Etiket: boşanma

  • Ülkemizde Boşanma Nedenleri

    Ülkemizde Boşanma Nedenleri

    Evlenerek ömür boyu bir yastığa aynı kişiyle baş koymak,onla yaşamak, yaşlanmak, çoğumuzun hayalidir. Ülkemizde boşanma nedenleri makalemiz en popüler boşanma sebeplerinden oluşuyor

    boşanma nedenleri
    boşanma nedenleri

    Arada sevgi ve saygının bitmesi, birbirine yabancılaşma durumu
    Aldatma, aldatılma ve bunu hazmedemeyip yolların ayırmaya karar verme
    Şizofreni, paranoya gibi çeşitli psikolojik sorunlar, sinir harpleri birbirine tahammül edememe

    boşanma nedenleri
    boşanma nedenleri

    Dayak, küfür, sözlü ve psikolojik taciz, dengesiz davranışlar.
    En önemli boşanma nedenlerinden biri, evliliğin lokomotifi olan cinselliğin bitmesi ve sık cinsel sorunlar
    İşsizlik, iş beğenmemek, parasızlık, ekonomik sorunlar

    şiddetli geçimsizlik
    şiddetli geçimsizlik

    Vajinusmus belası, bir olamamak.
    Eşin görünüşünden memnun olmamak sürekli eleştirmek,
    bu durum ilişkiyi yıpratır, yıpratır ve bir süre sonra sonlandırır.
    Temiz olmamak, bedenin kokması, kişisel temizliğini ihmal

    aldatma
    aldatma

    Eski sevgili faktörü, onu unutamamak, geçmiş ilişkiye özlem
    Üvey çocuğu benimseyememek, çocukla ilişkilerin kötü olması
    Alkol, uyuşturucu gibi aile birliğine zarar veren alışkanlıklara sahip olmak.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

    cinsel sorunlar
    cinsel sorunlar
  • Boşanmadan Önce Yapılması Gerekenler

    Boşanmadan Önce Yapılması Gerekenler

    Ayrılmak üzeresiniz ve boşanmadan önce yapılması gerekenler neler bilmek mi istiyorsunuz, bu makale sizler için hazırlandı. Boşanmadan önce neler yapmalı, bu süreci nasıl atlatmalı yazımızın içeriği bu konudadır. Hiç kimse boşanmak için evlenmez, hepimiz sevdiğimiz kişiyle binbir umutla yeni bir hayata başlarız. Fakat maalesef bazen arada sevgi, saygı ve daha çok pek şey biter ve ayrılık kaçınılmaz olur. İşte boşanmadan önce yapılacaklar

    Boşanmadan Önce Yapılması Gerekenler
    Boşanmadan Önce Yapılması Gerekenler

    Bir Evlilik Danışmanına Başvurun
    Boşanmak pek çoğumuz için kolay bir karar değildir.
    Bir sürü endişeyi de beraberinde getirir, toplum neden, yalnız başıma yaşayabilir miyim, eşimden boşanırsam yeniden evleneceğim kişi sanki daha iyi mi olacak,
    vb. vb. bir sürü şey kafamızın içinde dolanır.
    Böyle ciddi bir karar almadan önce evlilik terapisti, veya profesyonel bir yardım almak en sağlık ve doğru olanıdır.
    Şayet evliliğiniz için yapılabilecek bir şey kalmadıysa bile, en azından çocuklara boşanmanızı anlatmanız,
    boşanma işlemleri için neler yapmanız gibi konularda size yardımcı olur.

    İletişim Şart
    Boşanma işiniz kesinse, eşinizle karşılık oturun ve birbirinizi suçlamadan
    aşağılamadan bu kararı neden aldığınıza dair mutabakata varın.
    Eşinize neden boşanmak istediğinizi ayrıntılarıyla anlatın.
    Bu aşamada karşılıklı sabırlı ve anlayışlı olun.

    Boşanmadan Önce Yapılması Gerekenler
    Boşanmadan Önce Yapılması Gerekenler

    Karar Verin
    Çocuklarınızın velayetine karar vermek ve çocuklara bu durumu nasıl açıklayacağınız
    konusunda mutabakata varmak, boşanmadan önce yapılması gerekenlerdendir.
    Günümüzde çoğu boşanmış ebeveyn çocukların haftaiçi annede haftasonu ise babada kalması fikrini benimsiyor.

    Para Mühim Konu
    Gelecek hayatınızdaki ihtiyaçlarınızı dikkate alarak kafanızda bir bütçe planı hazırlayın.
    Bu çok mühimdir. Tek başınıza ekonomik olarak geçinebilecek misiniz,
    ne kadar nafaka isteyeceksiniz, bunların hepsini iyice düşünüp kararınızı verin.

    Hobi Edinin
    Boşanma kararı almak, boşanma aşamaları duygusal yaraları, boşluk hissini, düş kırıklıklarını da beraberinde getirir.
    Bu süreci kendinize yeni hobiler edinerek, çeşitli kurslara katılarak, arkadaş çevrenizle daha sık görüşerek daha kolay atlatırsınız.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

    Boşanmadan Önce Ne Yapmalı?
    Boşanmadan Önce Ne Yapmalı?
  • Erken kalkanlar daha çok aldatıyor

    Erken kalkanlar daha çok aldatıyor

    Erken saatte kalkan insanların hile ve aldatmaya daha yatkın olduğu ileri sürülüyor.

    Psikologlar erken kalkan “tarlakuşları” ve gece geç yatan “baykuşlar” arasında dürüstlüğün günün saatlerine bağlı olarak farklı düzeylerde olduğunu buldu.

    Çalışmada ahlaki seçimler ve vücut saatleri arasında bağlantı bulundu.

    ABD’deki Harvard Üniversitesi’nde araştırma görevlisi olan Sunita Sah bu sonuçların “işyerleri için yansımaları olacağını” söyledi.

    Tarlakuşları ve baykuşlar

    Larks and Owls, türkçesiyle Tarlakuşları ve Baykuşlar adlı çalışma, insanların etik karar verme düzeyi ve “kronotipi” arasındaki ilişkiyi inceledi.

    Kronotip bireylerin hangi zamanlarda daha fazla enerjiye sahip olduğu ve uyumak istediğine göre belirleniyor.

    Araştırmada yaklaşık 200 kişinin davranışları incelendi.

    Denekler ölçülen şeyin dürüstlük düzeyleri olduğunu fark etmeden, problem çözme testleri ve oyunlarda rol aldı.

    Uyku zamanı dürüstlük

    Bu araştırmada, insanların kronotipleri ile uyumlu oldukları zaman dürüst olmasının daha muhtemel olduğu yönünde önemli bir bağlantı bulundu.

    Bu “baykuşların” geceleri, erken kalkan “tarlakuşlarının” da sabahları daha dürüst olduğu anlamına geliyor.

    Sahtekârlık düzeyinin insanlar gün içinde tercih ettikleri zaman dışında iken arttığı bulundu.

    “Baykuşlar ahlaksız değil”

    Araştırma, ABD’deki Johns Hopkins Üniversitesi ve Washington Üniversitesi akademisyenleri tarafından yürütülmüştür.

    Etik seçimlerin insanların vücut saatleri ve günün farklı zamanları ile değiştiği görülüyor.

    Ama bulgular baykuşların kötü davranışlara daha meyyal olduğu iddialarını yanlışlar nitelikte.

    Raporda “gece insanlarının bir şekilde daha ahlaksız olduğu klişesi şüpheye açık” sonucuna varılıyor.

  • Facebook evliliği öldürür mü?

    Facebook evliliği öldürür mü?

    ABD’deki Boston Üniversitesi’nden bilim insanlarının yaptığı yeni bir araştırma, Facebook kullanan kişilerin eşlerini terk etme olasılığının kullanmayanlara kıyasla yüzde 32 daha fazla olduğunu ortaya çıkardı.

    Sosyal medyanın evlilikler üzerindeki etkisini incelemek için 2008-2010 yılları arasında ABD’nin 43 eyaletindeki boşanma istatistiklerini bu eyaletlerdeki Facebook kullanımı ile karşılaştıran araştırmacılar, bir eyaletteki Facebook hesaplarının sayısındaki yüzde 20’lik artışla, boşanma oranlarındaki 2.18’lik artış arasında bağlantı olabileceği sonucuna vardı.

    Araştırmayı gerçekleştiren ekibin başında bulunan James E. Katz, “Bu araştırma ile insan davranışlarının sosyal medya kullanımından nasıl etkilendiğini anlamaya çalıştık” dedi.

    ABD’de Teksas Üniversitesi’nin 2011 yılında 1,160 evli çift üzerinde yaptığı bir araştırmada da Facebook hesabı olmayan çiftlerin evliliklerinde yüzde 11.4 oranında daha mutlu olduğunu tespit etmişti.

  • Evlilikte Söylenmemesi Gerekenler

    Evlilikte Söylenmemesi Gerekenler

    Evlilikte söylenmemesi gerekenler vardır.
    Evlilikte söylenmemesi gerekenleri söylemek kimi zaman evliliğinizin yıkılmasına kadar gidebilir bu nedenle
    mutlu ve huzurlu bir evlilik için bunları kocanıza kesinlikle söylememelisiniz.

    Evlilikte Söylenmemesi Gerekenler

    Evlilikte söylenmemesi gerekenler
    Evlilikte söylenmemesi gerekenler

    Annenden Hoşlanmıyorum
    Şu bir gerçek ki evlilikler yalnızca iki kişinin beraber bir hayat kurması değildir.
    İstesekte istemesekte aileler birlikteliklere birşekilde dahil oluyor.
    Eşinizin ailesini sevmeyebilirsiniz, ama bunu asla eşinize sözel olarak ifade etmeyin, bu durum onu kırar.

    Evlilikte söylenmemesi gerekenler
    Evlilikte söylenmemesi gerekenler

    Senden ne hayır gördüm ki!
    Bu sözde evliliğinize zarar veren sözlerdendir.
    Eşinizin fakirliğini, az kazandığını yüzüne vurmak, sürekli bir tatminsizlik,
    kanaatsizlik içinde olmak evliliğinize vuracağınız en büyük darbelerdendir.
    Kanaatkar bir kadın dünyanın en büyük nimetlerindendir.

    Evlilikte söylenmemesi gerekenler
    Evlilikte söylenmemesi gerekenler

    Hepsi Bu Mu?!
    Eşinizi en inciten sözlerden biri de onun cinsel performansına, bedeninde özel
    bölgelerine laf söylemenizdir.
    Bu öyle bir hatadır ki çoğu zaman hafızalardan çıkmaz, ve hatırladıkça kocanıza acı verir.
    Bu durumda evliliğinizi olumsuz yönde etkiler.

    Evlilikte söylenmemesi gerekenler
    Evlilikte söylenmemesi gerekenler

    Bugün canım istemiyor
    Söylenmemesi gereken cümlelerden birisi de bu cümledir, hiç bir erkek özellikle kadınını arzulayan bir erkek bu sözü karısından duymak istemez.
    Elbet her zaman aynı tutkuyu ve şehveti yakalamak mümkün değil biliyoruz, biz de size sürekli istekli olun demiyoruz zaten!
    Ama “Bugün canım istemiyor”, “Çok başım ağrıyor, başka zaman” gibi yatak cümlelerinin sürekli kullanımının evliliğinizi kötü etkileyeceğini unutmayın.
    Çünkü evliliğin %50’si cinselliktir.

    Evlilikte söylenmemesi gerekenler
    Evlilikte söylenmemesi gerekenler

    Temizliğe Yardım Eder misin?
    Çoğu erkek bu sözü duymaktan hiç mi hiç hoşlanmaz.
    Temizliği kadın işi olarak gördüklerinden, en çok da üşendiklerinden, bu soruyu sorsanız da olumlu yanıt alacağınız erkek azdır.

    Evlilikte söylenmemesi gerekenler
    Evlilikte söylenmemesi gerekenler

    Yine mi Arkadaşların!
    Erkekler arkadaşlarıyla vakit geçirmeyi severler ve kadınlar genelde bunu pek hoş karşılamazlar.
    İsterler ki eşleri hep onlarla ilgilensin, onların yanında olsun.
    Fakat onların da özel hayatı olduğunu kabul edip, bu durumu saygıyla karşılamalıdır.
    Yoksa gereksiz yere tartışma yaşarsınız.

    Evlilikte söylenmemesi gerekenler
    Evlilikte söylenmemesi gerekenler

    O Böyle! Sen neden böylesin!
    Partnerinizi diğer erkeklerle karşılaştırıp, olumsuz cümleler söylerseniz, bu ister eşinizin fiziğine yönelik, isterse yaptığı bir işe yönelik olsun,
    bu durum karşınızdaki için oldukça moral ve sinir bozucu bir şeydir.
    Çünkü birini biriyle karşılaştırmanız demek, ona karşı memnuniyetsizliğiniz şeklinde algılanır ve ilişkiye ciddi zararlar verebilir.

    Evlilikte söylenmemesi gerekenler
    Evlilikte söylenmemesi gerekenler

    Eğitim Farkı!
    Eşiniz lise siz ise fakülte mezunu olabilirsiniz.
    Şayet bunu sorun yapıyorsanız, baştan evlenmeyin!
    Bu eğitim farkını sürekli başa kakmak, hatta imalar etmek sonu felaket olan ayrılıkla sonuçlanır.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

  • Aldatmanın 7 Belirtisi

    Aldatmanın 7 Belirtisi

    Aldatma günümüz modern çiftleri arasında maalesef yaygın bir sorun.
    İnternet, telefon, mailde aldatma olayını daha kolay ve gizli hale getirebiliyor.
    Bir erkeğin aldattığını anlamak çok zor değil aslında. Sadece bazı ipuçlarını değerlendirmek, erkeğin tavırlarını gözlemlemek yeterli!
    Aldatmanın 7 belirtisi ilişkinizde mevcutsa, tehlike çanları çalıyor demektir!

    Aldatmanın 7 Belirtisi

    Aldatmanın 7 Belirtisi
    Aldatmanın 7 Belirtisi

    Kilo vermeye, yeni giysiler almaya başladıysa
    Eşiniz durup dururken metroseksüel olmaya başladıysa, kilo vermeye, gençleşip güzelleşmeye çalışıyorsa aklınıza soru işareti gelmesi doğaldır sevgili kadınlar!
    Psikologlar, bir erkek dolabını yenilemeye başladıysa, saçını başını önemsemeye,
    giyinip süslenmeye başladıysa, kuvvetli muhtemel bunu bir kadın için yaptıklarını bildiriyor.
    Yeni takım elbise, ayakkabılar, güzel koku bunlar aldatıldığınıza veya eşinizin sizi aldatmaya niyetli olduğunu gösterebilir.

    Az Seks
    Evliliğin %70’i hatta daha fazlası seks demektir, cinsellik bittiyse o ilişkiden hayır beklemeyin.
    İlişki uzmanları, eşinizi sizinle eskisi gibi beraber olmuyorsa, sizi arzulamıyorsa ihtiyaçlarını muhtemelen başkasından karşıladığını bildiriyor.
    Veya eşiniz yatak odanızda hiç yapmadığınız yeni fantaziler üretiyorsa, bu da başka kadına hazırlandığının göstergesi olabilir.

    Uzun Süre Ortada gözükmüyorsa
    İşten erken çıkıp, eve geç geliyorsa, bu çok sık olmaya başladıysa, kaygı duymaya başlayabilirsiniz!
    Evle artık ilgilenmemesi, dışarıda sürekli işlerini olduğunu bahane etmesi,
    ve en önemli şüphe veren belirti, o dışarıdayken telefonuna ulaşamamanız, bunlar
    maalesef hep kötüye işarettir.

    Açıklayamadığı kredi kartı borçları ve giderleri varsa
    Kredi kartı ekstrelerindeki beklenmedik harcamalar aldatıldığınızın bir belirtisi olabilir.
    Eşinizin ekstresinde satın alınmış hediyeler, otel harcamaları yoksa bile kredi çekip
    diğer kadına harcama yapma ihtimalini hiç bir zaman gözden kaçırmamalı.
    Eşinizde bu gibi anormal belirtiler varsa işin üzerine gidin, maalesef şüphelerinizde haklı olma ihtimaliniz yüksek.

    aldatma belirtileri
    aldatma belirtileri

    Telefonunuza veya Bilgisayarınıza dokunmanıza izin vermiyorsa
    Nete giriş şifrelerini değiştiriyor, bilgisayarın geçmiş ekranını siliyorsa, veya telefonunu
    ortada tutmuyorsa, ve bu değişiklikler aniden olduysa, eşinizin bir haltlar karıştırıyor olabilir dikkat!
    Özellikle internet aldatmalar için bulunmaz ortam, bu nedenle, size önerimiz, eşinizin nette başka kadınlarla oyun oynamasına bile tepkinizi gösterin sevgili kadınlar, bu masum gözüken yakınlaşmalar çoğu zaman aile faciasıyla sonuçlanabiliyor.

    aldatma belirtileri
    aldatma belirtileri

    Size karşı davranışları değiştiyse
    Bir zamanların romantik, sevgi dolu partneri gidip yerine sürekli sizin görünüşünüzü,
    yemeklerinizi elbiselerinizi eleştiren biri geldiyse, ilişki bitiş sinyalleri veriyordur!
    Ve o evde başka kadının gölgesi dolaşabiliyor olabilir!
    Bunlar sizle artık olmak istemediğinin belirtileridir.
    Tam tersi, eve çiçeklerle geliyor, size olmadık iltifatlar yapıyorsa da ortada şüpheli bir durum var demektir, muhtemelen bunları duyduğu vicdan azabından yapıyodur!

     

    Kadınsı İçgüdü
    Tüm bu olası ihtimallerden veya ortada hiç bir neden olmamasından daha güçlü
    bir belirti sizin içinizden gelen ses, yani kadınsı içgüdülerinizdir!
    Eşinizi herkesten iyi siz tanırsınız, aldatma gibi aşağılık bir işe kalkıştıysa bunu da en iyi sizin anlamanız gerek.
    Çoğu kadın aldatma belirtileri gördüğünde önce kocasına bunu konduramaz,
    hayatın gerçekleriyle yüzleşmeli, ve eşinizden bir karar vermesini talep etmelisiniz!

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

  • Evlenilecek Doğru Kişiyi Bulmanın 10 Yolu

    Evlenilecek Doğru Kişiyi Bulmanın 10 Yolu

    Aşk, sevmek, yuva kurmak, aile, çocuklar  bu kavramların hepsi hepimizin kulağına hoş gelen şeyler değil mi:). Doğru kişiyi bulmak ve aşık olmak, onla bir ömür sürdürmek, bu hepimizin ortak amaçlarından biri diyebiliriz.Evlenilecek Doğru Kişiyi Bulmanın 10 Yolu yazımızda size bu doğru kişiyi bulmakta yardımcı olmaya çalışacağız.

    Aşık olmak ve evlenmek ikisi çok farklıdır, çoğu çift için durum; çok iyi aşık, sevgililer fakat evleniyorlar geçinemiyorlar çünkü birbirleri için doğru kişi değiller.
    Doğru eşi seçebilmek çok mühimdir, sizin için ‘doğru sevgili’ olan kişi ‘doğru eş’ olmayabilir. Evlenilecek Doğru Kişiyi Bulmanın 10 Yolu yazımız size mutlu evlilik yapmanız, doğru seçimler yapmanız konusunda rehberlik edecektir.

    Evlenilecek Doğru Kişiyi Bulmanın 10 Yolu

    Evleneceğiniz Kişiyi Olduğu Gibi Kabul Edin!
    Klasik hatadır, ben onu adam ederim! bu niyetle evliliğe başlamak ve karşı tarafta sevmediğiniz, beğenmediğiniz yönler ağırlakta olduğu zaman, o kişiyle evlenmek!
    Altın kural, şu anki karakterinden, toplumsal statüsünden, görüntüsünden vb. hoşlanmadığın kişiyle evlenme!
    Şunu bilmeli ki evlilik yaşına gelmiş insanların huyları kemikleşmiştir,evlenmeden önce kimleysek, evlendikten sonra da aynı kişiyle birlikte olacağız, evlendikten sonra değişmesini beklemek ütopik olur.

    Yalnız Fiziksel Görüntüye Odaklanmayın!
    Fiziksel olarak çok beğendiniz, beğendiğiniz bu bedene hayalinizdeki ruhu koyup aşk sandınız! ve karakterini gözardı ettiniz, bunun üzerine bize geçmiş olsun demek kalır!
    Günümüzde çok aşığım, onsuz olamıyorum sözünü çok duyarız, halbuki bu sözün altında yatan gerçek, onu fiziksel olarak çok beğeniyorum, onla olmayı arzuluyorumdur.
    Fizik elbette önemlidir, beğeni evleneceğimiz kişiyi seçmekte çok etkilidir, çünkü evlenince her an onun yüzünü göreceğiz, heran onun fiziğine yakın olacağız, yüzünü, fiziğini beğenmediğimiz biriyle evlenmek yapılabilecek en büyük hatalardandır fakat bu tek başına kriter olmamalı. Bu kişinin karakteri nasıl, huyu suyu nasıl, yardımsever mi, diğer insanlarla ilişkisi nasıl, sadık mı, çalışkan mı, sorumluluk sahibi mi vb huylarını gözden geçirin. En önemli sorulardan biri bu adam veya kadın çocuğumun annesi-babası olmayı hakkediyor mu? bu kişiden çocuğum olursa iyi anne-baba olur mu? tüm bunları dikkate alın.Bu kişiyle bir ömür geçirebilecek misiniz, tek başına fiziğe değil, çok boyutlu düşünerek evlenmeye karar vermelidir. İnanç yönünden sağlam birini eş olarak seçin!

    Evleneceğinizi kişileri mutlu insanlardan seçin!
    Genelgeçer doğru insan tabiri, yani herkes için doğru insan olan insan karakteri, güleryüzlü, sabırlı, kolay sinirlenmeyen insandır.
    Hele ki şayet siz yapı olarak agresif, çabuk kızan bir insansanız, sizin gibi biriyle evlenmek kendinize yapabileceğiniz en büyük kötülüktür, felaketiniz olur!
    Ya kısa sürede mahkemede alırsınız soluğu ya da birbirinizden nefret ederek sürer ilişkiniz, herhalükarda hayatınız zehir olur.
    Her insan kendini bilir, böyle agresif biri olduğunuzu düşünüyorsanız, sizin için ideal eş, size katlanabilecek, sizinle evliliği sürdürebilecek eş bu saydığımız vasıflarda biri olmalıdır.

    Duygularınıza Değer Veren Kişiyi Seçin!
    Eşinizi seçmek istediğiniz kişiyle aranızdaki duygusal bağ güçlü olmalıdır.
    Bakışlarınızdan bile anlaşacağınız, aynı şeyden etkilenip ağlayabileceğiniz, aynı şeyleri okumaktan,izlemekten, dinlemekten keyif alacağınız kişiyi seçin!
    Kendi ihtiyaçlarından önce sizin ihtiyaçlarınızı karşılamayı düşünen, empati duygusu gelişmiş, anlattığınız şeyleri dinleyen, duygularınıza değer verip ortak olan kişi sizin eşiniz olmalıdır!

    Ortak Hedeflerinizin olduğu, önceliklerinizin aynı olduğu kişiyle olun!
    Evlenmeden önce gözardı ettiğiniz ortak dünyevi ve uhrevi görüşler, aşkın tatlı zamanları geçince, evlendikten bir müddet sonra aradaki bu farklı hayat görüşünün sebep olduğu aranızdaki uçurumun çığ gibi büyüdüğünü farkediceksiniz. Ruh ikizi diye sıkça telafuz edilen bir kavram var, evleneceğiz kişi ruh eşinizde olmalı, dünya ve ahiretle ile ilgili görüşleriniz uyuşmalı!!

    Hayran olduğunuz kişiyle evlenin!
    Araştırmalar gösteriyor ki, fiziğine, karakterine, ve genel anlamda o kişiye hayranlık duyduğumuz
    veya çok beğendiğimiz kişiyle yapılan evlilikler daha uzun sürüyor!
    Bu mercedesi var ona hayranım demek anlamına gelmiyor:)
    Ona bakarken hem fiziksel hem de ruhsal olarak  ona bakmaktan, onla konuşmaktan, vakit geçirmekten keyif aldığınız kişiyi eş olarak seçin!

    Güvende Hissetmediğiniz Yanlış İnsandır!
    Şu soruları kendinize sorun; Bu kişinin yanında huzurlumuyum, onla olduğum zaman
    olduğum gibi miyim? Onla yalnızca karıkoca olmanın yanısıra iyi bir arkadaşta olabilir miyiz? tüm bu konulara cevabınız evetse doğru yoldasınız:)

    Sorunları Masaya Yatırın!
    Evlenmeyi düşündüğünüz kişiyle ileride canınızı sıkabilecek, sizi üzebilecek herşeyi baştan konuşun!Sıkıntıları aşmanın tek yolu, kendinizi iyi ifade edip, kaygı duyduğunuz, sizi rahatsız eden şeyler neyse onları söylemektir. Bu sıkıntılar aşılabilir şeyler mi yoksa
    ileride size problem çıkarırlar mı bunları iyi değerlendirmeden, çözüme kavuşturmadan evlilik yolunda adım atmayın!

    Kişisel sorunları olan, mutsuz kişilerden uzak durun!
    Bekarken mutsuz ve depresif bir kişilik, muhtemelen evlendikten sonrada öyle kalacaktır.
    Evlenince ruhsal sorunları çözmek için sihirli bir değnek size değmeyecektir. Tamam, kabul evlenince sorumluluk almayla, biriyle beraber olmayla, çoluk çocuğa karışmakla düzelen kişiler var, fakat bu genel bir kaide değildir. Psikolojik sorunları olan insanlarla evlenmeden bir daha düşünün!

    İlgili Konular

    Evlenmeden Önce Bunları Muhakkak Bilin! Tıklayınız

    Bir Erkekle Evlenmeden Önce Bilmeniz Gerekenler Tıklayınız

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

  • Soyadı nasıl seçilir?

    Soyadı nasıl seçilir?

    Evlenirken ya da boşanırken soyadımızın değişip değişmeyeceği, değişmesi gerekirse bunun nasıl olacağını biliyor musunuz? Aslında durum, sandığımız kadar karışık değil. Medeni Kanun’u inceledik ve aklımıza takılan soruların yanıtlarını aradık. İşte, evlenmede ve boşanmada soyadı meselesi ile ilgili doğrular…

    Evlenirken soyadı nasıl değiştirilir?
    Hepimizin bildiği gibi Medeni K anun’a göre her kadın evlendiğinde kocasının soyadını alıyor. Ancak isterse evlenmeden önce kullandığı baba soyadını da taşıyabiliyor. Bunun için ya evlenme töreni yapılırken nikah memurluğuna bir dilekçe vererek isteğini bildirmesi ya da evlenmeden sonra nüfus idaresine bir dilekçeyle başvurarak kocasının soyadıyla birlikte kendi bekarlık soyadını da kullanacağını belirtmesi gerekiyor.

    Dilekçeler üzerine gerekli işlemler yapılıyor ve kadın babasının soyadını koca soyadının önünde kullanabiliyor. Kimlik belgesinde önce adı, daha sonra bekarlık soyadı, en sonda da koca soyadı yazılıyor.

    Boşanırken soyadı nasıl değiştirilir?
    Boşanma işleminde kadının soyadını seçme konusunda üçlü tercih hakkı var.

    Boşanma gerçekleştikten sonra kadın, boşanmadan evvelki soyadını alabiliyor. Yani eğer bu evlilikten önce hiçbir evlilik yapmamışsa bekarlık soyadına geri dönüyor.

    Ancak daha önceden evlenmişse ve “dul” statüsündeyse, dulluk soyadını alıyor.

    Tabii bu soyadını taşımak da kadın için bir kader değil! Eğer kadın bekarlık soyadını kullanmak istiyorsa, boşanma sırasında hakimden bekarlık soyadını taşımak için izin istemesi gerekiyor. Hakimden onay alarak bekarlık soyadını taşıyabiliyor. Ayrıca kadın isterse, boşandığı kocasına zarar vermemek kaydıyla, boşandığı kocasının soyadını taşımak için de hakimden izin isteyebiliyor.

    İki evlilik yapmış ve iki kez boşanmış bir kadın, eğer isterse iki eski eşinin de soyadını aynı zamanda kullanabiliyor. Hem kızlık soyadı hem de koca soyadını kullanmak isterse, toplamda en fazla iki soyadı kullanma hakkı olduğundan, sadece bir eşin soyadını alabiliyor.

  • Evlilik anlaşması nasıl yapılır?

    Evlilik anlaşması nasıl yapılır?

    Evlilik sözleşmesi nedir? Evlenmeden önce mi sonra mı yapılır? Hangi mallar üzerinde eşin hakkı olur?

    Hiç kimse boşanacağını hayal ederek evlenmez elbette. Ancak hayat şartları bazen insanları istemedikleri noktaya getirebilir. İşte o zaman, malların paylaşımı konusu büyük bir soruna dönüşebilir. Bu noktaya gelindiğinde sorun yaşanmaması için yasalar “evlilik anlaşması” çözümünü üretmiş eşler için.

    Evlilik anlaşması nedir?

    Çiftler, evlenmeden önce, sonra ya da nikah esnasında bir mal rejimi sözleşmesi yaparak edinilmiş mallara katılma, mal ayrılığı, paylaşmalı mal ayrılığı veya mal ortaklığı rejimlerini benimseyerek sözleşme yapabilirler.

    Mal rejimi sözleşmesi şekle tabidir. Noterden imzaların tasdikli olması ya da sözleşmenin bizzat noter tarafından düzenlenmesi gerekir. Tam nikah sırasında yazılı olarak eşler, “biz şu mal rejimini benimsedik” diye bir belge ibraz edebilirler. Gerek noterde yapılsın gerek nikah sırasında evlenme memuruna sunulsun, mutlaka tarafların imzalarını içermesi gerekir sözleşmenin.

    Edinilmiş mallara katılma rejiminin benimsenmesi, Türkiye’de, evli kadının durumunu iyileştirme amacını güder.

    Evlilik anlaşması nasıl yapılır?

    Evlenmeden önce ya da sonra ve nikah sırasında yapılabilir. Nikah sonrasında yapılan evlilik anlaşması için eşlerin birlikte yazılı ve imzalı belge sunmaları yeterlidir. Bunun dışında yapılan mal rejimi sözleşmesi için noter iki şekilde devreye girer:

    1- Taraflar imzaladıkları belgeyi notere götürürler ve noter sadece imzaları onaylar.
    2- Noter kendisi mal rejimi sözleşmesini düzenler. Tarafların kendi önüne geldiğini ve bulunduğu beyanları bizzat kendi kaleme alarak altını imzalar ve taraflara imzalatır.

    Evliler hangi mal rejimini seçeceklerine nasıl karar vermeli?

    Evlenecek ya da evlenmiş olanlar, yasal mal rejiminin dışına çıkmak istiyorlarsa, ciddi olarak düşünmeliler. En kolay seçim “mal ayrılığı sözleşmesi”dir. Eşler, birbirinden bağımsız olarak, mallar üzerinde bütün haklarını kullanabilir hale gelirler bu sözleşmeyle.

    Hangi mal rejiminin seçileceğine ilişkin olarak iyi bir hukukçuya başvurmak gerekir. Aile hukukuna özel ilgisi olan hukukçudan danışma almak iyi olur. Çünkü mal rejiminin tasfiyesi gündeme geldiğinde oldukça büyük sorunlarla karşılaşılabilir.

    Hangi mallar edinilmiş mal olarak kabul edilir?

    Edinilmiş mal hakkında kanunda geçen bir tanım vardır: “Eşlerin bedelini ödeyerek ya da emekleri karşılığında elde ettikleri mal varlıksal değer.” Dolayısıyla bedelini ödeyip aldığınız herhangi bir taşınır taşınmaz mal, hisse senedi, menkul kıymet ve çalışmanızın karşılığı olan maaşınızla edinilmiş mallar bu kapsama girer.

    Kişisel mallarınız, diğer eşe karşı hiçbir yükümlülüğünüzün olmadığı mal varlıksal değerlerin getirileri de kural olarak edinilmiş maldır. Örneğin, miras olarak kalan bankadaki para kişisel maldır ve eşin bu para üzerinde herhangi bir hak iddia etmesi mümkün değildir. Ama o paranın faizleri edinilmiş mal sayılır ve eşin o getiri üzerinde alacak hakkı vardır.

    Hangi mallar edinilmiş mal olarak kabul edilmez?

    “Edinilmiş mallara katılma” dediğimiz yasla mal rejiminde, edinilmiş mallar dışında “kişisel mallar” da vardır. Kişisel mallar, kural olarak, herhangi bir karşılık ödenmeden elde edilmiş olan mallardır. İlaveten manevi tazminat türü de kişisel mallardan sayılır.

    Eşlerin bu tür mallar üzerinde herhangi bir alacak hakkı söz konusu değildir. Miras yoluyla kalanlar, piyango ikramiyesi, bağış yoluyla elde edilmiş para kişisel maldır, edinilmiş mal değildir.

    Eşlerin kişisel giyimleri, süs eşyaları gibi kişisel eşyalarının edinilmiş mal olarak kabul edilmesi mümkün değildir.

  • Boşanma Süreci Hızlı mı Gerçekleşmeli

    Boşanma Süreci Hızlı mı Gerçekleşmeli

    Boşanma davaları bireylerin psikolojisini nasıl etkiler?

    Fransa’da boşanma davalarını hızlandırmak için hazırlanan yasa tasarısı, tüm dünyada sonrasında yaşanabilecek psikolojik sorunlarla ilgili tartışmaları da beraberinde getirdi.

    Peki, gerçekten ani bir kararla verilen ve kısa sürede sonuçlanan boşanma davaları bireylerin psikolojisini nasıl etkiler

    Sorunun cevabını DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden Uzman Klinik Psikolog Zeynep Zat verdi.

    Fransa Adalet Bakanı Christiane Taubira’nın, mahkemelerdeki yoğunluğu azaltmak için anlaşmalı boşanmalara ilişkin yeni bir düzenleme hazırlatmaya başlaması yalnızca Fransa’da değil tüm dünyada yeni bir tartışma başlattı.

    Aralarında anlaşan çiftlerin, hakimler yerine yetkili bir zabıt katibi tarafından boşanabilecek olmasının hukuk camiasındaki yankıları sürerken, düzenlemeyi yanlış bulanlar arasına psikiyatri dünyasından isimler de dahil oldu. Boşanmaların kolaylaşmasının aile kurumuna zarar vereceğini belirten pek çok uzman ani bir kararla, üzerinde düşünmeden dahil olunan boşanma sürecinin ardından gelecek duygusal çöküntülere dikkat çekiyor.

    Peki, gerçekten de çok kısa bir zamanda sona erdirilme kararı alınan aile kurumunun üyeleri, boşanma süreci sonrasında nasıl etkilenir

    DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden Uzman Klinik Psikolog Zeynep Zat, söz konusu vakayı Türkiye’deki örnekler üzerinden değerlendiriyor. Zat, “Türkiye’de boşanma sürecinden çiftlerin ve çocuklarının nasıl etkileneceği kişilerin özelliklerine bağlıdır. Yani, kısa sürede boşanmanın tüm çiftlere iyi ya da kötü geleceğini söyleyemeyiz “diyor.

    Çiftlerin yasal mercilere başvurmadan önce boşanma kararı üzerine konuşup anlaşmaya varmasının ‘kolaylaştırıcı’ olabildiğine dikkat çeken Zat, “Ancak ani alınan karalar genellikle tek tarafın daha çok istediği, üçüncü kişilerin karıştığı durumlar oluyor. Boşanma ve boşanma sonrasındaki yaşam ile ilgili her iki tarafın da hemfikir olmadığı durumlarda boşanma sürecinin hızlı olması çiftlerden en azından birini olumsuz etkileyebiliyor” diyor.

    Kararın nedeni önemlidir

    Çiftlerin boşanma kararını neden aldığı ve boşanmanın ne getireceğinin farkında olmalarının önemine de dikkat çeken Zat, “Boşandıktan sonra kimin hangi evde yaşayacağı, kişilerin görüşmeye devam edip etmeyeceği, çocukların kimde kalacağı, maddiyatın nasıl düzenleneceği gibi konularda eşlerin açık ve net bir tablo üzerinde anlaşması gerekir. Bu sağlandığında boşanma süreci çift, aileleri ve çocuklar için daha az hasar ile atlatılabilir bir hal alırken; sonrasındaki hayat ile ilgili belirsizlikler de ortadan kalkar. Dolayısı ile eğer boşanma kısa sürede gerçekleşecekse de önemli olan çiftin başvurudan önce tüm bunları düzenleyebilecekleri zamanı kendisine vermesidir” dedi.

    Boşanmanın çocuklar üzerindeki olumsuz etkisini en aza indirebilmek için bazı konulara özen gösterilmesi gerektiğini anlatan Zat, “Çocuklar söz konusu olduğunda boşanma sürecinin kısa yahut uzun olmasından daha önemli olan diğer bir nokta durumun çocuklara nasıl ve ne zaman söyleneceğidir. Çiftlerin arasındaki düzenlemeler netleştikten sonra çocuklar ile bu konuyu paylaşmak daha sağlıklı olur” diyor.

    “Boşanma sürecinin ne kadar zaman alacağının çocuklar ile paylaşılması ve onların durumdan haberdar olması daha sağlıklıdır” diyen Zat: “Sonraki süreçte çocuğun kimi ne kadar süre ile göreceği, kiminle nerede yaşayacağı, akademik yaşamdaki düzeninin devamı gibi konularda çocukların görüşünün alınması ve bilgilendirilmesi gerekir. Boşanmadan sonra eş olmak sona erse de ebeveynlik sonsuza dek sürecektir. Çocuğun bunu bilmesi ve ‘yaşaması’ boşanmanın onun üzerindeki olumsuz etkiyi azaltmadaki en önemli kriterlerden biridir”.