Etiket: boşanma

  • Boşanma Davası Açma Ücreti 2019-2020

    Boşanma Davası Açma Ücreti 2019-2020

    Boşanma davası açma ücretleri masrafları her yıl için farklı ücretlerle değerlendirilmekte olduğundan, yıllar bazında gelmiş olan yeni ücretlerin de eklenmesiyle değişiklik gösterilmektedir. Boşanmak için mahkemeye başvuruda bulunan çiftlerin; boşanma davası masraf ve giderlerin hangi alanlarda gerçekleştiği konusunda bilgi sahibi olmaları gerekmektedir.

    2019 Boşanma Davası Başvuru Harç Ücreti

    Boşanma davası harcı 2019 yılı için 44,40 TL olarak belirlenmiştir. Avukatları aracılığıyla başvuru dilekçelerini mahkemeye iletebilmekte olan çiftler, eğer isterlerse bu dilekçeyi bizzat teslim edebilirler. Kişiler boşanma dilekçelerini, ikamet ettiği bölgeden sorumlu aile mahkemesine vermelidir. Eğer Aile Mahkemesi bulunmuyorsa, Asliye Hukuk Mahkemelerine müracaat edilmelidir. Başvuru işleminin tamamlanması için boşanma davası harç ücreti ve diğer yargılama giderleri karşılamalıdır. Boşanma davası mahkeme ücretleri, boşanmanın anlaşmalı ya da tek taraflı olmasına göre çeşitlilik göstermektedir.

    Boşanma Davası Açma Ücreti 2019-2020 | 1
    Boşanma davası ücreti

    Boşanma Davası Ücret Türleri

    Boşanma davası masrafları, davanın türüne göre çeşitlilik göstermektedir. Anlaşmalı boşanma davasının açılması esnasında, tarafların birbirleriyle anlaşması sebebiyle tek celsede boşanma gerçekleşebildiğinden, boşanma davası ve avukat ücretleri az olmaktadır. Çekişmeli boşanma davası mahkeme masrafları ve avukatlık ücretleri ise daha fazla miktarda olmaktadır.

    Anlaşmalı Boşanma Davası Açma Ücreti:

    • Dava Başvuru Harcı
    • Dava dilekçe ücreti
    • Protokol hazırlanış ücreti
    • Avukatlık ücretleri
    Çekişmeli Boşanma Davası Açma Ücretleri
    Boşanma davası ücreti

    Çekişmeli Boşanma Davası Açma Ücretleri:

    • Dava Başvuru Harcı02
    • Avukatlık ücretleri
    • Uzayan davalar için mahkeme ücreti
    • Protokol hazırlanış ücreti
    • Dava dilekçe hazırlama ücreti

    Boşanma davası ücretleri, her şehre göre farklılık göstermekte, ücret miktarını şehrin barosu belirlemektedir.

    Boşanma İlgili Konular;

  • Nasıl Boşanılır, Boşanma Davası Nasıl Açılır?

    Nasıl Boşanılır, Boşanma Davası Nasıl Açılır?

    Eşlerden birinin veya ikisinin isteği üzerine, hakimin kararıyla evlilik bağının ortadan kalkmasına boşanma denir. Kadınlar çok zora gelmedikçe boşanmaya yaklaşmaz bence.Özellikle biz Türk kadınları vefakar ve sabırlı kadınlarız.Kadınların boşanma profili eğitim durumlarına göre değişiklik gösteriyor. Evliliği çekilmez yapan sebepler, evlilik öncesi ve sonrası olmak üzere çok çeşitlidir Kültür ve inanç farklılığı, mesuliyetlere riayet etmeme, kötü muamele,dayak,işsizlik gibi sebepleri sayabiliriz.Ancak ayrılık her ne kadar kaçınılmaz olsa da bir kayıptır. Kişi öz güvene desteğe ve kararından emin olmaya ihtiyaç duyar.Boşanma davası hakkında-ki tüm bilgileri detaylarıyla konumuzda bulabilirsiniz.

    Nasıl boşanılır? Boşanmak istiyorsunuz. Artık tak etti canınıza. İşte bitti dediğiniz yerdesiniz artık. Eşinizden ayrılmak istiyorsunuz ama boşanma davasını nasıl açacağınızı bilmiyorsunuz. Boşanma davası açmak ve boşanma sürecini başlatmak sandığınız kadar zor değil. Boşanmak istiyorsanız ve yeteri kadar düşündüyseniz korkmayın o kadar da zor olmaz her halde..

    Boşanmak..

    Boşanma davası eşlerden birinin ikametgahında, son altı ayda birlikte ikamet ettikleri yerin mahkemesinde ya da aile mahkemesinde açılabilir. Eşlerden biri başka bir şehre gittiği zaman oradan da davayı açabilir.

    Yabancı uyruklularla evlenenler için, bulundukları ülkenin mahkemesi bu davayı kabul etmişse, Tükiye’de de bir tanıma tenfiz davası açmak gerekir. Başka bir ülkede boşanma gerçekleşmişse, Türk mahkemesinden de bunun tescil edilmesi gerekir.

    Boşanma davası açmak için nüfus ve adres bilgileri yeterlidir. Basit bir dilekçeyle boşanma istemini ve gerekçelerini dile getirmek gerekir. Boşanmayla ilgili açılacak davada maddi manevi tazminatı, kusurun ne olduğunu belirtmekte fayda vardır. Çünkü mahkeme ona göre gerekli belgeleri toplayacaktır.

    Karşı tarafın adresini de dilekçeye yazmak gerekir, çünkü mahkeme ileriki aşamada karşı tarafın mali ve iştimal durumunu belirlemek için onun bulunduğu adresten polis marifetiyle gelir durumunu, mal varlığını belirleyecektir. Bu belirleme, sonraki nafaka, tazminat gibi konularda yönlendirici olacaktır.

    Boşanma davası için avukata gerek var mı?

    Eski kanunumuza göre iki çeşit oluyordu boşanma. “Şiddetli geçimsizlik” adı altında genel boşanma sebebi ile özel boşanma sebepleri vardı. Daha sonra anlaşmalı boşanma getirildi.

    Hiçbir durum için aslında avukata gerek yok. Basit bir dilekçeyle halledilebiliyor. Fakat söz konusu olan anlaşmalı boşanma dahi olsa, tarafların haklarının korunması adına bir protokol yapılması gerekeceğinden, çok küçük konular bile problem olabilir. Bu konuda uzman olan avukat yardımıyla bunları çözmek çok daha kolay olur.

    Yapılacaklar konusunda iki taraf da anlaşmışsa, çok rahatlıkla avukatsız boşanabilirler. Ancak işlem sadece hakimin “boşandınız” demesiyle bitmiyor. Mahkemenin bunu kesinleştirmesi, kararın temyizden geçmesi, nüfus müdürlüğüne gerekli talimatın yazılması gibi işleri avukatın yapması çok daha kolaydır.

    Çekişmeli boşanmalarda mutlaka avukata ihtiyaç vardır. Delillerin oluşturulması, tazminatlar, çocukların kimde kalacağı gibi pek çok konuda avukatın uzmanlığı gereklidir. Aile hukuku, hakimin çok geniş takdir yetkisine sahip olduğu bir hukuktur. Bu nedenle delilleri değerlendirmek, önceden hazırlanmak çok önemlidir.

    Boşanma davası hangi gerekçelerle açılabilir?

    1. Anlaşmalı Boşanma: Yani taraflar çocuğun kimde kalacağından mali konulara kadar protokolleri belirleyerek mahkemeye başvurduklarında hakimin onayıyla boşanabilirler.

    2. Genel Boşanma (Şiddetli Geçimsizlik): İkincisi, genel boşanma sebebi dediğimiz şiddetli geçimsizlik vardır. Burada davayı kim açmışsa kendi kusuru olmadığını ve aralarında şiddetli geçimsizlik olduğunu tanıklar vasıtasıyla ispat etmek durumundadır.

    3. Özel Boşanma Sebepleri: Üçüncü boşanma gerekçesi olarak, özel boşanma sebepleri vardır. Bunlar da altı aydan fazla sürmüş terk, akıl hastalığı, cana kast ve fena muamele, onur kırıcı davranış, zina, suç işlemek ve haysiyetsiz yaşamdır.

    Hayatın her durumu kanuna yazılamayacağı için, kanunda yazmayan durumlar için Yargıtay karar vermek durumunda kalır. Boşanma gerekip gerekmeyeceği konusunda, tarafların ve şahitlerin beyanlarına dayanarak karar verir. Mahkemelerin bu karara uyma zorunluluğu yoktur, direnme kararı verebilir. Bunun üzerine de Yargıtay Genel Kurulu iştihatı birleştirme kararı denilen, bir kanun metni gibi geçerli olan bir karar verir. Kanunumuza bu şekilde, özellikle kadınların lehine birçok ekleme yapılmıştır.

    Boşanma davası hangi durumlarda reddedilir?

    Hakim deliller oluştuktan sonra boşanma davasını kabul veya reddeder. Kanun, kusurlu tarafın boşanma davası açmaya hakkı yoktur, diyor. Hakim kusurlu tarafı tespit etmek için, o çift arasında geçenleri bilen insanları, yani tanıkları dinler, davayı açanın kusurlu olduğunu görürse davayı reddeder.

    Özel boşanma sebepleri söz konusu ise, örneğin, akıl hastalığı ile ilgili bir dava açılmışsa, doktor karşı tarafa “akıl hastalığı yoktur” raporu verirse, dava reddedilir.

    Terk sebebi ile ilgili açılan davalarda, bir ihtarname çekilir karşı tarafa. Geri dönerse dava reddedilir.

    Haysiyetsiz hayatı ya da onur kırıcı davranışı ispat edemezseniz, dava reddedilir.

    Dava reddedildiği tarihten itibaren eğer üç yıl sürmüşse bir ayrılık, bu çiftin anlaşamayacağı zaten belli olmuş olduğundan, yeniden bir boşanma davasıyla, “Biz üç yıl ayrı kaldık, karı koca gibi bir araya gelme irademiz oluşmadı” diyerek, bunu ispatlayan taraf yine boşanma davası açabilir.

    Boşanmak için gösterilen gerekçe kanıtlanmak zorunda mıdır?

    Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’na göre, bir şeyi iddia eden, ispatlamakla yükümlüdür. İddianızı delille kanıtlarsınız. İddia ettiğiniz şeyi karşı taraf kabul edebilir ya da belgelerle ispatlayabilirsiniz. Örneğin, maaş bordrosu ile karşı tarafın gelirini ispatlarsınız. Karşı taraf, belgelerin aksini ispat edebilir. Örneğin, iş yerinden asgari ücret gibi görünen bordro almıştır, halbuki çok daha fazla maaş alıyordur. Sonra bunun aksi de tanıklarla ispat edilebilir.

    Banka hesapları, trafik kayıtları gibi belgeler, mali durumu ispatta kullanılır. Şahitler, kusurun kimde olduğuna dair hakimi ikna etmeye yönelik kullanılır. Çünkü tazminatlar kusur konusu dikkate alınarak belirlenir. Kusurlu olanın dava açmaya bile hakkı yoktur. Kusurlu iseniz davayı kaybedersiniz.

    Eşlerden biri boşanmak istemiyorsa dava nasıl ilerler?

    Eşlerden birinin boşanmak istememesinin sebebi, gerekli maddi gücü olmaması, karşı tarafa bedel ödetmek istemesi, alacaklarını alma yolunda bunu bir araç olarak görüp davayı uzatmak istemesi olabilir.

    Hakim, dosyanın tamamlanmasıyla zaten kararını verecektir. Tarafların uzatmasına bağlı değildir karar. Ancak istemeyen eş, gerekli belgeyi vermeyerek bir veya iki celse uzatabilir davayı.

    Tarafların aile nüfus tablosu, şahit beyanları, gerekli evraklar gelip dosya tamamlandığında, hakim için aydınlatılması gereken herhangi bir konu kalmadığında hakim kararını verir; ya davayı kabul eder ya da reddeder.

    Anlaşmalı boşanma nedir?

    Anlaşmalı boşanma için tarafların en az bir yıl evli kalmış olması gerekir. Bundaki temel amaç, hakim aile hukukunu korumak zorunda olduğu için, insanları biraz daha düşünmeye sevk etmektir.

    Anlaşmalı boşanma için aile mahkemesine müracat ettiğiniz takdirde mahkeme size bir gün verir. Hakim iki tarafı da orada görmek durumundadır. Diğer tür davalarda görmek zorunda değil, vekille de temsil edilebilirsiniz. Hakim o şahsın iradesinin gerçekten boşanma yönünde olup olmadığını tespit etmek ister. Kişi, kendi rızasıyla mı, yoksa zorlama ile mi davayı açıyor, hakim görmek ister. Hakim ikna olmazsa davayı reddedebilir.

    Ama anlaşmalı boşanma davalarını, artık Türk halkının sosyal ve kültürel pozisyonu da yükseldiği için, çok uzatmadan, aklı başında insanlara sunulmuş bir kolaylık olarak ele alıyor kanun.

    Boşanma davasında çocuğun velayetine nasıl karar verilir?

    Velayet konusunda hakim öncelikli olarak çocuğun menfaatini düşünür. Tarafların durumlarını göz önünde bulundurur. Fakat Türkiye’de tarafların durumundan ziyade daha çok anne çocuğu almaktadır. Yani anne ister ve hakim de verir. Çok aksi bir durum olmadıktan sonra kadın çalışmasa dahi kadın tarafı çocuğu alır.

    Kadın, boşanma gerçekleştikten sonra, zaman içinde erkeğin başka biriyle evlenmesi gibi durumlarda yanlış karar verdiğini, çocuğu almakla birtakım sorumluluklar altına girdiğini, aldığı nafaka ile yaptığı iş arasında bir yetersizlik olduğunu düşünerek nafakanın artırılmasını isteyebilir.

    Hakim, kim daha çok sevgi dolu, çocuğa daha iyi bakabilir, daha iyi okullarda okutabilir, psikolojik ve sosyolojik olarak çocuğun iyi bir vatandaş olması için katkıda bulunabilir gibi kriterlere de bakarak velayeti taraflardan birine verir.

    Altı yaşına kadar çocuk annede kalır, sonra baba alır gibi şehir efsaneleri vardır; ancak bunların kanunda hiçbir karşılığı yoktur.

    İlgili Konular;

  • Birini Unutmanın En Kolay Yolu ! Ayrılık Sonrası Yapmanız Gereken 4 Şey !

    Birini Unutmanın En Kolay Yolu ! Ayrılık Sonrası Yapmanız Gereken 4 Şey !

    Unutmak koskoca bir devrim demiş şair. Birini unutabilmek çok kolay olmasa da imkansız değildir. Onu unutamıyorum ne yapmalıyım diye düşünenler ona ait eşyaları bir kutuya koyup sonsuzluğa bırakmalı.

    • Mutsuz ve umutsuz aşk şarkıları dinlemekten uzaklaşın.
    • Hobilerinize yönelin. Yapmaktan keyif aldığınız aktivitelere yoğunlaşın.
    • Komedi filmleri, hareketli şarkılar size iyi gelecektir.
    • Unutmanın en iyi yollarından biri de onu hatırlayabileceğiniz anılardan uzak durmaktır.

    Ayrılıktan sonraki süreç biraz sancılı geçebilir.  Bu durumda çoğu kişi platonik olarak ilişkisini tek başına sürdürmeye devam eder. Platonik aşığım ne yapmalıyım diyenler gerçek biri ile daha mutlu olacağı fikrini kendine empoze etmelidir. Platonik aşkında olumlu yönleri vardır elbette. Mesela tek başınıza kavga edemezsiniz. Ya da platonik aşkınızdan ayrılmak ve ayrılık acısı çekmek söz konusu olmaz. Ancak bu hayal dünyasıdır. Bir anca gerçek ile yüzleşmenizde fayda var. çok hoşlanıyorum ama söyleyemiyorum kalıbından sıyrılarak duygularınızı açık bir şekilde ifade etmelisiniz. Hiç olmayacak bir hayaldense olması mümkün bir ilişki daha iyidir.

    Birini Unutmanın En Kolay Yolu ! Ayrılık Sonrası Yapmanız Gereken 4 Şey ! | 2

    Sevgilimle ayrıldık tekrar barıştık diyenlerin çoğu aynı hataları tekrarlar. İkinci bahar aynı kişi ile kışa dönüşebilir. Çünkü kimse değişmez. Sadece belirli bir süre değişmiş gibi davranır. Tabi ki ayrılıp barışan ve mutlu bir beraberlik yaşayan çiftlerde vardır.  Fakat bunların sayısı bir elin iki parmağını geçmez.

    Ayrıldıktan Sonra Yapılması Gerekenler Tıklayın !

    Karşımızdaki Kişiyi Kırmadan Ayrılmak Tıklayın !

    Ayrılmakla doğru kararı verdiğinizin 18 işareti Tıklayın !

    Ayrılık çanlarını gösteren işaretler Tıklayın !

  • Eşim Beni Aldatıyor Ne Yapmalıyım?

    Eşim Beni Aldatıyor Ne Yapmalıyım?

    Aldatılmak hiçbir insanın kabul edemeyeceği bir durumdur. Ancak araya çocuklar girdiğinde eşim beni aldatıyor ama boşanmak istemiyorum diye düşünen kadınların sayısı oldukça fazla. Yargılamadan önce anlamaya çalışmak gerekiyor. Genellikle böyle düşünen kişilerin özgüvenleri düşüktür. Başka bir hayata başlama cesaretleri olmayan kişiler aldatılmayı kabul eder ve hayat standartlarını değiştirmek istemez.

    Eşim Beni Aldatıyor

    Eşleri tarafından aldatılan kişilerin yapması gereken birçok insana göre boşanmak. Eşim beni aldatıyor ama inkar ediyor diyorsanız boşanmamak adına bahanelere sığınıyorsunuz demektir. Karşınızdaki kişinin aldattığına eminseniz kanıtlara ya da delillere ihtiyacınız olmamalı. Şüphe ile yaşamak oldukça zordur. Güven duymadığınız bir kişi ile hayatınızı uzun bir süre devam ettiremezsiniz.

    Bir Derdim Var Diyorsanız Tıklayın !

    Eşim Beni Aldatıyor Ne Yapmalıyım? | 3

    Evli olan kişiler aldatıldıklarında erkeği kendine bağlamanın yolları nelerdir gibi birtakım soru işaretleri ile yaşar. Eğer karşınızdaki kişi sizi aldatıyor ise bağlamanız için çaba göstermeniz boşa bir uğraş olacak.

    Mutlu bir evlilik için neler yapılmalı daha doğru bir sorudur. Evliliğinizi kurtarmak adına küçük kavgaları büyük sorunlar haline getirmekten uzak durmalısınız. Karşınızdaki kişide hata aramak en büyük yanlıştır.  Unutmamanız gerekiyor ki kimse kusursuz değil. Küçük sorunlar güçlü bir iletişim sayesinde halledilebilir. Ancak aldatmak gibi büyük bir sorun ile başa çıkmak oldukça zordur. Bu durumda kendinize güvenmelisiniz. Aldatıldığınızı hissettiğinizde bunu karşınızdaki kişiye söylemeli ve yapılması gerekenler hakkında konuşmalısınız.

    Aldatma Belirtileri İhanetin 30 Alameti Tıklayın !

    Aldatma hakkında sorular ve cevapları Tıklayın !

    Mutlu evlilik ve kuralları Tıklayın !

    Mutlu Evliliğin Sırları Tıklayın !

  • Biz Şimdi Ayrılıyor Muyuz?

    Biz Şimdi Ayrılıyor Muyuz?

    İlişkinizde ayrılık sinyalleri çalıyor olabilir. Biz şimdi ayrılıyor muyuz? diyorsanız size gidişatı gösterecek ayrılık sinyalleriniz sıraladık.

    İlişkilerdeki sorunlar iki tarafında istediği ile çözülebilir. Siz ilişkinizdeki sorunların çözüm bulması için çabalıyor olabilirsiniz. Karşınızdaki kişi sorunları görmezden geliyor hatta bir sorun olarak görmüyorsa bu ilişkinizin gidişatının olumsuz yönde olduğuna ilk işarettir.

    Biz Şimdi Ayrılıyor Muyuz? | 4

    İletişim Kuramamak
    İlişkilerde temel madde iletişim kurabilmektir. Bazen birbirinizi anlamayabilirsiniz bu durumu çözebilmek için ne yaptığınız önemlidir. Eskiden konuşabiliyorken artık bunu başaramıyorsanız bu bazı duyguların yada tarafların ilişkiye olan inancının kaybolduğuna işarettir.

    Duyguların Bitmesi
    Maalesef ki çözülemeyecek tek sorun olan duyguların bitmesi bir ilişkiyi en hızlı sona doğru sürükler. Kişiler ancak duyguları varsa mücadele etmeyi isterler. Eğer sizin yada karşı tarafın sevgisi bittiyse ilişkiniz en büyük çıkmaza girmiştir.

    Saygı Yoksunluğu
    Sevgi kadar bir ilişkinin devam etmesini sağlayan diğer nokta saygıdır. Sizi sevdiğini söyleyen ama size saygı duymayan biri ile
    birlikteyseniz. Bu ilişkinin bitmesi kaçınılmazdır.

    İlişkinizin bitmemesi için mücadele vermiş olabilirsiniz. Unutmayın ki devamlı mutsuzluk halindeki bir ilişki uzun vadede sizi yıpratmaktan başka bir sonuç getirmez. Bazen taraflar için en sağlıklısı ilişkiyi biterebilme cesaretini göstermektir.

  • Ayrılmakla doğru kararı verdiğinizin 18 işareti

    Ayrılmakla doğru kararı verdiğinizin 18 işareti

    İlişkiler bittikten sonra kendimize sürekli şunu sorarız acaba ayrılmak gerçekten iyi mi oldu. Ayrılmakla doğru kararı verdiğinizin 18 işareti bunlardan hangilerine evet kesinle diye yanıt vereceksiniz. Ayrılmakla doğru kararımı verdiniz ?

    Ayrılıklar çoğu zaman zorlu süreçlerdir. Bazen kendimizi bazen karşımızdakini suçlarız. Bu maddeleri aklınızda kalan soru işaretlerini kaldırmak için inceleyebilirsiniz. Unutmayın ki her zaman sizle olacak tek kişi sizsiniz eskide kalanlar için kendinizi suçlamayın.

    Ayrılmakla doğru kararı verdiğinizin 18 işareti | 5

    Ayrılmakla doğru kararı verdiğinizin 18 işareti

    Sizi bir gün terk edecek diye bir korkunuz olduysa,

    Sizin ilişkinizi hep başkalıyla kıyasladıysa,

    İlişkinizi hatırladığınızda kötü anılar çoğunluktaysa,

    Kıskançlık her iki tarafıda zorladıysa,

    Yaptığınız işe ve hobilere saygı duymadıysa,

    Kariyer hedeflerinizi desteklemediyse hatta engel olmaya çalıştıysa,

    Arkadaşlarınızı kaybetmenize neden olduysa,

    İlişkinizde sürekli üstünlük mücadelesi olduysa,

    Sizi eski sevgilisi ile kıyasladıysa,

    Aileler konusunda sürekli tartışma çıktıysa,

    Onun ailesinin yanında başka briymiş gibi davranmak zorunda kaldıysanız,

    İlişkini gerçekten sıkıcı bir almışsa,

    Sizi ayrılıkla tehdit ettiyse,

    İlişki içindeyken kendiniz olamamaya başladıysanız,

    Sürekli içinizden onun sizee olan sevgisini sorguladıysanız.

    Güven sorunlarınız olduysa,

    Küçük tartışmalar her defa fırtınalı bir kavgaya dönüştüyse,

    Sürekli sizin adınıza kararlar alıp sizi pasifleştirdiyse,

     

    Ayrılmakla doğru kararımı verdiniz ? Sizin Kararlarınız Nedir Yorum yazabilirsiniz..

  • Ayrılık Belirtileri Nelerdir?

    Ayrılık Belirtileri Nelerdir?

    Ayrılığın ayak sesi vardır. Ayrılık Belirtileri Nelerdir? Bazen farkında oluruz bazende çok sevdiğimizden bu belirtileri göz ardı ederiz. Sizin için bazı maddeler sıraladık. Eşim yada sevgilim ayrılmak mı istiyor? gibi sorunuz varsa bu yazıya göz atmanızda fayda olacaktır.

    Ayrılık Belirtileri Nelerdir?

    Öncelikle unutmamanız gereken her ilişki kendine özeldir. İki farklı karakterlerden oluşur.İlk yapmanız gereken içinde bulunduğunuz ilişkiyi çevrenizdekilerden farklı tutun.  En doğru kararı alabilmek için daha önce nasıldınız şimdi nasılsınız onunla ilgilenmeniz daha sağlıklı olacaktır.

    Ayrılık Belirtileri Nelerdir?
    Ayrılık Belirtileri Nelerdir?

    Meşgul olmadığını bildiğiniz zamanlarda sizi aramıyorsa,

    Size vakti olmasına rağmen zaman ayırmıyorsa, sorduğunuzda ise çeşitli bahaneler üretiyorsa,

    Eskiden plan yapmak için can atarken artık yapılan planlardan bile kaçıyorsa,

    Sürekli değiştiğinizi söylüyor ve sizi yargılıyorsa,

    Çözüm yolları bulmak yerine kavga çıkartıyorsa,

    Kendini kapana kısılmış hissettiğini söylüyorsa,

    Eskiden hiç kullanmadığı halde ayrılık lafını kullanıyorsa,

    Ayrılık travmasını atlatmanın yolları için Tıklayın!

    Fiziksel temasınız eskiye göre oldukça azaldıysa,

    Sizin rahatsız olduğunuz arkadaşlarını size savunuyor ve sürekli onları haklı görüyorsa,

    Size saygısızlık yapmaya başladıysa,

    Hayatınızda olan değişiklikler ilgilenmiyor hatta farketmiyorsa,

    Sorunları çözmek yerine ilgilenmemeyi seçiyorsa,

    Yaptığınız en küçük hatalara bile aşırı tepki gösteriyor yada öfkeleniyorsa,

    İlişkinizle alakalı sorumluluk almaktan kaçıyorsa,

    Birdenbire sizin tanımadığınız arkadaşları ortaya çıkmaya başladıysa.

    Bu maddeler varsa ilişkinizde tehlike çanları çalıyor demektir. Siz de bu durumdan rahatsızsanız sevgilinizle konuşmayı deneyin, anlatacaklarını saygılı ve ilgili bir şekilde dinleyin. Ne olursa olsun her insanın çok kıymetli olduğunu ve iki tarafında saygıyı hakettiğini unutmayın.

  • Genç ve boşanmış

    Genç ve boşanmış

    Kimse boşanmak için evlenmez. Özellikle de 30’lu yaşlardan önce boşanmak pek çok çiftin kabusudur. Ancak 20’li yaşlarındaki bu kadınlar hayatta verdikleri en doğru kararın boşanmak olduğunu söylüyor.

    REYHAN GÜNEŞ

    FOTOĞRAFLAR: CHRIS CLINTON

    Hikayeyi biliyorsunuz. Kadınla erkek tanışır, eğlenceli flört döneminden sonra ilişki yavaş yavaş ciddiye biner. Aileler tanıştırılır, yüzükler takılır, birkaç yıl içinde mutlu çiftimiz evlenir. Ancak TÜİK’in (Türkiye İstatiktik Kurumu) verilerine göre, günümüzde çiftler masallardaki gibi sonsuza dek mutlu yaşamıyor. Öyle ki, son 10 yılda boşanan çiftlerin sayısı 1 milyondan fazla. Genç nüfusun boşanma pastasındaki payıysa azımsanmayacak seviyede. 30. doğum gününden önce boşanma evraklarını imzalayan kadınlar eski eşleriyle ilişkilerini, boşanmalarını ve gelecek ilişkilerden beklentilerini anlatıyor.

    Bugün 30 yaşında olan Ecem, sekiz yıllık erkek arkadaşıyla evlendiğinde 25 yaşındaymış. “O dönemde yapılabilecek en mantıklı şey evlenmek gibi görünüyordu” diyor. Ancak Ecem, ‘Evet’ dedikten kısa süre sonra evliliğin hayal ettiği gibi olmadığını görmüş. “Balayından sonra bir şeylerin değiştiğini hissettim. Büyüyüp gelişiyorduk ama bu değişim birbirimizden tamamen farklı yöndeydi.” Ecem ilk evlilik yıldönümlerinde ne kadar mutsuz olduğunu fark etmiş ve hayatta tekrar mutluluğu yakalamak istiyorsa boşanması gerektiğini anlamış. “Ayrılma kararı tamamen benim fikrimdi. Çünkü eski eşim ona söyleyene dek ne kadar mutsuz olduğumu ve boşanmak istediğimi anlayamadı. Neler hissettiğimi ona ilk anlattığımda şoke oldu. Diğer taraftaysa ben, karışık duygular içindeydim. Düşüncelerimi ve duygularımı öncelik haline getirip bu cesur kararı alabildiğim için kendimle gurur duyuyordum. Ama aynı zamanda onu üzdüğüm için suçluluk hissediyordum.” Ecem’in ailesi haberi ilk duyduğunda perişan olmuş: “Annem ve babam eski eşimi kendi oğulları gibi seviyordu. Bu süreçte ikimiz için endişelendiler. Ailem 30 yıldan uzun süredir mutlu-mesut yaşıyordu. Neden boşanmak istediğimi bir türlü anlayamadılar. Kötü bir süreçten geçtiğimizi ancak günün sonunda bunu atlatacağımızı düşünüyorlardı. Onları karşıma alıp evliliğimde neden mutsuz olduğumu tek tek anlatmak durumunda kaldım ve boşanmanın hem ruhsal hem de fiziksel sağlığım için en iyi seçenek olduğunu söyledim. Beni anladılar ve çıktığım bu zorlu süreçte her anımda yanımda oldular” diyor.

    Ecem’in ailesi eski eşini de boşanma sürecinde düzenli olarak arayıp sormuş. “Onu halen seviyor ve önemsiyor olmaları beni rahatlatıyordu. Çünkü ondan hiçbir zaman nefret etmedim. Halen etmiyorum. Sadece evliliğimiz yürümedi.” Boşanmak Ecem’in sonunda huzura kavuşmasını sağlasa da eşinin bekarlığa adapte olması biraz daha uzun sürmüş. Şimdi geriye dönüp baktığında o günleri hafif bir buruklukla hatırlayan Ecem, “Artık karı-kocadan ziyade arkadaş olarak daha iyi bir ikili olduğumuzun ikimiz de farkındayız” diyor.

    Defne (33), eski eşiyle 27 yaşında evlenmiş. “Yedi yıldır birlikteydik ve ben evlenmek için sabırsızlanıyordum” diyor. Evliliklerinin dördüncü ayında Defne’nin hayalleri yıkılmaya başlamış. Başarısız bir hamilelik geçirmiş ve bebeğini kaybettikten sonra eşinin kendisini aldattığını öğrenmiş. Tüm bunlara rağmen boşanmak onun için seçenekler arasında bile değilmiş. Defne de, eski eşi de muhafazakar ailelerden geldiği için boşanmak onlar için tabuymuş. “Hem ailelerimiz hem de çevremizdeki insanlar bizi en gözde çift olarak görüyordu. Evliliğimizi kurtarmak adına çift terapisine gitmeye başladık. Eşimin gözü halen dışarıdaydı ve bu durum bana kendimi yetersiz hissettiriyordu. Bir süre sonra onun değişmeyeceğini fark ettim. 28. doğum günüm yaklaşırken kendime verebileceğim en güzel hediyenin boşanmak olduğunu biliyordum.” 30 yaşını geçmiş olmasına rağmen Defne halen zaman zaman boşanmış olmaktan rahatsız oluyor. “Yedi yıldır birlikte olduğum erkekle evlendim. Ama evliliğimizin birinci yılını bile kutlayamadan ayrıldık. Açıkçası bu benim de, ailemin de boşanmanın her zaman kötü bir şey olmadığını anlamamıza yardımcı oldu. Bu süreçte ortak arkadaşlarımızın bir kısmı benimle görüşmeyi bıraktı. Başlarda üzülüyordum. Artık hayatta kimlere güvenebileceğimi daha iyi biliyorum.”

    Evlilik 31 yaşındaki Esra için, aile ve çevre baskısı dolayısıyla kaçınılmaz bir sonmuş. “Kapalı bir çevrede büyüdüm. Eski eşimle yaklaşık iki yıldır görüşüyorduk. Ailem bu durumun bir an önce sona ermesi için sık sık ne zaman evleneceğimizi soruyordu. 24 yaşında evlendim. Düğünden kısa süre sonra eşimle birbirimize göre olmadığımızı fark ettim. Farklı ekonomik seviyelere sahip ailelerden geliyorduk. Evlilikle birlikte omuzlarımıza binen ekonomik sorumluluk bizi karşı karşıya getiriyordu. Faturalarıödemekten gocunmuyordum ama tüm para işlerinin bana bırakılması ve onun bütçemize çok az katkıda bulunması beni her anlamda geriyordu.” Esra’nın eşiyle birbirlerine göre olmadıklarını anladığı bir diğer an ise birlikte vakit geçirme anlayışları olmuş. “Ben hafta sonları dışarı çıkıp eğlenmek isterken eşim ailesinin evine gidip onlarla vakit geçirmemizi istiyordu. Bir sabah uyandım ve aynada bana bakan kişiyi artık tanıyamadığımı fark ettim. Dönüştüğüm kadından nefret ediyordum. Eşime aşık değildim ve bu mutsuzluğun tek çıkış yolunun boşanmak olduğunu biliyordum.” Ancak Esra kısa süre sonra hamile olduğunu öğrenmiş. “Bebeğim için bu evliliğe bir şans daha vermem gerektiğini hissediyordum. Ama hamileliğim sürecinde de kızımız doğduğunda da ilişkimiz düzelmedi. Bu şekilde yaşamaktan bıkmıştım ve kızımın hatırına da olsa bu mutsuz evliliği sürdüremeyeceğimi anladım. Her şeyden önce böyle bir ailede onu güçlü, bağımsız ve kendi ayaklarının üzerinde durabilen bir birey olarak yetiştiremezdim. Hele ki karşısında benim gibi kötü bir örnek varken…” Esra sonunda ailesinin evine geri dönme cesaretini gösterebilmiş. “Neyse ki ailem bu konuda bana saygı duydu ve kapılarının bana her zaman açık olduğunu söyledi. Yaşadıklarım onlara bir şekilde toplumdaki evlilik baskısının ne kadar saçma olduğunu gösterdi. Boşanma sürecinde bana hep destek oldular. Hem kendim hem de kızım için ipleri elime almamdan gurur duydular.”

    Boşanmak hayatta bir daha aşkı bulamayacağınız anlamına gelmiyor. Öyle ki Ecem, boşandıktan yalnızca birkaç gün sonra hayatının aşkıyla tanıştanışmış. “Yakın zamanda evlenmeyi düşünmüyoruz. Evliliğe karşı değilim ama evlenmek için can attığımı da söyleyemeyeceğim. İki insan birbirine aşık olduğu sürece hayatları boyunca mutlu yaşayabilir.” Defne boşandıktan bir yıl sonra tekrar evlenmiş. “Asla evlenmem diye düşünüyordum. Erkeklere güvenemeyeceğimi düşünüyordum. Sonra Muratla tanıştım. Eski eşime hiç benzemiyordu. Benim gibi o da ilişkide iletişimin öneminin farkındaydı. Bana her gün ne kadar güvenilir biri olduğunu yeniden gösteriyor.” Defne ve Murat’ın şimdi 10 aylık bebekleri var ve evliliklerinin ikinci yılını kutlayacaklar. Esra ise flörtün eğlenceli sularına kendini yeniden atmış durumda. “Boşanmadan sonra ailemin ilişkilere bakış açısı değişti. Artık daha açık fikirliler. Bir an önce evlenmem için baskı yapmıyorlar. Şimdi hayattaki tek önceliğim kızım. İki güçlü ve bağımsız kadın olarak kendi mükemmel hayatımızı yarattık ve onu yaşıyoruz. Elbette anlaşabileceğim birini bulursam evlenip yeniden çocuk sahibi olmak istiyorum. Ama hayatımı o kişiyi arayarak geçirmiyorum. Açıkçası böyle biri hiç karşıma çıkmasa da üzülmem.”

    Genç ve boşanmış | 6

    20’Lİ YAŞLARDA BOŞANMAYLA BAŞ ETMEK
    Boşanma Avukatı Nadia Thonnard’ın ayrılık sürecindeki önerilerine kulak verin.

    HİSSETTİKLERİNİZDEN KORKMAYIN. “Yasal süreci bir kenara bırakırsak boşanmak duygusal anlamda da zor bir dönem. Duygularınızı anlamak ve onlarla baş etmek, yapmanız gereken ilk ve en önemli şey. Boşanma danışmanı veya bir psikolog bu dönemi daha rahat atlatmanıza yardımcı olabilir.”

    KENDİNİZİ TANIYIN. “Gerçekte kim olduğunuzu, sizi nelerin mutlu ettiğini, tutkularınızı ve hayatta ne istediğinizi bilmek geleceğe dönük seçimlerinizde daha doğru kararlar vermenizi sağlar ve aynı hataları tekrar tekrar yapmanızı engeller.”

    KARARLARINIZDA ÖZGÜR OLDUĞUNUZU UNUTMAYIN. “Fikrinizi değiştirme veya zamanla farklı kararlar verme hakkınız olduğunu bilmeniz oldukça önemli. Yaptığınız seçimlerin ve aldığınız kararların hayat kalitenizi belirlediğini göz önünde bulundurun ve isteklerinizi gerçekleştirmekten korkmayın.”

    SEÇİMLERİNİZDEN UTANMAYIN. “Boşanmak utanılacak bir şey değil. Birlikte olduğunuz erkekten ayrılmak başarısız olduğunuz anlamına gelmiyor. Boşanmak yalnızca hayatta başka yöne gittğinizi gösteriyor.”

    BOŞANMANIN SİZİ TANIMLAMASINA İZİN VERMEYİN. “Boşanma süreci yalnızca içinde bulunduğunuz dönemi ifade eder. Bu sizin kimliğiniz değildir.”

     

    Kaynak: cosmopolitanturkiye.com

  • TÜİK 2016 yılı evlenme ve boşanma istatistikleri

    TÜİK 2016 yılı evlenme ve boşanma istatistikleri

    Evlenen çiftlerin sayısı 2016’da bir önceki yıla göre yüzde 1,4 azalarak 594 bin 493’e geriledi. Boşanan çiftlerin sayısı da bir önceki yıla göre yüzde 4,3 azalarak 126 bin 164 olarak gerçekleşti.

    Evlenen çiftlerin sayısı 2016’da bir önceki yıla göre yüzde 1,4 azalarak 594 bin 493’e geriledi. Boşanan çiftlerin sayısı da bir önceki yıla göre yüzde 4,3 azalarak 126 bin 164 olarak gerçekleşti. En fazla yabancı gelin Suriyelilerden, en fazla yabancı damat Almanlardan seçildi.

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2016 yılı evlenme ve boşanma istatistiklerini yayımladı.

    Buna göre, 2016’da evlenen çiftlerin sayısı bir önceki yıla göre yüzde 1,4 azalarak 594 bin 493 oldu. Kaba evlenme hızı ise binde 7,5 olarak kayıtlara geçti. Boşanan çiftlerin sayısı da bir önceki yıla göre yüzde 4,3 azalarak 126 bin 164’e düştü. Kaba boşanma hızı da binde 1,59 olarak hesaplandı.

    Ortalama ilk evlenme yaşı, geçen yıl erkekler için 27,1, kadınlar için 24 oldu. Erkek ile kadın arasındaki ortalama ilk evlenme yaş farkının ise 3,1 olduğu tespit edildi. Ortalama ilk evlenme yaş farkının en yüksek olduğu ilin 4,7 yaşla Kars olduğu görüldü. Kars’ı 4,3 yaşla Ağrı, 4,2 yaşla Bitlis, Ardahan ve Iğdır izledi. Ortalama ilk evlenme yaş farkının en düşük olduğu il 2,4 yaşla Karabük oldu. Karabük’ü 2,5 yaşla Şırnak ve Kastamonu izledi.

    Yollar ilk 5 yılda ayrılıyor

    İstatistiklere göre, 2016 yılındaki boşanmaların yüzde 39,1’i evliliğin ilk 5 yılı, yüzde 21’i ise evliliğin 6-10 yılı içinde gerçekleşti.

    Yabancı gelinlerin sayısı 2016 yılında 22 bin 583 olurken, yabancı gelinler toplam gelinlerin yüzde 3,8’ini oluşturdu. Yabancı gelinler uyruklarına göre incelendiğinde, Suriyeli gelinler (6 bin 495 kişi) yüzde 28,8 ile birinci sırada yer aldı. Suriyeli gelinleri yüzde 11,7 ile Alman gelinler (2 bin 644 kişi) ve yüzde 9,6 ile Azerbaycanlı gelinler (2 bin 170 kişi) izledi.

    Yabancı damatların sayısı geçen yıl 3 bin 777 olurken, toplam damatların yüzde 0,6’sını oluşturdu. Yabancı damatlardan Alman damatlar (bin 338 kişi) yüzde 35,4 ile birinci sırada yer aldı. Alman damatları yüzde 10 ile Suriyeli damatlar (377 kişi) ve yüzde 7,7 ile Avusturyalı damatlar (291 kişi) takip etti.

    Muhabir: Seval Ocak Adıyaman, Erdal Çelikel

    Kaynak: AA

  • Boşanma kararını çocuğunuza nasıl söyleyeceğinizi biliyor musunuz?

    Boşanma kararını çocuğunuza nasıl söyleyeceğinizi biliyor musunuz?

    Boşanma kararı çocuğa nasıl söylenmeli ? Boşanma kararı özellikle çocuklu aileler için uzun ve zor bir süreç. Çiftler, bu kararı çocuklarına açıklamalı ama nasıl? Çocuğun ruh sağlığı için boşanma sürecinin iyi yönetilmesi ve çocuğa doğru anlatılması gerekiyor. Aile çocuğun temel çevresidir, çocuğun kendisini anne-babanın olduğu bir aile kavramı içinde güvende hisseder.

    Eşlerin evliliği bitirme kararı alması kolay değildir. Özellikle çocuklu aileler için karar süreci uzun ve zordur. Eşlerin en çok zorlandığı konu ise çocuklarına boşanma kararını nasıl anlatacaklarıdır. Çocuğun bunu nasıl karşılayacağı, en önemlisi de boşanmanın çocuğu gelecekte nasıl etkileyeceği konusu çok kaygı duyulan bir durumdur.

    Özellikle 8 yaşına kadar olan çocukları olan aileler için bu durum daha da zorlayıcıdır. Daha büyük yaşlarda, gelişmiş olan soyut düşünebilme ve farkındalık nedeni ile çocukların ileride yaşayacaklarını anlayabilmeleri veya süreci yorumlayarak paylaşabilmeleri daha kolaydır. Boşanma sürecinde çocuk psikolojisi açısından kararının açıklanması ve boşanma sonrası ebeveynliği devam ettirebilmesi çok önemlidir. Her iki süreçte de dikkat edilmesi gereken en önemli konu çocuk açısından güvenli aile kavramını devam ettirmektir.

    Yine annen ve baban olacağız ama

    Boşanma kararı alırken bitirilen görevler karı-koca olmak ve evliliktir. Çocuğa kendisiyle ilgili annelik ve babalık ilişkisinin devam edeceğinin anlatılması gerekir.

    Eşlerin boşanma kararı alırken bitirdiği ilişki evliliktir. Anne ve baba olmak devam edecektir. Çocuk açısından bakıldığında anne ve babanın olduğu bir aile kavramı yeterlidir. Çünkü çocuklar için önemli olan özellikle küçük yaşlarda, yeni yeni öğrenmeye başladıkları “kocaman” dünyada güvende olduklarını bilmektir. Boşanma kararının açıklanması sırasında anne ve babanın birlikte yapacağı açıklamada ailelerin bu konuya vurgu yapmaları gerekir. Çiftler boşanma kararını çocuğa söylerken anlaşamadıkları için artık bir arada yaşamayacaklarını ancak anne ve baba olmaya ve hep birlikte bir aile olmaya devam edeceklerini söylemeliler.

    Boşanma kararını çocuğunuza nasıl söyleyeceğinizi biliyor musunuz? | 7

    Karar evde açıklanmalı, doğal davranılmalı

    Boşanma kararı mümkünse ortak yaşanılan evde çocuğa açıklanmalıdır, açıklamada doğal olunmalı ve anlaşılır bir dil kullanılmalısdır.

    Kısa cümleler kurulmalı, doğal olunmalı. Doğal olmayan bir tutum, çocuk da çok önemli bir şey oluyor hissi uyandırabilir. Çocuğa ‘Anne-baba artık bir arada yaşamayacak. Ayrı evlerde yaşamaya karar verdik. Birlikte aynı evde yaşayınca anlaşamıyoruz. Hani bazen arkadaşlar anlaşamaz, tartışır birlikte oynamak istemez ya.. Biz de aynı evde yaşamayacağız, birbirimizin karısı ve kocası olmayacağız. Ama senin annen ve baban olmaya devam edeceğiz’ denilebilir. Çocuğun aklına sorular gelebilir. Bu soruların cevapları mutlaka verilmeli. Çünkü soruları cevapsız kalan çocuklar, cevaplarını farklı şekillerde bulmaya başlayacaktır.

    Bu durum çocuğun boşanma sürecine yönelik kaygılar geliştirmesine neden olur. Çocuğun yaşı küçüldükçe sorulara verilen cevaplar gerçekten uzaklaşır; çocuk bir gün önce yaptığı bir yaramazlıktan dolayı kendini, ya da bir gün önce evde öfkeli gördüğü ebeveyni suçlayabilir. Boşanma sonrası süreç de önemlidir elbette. Çocuklar için güvenli ve düzenli yaşamın devam etmesi gerekir. Çocuklar için bir yaşam değişimi kolay değildir. Elbette sıkıntılar yaşanacaktır. Bu sıkıntılar yetişkinler için de mevcuttur. Süreç içinde çocuğun diğer ortamlarını ve yaşamsal düzenini değiştirmemek gerekir. Çocuğun okulu, öğretmeni, arkadaşları, günlük rutini mümkün olduğunca aynı kalmalıdır. Anne ve baba ile görüşmelerin düzenli olması, boşanma sonrası çocuk odaklı karar ve tutumların ortak olması önemlidir.

    Uzm. Psk. Hande SİNİRLİOĞLU ERTAŞ