilebiliyor… Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre İlhan, revizyon burun estetiği ameliyatı ile ilgili merak edilenleri anlatıyor…

    Burun ameliyatlarında sonuç her zaman istenildiği gibi olmayabilir
    Burun ameliyatı olmak isteyen hasta; doğal, yüzüne uyan, ideal buruna sahip olmayı bunun yanında da varsa burun tıkanıklığı şikayetinden kurtulmak istiyor. Burun ameliyatını yapan doktorun da hastası için her zaman en iyisini istediğine inanıyorum. Ancak sonuç her zaman hasta ve doktorun istediği gibi olmayabilir.

    Revizyon tıp dilinde de diğer tüm bilim dallarında da ‘tekrar yapılandırma’,’düzeltme’ anlamına gelir. Revizyon burun ameliyatı ise daha önceden başarısız bir veya daha fazla burun ameliyatı geçirmiş olan hastanın tekrar ameliyat edilerek burun görünümünün ve burun fonksiyonlarının düzeltilmesidir. Dünyaca ünlü ressam Marc Chagall’ın bu sözü revizyon burun ameliyatlarının felsefesini bizlere ne kadar güzel özetliyor…

    Tıp sorunlara çare bulmak için vardır
    Özellikle başarısız burun ameliyatı geçirmiş olan hastalarda en sık gözlemlediğim durum; bu hastalar daha önceki burun ameliyatının sonucu kötü olduğu için bundan sonra ki ameliyatın da sonucunun kötü olacağını düşünüyorlar, estetik ve fonksiyon açısından kötü olan bir burun ile yaşamayı kabulleniyorlar.

    Günümüzde yüz estetik cerrahisi ve estetik burun ameliyatlarındaki gelişmeler sonrasında yapısal olarak çok kötü burunlar bile ideale yakın hale getirilebiliyor. Daha önce bir veya birden çok burun ameliyatı geçirmenize rağmen burun şekliniz sizi rahatsız ediyor, burun tıkanıklığınız düzelmedi veya daha da kötü olduysa umutsuzluğa kapılmayın. Çünkü iyi yetişmiş,yapısal rinoplasti konseptini benimsemiş ve sanatsal yönü kuvvetli bir cerrah seçimi ile burnunuz hem estetik yönden düzeltilebilir hem de fonksiyonel olarak çok daha iyi olması sağlanabilir.

    Burun estetiği ameliyatı kişiye özel yapılmalıdır
    Bir çok hastamın belirttiği bir nokta da; başarısız ameliyattan sonra burunlarının eski burunlarından daha çirkin olduğudur.Bunun nedeni ameliyatta kemik ve kıkırdak dokulardan aşırı çıkarılması sonucunda veya yarım yapılmış ameliyatlar sonrasında burnun kendi içindeki dengesinin bozulmasıdır.

    Revizyon burun ameliyatı gereken her hastanın çok farklı ve kendine özgü şekil bozuklukları olabilmektedir. Bu hastalarla kişiye özel(terzi işi) bir yaklaşımla ilgilenilmesi, ameliyat planının hastanın şikayetlerine göre yine kişiye özel olarak yapılması gerekmektedir.

    Amaç doğal burun yapmak olmalı
    Revizyon burun ameliyatlarında en çok önem verdiğim ve yapmaya çalıştığım şey; estetik ve fonksiyonel olarak doğallıktan uzaklaşmış olan burnu doğal görünümüne ve fonksiyonuna mümkün olduğu kadar çok yaklaştırmak.
    Bunun için hastalarımın her yönden fotograflarını çekerek tam bir estetik analiz yapıyor, burnu içten ve dıştan tam olarak analiz ediyorum. Böylece ameliyata girmeden fotoğraflar üzerinde tekrar tekrar çalışarak ,sorunları belirliyorum ve bunların çözümlerini planlıyorum.

    Geçirdiğiniz başarısız burun ameliyatları sonrasında mutsuz,umutsuz olmanıza veya korkmanıza gerek yok. Burnunuz çok küçük olabilir, sağa sola kaymış, uç kısımı eğrilmiş olabilir, ameliyat öncesindeki kemerinizin bir kısmı burun ucuna doğru duruyor olabilir, burun tıkanıklığı yaşıyor, gece uykularınızda nefes darlığı yaşıyor olabilirsiniz. Buna benzer başka şikayetleriniz olabilir veya ameliyattan sonra burun şeklinizi beğenmiyor ancak adını koyamıyor olabilirsiniz.

    Tüm bu sorunlarınız için size önerim; öncelikle daha önceki ameliyatınızı yapan doktorunuza bu problemleri anlatmanız ve yardımını istemenizdir. Eğer bu şekilde de bir sonuç alamadıysanız önerim; mutlaka revizyon burun ameliyatları konusunda tecrübeli, sanatsal yönü kuvvetli ve yapısal rinoplasti konseptine hakim bir burun cerrahı ile temasa geçmenizdir

  • Revizyon burun estetiği ameliyatı

    Revizyon burun estetiği ameliyatı

    Revizyon burun estetiği ameliyatı hakkında sık sorulan sorular

    Geçirdiğiniz başarısız burun ameliyatları sonrasında mutsuz, umutsuz olmanıza veya korkmanıza gerek yok. İyi yetişmiş, yapısal rinoplasti konseptini benimsemiş ve sanatsal yönü kuvvetli bir cerrah seçimi ile burnunuz hem estetik yönden düzeltilebilir hem de fonksiyonel olarak çok daha iyi olması sağlanabilir. Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre İlhan, yapısal rinoplasti yöntemiyle burnun nasıl yeniden inşa edildiğini anlatıyor…

    Revizyon burun ameliyatı ne demektir? Kısaca açıklar mısınız?

    Revizyon tıp dilinde olduğu gibi diğer tüm bilim dallarında da ‘tekrar yapılandırma’ ‘düzeltme’anlamına gelir. Revizyon burun ameliyatı ise daha önceden estetik amaçlı veya fonksiyonel amaçlı olarak başarısız sayılabilecek bir ameliyat geçirmiş olan hastaların tekrar ameliyat edilerek burnun estetik ve fonksiyon açısından düzeltilmesidir
    .
    Revizyon burun estetiği ameliyatını kim yapmalıdır?

    Revizyon burun ameliyatını bence eğer mümkünse ilk ameliyatı yapan doktor yapmalıdır. Çünkü hiç bir doktor hastası için kötüyü istemez, eğer kötü bir sonuç elde edilmişse bile bu doktorun elinde olmayan nedenlerden meydana gelmiştir ve bu gibi durumlarda benim hastalara tavsiyem doktorlarıyla iletişimi iyi tutmaları ve kesinlikle kaba davranışta bulunmamaları yolunda olmaktadır.

    Düzeltme (Revizyon) Estetik Burun Ameliyatları bir veya daha fazla defa başarısız burun ameliyatı geçirmiş olan hastalara uyguladığımız ameliyattır. Bunun içi hasta ve hekim ameliyat öncesinde birlikte yeterli zamanı geçirmelidir. Tüm ayrıntılar konuşulmalıdır, hastanın revizyon ameliyatının nasıl yapılacağını ameliyat ile nelerin yapılabileceği ve nelerin yapılamayacağını tam olarak anlaması gereklidir.

    Revizyon estetik burun ameliyatında da estetik burun ameliyatında olduğu gibi “doktor ile hasta arasındaki iletişimin iyi oması ,kişiye özel analiz ve planlama yapılması” başarılı bir sonucun en önemli temel taşıdır.

    Revizyon estetik burun ameliyatında sonuç garanti midir?

    Tüm estetik ameliyatlarda olduğu gibi, revizyon estetik burun ameliyatlarında da garanti sonuç diye bir şeyden söz edilemese de mutlaka gelişme olmalıdır. Gelişme ile kastedilen şey özellikle burnun ön tarafı düşmüşse bunun düzeltilmesi veya nefes problemi varsa burnun içinin yeniden yapılandırılmasıdır.

    Revizyon burun ameliyatı için size başvuran hastalarda gözlemlediğiniz en sık estetik şikayetleri kısaca sıralar mısınız?

    Revizyon burun ameliyatları her geçen gün daha fazla olarak karşımıza çıkıyor. Estetik olarak en sık karşılaştığım şikayetler genellikle ‘Sadece ucunu yapalım’ veya ‘İçini yapmışken dışını da biraz düzeltelim’ diyerek iyi niyetle ancak yarım olarak yapılan ameliyatlar sonucuna oluşmuş deformiteler. Kendi pratiğimde en sık gözlemlediğim estetik şikayetler:

    -Burun sırtındaki kemik kemerin alınması ancak kıkırdak kemerin alınmamasına bağlı olarak gelişen,burun ucunun kemeli olduğu ‘Kuş Gagası (Polly Beak) deformitesi’.

    -Burun ucunu destekleyen kıkırdakların burun ucunu inceltmek için aşırı çıkarılması sonucu burun ucu ve burun kanatlarında ‘Sıkılmış Görünümlü (Pinched Nose) Burun’.

    -Burun kanatlarının aşırı geride olması ‘Kanat çekilmesi-Alar Retraksyon’ veya iki burun kanadının önden asimetrik görünmesi.

    -Burun kemerinin,hem kemik hemde kıkırdak kısmından aşırı çıkarma sonucunda ,burun sırtının aşırı oyulduğu ve burun ucunun aşırı kaldırıldığı,burun deliklerinin önden bakışta görüldüğü ‘Aşırı ameliyat kokan burun ‘ olarak adlandırdığımız ‘Domuz Burnu ‘ görünümü.

    -Burun ucunun destek kaybı sonucu oluşan ‘Burun ucunda düşüklük olması -Tip ptozu’.

    -Burun üstündeki kemer alındıktan sonra açık kalan burun çatısının burun kemiğinin yüzle birleştiği yerlerden kesilerek daraltılmaması sonucunda burunda önden bakıldığında fark edilen ‘ters v deformitesi’.

    -Burun estetiğindeki son gelişmeler sonucunda farkedilen deformitelerden biri de burun ucu dikişlerle daraltıldığı zaman,burun kanatlarında oluşan yayılmanın ameliyatta farkedilmeyip düzeltilmemesi sonucu oluşan,ucu top gibi ve kanatları çökmüş görünümlü ‘top uçlu’ burun.

    Estetik burun ameliyatı olmuş olan bir arkadaşım var ve burun tıkanıklığı şikayeti geçmedi hatta nefesi eskisinden de kötü bunun nedeni nedir?

    Burun estetiği ameliyatı öncesinde burun içinde burun tıkanıklığı yaratabilecek nedenler mutlaka araştırılmalı ve ameliyat sırasında bunlar mutlaka düzeltilmelidir.Eğer ameliyat sonrasında 6 ay geçtiği halde,burun tıkanıklığı şikayeti varsa, bu hastalar mutlaka burun tıkanıklığı nedenleri açısından araştırılmalı ve burun içine gereken müdahale yapılmalıdır.

    Ameliyat sonrasında burun tıkanıklığı şikayeti ile bana başvuran hastalarda sıklıkla gördüğüm burun tıkanıklığı nedenleri:

    -İlk ameliyat sırasında hastanın orta burun direği olan septumdaki ‘Deviasyonlara’dokunulmaması .Yani burnun sadece dışının yapılması.

    -İlk ameliyatta hastanın büyümüş olan burun etlerine yönelik bir girişimde bulunulmaması.

    -Ameliyat öncesinde hastada var olan burun allerjisi ve kronik sinüzit gibi burun problemlerin atlanması.

    -Ameliyatta burun solunumunun en önemli kısmı olan Valv bölgesi ne yani burun orta çatısı ve yan duvarlara güçlendirme yapılmamış olması.Hatta bu bölgeden aşırı kıkırdak çıkarılması.

    Siz ameliyatlarınızda burun fonksiyonlarını iyileştirmek için neler yapıyorsunuz?

    Her şeyden önce hastamı ameliyattan önce tam bir endoskopik burun muayenesinden geçiriyorum.Burun içinde hastada burun tıkanıklığı yaratacak tüm nedenleri tespit ediyorum.Hastanın allejik bir yapısı olup olmadığını mutlaka sorguluyorum ve eğer allerji problemi var ise bununla ilgi tedavilerine ameliyattan bir süre önce başlıyorum.Ameliyat sırasında burun tıkanıklığı yaratacak burun içi ve burun dışı nedenleri tek tek düzeltmeye çalışıyorum.Burun etleri büyük olan hastalarda Radyofrekans yöntemi ile burun etlerini kesmeden küçültyorum.Hastada kronik sinüzit problemi de varsa hastaya ek olarak endoskopik sinüs cerrahisi uyguluyorum ve hastalıklı olan sinüsleri açıyorum.

    Revizyon burun ameliyatı ile ne tür problemleri çözebiliyorsunuz? Bu ameliyat zor mudur?Birinci ameliyattan sonra en erken ne zaman revizyon ameliyatı olabilirim?

    Revizyon burun ameliyatları ile estetik veya fonksiyonel sorun ne kadar büyük olursa olsun ikinci ameliyatta bu sorunlar çözülebilir.Bu ameliyat sizin için birinci ameliyattan daha zor değildir,ancak yapan cerrah için ikinci ve üçüncü ameliyatlar her zaman daha zordur ve daha uzun sürer.Bu yüzden düzeltme ameliyatı için seçeceğiniz cerrah burun konusunda tecrübeli ve burun içini ve dışını aynı seansta düzeltebilecek özellikte olmalıdır.Birinci ameliyattan 6 ay sonra revizyon ameliyatı yapılabilir.

    Revizyon burun ameliyatında buruna şekli nasıl veriyorsunuz?

    Estetik burun ameliyatında burun içindeki kıkırdakları kullanarak ve yerlerini değiştirerek burna şekil verdiğimize daha önce değinmiştim.Revizyon ameliyatlarında da ilk tercihimiz eğer burun içi septum kıkırdağına ilk ameliyatta dokunulmamışsa bu kıkırdağı kullanarak burnu yeniden yapılandırmak.Ancak ikinci ameliyatta burun içinde kullanmak için her zaman yeterli kıkırdak bulamıyoruz.Ameliyat öncesinde burun içine bakarak,yeterli kıkırdak olup olmadığını anlıyor ve eğer burun içinde yeterli kıkırdak yok ise vücudun başka yerlerinden kıkırdak alıyor ve bunları kullanıyoruz.Bu yedek kıkırdak için en sık tercih ettiğimiz bölgeler kulak kepçesinin orta kısmı ve kaburga kıkırdağı oluyor.

    Kulağın neresinden kıkırdak alıyorsunuz, bunun kulağa herhangi bir zararı var mı? Ameliyattan sonra kulağımda iz kalır mı?

    Bu üç soru revizyon ameliyatı planladığımız hastaların bana sıklıkla sorduğu sorular.Çünkü bu hastalar ilk ameliyatta yaşadıkları olumsuz deneyimler nedeniyle haklı olarak zor güveniyorlar ve söylediğiniz şeylere karşı kuşkuyla yaklaşıyorlar.Bu yüzden kulaktan kıkırdak almak deyimi yerine kulak kepçesinden kıkırdak alma deyimi bu hastaları rahatlatıyor.Kıkırdağı kulak kepçesinin orta kısmından alıyoruz ve kulak kepçesinin çerçevesini koruyoruz ,bu yüzden ameliyat sonrası kulakta herhangi bir görüntü bozukluğu olmuyor.Kulak kepçesinin şekli bozulmadığı için bu işlemin işitmeye de herhangi bir negatif etkisi olmuyor.Bu işlemi kulak arkasından yaptığımız için görünen bir iz de olmuyor.

    Kaburgadan ne zaman kıkırdak alıyorsunuz?Kaburgayı alırken diğer organlara zarar gelmiyor mu? Bu işlemin riski nedir?

    İlk ameliyatta burundan çok fazla miktarda kıkırdak ve kemik çıkarılmış ise burun sırtında’semer burun’ dediğimiz bozukluk mevcut ise, her iki kulak ortasından da kıkırdak alsak yeterli olmuyor.Bu durumda sağ 6.-7. kaburgalardan biri veya her ikisinin kıkırdak bölümlerinden ihtiyaç kadar kıkırdak dokusu çıkarıyoruz.Tabii ki hasta için normal bir burun ameliyatından daha zor oluyor.Ancak bazı durumlarda başka çaremiz kalmayabiliyor.Bu işlemin riski ise iyi ve tecrübeli ellerde çok nadir olarak görülse de akciğer zarında yırtık oluşması.Bu durumda hastaya çok nadir olarak göğüs tüpü takılması gerekebilir.Yine burun sırtına konan kıkırdak zamanla yanlardan köşe verebilir.

    Revizyon burun ameliyatlarında silikon ve medpor denilen sentetik materyaller kullanıldığını duydum , siz de ameliyatlarınızda bu tür malzemeler kullanıyor musunuz?

    Özellikle burunda bu tür sentetik maddelerin kullanılması çok tartışmalı bir konu.Literatürde bu tür materyallerin özellikle burunda,vücut tarafından kabul görmeyerek atıldığı ve sık olarak enfeksiyona neden olabildiğine dair bir çok yayın mevcut.Bu yüzden ben revizyon ameliyatlarımda bu materyalleri hiç kullanmıyorum.Hastanın kendi dokusunu kullanmayı tercih ediyorum.

    Son olarak başarısız bir burun ameliyatı geçirdiğini düşünenlere tavsiyeniz nedir?

    Bir kez estetik burun ameliyatı olmuşsanız ve estetik açıdan veya nefes alma probleminiz varsa benim tavsiyem öncelikle sabırlı olup doktorunuza başvurarak bu sorun için çözüm istemenizdir. Çünkü doktorunuz bu konuyu çözüme kavuşturmayı en az sizin kadar isteyecektir.Doktorunuzun size önereceği çözümleri uygulamanızı eğer yine tatmin olmazsanız başka doktorlara başvurmanızı öneririm.

    ilgili konular ;

    Estetik ve Estetik Cerrahi
    Burun için revizyon (düzeltme) ameliyatı olan varmı?

  • Burun estetiği kabusunuz olmasın!

    Burun estetiği kabusunuz olmasın!

    Burun estetiği kabusunuz olmasın! | 1Başarısız burun estetiğine çözüm: “Yapısal rinoplasti”

    Daha önce bir veya birden çok burun ameliyatı geçirmenize rağmen burun şekliniz sizi rahatsız ediyor, burun tıkanıklığınız düzelmedi veya daha da kötü olduysa umutsuzluğa kapılmayın. Günümüzde yüz estetik cerrahisi ve estetik burun ameliyatlarındaki gelişmeler sonrasında yapısal olarak çok kötü burunlar bile ideale yakın hale getirilebiliyor.

    Geçirdiğiniz başarısız burun ameliyatları sonrasında mutsuz, umutsuz olmanıza veya korkmanıza gerek yok. İyi yetişmiş, yapısal rinoplasti konseptini benimsemiş ve sanatsal yönü kuvvetli bir cerrah seçimi ile burnunuz hem estetik yönden düzeltilebilir hem de fonksiyonel olarak çok daha iyi olması sağlanabilir. Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre İlhan, yapısal rinoplasti yöntemiyle burnun nasıl yeniden inşa edildiğini anlatıyor…

    Başarısız burun ameliyatı psikolojiyi bozuyor

    Op. Dr. Emre İlhan, “Burun ameliyatı olmak isteyen hasta doğal, yüzüne uyan, ideal buruna sahip olmayı bunun yanında da varsa burun tıkanıklığı şikayetinden kurtulmak istiyor. Burun ameliyatını yapan doktorun da hastası için her zaman en iyisini istediğine inanıyorum. Ancak sonuç her zaman hasta ve doktorun istediği gibi olamayabiliyor. Özellikle başarısız burun ameliyatı geçirmiş olan hastalarda en sık gözlemlediğim durum, bu hastalar daha önceki burun ameliyatının sonucu kötü olduğu için bundan sonraki ameliyatın da sonucunun kötü olacağını düşünüyorlar, estetik ve fonksiyon açısından kötü olan bir burun ile yaşamayı kabulleniyorlar.

    Bir çok hastamın belirttiği bir nokta da; başarısız ameliyattan sonra burunlarının eski burunlarından daha çirkin olduğudur. Bunun nedeni ameliyatta kemik ve kıkırdak dokulardan aşırı çıkarılması sonucunda veya yarım yapılmış ameliyatlar sonrasında burnun kendi içindeki dengesinin bozulmasıdır. Burun estetiği ameliyatı yüzün kompozisyonu ile uyumsuz olmamalı, burun kendi içinde de denge içinde olmalıdır. Yani burunun sırtı, ucu, yüzle birleştiği bölümleri birbiri ile uyumlu olmalıdır. Kendi içinde dengesi olmayan bir burnun, yüzün diğer bölümleri ile de dengesi olmaz. Eğer bu kompozisyon tam olarak sağlanamazsa, bu hastalara revizyon adı verilen operasyonlar yapılması gerekebilir. Revizyon burun estetiği operasyonlarında çok kısaltılmış burunlar uzatılabilir, burnun sırtı çok oyulmuşsa bu bölümler hastanın kendisinden alınan kıkırdaklar ile doldurulabilir, burun ucu çok kaldırılmışsa eğer burun ucu kalkıklığı azaltılabilir. “ diyor.

    Burun ameliyatı kişiye özel, terzi işi olmalıdır

    Dr. İlhan, herkesin yüzü ve yüzünün oranları birbirinden farklı olduğu için burun estetiği ameliyatının kişiye özel tam anlamıyla terzi işi planlanması ve yapılması gereken bir ameliyat olduğunu ifade ederek, şöyle söylüyor:

    Revizyon burun ameliyatı gereken her hastanın çok farklı ve kendine özgü şekil bozuklukları olabilmektedir. Bu hastalarla kişiye özel, terzi işi bir yaklaşımla ilgilenilmesi, ameliyat planının hastanın şikayetlerine ve yüzünün genel dengesine göre yine kişiye özel olarak yapılması gerekmektedir. Rinoplasti ameliyatı, dünyanın en zor ameliyatlarındandır. Rinoplasti operasyonlarında cerrah milimetrik olarak çalışır ve kombine bir ameliyatla hem burun içinindeki nefes problemlerini, hem de burundaki şekil bozukluklarını tek seansta çözmek durumundadır. Estetik burun ameliyatlarında cerrahın amacı yüzün diğer bölümleri ile uyumlu ve nefes alma problemi olmayan bir burun yapmaktır.

    Güzelliğin formülü değişti

    Günümüzde çok aşırı kalkık sırtı kayık gibi oyulmuş, küçük burunlar yani ‘ameliyatlı’ görünümü olan burunların ne hastalar ne de doktorlar tarafından tercih edilmediğini belirten İlhan, burun estetiğinde yeni ameliyat felsefesinin kıkırdak ve kemikleri çıkarıp atmaktansa, iyiyi koruyup gereken yerlere ek yapmak, burun içi kıkırdaklarının yerlerini değiştirmek üzerine kurulu olduğunu ifade ediyor. Dr. İlhan sözlerine şöyle devam ediyor : “Artık burun sırtı çok oyulmamış, aşırı kalkık olmayan hem yüzün diğer unsurları ile uyumlu hem de kendi içinde dengeli ‘dogal’ görünümlü burunlar tercih ediliyor. Yani bir burnu çok kaldırmak, sırtını çok oymak 1950 ve 1960’ların trendiydi. Burun estetiği ameliyatlarında 2000’li yılların konsepti aslında dengeli burun konseptidir. 2005 yıllarında ise hekimler arasında yapısal burun konsepti konuşulmaya başlandı. Şu anda ise yapısal , öngörülü ve dengeli burun konsepti tercih ediliyor. Artık öngörü de girdi işin içine. Ameliyatı ne kadar öngörülü yapabilirsek, o kadar başarılıyız.” diye konuştu.

    Yapısal rinoplasti ile burun yeniden inşa ediliyor

    Özellikle daha önceki yıllarda yapılan rinoplasti ameliyatları sonucunda revizyon ameliyatlarına daha fazla ihtiyaç duyulduğunu belirten İlhan, yapısal rinoplasti yöntemiyle yapılan ameliyatlarda revizyon ameliyatlarına olan gereksinimin azaldığını ifade ederek, yöntemle ilgili şu bilgileri veriyor:

    Yapısal rinoplasti konsepti özellikle 1990’ların sonunda, 2000’li yılların başında tanımlanmış, Amerika’da popülerize olmuş ve ülkemizde de kullanılan bir yöntem. Burnu bir yapı gibi düşünerek, burnu taşıyan mekanizmaları burnu inceltmek ve daha zarif göstermek adına yıpratmadığımız ve tahrip etmediğimiz bir yöntemdir. Burada burnu taşıyan mekanizmaları mutlaka güçlendirerek, orta çatı ve burun uç kısmına mutlaka destek koyuyoruz, çatıyı yeniden yapılandırıyoruz ki burnu taşıyan mekanizmalar daha iyi ve sağlam olsun. Yapısal burun kavramında, uzun vadede sağlam olan burnu kastediyoruz. Artık burun ameliyatlarını planlarken burnu taşıyan destek mekanizmalarını göz önünde bulundurarak yapıyoruz. Yapısal burun konseptiyle amaçladığımız, yıllar boyunca düşme ve çökme gibi sorunlar olmayan, bir bina gibi güçlü burunlar yapmayı amaçlıyoruz.

    Yapısal Burun estetiği ameliyatı konseptinde amacımız; güçlü, doğal ve dengeli bir burun oluştururken fonksiyonları korumak, bunun yanında uzun dönemde burunda çökmeler ve eğrilikler oluşmamasını sağlamaktır. Burada düşmekten kasıt burun ucunun desteksiz olması sonucu burun ucunun aşağıya kayması veya burun sırtında çökme olmasıdır. Burnu taşıyan septum kıkırdağından aşırı miktarda çıkarılmazsa ve burun sırtını taşıyan kısımlar çıkarılmazsa, burunda ameliyattan 20 yıl sonra bile düşme olmaz. ‘Yapısal rinoplasti’ yöntemi ile yapılan burun ameliyatlarından sonra bu tarz komplikasyonlar neredeyse hiç gözlenmememktedir. Bu yöntemi hastalarıma anlatırken şu örneği veriyorum : Nasıl ki bir binayı yaparken binayı taşıyacak kolon ve kirişler, mühendislik ve fizik hesapları ile belirli bir güçte yapılıyorsa, biz de burnu yaparken burnu taşıyan mevcut yapıları koruyoruz ve bu yapıları güçlendiriyoruz. Böylece üstüne kurduğumuz çatıyı taşıyacak güçte bir yapı oluşturuyoruz.

    Op. Dr. A. Emre İlhan kimdir?

    Op. Dr. A. Emre İLHAN, 1976 yılında İstanbul’da doğdu. 1994 yılında Balıkesir Sırrı Yırcalı Anadolu Lisesinden mezun oldu ve aynı yıl Ege Üniversitesi Tıp Fakültesine girdi. Tıp eğitimini tamamladıktan sonra 2001-2005 yılları arasında Bezm-i Alem Valide Sultan Vakıf Gureba Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi İhtisasını tamamladı. 2005-2006 yılları arasında Klinik Şefliği görevini de üstlendiği Erzurum Mareşal Çakmak Asker Hastanesinde askerlik görevini tamamladı. İyi derecede İngilizce , başlangıç düzeyinde Almanca bilmektedir.

    Estetik ve Fonksiyonel Burun Cerrahisi ile asistanlığının ilk yıllarından beri özel olarak ilgilenmekte bu konu ile ilgili bir çok kez kadavra üzerinde özel çalışmalarda bulunmuştur. Ve bu konularla ilgili bilimsel çalışmaları devam etmektedir. Dr. A. Emre İlhan, estetik burun ameliyatlardaki son gelişmeleri her yıl yurtdışında düzenli olarak düzenlenen kongrelere katılarak yakın olarak izlemektedir.

    Dr. A. Emre İlhan Türk Kulak Burun Boğaz Baş Boyun Cerrahisi Derneği, Avrupa Allerji ve Klinik İmmunoloji Derneği, Avrupa Fasiyal Plastik Cerrahi Derneği – www.eafps.org, Türkiye Fasiyal Plastik Cerrahi Derneği, Türk Uyku Araştırmaları Derneği, Akdeniz Ülkeleri Otoloji Norotoloji Derneği ve Türk Tabibler Birliği üyesidir.

  • Burun estetiğinde trendlere aldanmayın !

    Burun estetiğinde trendlere aldanmayın !

    Her yıl dış görünümünü değiştirmek isteyen birçok insan estetik yaptırmayı tercih ediyor. Bu estetiklerin başında ilk sırayı burun ameliyatları alıyor. Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre İlhan, burun estetiğinin modaya göre değil, kişiye özel yapılması gerektiğini söylüyor ve estetik yaptırmak isteyenlere önerilerde bulunuyor.

    Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre İlhan, eskiden kalkık, aşırı kavisli ve yapmacık burunların moda olduğunu, günümüzde daha önceden estetik burun yaptıranların bir çoğunun doğal olmayan burun şeklinden memnuniyetsizlik duyduğunu ve bu nedenle revizyon operasyonlarında artış olduğunu söyledi.

    Op. Dr. Emre İlhan konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, “1960’lı yıllarda estetik görüş ve burun anatomik bilgi ve ameliyat tekniklerinin yetersiz olduğu zamanlardaki “moda” burunlar, sırtı çok oyulmuş (kayık burun) ve domuz burnu olarak tanımlanan aşırı kalkık burunlardı. Bu burunlar doğal olmayan ve ameliyatlı görünüme sahip burunlardı. Bu burunlar genellikle aşırı kıkırdak ve kemik çıkarılmasının estetik burun ameliyatlarının normu olduğu zamanlardaki teknikle yapılmış burunlardır. Günümüzde bu tarz burunlar istenmeyen ve “aşırı ameliyat kokan” burunlar olarak nitelenmektedir. Bu tarz ameliyatlar sonucunda ortaya çıkan aşırı küçültülmüş, kaldırılmış, gözlerin birbirinden ayrı ve tabiri caizse “ablak” durmasına sebep olan burunlar günümüz estetik anlayışı ile uyuşmamaktadır” dedi.

    Hastalar bilinçlendi, artık “doğal burun” istiyorlar

    Op. Dr. Emre İlhan, günümüzde hastaların estetik operasyonlar konusunda bilinçlendiğini ve kendi karakteristik yüz yapılarına uygun, estetik yapıldığı belli olmayan ve kişiye özel “doğal burunlar” tercih ettiğini belirtti. Dr. İlhan: “Günümüzde burun estetiği ameliyatlarında abartılı yaklaşımlardan uzak duruyoruz. Yani bir burnu çok kaldırmak, sırtını çok oymak 1950 ve 1960’ların trendiydi. Toplumda her konuda gelişim ve bilinçlenme olduğu gibi estetik algımız da her geçen gün gelişiyor ve bilinçleniyor. Bize başvuran hastalar artık doğala çok yakın ve yüzleri ile uyumlu burunlar talep ediyor. Yapısal burun kavramında ise uzun vadede sağlam olan burnu kastediyoruz. Artık burun ameliyatlarını planlarken burnu taşıyan destek mekanizmalarını göz önünde bulundurarak yapıyoruz. Yapısal burun konseptiyle amaçladığımız, yıllar boyunca düşme ve çökme gibi sorunlar olmayan, bir bina gibi güçlü burunlar yapmayı amaçlıyoruz. Yani günümüzde yapılan burunlar, yıllara meydan okurken ilerleyen yaşa rağmen hala yüzü genç gösterme özelliğini korumakta” dedi.

    Burun ameliyatı kişiye özel olmalıdır

    Dr. İlhan, burun estetiği ameliyatının resim, heykel veya sanatının diğer alanlarında olduğu gibi bir kompozisyon içerisinde olması gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi:

    Herkesin yüzü ve yüzünün oranları birbirinden farklı olduğu için burun estetiği ameliyatı kişiye özel tam anlamıyla terzi işi planlanması ve yapılması gereken bir ameliyattır. Rinoplasti ameliyatı, dünyanın en zor ameliyatlarındandır. Rinoplasti operasyonlarında cerrah milimetrik olarak çalışır ve kombine bir ameliyatla hem burun içindeki nefes problemlerini, hem de burundaki şekil bozukluklarını tek seansta çözmek durumundadır. Estetik burun ameliyatlarında cerrahın amacı yüzün diğer bölümleri ile uyumlu ve nefes alma problemi olmayan bir burun yapmaktır. Burun estetiği ameliyatı yüzün kompozisyonu ile uyumsuz olmamalı, burun kendi içinde de denge içinde olmalıdır. Yani burnun sırtı, ucu, yüzle birleştiği bölümleri birbiri ile uyumlu olmalıdır. Kendi içinde dengesi olmayan bir burnun, yüzün diğer bölümleri ile de dengesi olmaz. Eğer bu kompozisyon tam olarak sağlanamazsa, bu hastalara revizyon adı verilen operasyonlar yapılması gerekebilir. Revizyon burun estetiği operasyonlarında çok kısaltılmış burunlar uzatılabilir, burnun sırtı çok oyulmuşsa bu bölümler hastanın kendisinden alınan kıkırdaklar ile doldurulabilir, burun ucu çok kaldırılmışsa eğer burun ucu kalkıklığı azaltılabilir.

    Burun estetiği aynı zamanda tedavi amaçlıdır

    Estetik burun cerrahisinin sadece estetik amaçlı değil, aynı zamanda tedavi amaçlı olduğunu vurgulayan Dr. İlhan: “Burun ameliyat teknikleri de bilimin ve tıbbın ilerlemesi ve kazanılan tecrübe sonucunda 2000’li yıllardan sonra konsept değiştirmiştir. Burun anatomisinin daha iyi anlaşılması, estetik görüşün gelişmesi ve bu iki faktörün kombine edilmesi sonucunda, cerrahi bakış açısı ve düşünce yapısı değişmiştir. Bunun sonucunda doğal ve armonik estetik sonuçlar amaçlanırken, burun fonksiyonlarını korumanın önemi anlaşılmıştır. Günümüz estetik burun ameliyatı konseptinde hedef; güçlü, doğal ve dengeli bir burun oluştururken, burun fonksiyonlarını da korumak, bunun yanında uzun dönemde burunda çökmeler ve eğrilikler oluşmamasını sağlamaktır.” diye konuştu.

  • Burun Estetiğinde Yanlış Bilinenler

    Burun Estetiğinde Yanlış Bilinenler

    Yaptırılan burun estetiği ile yüzün şeklinin değiştirmekle kalmayıp, hem kişinin psikolojini hem de nefes rahat nefes alma sorunlarını ortadan kaldırdığı ve burun estetiğinin ülkemizde en çok yaptırılan Ameliyat olduğu bilinmektedir.

    Burun estetiği (Rhinoplasti) ameliyatları erkek ve kadın tarafından en çok tercih edilen operasyon oldu. Rhinoplasti ile kişilerin sadece yüz görünümlerinin değişmediğini bazı Sağlık sorunlarının çözümüne da yardımcı oluyor.

    Ameliyatta yapılan işlem temel olarak burnun iskeletini oluşturan kemik ve kıkırdak yapının şekillendirilmesidir.

    Gündemden düşmemesine rağmen rhinoplasti ameliyatı hakkında halen fikir birliğine varılamamış birçok bilinmeyen ve bilgi kirliliği yaratan söylentiler devam ede gelmektedir.Açıklığa kavuşturulması gereken konulardan birincisi kullanılan teknik konusundadır. Açık veya kapalı tekniğin hangisinin daha iyi sonuç verdiği tartışılıyor. Rhinop lasti açık ve kapalı olarak adlandırılan iki teknikle gerçekleştirilebilir. Açık teknikte burnun iki deliği arasındaki kolumella dediğimiz bölgeden cilde kesiyapılır. Kapalı teknikte ise tüm kesiler burnun içinden yapılır. dışarıdan görülen herhangi bir cilt kesi izi yoktur. Açık tekniği tercih edenler ise her işlemi görerek yaptıkları için buruna daha hakim olduklarını iddia ederler.Halbuki açık teknikte hemen her şey görerek yapılsa bile, burun iskeletiyle üzerini örten cilt arasındaki bütünlük bozulduğu için,özellikle burun sırtı ile ucu arasındaki ilişkinin ameliyat esnasında yeterli değerlendirilmesi zaafa uğrar. Bu esasen hayati bir dezavantajdır;dışarıdan görülen iz ise cabasıdır. Hangi tekniğin daha iyi sonuç verdiğine dair tartışmalar sürmektedir. Halbuki bu tartışma yanlış bir zeminde devam etmektedir zira iki teknik arasında birbirine üstünlük söz konusu değildir; buradaki seçim daha çok cerrahın tecrübesiyle ilgilidir. Kapalı teknik dışarıdan görülen herhangi bir iz bırakmaz ama yüksek düzeyde tecrübe ve teknik donanım gerektirir; açık teknik ile yapılabilen her türlü cerrahi manevra, tecrübeli ellerde kapalı teknikle de eksiksiz biçimdegerçekleştirilebilir”.

    OPERASYON SONRASI NEFES ALMA GÜÇLÜĞÜ OLUR MU?

    Burun ameliyatı sonrası gelişen nefes darlığı çoğu kez ihmal edilen ama üzerinde önemle durulması gereken yaygın bir sorundur.Ameliyattan sonraki erken dönemde şişliklere bağlı görülen nefes darlığı doğal ve geçicidir. Ama uzun dönemde, şişlikler geçtikten sonra da devam ederse sorun vardır. Rhinoplasti doğası gereği Hava yollarını daraltan bir ameliyattır; bu yüzden ameliyattan önce nefes darlığına yol açmayan , gizli kalmış , hafif dereceliseptal deviasyon eğer cerrah tarafından farkedilerek düzeltilmezse ameliyattan sonra hastada nefes darlığına yol açabilir. Bu sebeple, nefes alma güçlüğü olsun veya olmasın, tüm hastaların, septum deviasyonu veya nefes alma güçlüğü yaratabilecek olası problemlerinin ameliyatta dikkatle değerlendirilmesi ve gerekli önlemlerin alınması gerekir. Bu şartlar yerine getirildiği taktirde rinoplasti ameliyatı sonrası nefes alma problemiyle karşılaşılma olmaz.

    Rhinoplasti sonrası genellikle düzeltici ikinci bir işlemin gerekli olduğu şeklinde yaygın bir kanı olduğunu belirten Kuyubaşı, eğer tatminkar bir sonuç alınmadıysa bu durumun eksik veya yanlış ameliyattan kaynaklanabilir.

    Diğer bilinen yanlış bir konu ise ameliyat sonrası burun ucunun düştüğü yönündeki kanaatların bir yanılsamadan ibaret olduğunu belirten Selçuk Kuyubaşı “Burun ucu düşmez; aslında bu bir yanılsamadır. Burun sırtı ile ucu arasındaki pozisyonun iyi sağlanamadığı yetersizameliyatlarda, bu eksiklik başlangıçtaki mevcut ödem yüzünden saklı kalır. Aradan aylar geçtikçe burundaki ödem yavaş yavaş çözülür ve burun ucundaki sorun kendini belli etmeye başlar.Hastalar bunu burun ucunun düşmesi olarak algılar. Birde tamponların alınması sırasında çok can yaktığı şeklinde biliniyor. Tamponları alırken hasta ciddi rahatsızlık duyabilir. Bu yüzden en iyisi tampon kullanmamaktır. Tamponun kullanım amacı burun içindeki müdahale yapılan bölgede kan birikmesini önlemektir. Bu amaçlabaşvurulabilecek diğer bir yöntem bu bölgeye bir kaç dikiş koymaktır. Bu işlem ameliyat süresini biraz uzatabilir ama tampon ihtiyacı ortadan kalkar…

    İlgili Konular ;

    Burun Estetiği

    Burun Ucu Estetiği (Tip plasti)

    Burun ameliyatı sonrası yapılması veya yapılmaması gerekenler

    Burun Estetik Sayfası