Etiket: Burun Estetiği

  • Burun şekli insan psikolojisini nasıl etkiliyor?

    Burun şekli insan psikolojisini nasıl etkiliyor?

    Burundaki şekil bozuklukları, yüzünüzün kendi içindeki ahengini bozarak dış görünümünüzü etkiler, burun tıkanıklığına neden olarak sağlığınızı bozar ve tüm bunların sonucu olarak psikolojinizi, insan ilişkilerindeki özgüveninizi etkileyebilir.

    Peki burun şekli insan psikolojisini nasıl etkiliyor? Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre İlhan, burun estetiği yaptırmak isteyen kişilere önerilerde bulunuyor.

    İnsan psikolojisi ve kişiliğini etkileyen bir çok faktör bulunmasına rağmen, kendini güzel veya yakışıklı hissetmek, diğer insanların bizi beğenmesi, psikolojimiz ve kişiliğimiz açısından çok önemli bir faktördür. İnsanın dış görünümü psikolojisi ile doğrudan ilişkilidir. Kişiliğin gelişerek toplumdaki yerimizin belli olduğu ergenlik çağlarında bu ilişki insanın kişilik özelliklerini de etkilemektedir.

    Başkaları tarafından beğenilmek ve güzel-yakışıklı olarak adlandırılmak tüm insanları mutlu eder ve bu şekilde insan kendini daha değerli hisseder. Bunun sonucuda insanın sosyal bir varlık olarak toplumdaki yeri şekillenir.Kişi daha girişken, özgüveni tam bir birey veya çekingen ve kendine güvensiz bir birey olabilir.

    Gençler en çok burun estetiği yaptırıyor
    Bizim toplumumuzda yüz güzelliğini geliştirmek için en sık yapılan estetik ameliyat burun ameliyatıdır. Bunun nedeni Anadolu insanının burun yapısının kemikli, kemerli ve büyük olmasıdır. Bir çok hastam bana ‘yüzümün diğer özelliklerini beğeniyorum ama burnumdaki kemer yüzümü gölgeliyor‘ diyerek bu durumu onaylamaktadır. Özellikle burun şekli hastaların psikolojisini bozabilmektedir. Bu durum özellikle genç bayan ve erkeklerde daha belirgindir.

    Ünlü yazar Leo Tolstoy’un ‘Benim gibi büyük burunlu,kalın dudaklı ve küçük gri gözleri olan birinin mutlu olamayacağını düşünürdüm… Bir insanın gelişiminde görünümü ve çehresinin çekici veya itici olduğunu düşünmesi kadar etkili hiçbir şey olamaz.’ sözleri insanın yüz görünümünün psikolojisini nasıl değiştirebileceğini çok güzel özetlemektedir.

    Burun estetiği tüm hayatınızı değiştirmez
    Hastalarıma her zaman belirttiğim bir nokta da; bu ameliyat sonucunda görünümünüz gelişebilir, kendine güveniniz artabilir, ancak tüm hayatınızı değiştirmeyecektir. Yani ameliyat size daha iyi bir iş veya daha iyi bir eş getirmeyebilir. Kendinizi çok şanssız olarak niteliyorsanız şansınızı arttırmaz. Tüm bunlar sizin hayata bakışınız ve olaylar karşısında ne kadar pozitif olabildiğinizle alakalıdır.

    Estetik burun ameliyatları konusunda dünyaca ünlü olan doktor Jack Sheen ‘Bu ameliyat sizi Vogue dergisine kapak yapmaz,veya bitmiş bir evliliği tekrar başlatmazamaç görünümün geliştirilmesi olmalıdır’ diyerek tıpta,cerrahide hiç bir şeyin garantisi olmadığını belirtmektedir.

    Günlük yaşamınızda insan ilişkileriniz sırasında insanların burnunuza odaklandığını, burnunuzdaki küçük bir kemerin yüz güzelliğinizi perdelediğini düşünüyorsanız, aynaya baktığınızda burun şekliniz sizi rahatsız ediyorsa ve tüm bunların psikolojinizi ve özgüveninizi etkilediğini düşünüyorsanız, bunlara ek olarak burun tıkanıklığı şikayetiniz de varsa estetik burun ameliyatı ile yüzünüze uyan, doğal ve daha iyi nefes aldığınız bir buruna sahip olabilirsiniz ve beklentiniz gerçekçi sınırlar içinde kalmak kaydıyla, ameliyat sonrasında kendinize verdiğiniz değer ve özgüveniniz de arttırabilir.

    İlgili Konular ;
    Burun estetiği yaptırmak isteyenlere öneriler
    Sağlıklı nefes almak için sağlıklı bir burun şart!
    Konforlu bir uçak seyahati için öneriler
    Burun Estetiği

  • Sağlıklı nefes almak için sağlıklı bir burun şart!

    Sağlıklı nefes almak için sağlıklı bir burun şart!

    Sağlıklı nefes almak için sağlıklı bir burun şart!
    Burun tıkanıklığı yaşayan hastalar genellikle ağızdan nefes alırlar ve esas şikayet olarak da ağızdan nefes alma gelir. Peki burun nefes almada gerçekten önemli midir? Bu sorunun cevabını Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre İlhan Kadınlar Kulübü okuyucuları için anlatıyor..

    Sağlıklı uykunun ilk kuralı sağlıklı bir burundur
    Burunun görevi sadece havanın akciğerlere gönderilmesi değil, aynı zamanda akciğerlere sunulan havanın belli bir kalitede olmasını sağlamaktır.Hava burundan geçerken süzülür ve temizlenir, ayrıca burun içindeki burun etleri havayı ısıtır 36 dereceye getirir,dışarıdaki hava kuru bile olsa burundan geçetiğinde neme %100 doymuş olur. Bunların yanında koku almamızı sağlar ve sesimizin bize özgü olmasını sağlar. Burun tıkanıklığı yaşayan hastalarım bana, en sık gece yatttıktan sonra kaliteli bir uyku uyuyamadıklarını, ağız solunumu yapmak zorunda kaldıkları için sabahları ağız kuruluğu yaşadıklarını belirtmekler. Bu durumda sağlıklı uykunun da ilk kuralı sağlıklı bir burundur diyebilirz.

    Burun tıkanıklığı ses kalitesini de etkiliyor
    Yine ağızdan nefes almanın bir sonucu olarak damak ve yutak bölgeleri devamlı kuru olduğundan, bu kişilerin grip ve üst solunum yolu enfeksiyonları daha ağır ve uzun sürmektedir. Bu durum hastanın hayat kalitesini ve iş konsantrasyonunu bozmaktadır.

    Burun tıkanıklığı olan hastanın konuşması da etkilenir. Burun tıkanıklığı olan hasta uzun bir konuşma yapması gerektiğinde veya bir sunum yapması gerektiğinde ağzından hem konuşup hem de sık sık hava aldığı için rahat konuşamaz , bu durum sık ve derin iç çekmeler yüzünden baş dönmesine sebebiyet verebilir. Bu durum kişinin prezentabilitesini de çok ciddi olarak etkilemektedir. Burundan konuşan sık sık derin derin iç çekerek konuşan bir yöneticinin karizmasının kesinlikle yeterli olmayacağı görüşündeyim.

    Yorgunluğun nedeni burun tıkanıklığı olabilir
    Burun tıkanıklığı kronikleştiğinde vücut bir müddet sonra bundan etkilenecek ve efor kapasitesi düşecektir.Bu durum kişinin spor yapmasını ve seks hayatını kesinlikle negatif olarak etkilemekte ,gün içi aktivitelerde de performans düşüklüğüne neden olmaktadır. Sonuç olarak hem kaliteli bir uyku için, hem sağlıklı ve keyif alınacak bir hayat için, hem de kaliteli ve karizmatik bir konuşma için önce nefes, önce açık bir burun diyoruz.

    İlgili konular ;
    Burun Tıkanıklığı ve Tedavisi

  • Burun estetiği yaptırmak isteyenlere öneriler

    Burun estetiği yaptırmak isteyenlere öneriler

    Gün içinde yaşadığımız ortamlarda insanlarla yüz yüze iletişim kurarız, kurduğumuz ilişkilerde insanlar bizleri her zaman önce dış görünümümüzle değerlendirir.

    Eğer burnunuzun yüzünüzle uyumsuz olduğunu,veya burnunuzun yüzünüzde çok büyük durduğunu; insanlarla yüz yüzeyken burnunuzun yüzünüzü gölgelediğini düşünüyorsanız, aynada baktığınızda burun kemeriniz sizi rahatsız ediyorsa, burnunuzda eğrilik şekil bozukluğu varsa ve buna burun tıkanıklığı da eşlik ediyorsa veya burnunuzdaki küçük bir kemer yüzünden yüz görünümünüzü estetik olarak geliştirtirmek istiyorsanız siz estetik burun ameliyatı için adaysınız. Çünkü estetik burun ameliyatı ile tüm bu sorunlar çözülebilir.

    Peki bu ameliyat için uygun adayın taşıması gereken özellikler neler? Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre İlhan, burun estetiği yaptırmak isteyen kişilere önerilerde bulunuyor.

    Burun estetiği ameliyatı için uygun bir aday mısınız?

    Dünyadaki tüm otoritelerin bu konu ile ilgili birleştiği üç nokta:
    – Gerçekçi beklentiler
    – Sağlıklı bir vücut
    – Pozitif bir psikolojidir

    Bu üç özelliğe ek olarak;
    – Ameliyatı anlamak
    – Doktor ile sağlıklı iletişim
    – Ne istediğini ve ne istemediğini bilmeyi ekleyebiliriz.

    Bu özellikleri kısaca açmak gerekirse;
    Bu ameliyatın sonucunda beklentiniz, görüntünüzün estetik açıdan geliştirilmesi olmalıdır.Ameliyat sonrasında rahat nefes aldığınız, yüzünüz ile uyumlu,doğal (ameliyatlı görünümde olmayan)bir burna sahip olmak oldukça gerçekçi bir beklentidir.

    Gerçekçi olmayan ve aşırı mükemmelliyetçi olan adayları memnun etmek çok ama çok zordur. Bu yüzden bu ameliyattan ne beklediğinizi ve nasıl bir burun istediğinizi bilmeniz doktorunuzun ameliyatla ilgili motivasyonunu arttırır.

    Unutulmamalıdır ki basit estetik ameliyatı yoktur
    Adayın ameliyata engel teşkil edecek bir hastalığı olmamalıdır. Psikolojik olarak kötümser olan, kendi yüzünü ve vücudunu beğenmeyen hastalara oranla pozitif,sosyal kişilerin estetik burun ameliyatından daha fazla tatmin olduğu bir çok bilimsel yayında bildirilmiştir. Doktorunuz ile sağlıklı bir iletişim kurarak bu ameliyatın nasıl yapıldığını,neler yapılabileceğini ve neler yapılamayacağını tam olarak anlamanız ve doktorunuza ne istediğinizi tam olarak anlatmanız çok ama çok önemlidir.
    Bunun dışında burun derinizin çok kalın olması veya çok ince olması, daha önce burun ameliyatı geçirip geçirmediğiniz, sigara kullanıp kullanmadığınız,çenenizin çok önde veya çok geride olması, burun içinde ek bir ameliyat gerekip gerekmediği; ameliyatının türünü, cerrahın ameliyat planını ve sizin ameliyat sonrasında iyileşme durumunuzu direkt olarak etkilemektedir.

    Burun estetiği erkeklerde 17 bayanlarda 16 yaşından sonra yapılabilir. Üst sınır yoktur 70 yaşında bile istenirse bu ameliyat olunabilir.

  • Burun Tıkanıklığı ve Tedavisi

    Burun Tıkanıklığı ve Tedavisi

    Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre İlhan burundan nefes almanın önemini ve burun tıkanıklığı tedavisini anlattı…

    Op. Dr. Emre İlhan konu ile ilgili yaptığı açıklamada: “Burun, insan sağlığı için çok önemli bir organdır. Sağlıklı bir solunum fonksiyonu ve sağlıklı bir vücut için burundan soluk alıp vermek esastır. Burun sadece havanın girip çıktığı bir organ değildir .Burun nefes alıp verme sırasında havayı nemlendirir, ısıtır, sesimizin bize özgü olmasını sağlar, kulağımızı havalandırır, koku almamızı sağlar.

    Özellikle ülkemiz insanının burun yapısının kemikli olması ve insanların bir çoğunda allerjik hastalıkların sık olması nedeniyle burun tıkanıklığı şikayeti en sık rastladığımız şikayetlerden birisidir. Uzun süren burun tıkanıklığı hastalarında bu problem çözülmediği taktirde çok ciddi sağlık sorunlarına neden olmaktadır.

    Kısaca burun tıkanıklığı hastanın hayat kalitesini ciddi şekilde bozar ve zamanında müdahale edilmediği taktirde ileri sağlık problemlerine sebebiyet verebilir.” dedi ve burun tıkanıklığının sebeplerini açıklayarak, tedavi yöntemlerini anlattı.

    Burun tıkanıklığı sebepleri:

    – Burun kemiğinde kayma (Deviasyon) olması
    – Alt burun etlerinin (konka) büyümesi
    – Burun çatısında daralma(valv daralması)
    – Geniz eti büyümesi
    – Yaygın burun içi polipleri

    Bu sebepler tek tek veya birliktelik göstererek burun tıkanıklığına sebep olur.

    Burun tıkanıklığı olan hasta:

    – Devamlı ağız solunumu yapmak zorunda kalır ; Sık tekrarlayan boğaz enfeksiyonları olur ve müzminleşmiş farenjit gelişir.
    – Horlama ve uyku bozuklukları gelişir.
    – Akciğer ve Kalp problemlerini ağırlaştırır.
    – Sabahları ağız kuruluğu gelişir.
    – Cinsel fonksiyon bozuklukları olur.
    – Psikolojik sorunlar gelişmesine yatkınlık olur.Bu hastalar özellikle sinirli olduklarından yakınırlar.
    – Ses kalitesi bozulur ve burundan konuşma gelişir
    – Çocuklarda geceleri altını ıslatma problemleri olabilir.

    Görüldüğü gibi burun tıkanıklıkları insanın hayat kalitesini ciddi oranda bozmaktadır.

    Burun tıkanıklıklarında yapılan ameliyatlar:

    – Burun kemiği düzeltilmesi(deviasyon ameliyatı)
    – Alt burun etlerinin kısmi olarak alınması(veya radyofrekans uygulaması)
    – Burun çatısının açılması (valv cerrahisi)
    – Estetik burun cerrahisi (Bazı burun tıkanıklıklarının tedavisi burnun dışının da değiştirilmesi ile mümkün olur)
    – Geniz eti alınması (genellikle çocuklarda)
    – Burun içi poliplerinin medikal ve cerrahi tedavisi

    Burun tıkanıklığı olan hastalara ilaç tedavileri ile bir yarar sağlanamadığı taktirde ameliyat gerekir.
    Burun tıkanıklığı ciddi bir sağlık problemidir.Mutlaka tedavi edilmelidir.

    BURUN TIKANIKLIĞI NASIL TEDAVİ EDİLİR?

    BURUN KEMİĞİNDE KAYMA VEYA EĞRİLME (DEVİASYON) ve TEDAVİSİ

    Sıklıkla karşılaşılan burun tıkanıklığı nedenlerinden biri de burun içi kemiğinde kayma veya eğrilme olmasın sonucunda nefes yolunun tıkamasıdır. Burun direği olarak da adlandırılan ve tıp dilinde septum adı verilen bu yapının düzgün olması sağlıklı nefes almanın ilk şartıdır.

    Burun kemiği kayması veya eğrilme olmasının tıptaki adı Septum Deviasyonudur.
    Septum deviasyonunun tedavisi ameliyattır. Septoplasti denilen ameliyatla septumun eğri kısımları çıkarılır , düzeltilir, ve septum orat hatta getirilerek her iki burun pasajının açık olması sağlanır.
    Ameliyat genel ve lokal anestezi ile yapılabilir,bu hastanın ve doktorun seçimine bağlıdır.Ameliyat ortalama 30dk-45dk arası sürer .Ameliyatta hastanın burun içine yeni geliştirilmiş sünger yada silikon tamponlar koyulur. Yeni geliştirilen bu tamponlar sayesinde hastaları en çekindikleri tamponun çekilmesi ağrısız ve oldukça kolay olmaktadır.
    Ameliyattan iki gün sonra hastanın burunundan tamponlar alınır. Ve hasta günlük aktivitelerine devam edebilir.Ameliyat öncesi ve sonrası dikkat edilmesi gereken durumları lütfen doktorunuza danışınız.

    BURUN ETİ (KONKA) BÜYÜMESİ VE TEDAVİSİ

    Burun eti büyümesi burun tıkanıklıklarının çok önemli ve sık karşılaşılan bir sebebidir.Burun içinde alt orta ve üst burun etleri olmak üzere üç adettir.Alt burun etlerinin büyümesinde burun tıkanıklığı gelişirken orta burun etlerinin büyümesinde sık tekrarlayan sinüzit atakları ve kronik sinüzite yatkınlık gelişir.Bu nedenle burun eti büyümelerinde gerekli ilaç tedavilerine rağmen iyileşme sağlanamadığında cerrahi tedaviye başvurulmalıdır.

    Burun eti büyümesinin nedenleri:

    – Alerjik burun eti büyümesi
    – Burun kemiğindeki kaymaya bağlı burun eti büyümesi
    – Burun etlerindeki yapısal bozukluklar

    Burun etlerine uygulanması gereken cerrahi; tahrip edici , ve burun etinin tamamına yönelik değil koruyucu (burun etini saran mukoza adı verilen kılıfı koruyarak) ve kısmi olmalıdır.Bunun nedeni burun eti ve burun etini saran kılıfın burun işlevinde önemli yeri olmasıdır.

    Uygulanan ilaç tedavilerine rağmen iyileşme olmadığı durumlarla cerrahi müdahale gereklidir.Ameliyatlar tam teşekküllü hastanelerde endoskopik yöntemle en son teknikler kullanılarak uygulanmaktadır.Burun eti ameliyatı diğer burun ameliyatları ile birlikte de uygulanabilmektedir.Ayrıca merkezimizde son teknoloji ürünü olan radyofrekansla burun eti küçültülmesi uygulanmaktadır.Bu yöntemle muayenehane şartlarında veya diğer bir burun ameliyatıyla(özellikle estetik burun cerrahisiyle birlikte) aynı anda burun etleri küçültülebilmektedir.Bu uygulama sonrasında hastalarda ciddi derecede ağrı tespit edilmemiş olup ağrı kesiciler yeterli olmaktadır.

    BURUN YAN DUVARI ZAYIFLIĞI (NAZAL VALV DARLIĞI) VE TEDAVİSİ:

    Burnun yan duvarlarında yeterli destek olmaması durumunda hasta nefes alma sırasında burun kanatlarının içeriye çökmesi nedeniyle burundan nefes alamaz.Bu durum doğuştan ve gelişimsel olabileceği gibi geçirilmiş bir ameliyat sonrası da ortaya çıkabilmektedir.Bu hastalar tipik olarak her iki işaret parmağı burun ile yanağın birleştiği yerlere konularak kulaklara doğru hafif açma hareketi yapıldığında çok rahat nefes almaya başlarlar.Buna Cottle manevrası diyoruz ve valv darlıklarının tanısında kullanıyoruz. Nazal valv darlığının tedavisi de ameliyatla olmakta ve burun yan duvarlarının yine burun içinden alınan kıkırdakların uygun yerlere uygun açılar ile yerleştirilmesi ile yeniden yapılandırılması gerekmektedir. Bu ameliyat septum deviasyonu, burun eti küçültülmesi ve estetik burun cerrahisi ile birlikte aynı anada uygulanabilmektedir.Tek başına yapıldıgında burun üstüne 3-5 gün boyunca bant takılmakta . Burun içinde ise duruma göre değişmekle birlikte 1-2 gün küçük tamponlar konmaktadır.

    GENİZ ETİ BÜYÜMESİ VE TEDAVİSİ:

    Geniz eti büyümesi burnun arkasında bulunan ve vücudun savunma hücrelerini üreterek enfeksyonları önleyen adenoid denilen dokuların büyümesi ve burun arkasını tıkayarak burun tıkanıklığı yaratmasıdır.Bu durum sıklıkla çocuklarda görülmekle birlikte çocuklukta ihmal edilen ve zamanında ameliyat edilmemiş hastalarda erişkin yaşlarda da gözlenebilmektedir.Bu hastalarda horlama, burun tıkanıklığı, burundan konuşma ve sık tekrarlayan sinüzit görülür.Tedavisi genel anestezi altında bu dokunun bulunduğu yerden kazınarak alınmasıdır. Ameliyat yaklaşık 20-30 dk sürer,hasta ameliyattan 1 gün sonra günlük aktivitelerine dönebilir.

    YAYGIN BURUN İÇİ POLİPLERİ VE TEDAVİSİ:

    Bu hastalık genellikle allerji astım ve aspirin duyarlılığı ile birlikte gözlemnenen, burun içinde bilinmeyen bir nedenle üzüm taneciklerine benzeyen içi jel dolu etlerin oluşmasıdır. Bunlar burun tıkanıklığının yanında aynı zamanda sinüzite de neden olmaktadır.Bu durumun tedavisi çok büyük ve yaygın olgularda endoskopik olarak cerrahi uygulanması ve sonrasında sistemik(ağızdan) steroid ve topikal (spray)steroid tedavisidir. Çok yaygın olmayan vakalarda yanlızca spray tedavisi yeterli olabilmektedir. Ameliyat olan olgularda tekrarlayabileceği bilinmelidir.Ameliyat planlanan hastalara ameliyattan önce medikal tedavinin bir süre için uygulanmasının ameliyatın şansını arttırdığı söylenmektedir
    Eğer burun tıkanıklığı probleminiz varsa mutlaka bir KBB uzmanına başvurunuz.

    İlgili Konular ;
    Alerjik rinit’te rhinoligt tedavisi
    Hamilelikte burun tıkanıklığı

  • Revizyon burun estetiği ameliyatı

    Revizyon burun estetiği ameliyatı

    Revizyon burun estetiği ameliyatı hakkında sık sorulan sorular

    Geçirdiğiniz başarısız burun ameliyatları sonrasında mutsuz, umutsuz olmanıza veya korkmanıza gerek yok. İyi yetişmiş, yapısal rinoplasti konseptini benimsemiş ve sanatsal yönü kuvvetli bir cerrah seçimi ile burnunuz hem estetik yönden düzeltilebilir hem de fonksiyonel olarak çok daha iyi olması sağlanabilir. Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre İlhan, yapısal rinoplasti yöntemiyle burnun nasıl yeniden inşa edildiğini anlatıyor…

    Revizyon burun ameliyatı ne demektir? Kısaca açıklar mısınız?

    Revizyon tıp dilinde olduğu gibi diğer tüm bilim dallarında da ‘tekrar yapılandırma’ ‘düzeltme’anlamına gelir. Revizyon burun ameliyatı ise daha önceden estetik amaçlı veya fonksiyonel amaçlı olarak başarısız sayılabilecek bir ameliyat geçirmiş olan hastaların tekrar ameliyat edilerek burnun estetik ve fonksiyon açısından düzeltilmesidir
    .
    Revizyon burun estetiği ameliyatını kim yapmalıdır?

    Revizyon burun ameliyatını bence eğer mümkünse ilk ameliyatı yapan doktor yapmalıdır. Çünkü hiç bir doktor hastası için kötüyü istemez, eğer kötü bir sonuç elde edilmişse bile bu doktorun elinde olmayan nedenlerden meydana gelmiştir ve bu gibi durumlarda benim hastalara tavsiyem doktorlarıyla iletişimi iyi tutmaları ve kesinlikle kaba davranışta bulunmamaları yolunda olmaktadır.

    Düzeltme (Revizyon) Estetik Burun Ameliyatları bir veya daha fazla defa başarısız burun ameliyatı geçirmiş olan hastalara uyguladığımız ameliyattır. Bunun içi hasta ve hekim ameliyat öncesinde birlikte yeterli zamanı geçirmelidir. Tüm ayrıntılar konuşulmalıdır, hastanın revizyon ameliyatının nasıl yapılacağını ameliyat ile nelerin yapılabileceği ve nelerin yapılamayacağını tam olarak anlaması gereklidir.

    Revizyon estetik burun ameliyatında da estetik burun ameliyatında olduğu gibi “doktor ile hasta arasındaki iletişimin iyi oması ,kişiye özel analiz ve planlama yapılması” başarılı bir sonucun en önemli temel taşıdır.

    Revizyon estetik burun ameliyatında sonuç garanti midir?

    Tüm estetik ameliyatlarda olduğu gibi, revizyon estetik burun ameliyatlarında da garanti sonuç diye bir şeyden söz edilemese de mutlaka gelişme olmalıdır. Gelişme ile kastedilen şey özellikle burnun ön tarafı düşmüşse bunun düzeltilmesi veya nefes problemi varsa burnun içinin yeniden yapılandırılmasıdır.

    Revizyon burun ameliyatı için size başvuran hastalarda gözlemlediğiniz en sık estetik şikayetleri kısaca sıralar mısınız?

    Revizyon burun ameliyatları her geçen gün daha fazla olarak karşımıza çıkıyor. Estetik olarak en sık karşılaştığım şikayetler genellikle ‘Sadece ucunu yapalım’ veya ‘İçini yapmışken dışını da biraz düzeltelim’ diyerek iyi niyetle ancak yarım olarak yapılan ameliyatlar sonucuna oluşmuş deformiteler. Kendi pratiğimde en sık gözlemlediğim estetik şikayetler:

    -Burun sırtındaki kemik kemerin alınması ancak kıkırdak kemerin alınmamasına bağlı olarak gelişen,burun ucunun kemeli olduğu ‘Kuş Gagası (Polly Beak) deformitesi’.

    -Burun ucunu destekleyen kıkırdakların burun ucunu inceltmek için aşırı çıkarılması sonucu burun ucu ve burun kanatlarında ‘Sıkılmış Görünümlü (Pinched Nose) Burun’.

    -Burun kanatlarının aşırı geride olması ‘Kanat çekilmesi-Alar Retraksyon’ veya iki burun kanadının önden asimetrik görünmesi.

    -Burun kemerinin,hem kemik hemde kıkırdak kısmından aşırı çıkarma sonucunda ,burun sırtının aşırı oyulduğu ve burun ucunun aşırı kaldırıldığı,burun deliklerinin önden bakışta görüldüğü ‘Aşırı ameliyat kokan burun ‘ olarak adlandırdığımız ‘Domuz Burnu ‘ görünümü.

    -Burun ucunun destek kaybı sonucu oluşan ‘Burun ucunda düşüklük olması -Tip ptozu’.

    -Burun üstündeki kemer alındıktan sonra açık kalan burun çatısının burun kemiğinin yüzle birleştiği yerlerden kesilerek daraltılmaması sonucunda burunda önden bakıldığında fark edilen ‘ters v deformitesi’.

    -Burun estetiğindeki son gelişmeler sonucunda farkedilen deformitelerden biri de burun ucu dikişlerle daraltıldığı zaman,burun kanatlarında oluşan yayılmanın ameliyatta farkedilmeyip düzeltilmemesi sonucu oluşan,ucu top gibi ve kanatları çökmüş görünümlü ‘top uçlu’ burun.

    Estetik burun ameliyatı olmuş olan bir arkadaşım var ve burun tıkanıklığı şikayeti geçmedi hatta nefesi eskisinden de kötü bunun nedeni nedir?

    Burun estetiği ameliyatı öncesinde burun içinde burun tıkanıklığı yaratabilecek nedenler mutlaka araştırılmalı ve ameliyat sırasında bunlar mutlaka düzeltilmelidir.Eğer ameliyat sonrasında 6 ay geçtiği halde,burun tıkanıklığı şikayeti varsa, bu hastalar mutlaka burun tıkanıklığı nedenleri açısından araştırılmalı ve burun içine gereken müdahale yapılmalıdır.

    Ameliyat sonrasında burun tıkanıklığı şikayeti ile bana başvuran hastalarda sıklıkla gördüğüm burun tıkanıklığı nedenleri:

    -İlk ameliyat sırasında hastanın orta burun direği olan septumdaki ‘Deviasyonlara’dokunulmaması .Yani burnun sadece dışının yapılması.

    -İlk ameliyatta hastanın büyümüş olan burun etlerine yönelik bir girişimde bulunulmaması.

    -Ameliyat öncesinde hastada var olan burun allerjisi ve kronik sinüzit gibi burun problemlerin atlanması.

    -Ameliyatta burun solunumunun en önemli kısmı olan Valv bölgesi ne yani burun orta çatısı ve yan duvarlara güçlendirme yapılmamış olması.Hatta bu bölgeden aşırı kıkırdak çıkarılması.

    Siz ameliyatlarınızda burun fonksiyonlarını iyileştirmek için neler yapıyorsunuz?

    Her şeyden önce hastamı ameliyattan önce tam bir endoskopik burun muayenesinden geçiriyorum.Burun içinde hastada burun tıkanıklığı yaratacak tüm nedenleri tespit ediyorum.Hastanın allejik bir yapısı olup olmadığını mutlaka sorguluyorum ve eğer allerji problemi var ise bununla ilgi tedavilerine ameliyattan bir süre önce başlıyorum.Ameliyat sırasında burun tıkanıklığı yaratacak burun içi ve burun dışı nedenleri tek tek düzeltmeye çalışıyorum.Burun etleri büyük olan hastalarda Radyofrekans yöntemi ile burun etlerini kesmeden küçültyorum.Hastada kronik sinüzit problemi de varsa hastaya ek olarak endoskopik sinüs cerrahisi uyguluyorum ve hastalıklı olan sinüsleri açıyorum.

    Revizyon burun ameliyatı ile ne tür problemleri çözebiliyorsunuz? Bu ameliyat zor mudur?Birinci ameliyattan sonra en erken ne zaman revizyon ameliyatı olabilirim?

    Revizyon burun ameliyatları ile estetik veya fonksiyonel sorun ne kadar büyük olursa olsun ikinci ameliyatta bu sorunlar çözülebilir.Bu ameliyat sizin için birinci ameliyattan daha zor değildir,ancak yapan cerrah için ikinci ve üçüncü ameliyatlar her zaman daha zordur ve daha uzun sürer.Bu yüzden düzeltme ameliyatı için seçeceğiniz cerrah burun konusunda tecrübeli ve burun içini ve dışını aynı seansta düzeltebilecek özellikte olmalıdır.Birinci ameliyattan 6 ay sonra revizyon ameliyatı yapılabilir.

    Revizyon burun ameliyatında buruna şekli nasıl veriyorsunuz?

    Estetik burun ameliyatında burun içindeki kıkırdakları kullanarak ve yerlerini değiştirerek burna şekil verdiğimize daha önce değinmiştim.Revizyon ameliyatlarında da ilk tercihimiz eğer burun içi septum kıkırdağına ilk ameliyatta dokunulmamışsa bu kıkırdağı kullanarak burnu yeniden yapılandırmak.Ancak ikinci ameliyatta burun içinde kullanmak için her zaman yeterli kıkırdak bulamıyoruz.Ameliyat öncesinde burun içine bakarak,yeterli kıkırdak olup olmadığını anlıyor ve eğer burun içinde yeterli kıkırdak yok ise vücudun başka yerlerinden kıkırdak alıyor ve bunları kullanıyoruz.Bu yedek kıkırdak için en sık tercih ettiğimiz bölgeler kulak kepçesinin orta kısmı ve kaburga kıkırdağı oluyor.

    Kulağın neresinden kıkırdak alıyorsunuz, bunun kulağa herhangi bir zararı var mı? Ameliyattan sonra kulağımda iz kalır mı?

    Bu üç soru revizyon ameliyatı planladığımız hastaların bana sıklıkla sorduğu sorular.Çünkü bu hastalar ilk ameliyatta yaşadıkları olumsuz deneyimler nedeniyle haklı olarak zor güveniyorlar ve söylediğiniz şeylere karşı kuşkuyla yaklaşıyorlar.Bu yüzden kulaktan kıkırdak almak deyimi yerine kulak kepçesinden kıkırdak alma deyimi bu hastaları rahatlatıyor.Kıkırdağı kulak kepçesinin orta kısmından alıyoruz ve kulak kepçesinin çerçevesini koruyoruz ,bu yüzden ameliyat sonrası kulakta herhangi bir görüntü bozukluğu olmuyor.Kulak kepçesinin şekli bozulmadığı için bu işlemin işitmeye de herhangi bir negatif etkisi olmuyor.Bu işlemi kulak arkasından yaptığımız için görünen bir iz de olmuyor.

    Kaburgadan ne zaman kıkırdak alıyorsunuz?Kaburgayı alırken diğer organlara zarar gelmiyor mu? Bu işlemin riski nedir?

    İlk ameliyatta burundan çok fazla miktarda kıkırdak ve kemik çıkarılmış ise burun sırtında’semer burun’ dediğimiz bozukluk mevcut ise, her iki kulak ortasından da kıkırdak alsak yeterli olmuyor.Bu durumda sağ 6.-7. kaburgalardan biri veya her ikisinin kıkırdak bölümlerinden ihtiyaç kadar kıkırdak dokusu çıkarıyoruz.Tabii ki hasta için normal bir burun ameliyatından daha zor oluyor.Ancak bazı durumlarda başka çaremiz kalmayabiliyor.Bu işlemin riski ise iyi ve tecrübeli ellerde çok nadir olarak görülse de akciğer zarında yırtık oluşması.Bu durumda hastaya çok nadir olarak göğüs tüpü takılması gerekebilir.Yine burun sırtına konan kıkırdak zamanla yanlardan köşe verebilir.

    Revizyon burun ameliyatlarında silikon ve medpor denilen sentetik materyaller kullanıldığını duydum , siz de ameliyatlarınızda bu tür malzemeler kullanıyor musunuz?

    Özellikle burunda bu tür sentetik maddelerin kullanılması çok tartışmalı bir konu.Literatürde bu tür materyallerin özellikle burunda,vücut tarafından kabul görmeyerek atıldığı ve sık olarak enfeksiyona neden olabildiğine dair bir çok yayın mevcut.Bu yüzden ben revizyon ameliyatlarımda bu materyalleri hiç kullanmıyorum.Hastanın kendi dokusunu kullanmayı tercih ediyorum.

    Son olarak başarısız bir burun ameliyatı geçirdiğini düşünenlere tavsiyeniz nedir?

    Bir kez estetik burun ameliyatı olmuşsanız ve estetik açıdan veya nefes alma probleminiz varsa benim tavsiyem öncelikle sabırlı olup doktorunuza başvurarak bu sorun için çözüm istemenizdir. Çünkü doktorunuz bu konuyu çözüme kavuşturmayı en az sizin kadar isteyecektir.Doktorunuzun size önereceği çözümleri uygulamanızı eğer yine tatmin olmazsanız başka doktorlara başvurmanızı öneririm.

    ilgili konular ;

    Estetik ve Estetik Cerrahi
    Burun için revizyon (düzeltme) ameliyatı olan varmı?

  • Burun estetiği kabusunuz olmasın!

    Burun estetiği kabusunuz olmasın!

    Burun estetiği kabusunuz olmasın! | 1Başarısız burun estetiğine çözüm: “Yapısal rinoplasti”

    Daha önce bir veya birden çok burun ameliyatı geçirmenize rağmen burun şekliniz sizi rahatsız ediyor, burun tıkanıklığınız düzelmedi veya daha da kötü olduysa umutsuzluğa kapılmayın. Günümüzde yüz estetik cerrahisi ve estetik burun ameliyatlarındaki gelişmeler sonrasında yapısal olarak çok kötü burunlar bile ideale yakın hale getirilebiliyor.

    Geçirdiğiniz başarısız burun ameliyatları sonrasında mutsuz, umutsuz olmanıza veya korkmanıza gerek yok. İyi yetişmiş, yapısal rinoplasti konseptini benimsemiş ve sanatsal yönü kuvvetli bir cerrah seçimi ile burnunuz hem estetik yönden düzeltilebilir hem de fonksiyonel olarak çok daha iyi olması sağlanabilir. Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre İlhan, yapısal rinoplasti yöntemiyle burnun nasıl yeniden inşa edildiğini anlatıyor…

    Başarısız burun ameliyatı psikolojiyi bozuyor

    Op. Dr. Emre İlhan, “Burun ameliyatı olmak isteyen hasta doğal, yüzüne uyan, ideal buruna sahip olmayı bunun yanında da varsa burun tıkanıklığı şikayetinden kurtulmak istiyor. Burun ameliyatını yapan doktorun da hastası için her zaman en iyisini istediğine inanıyorum. Ancak sonuç her zaman hasta ve doktorun istediği gibi olamayabiliyor. Özellikle başarısız burun ameliyatı geçirmiş olan hastalarda en sık gözlemlediğim durum, bu hastalar daha önceki burun ameliyatının sonucu kötü olduğu için bundan sonraki ameliyatın da sonucunun kötü olacağını düşünüyorlar, estetik ve fonksiyon açısından kötü olan bir burun ile yaşamayı kabulleniyorlar.

    Bir çok hastamın belirttiği bir nokta da; başarısız ameliyattan sonra burunlarının eski burunlarından daha çirkin olduğudur. Bunun nedeni ameliyatta kemik ve kıkırdak dokulardan aşırı çıkarılması sonucunda veya yarım yapılmış ameliyatlar sonrasında burnun kendi içindeki dengesinin bozulmasıdır. Burun estetiği ameliyatı yüzün kompozisyonu ile uyumsuz olmamalı, burun kendi içinde de denge içinde olmalıdır. Yani burunun sırtı, ucu, yüzle birleştiği bölümleri birbiri ile uyumlu olmalıdır. Kendi içinde dengesi olmayan bir burnun, yüzün diğer bölümleri ile de dengesi olmaz. Eğer bu kompozisyon tam olarak sağlanamazsa, bu hastalara revizyon adı verilen operasyonlar yapılması gerekebilir. Revizyon burun estetiği operasyonlarında çok kısaltılmış burunlar uzatılabilir, burnun sırtı çok oyulmuşsa bu bölümler hastanın kendisinden alınan kıkırdaklar ile doldurulabilir, burun ucu çok kaldırılmışsa eğer burun ucu kalkıklığı azaltılabilir. “ diyor.

    Burun ameliyatı kişiye özel, terzi işi olmalıdır

    Dr. İlhan, herkesin yüzü ve yüzünün oranları birbirinden farklı olduğu için burun estetiği ameliyatının kişiye özel tam anlamıyla terzi işi planlanması ve yapılması gereken bir ameliyat olduğunu ifade ederek, şöyle söylüyor:

    Revizyon burun ameliyatı gereken her hastanın çok farklı ve kendine özgü şekil bozuklukları olabilmektedir. Bu hastalarla kişiye özel, terzi işi bir yaklaşımla ilgilenilmesi, ameliyat planının hastanın şikayetlerine ve yüzünün genel dengesine göre yine kişiye özel olarak yapılması gerekmektedir. Rinoplasti ameliyatı, dünyanın en zor ameliyatlarındandır. Rinoplasti operasyonlarında cerrah milimetrik olarak çalışır ve kombine bir ameliyatla hem burun içinindeki nefes problemlerini, hem de burundaki şekil bozukluklarını tek seansta çözmek durumundadır. Estetik burun ameliyatlarında cerrahın amacı yüzün diğer bölümleri ile uyumlu ve nefes alma problemi olmayan bir burun yapmaktır.

    Güzelliğin formülü değişti

    Günümüzde çok aşırı kalkık sırtı kayık gibi oyulmuş, küçük burunlar yani ‘ameliyatlı’ görünümü olan burunların ne hastalar ne de doktorlar tarafından tercih edilmediğini belirten İlhan, burun estetiğinde yeni ameliyat felsefesinin kıkırdak ve kemikleri çıkarıp atmaktansa, iyiyi koruyup gereken yerlere ek yapmak, burun içi kıkırdaklarının yerlerini değiştirmek üzerine kurulu olduğunu ifade ediyor. Dr. İlhan sözlerine şöyle devam ediyor : “Artık burun sırtı çok oyulmamış, aşırı kalkık olmayan hem yüzün diğer unsurları ile uyumlu hem de kendi içinde dengeli ‘dogal’ görünümlü burunlar tercih ediliyor. Yani bir burnu çok kaldırmak, sırtını çok oymak 1950 ve 1960’ların trendiydi. Burun estetiği ameliyatlarında 2000’li yılların konsepti aslında dengeli burun konseptidir. 2005 yıllarında ise hekimler arasında yapısal burun konsepti konuşulmaya başlandı. Şu anda ise yapısal , öngörülü ve dengeli burun konsepti tercih ediliyor. Artık öngörü de girdi işin içine. Ameliyatı ne kadar öngörülü yapabilirsek, o kadar başarılıyız.” diye konuştu.

    Yapısal rinoplasti ile burun yeniden inşa ediliyor

    Özellikle daha önceki yıllarda yapılan rinoplasti ameliyatları sonucunda revizyon ameliyatlarına daha fazla ihtiyaç duyulduğunu belirten İlhan, yapısal rinoplasti yöntemiyle yapılan ameliyatlarda revizyon ameliyatlarına olan gereksinimin azaldığını ifade ederek, yöntemle ilgili şu bilgileri veriyor:

    Yapısal rinoplasti konsepti özellikle 1990’ların sonunda, 2000’li yılların başında tanımlanmış, Amerika’da popülerize olmuş ve ülkemizde de kullanılan bir yöntem. Burnu bir yapı gibi düşünerek, burnu taşıyan mekanizmaları burnu inceltmek ve daha zarif göstermek adına yıpratmadığımız ve tahrip etmediğimiz bir yöntemdir. Burada burnu taşıyan mekanizmaları mutlaka güçlendirerek, orta çatı ve burun uç kısmına mutlaka destek koyuyoruz, çatıyı yeniden yapılandırıyoruz ki burnu taşıyan mekanizmalar daha iyi ve sağlam olsun. Yapısal burun kavramında, uzun vadede sağlam olan burnu kastediyoruz. Artık burun ameliyatlarını planlarken burnu taşıyan destek mekanizmalarını göz önünde bulundurarak yapıyoruz. Yapısal burun konseptiyle amaçladığımız, yıllar boyunca düşme ve çökme gibi sorunlar olmayan, bir bina gibi güçlü burunlar yapmayı amaçlıyoruz.

    Yapısal Burun estetiği ameliyatı konseptinde amacımız; güçlü, doğal ve dengeli bir burun oluştururken fonksiyonları korumak, bunun yanında uzun dönemde burunda çökmeler ve eğrilikler oluşmamasını sağlamaktır. Burada düşmekten kasıt burun ucunun desteksiz olması sonucu burun ucunun aşağıya kayması veya burun sırtında çökme olmasıdır. Burnu taşıyan septum kıkırdağından aşırı miktarda çıkarılmazsa ve burun sırtını taşıyan kısımlar çıkarılmazsa, burunda ameliyattan 20 yıl sonra bile düşme olmaz. ‘Yapısal rinoplasti’ yöntemi ile yapılan burun ameliyatlarından sonra bu tarz komplikasyonlar neredeyse hiç gözlenmememktedir. Bu yöntemi hastalarıma anlatırken şu örneği veriyorum : Nasıl ki bir binayı yaparken binayı taşıyacak kolon ve kirişler, mühendislik ve fizik hesapları ile belirli bir güçte yapılıyorsa, biz de burnu yaparken burnu taşıyan mevcut yapıları koruyoruz ve bu yapıları güçlendiriyoruz. Böylece üstüne kurduğumuz çatıyı taşıyacak güçte bir yapı oluşturuyoruz.

    Op. Dr. A. Emre İlhan kimdir?

    Op. Dr. A. Emre İLHAN, 1976 yılında İstanbul’da doğdu. 1994 yılında Balıkesir Sırrı Yırcalı Anadolu Lisesinden mezun oldu ve aynı yıl Ege Üniversitesi Tıp Fakültesine girdi. Tıp eğitimini tamamladıktan sonra 2001-2005 yılları arasında Bezm-i Alem Valide Sultan Vakıf Gureba Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi İhtisasını tamamladı. 2005-2006 yılları arasında Klinik Şefliği görevini de üstlendiği Erzurum Mareşal Çakmak Asker Hastanesinde askerlik görevini tamamladı. İyi derecede İngilizce , başlangıç düzeyinde Almanca bilmektedir.

    Estetik ve Fonksiyonel Burun Cerrahisi ile asistanlığının ilk yıllarından beri özel olarak ilgilenmekte bu konu ile ilgili bir çok kez kadavra üzerinde özel çalışmalarda bulunmuştur. Ve bu konularla ilgili bilimsel çalışmaları devam etmektedir. Dr. A. Emre İlhan, estetik burun ameliyatlardaki son gelişmeleri her yıl yurtdışında düzenli olarak düzenlenen kongrelere katılarak yakın olarak izlemektedir.

    Dr. A. Emre İlhan Türk Kulak Burun Boğaz Baş Boyun Cerrahisi Derneği, Avrupa Allerji ve Klinik İmmunoloji Derneği, Avrupa Fasiyal Plastik Cerrahi Derneği – www.eafps.org, Türkiye Fasiyal Plastik Cerrahi Derneği, Türk Uyku Araştırmaları Derneği, Akdeniz Ülkeleri Otoloji Norotoloji Derneği ve Türk Tabibler Birliği üyesidir.

  • Burun estetiğinde trendlere aldanmayın !

    Burun estetiğinde trendlere aldanmayın !

    Her yıl dış görünümünü değiştirmek isteyen birçok insan estetik yaptırmayı tercih ediyor. Bu estetiklerin başında ilk sırayı burun ameliyatları alıyor. Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre İlhan, burun estetiğinin modaya göre değil, kişiye özel yapılması gerektiğini söylüyor ve estetik yaptırmak isteyenlere önerilerde bulunuyor.

    Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre İlhan, eskiden kalkık, aşırı kavisli ve yapmacık burunların moda olduğunu, günümüzde daha önceden estetik burun yaptıranların bir çoğunun doğal olmayan burun şeklinden memnuniyetsizlik duyduğunu ve bu nedenle revizyon operasyonlarında artış olduğunu söyledi.

    Op. Dr. Emre İlhan konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, “1960’lı yıllarda estetik görüş ve burun anatomik bilgi ve ameliyat tekniklerinin yetersiz olduğu zamanlardaki “moda” burunlar, sırtı çok oyulmuş (kayık burun) ve domuz burnu olarak tanımlanan aşırı kalkık burunlardı. Bu burunlar doğal olmayan ve ameliyatlı görünüme sahip burunlardı. Bu burunlar genellikle aşırı kıkırdak ve kemik çıkarılmasının estetik burun ameliyatlarının normu olduğu zamanlardaki teknikle yapılmış burunlardır. Günümüzde bu tarz burunlar istenmeyen ve “aşırı ameliyat kokan” burunlar olarak nitelenmektedir. Bu tarz ameliyatlar sonucunda ortaya çıkan aşırı küçültülmüş, kaldırılmış, gözlerin birbirinden ayrı ve tabiri caizse “ablak” durmasına sebep olan burunlar günümüz estetik anlayışı ile uyuşmamaktadır” dedi.

    Hastalar bilinçlendi, artık “doğal burun” istiyorlar

    Op. Dr. Emre İlhan, günümüzde hastaların estetik operasyonlar konusunda bilinçlendiğini ve kendi karakteristik yüz yapılarına uygun, estetik yapıldığı belli olmayan ve kişiye özel “doğal burunlar” tercih ettiğini belirtti. Dr. İlhan: “Günümüzde burun estetiği ameliyatlarında abartılı yaklaşımlardan uzak duruyoruz. Yani bir burnu çok kaldırmak, sırtını çok oymak 1950 ve 1960’ların trendiydi. Toplumda her konuda gelişim ve bilinçlenme olduğu gibi estetik algımız da her geçen gün gelişiyor ve bilinçleniyor. Bize başvuran hastalar artık doğala çok yakın ve yüzleri ile uyumlu burunlar talep ediyor. Yapısal burun kavramında ise uzun vadede sağlam olan burnu kastediyoruz. Artık burun ameliyatlarını planlarken burnu taşıyan destek mekanizmalarını göz önünde bulundurarak yapıyoruz. Yapısal burun konseptiyle amaçladığımız, yıllar boyunca düşme ve çökme gibi sorunlar olmayan, bir bina gibi güçlü burunlar yapmayı amaçlıyoruz. Yani günümüzde yapılan burunlar, yıllara meydan okurken ilerleyen yaşa rağmen hala yüzü genç gösterme özelliğini korumakta” dedi.

    Burun ameliyatı kişiye özel olmalıdır

    Dr. İlhan, burun estetiği ameliyatının resim, heykel veya sanatının diğer alanlarında olduğu gibi bir kompozisyon içerisinde olması gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi:

    Herkesin yüzü ve yüzünün oranları birbirinden farklı olduğu için burun estetiği ameliyatı kişiye özel tam anlamıyla terzi işi planlanması ve yapılması gereken bir ameliyattır. Rinoplasti ameliyatı, dünyanın en zor ameliyatlarındandır. Rinoplasti operasyonlarında cerrah milimetrik olarak çalışır ve kombine bir ameliyatla hem burun içindeki nefes problemlerini, hem de burundaki şekil bozukluklarını tek seansta çözmek durumundadır. Estetik burun ameliyatlarında cerrahın amacı yüzün diğer bölümleri ile uyumlu ve nefes alma problemi olmayan bir burun yapmaktır. Burun estetiği ameliyatı yüzün kompozisyonu ile uyumsuz olmamalı, burun kendi içinde de denge içinde olmalıdır. Yani burnun sırtı, ucu, yüzle birleştiği bölümleri birbiri ile uyumlu olmalıdır. Kendi içinde dengesi olmayan bir burnun, yüzün diğer bölümleri ile de dengesi olmaz. Eğer bu kompozisyon tam olarak sağlanamazsa, bu hastalara revizyon adı verilen operasyonlar yapılması gerekebilir. Revizyon burun estetiği operasyonlarında çok kısaltılmış burunlar uzatılabilir, burnun sırtı çok oyulmuşsa bu bölümler hastanın kendisinden alınan kıkırdaklar ile doldurulabilir, burun ucu çok kaldırılmışsa eğer burun ucu kalkıklığı azaltılabilir.

    Burun estetiği aynı zamanda tedavi amaçlıdır

    Estetik burun cerrahisinin sadece estetik amaçlı değil, aynı zamanda tedavi amaçlı olduğunu vurgulayan Dr. İlhan: “Burun ameliyat teknikleri de bilimin ve tıbbın ilerlemesi ve kazanılan tecrübe sonucunda 2000’li yıllardan sonra konsept değiştirmiştir. Burun anatomisinin daha iyi anlaşılması, estetik görüşün gelişmesi ve bu iki faktörün kombine edilmesi sonucunda, cerrahi bakış açısı ve düşünce yapısı değişmiştir. Bunun sonucunda doğal ve armonik estetik sonuçlar amaçlanırken, burun fonksiyonlarını korumanın önemi anlaşılmıştır. Günümüz estetik burun ameliyatı konseptinde hedef; güçlü, doğal ve dengeli bir burun oluştururken, burun fonksiyonlarını da korumak, bunun yanında uzun dönemde burunda çökmeler ve eğrilikler oluşmamasını sağlamaktır.” diye konuştu.

  • Burun Estetiğinde Yanlış Bilinenler

    Burun Estetiğinde Yanlış Bilinenler

    Yaptırılan burun estetiği ile yüzün şeklinin değiştirmekle kalmayıp, hem kişinin psikolojini hem de nefes rahat nefes alma sorunlarını ortadan kaldırdığı ve burun estetiğinin ülkemizde en çok yaptırılan Ameliyat olduğu bilinmektedir.

    Burun estetiği (Rhinoplasti) ameliyatları erkek ve kadın tarafından en çok tercih edilen operasyon oldu. Rhinoplasti ile kişilerin sadece yüz görünümlerinin değişmediğini bazı Sağlık sorunlarının çözümüne da yardımcı oluyor.

    Ameliyatta yapılan işlem temel olarak burnun iskeletini oluşturan kemik ve kıkırdak yapının şekillendirilmesidir.

    Gündemden düşmemesine rağmen rhinoplasti ameliyatı hakkında halen fikir birliğine varılamamış birçok bilinmeyen ve bilgi kirliliği yaratan söylentiler devam ede gelmektedir.Açıklığa kavuşturulması gereken konulardan birincisi kullanılan teknik konusundadır. Açık veya kapalı tekniğin hangisinin daha iyi sonuç verdiği tartışılıyor. Rhinop lasti açık ve kapalı olarak adlandırılan iki teknikle gerçekleştirilebilir. Açık teknikte burnun iki deliği arasındaki kolumella dediğimiz bölgeden cilde kesiyapılır. Kapalı teknikte ise tüm kesiler burnun içinden yapılır. dışarıdan görülen herhangi bir cilt kesi izi yoktur. Açık tekniği tercih edenler ise her işlemi görerek yaptıkları için buruna daha hakim olduklarını iddia ederler.Halbuki açık teknikte hemen her şey görerek yapılsa bile, burun iskeletiyle üzerini örten cilt arasındaki bütünlük bozulduğu için,özellikle burun sırtı ile ucu arasındaki ilişkinin ameliyat esnasında yeterli değerlendirilmesi zaafa uğrar. Bu esasen hayati bir dezavantajdır;dışarıdan görülen iz ise cabasıdır. Hangi tekniğin daha iyi sonuç verdiğine dair tartışmalar sürmektedir. Halbuki bu tartışma yanlış bir zeminde devam etmektedir zira iki teknik arasında birbirine üstünlük söz konusu değildir; buradaki seçim daha çok cerrahın tecrübesiyle ilgilidir. Kapalı teknik dışarıdan görülen herhangi bir iz bırakmaz ama yüksek düzeyde tecrübe ve teknik donanım gerektirir; açık teknik ile yapılabilen her türlü cerrahi manevra, tecrübeli ellerde kapalı teknikle de eksiksiz biçimdegerçekleştirilebilir”.

    OPERASYON SONRASI NEFES ALMA GÜÇLÜĞÜ OLUR MU?

    Burun ameliyatı sonrası gelişen nefes darlığı çoğu kez ihmal edilen ama üzerinde önemle durulması gereken yaygın bir sorundur.Ameliyattan sonraki erken dönemde şişliklere bağlı görülen nefes darlığı doğal ve geçicidir. Ama uzun dönemde, şişlikler geçtikten sonra da devam ederse sorun vardır. Rhinoplasti doğası gereği Hava yollarını daraltan bir ameliyattır; bu yüzden ameliyattan önce nefes darlığına yol açmayan , gizli kalmış , hafif dereceliseptal deviasyon eğer cerrah tarafından farkedilerek düzeltilmezse ameliyattan sonra hastada nefes darlığına yol açabilir. Bu sebeple, nefes alma güçlüğü olsun veya olmasın, tüm hastaların, septum deviasyonu veya nefes alma güçlüğü yaratabilecek olası problemlerinin ameliyatta dikkatle değerlendirilmesi ve gerekli önlemlerin alınması gerekir. Bu şartlar yerine getirildiği taktirde rinoplasti ameliyatı sonrası nefes alma problemiyle karşılaşılma olmaz.

    Rhinoplasti sonrası genellikle düzeltici ikinci bir işlemin gerekli olduğu şeklinde yaygın bir kanı olduğunu belirten Kuyubaşı, eğer tatminkar bir sonuç alınmadıysa bu durumun eksik veya yanlış ameliyattan kaynaklanabilir.

    Diğer bilinen yanlış bir konu ise ameliyat sonrası burun ucunun düştüğü yönündeki kanaatların bir yanılsamadan ibaret olduğunu belirten Selçuk Kuyubaşı “Burun ucu düşmez; aslında bu bir yanılsamadır. Burun sırtı ile ucu arasındaki pozisyonun iyi sağlanamadığı yetersizameliyatlarda, bu eksiklik başlangıçtaki mevcut ödem yüzünden saklı kalır. Aradan aylar geçtikçe burundaki ödem yavaş yavaş çözülür ve burun ucundaki sorun kendini belli etmeye başlar.Hastalar bunu burun ucunun düşmesi olarak algılar. Birde tamponların alınması sırasında çok can yaktığı şeklinde biliniyor. Tamponları alırken hasta ciddi rahatsızlık duyabilir. Bu yüzden en iyisi tampon kullanmamaktır. Tamponun kullanım amacı burun içindeki müdahale yapılan bölgede kan birikmesini önlemektir. Bu amaçlabaşvurulabilecek diğer bir yöntem bu bölgeye bir kaç dikiş koymaktır. Bu işlem ameliyat süresini biraz uzatabilir ama tampon ihtiyacı ortadan kalkar…

    İlgili Konular ;

    Burun Estetiği

    Burun Ucu Estetiği (Tip plasti)

    Burun ameliyatı sonrası yapılması veya yapılmaması gerekenler

    Burun Estetik Sayfası

  • Burun Ucu Estetiği (Tip plasti)

    Burun Ucu Estetiği (Tip plasti)

    Burun ucu estetik bakımdan çok önemlidir. Bu bölgenin genişliği ve açıları kişinin yüz ifadesini çok etkilemektedir. Deri inceliği burun ucuna doğru kalınlaştığından burundaki en kalın derili bölgedir. Burun ucu estetiği burnu oluşturan kemik yapıya dokunmadan sadece burun ucundaki kıkırdaklara ve/veya burun kanatlarına müdahale edilerek yapılan bir estetik operasyondur.

    Her hasta burun ucu estetiği için uygun olmayabilir. O yüzden hasta – doktor iletişimi çok önemlidir. Burun sırtında herhangi bir sorun olmayıp sadece burun ucunda düşüklük, kalkıklık, uzunluk, kısalık vb sorunların olduğu hastalara tavsiye edilmektedir. Burun ucu estetiğinde planlama çok iyi bir biçimde yapılmalıdır ki burnun geri kalan kısmına dokunulmayacağından, diğer bölgeler ile ( burun sırtı, burun-dudak açısı vs) ameliyat sonrası uyuma çok dikkat edilmelidir.

    İşlem genel veya lokal anestezi altında yapılabilir ve ortalama 30 dk -1,5 saat arasında sürmektedir. Tampon ve alçı kullanılmaz.

    Kaynak : nacicelik.com

  • Burun Revizyonu (Seconder Rhinoplasti) Op. Dr. Naci Çelik

    Burun Revizyonu (Seconder Rhinoplasti) Op. Dr. Naci Çelik

    Daha önce burun estetiği olmuş ve bir şekilde sonucundan memnun kalmayan hastalara uygulanır. Bazen sadece burundan nefes alma ile ilgili problemi olan hastalara yapıldığı gibi bazen de burnundaki şekil bozukluğu nedeniyle mutsuz hastalar için yapılır. Kişi bir veya birden fazla burun ameliyatı geçirmiş olabilir. Bazı durumlarda sadece burun ucuna dokunmak yeterli olabileceği gibi bazı durumlarda kulak veya kaburgadan greft alınarak var olan şekil bozukluğunun giderilmesi yoluna gidilebilir. Hatta nadir de olsa bazen dışarıdan yapılacak dolgu maddeleri ile ameliyata gerek kalmadan kişi rahatsız olduğu görüntüden kurtulabilir. Kişi revizyon ameliyatı sonrası sorunlarından tamamen kurtulabileceği gibi, yapılabilecek müdahaleler kişinin isteği doğrultusunda yeterli gelmeyebilir. Sonuçta bir organa vücudun izin verdiği ölçüde müdahale edilebilir. Daha önceden müdahale geçirmiş bir burnun düzeltilmesi her zaman için ilk defa operasyon geçirecek bir burundan çok daha zordur. Örneğin önceki ameliyatlarından fazlaca küçültülmüş bir burnun büyütülmesi, büyük ve kemerli bir burun için yapılacaklardan çok daha zordur.

    Kişi son burun ameliyatından en az 6 ay veya 1 sene sonra ikinci bir ameliyatı düşünmelidir. Bu burnun son şeklini alması için gerekli bir süreçtir. Çok kalın derili burunlarda bu süre uzayabilir. O nedenle ameliyattan 2 ay sonra ben burnumu beğenmiyorum, yeniden ameliyat olmak istiyorum gibi bir durum söz konusu olamaz. Erken dönemde yapılan düzeltme operasyonları var olan sorunun giderilmesi yerine artmasına neden olabilir. Tabi öncelikle kişinin burnunda önceki ameliyat nedeni ile oluşan veya giderilemeyen sorunlar mı var, yoksa geçmiş ameliyat aslında başarılı ama sonuç hastanın beklentilerini mi karşılamıyor, bu soruların cevabının bulunması çok önemlidir. İşte bu aşamada devreye doktor – hasta ilişkisi girer. Karşılıklı net ve anlaşılır bir iletişim kurmak gerekmektedir. Bazı durumlarda kişiye tıbben yapılacak gerekli bir müdahale yoktur.

    Revizyon burun ameliyatına karar verdiğinizde görüşeceğiniz ilk kişi ameliyatınızı yapan doktor olmalıdır. Bir doktor hastasına ameliyat sırasında neler yaptığını daha net bildiği için hastanın mutsuzluğunu gidermede çok etkili bir rol oynayabilir. Eğer kendi doktorunuzla revizyon görüşmeniz tatmin edici geçmedi ise başka plastik cerrahlar ile görüşebilirsiniz.

    Ameliyat sonrası dönem kişinin ilk ameliyatı ile pek de farklılık göstermese de ödemlerin inme süreci daha uzun olabilir, masaj gerekip gerekmediği yine yapılan işleme göre değişebilir.

    Op. Dr. Naci Çelik
    nacicelik.com