Daha hızlı kilo verebilmek için diyette öğün atlamak doğru mu? Diyetteyken daha az kalori alımı için genellikle sabah kahvaltısı atlanabiliyor. Bu durumun zararları nelerdir?
Diyette Öğün Atlamak Doğru Mu?
İster belirli bir diyet programı uyguluyor olun. İstersenizde diyet yerine kilo verebilmek için daha az yemeye dikkat ediyor olun. İnsan vücudu sabah uyandığı andan itibaren uzun saatler aç kaldığı için güçlü ve sağlıklı enerji kaynağına ihtiyaç duyar.
Diyette almanız gereken günlük kalori hesabını düşürmek isterken açlık krizlerine neden olabilir ve bir süre sonra dayanamayıp almanız gerekenden daha fazla kalori alımına neden olabilirsiniz. Diyetlerde uzun süreli açlıklar diyetin motivasyonunu düşürür ve uzun vadeli kilo verme programlarında sorun oluşturabilir.
Diyetinizde yapmanız gereken öğün atlamak olmamalıdır. Uzun süreli açlıklar yağ değil kas kaybına neden olacaktır. Normal beslenme programına döndüğünüzde ise veridiğiniz kiloları hızla geri alırsınız. Vücudunuzda oluşan kas kayıpları kendinizi daha kötü hissetmenize neden olacaktır.
Diyette az kalori alınırken öğün atlamak gün içerisinde daha yorgun ve bitkin olmanıza neden olacaktır. İdeal diyet programlarında ise ara ve ana öğünleri kendinize uygun olarak ayarlamalı ve sağlıklı kilo verebilmek için öğün atlamaktan kaçınmalısınız.
Yaz sebze ve meyveleri ile kolay kilo vermek mümkün. Kilo vermek için tüketmeniz gereken besinler nelerdir? Düşük kalorili bu besinler ile vermek çok kolay.
Kilo vermek için tüketmeniz gereken besinler
Yazın daha fit bir vücudu sahip olabilmek tükettiğiniz besinlere dikkat etmeniz gerekiyor. Yaz sebze ve meyvelerinin bir çoğu düşük kalori barındırır. Sizde yazın sıcağında hem metabolizmanızı yormadan hemde düşük kalorili olarak beslenmek istiyorsanız bu besinleri sofranızdan eksik etmeyin.
Düşük Kalorili Besinler
Semizotu
Çok değerli vitamin ve minerallere sahiip olan semizotu aynı zamanda kanı temizler. Ödem atmanıza yardımcı olarak idrar söktürür. İster yemek olarak istersenizde az yağlı yoğurt ile semizotu salatası yapabilirsiniz.
Bezelye
Kışın da dondurulmuş olarak tüketebileceğiniz bu besin kansızlığa iyi geliyor. Az miktarda tüketildiğinde uzun süre tok kalmanızı sağlayabilir.
Kiraz
Bol miktarda A vitamini içeren kiraz bunun yanında C, K ve B6 vitaminlerini de içermektedir. Kiraz, potasyum, demir ve magnezyum açısından da zenginidir. Cildinize iyi gelecek olan bu meyveyi mevsiminde tüketmeniz gerekiyor. Ayrıca kiraz sapını ödem attırıcı olarak kullanabilirsiniz.
Taze Fasulye
Bir tabak taze fasulye yemeği az kalori alarak doymanızı sağlar. Yemeği hazırlarken az yağlı ve az tuzlu olmasına dikkat edin. Taze fasulye bir çok hastalığa karşı koruyucudur.
Domates
Domates aslında yaz sebzesidir. Kışın daha az tüketseniz bile yazın organik ve mevsiminde olduğu için ister salata içinde istersenizde yemeklerde bol bol yer verin.
Mürdüm Eriği
Metabolizmanızı hızlandırır ve kilo vermenizi sağlar. Gün içerisinde aşırıya kaçmamak kaydı ile tüketebilirsiniz. Aynı zamanda adet düzenleyici özelliğe sahiptir.
Bamya
Sindirim sisteminizi düzenlemeniz konusunda size yardımcı olacak en iyi besinlerden biridir. Sadece bamya yemeği yiyemiyorsanız yaz türlüsü olarak bir kaç sebze bile hazırlayabilirsiniz.
Sabahları halsiz uyanıyorsanız tükettiğiniz gıdaları gözden geçirmeniz gerekiyor. Halsizliği önleyecek gıdalar nelerdir? Sabah halsiz uyanıyorum bu halsizlik nasıl geçer diye merak ediyorsanız okumaya devam edin.
Halsizliği önleyecek gıdalar
Sabahları işe yada okula giderken halsiz uyanıyorsanız ve gün boyunca istediğniz enerjiyi yakalayamıyorsanız yaşam standartlarınıza ve tükettiğiniz gıdalara dikkat etmeniz gerekiyor. İlk olarak halsizlik ve yorgunluğa neden olan faktörleri belirlemek için doktorunuza başvurun yaptırdığınız testlerde herhangi fiziksel bir rahatsızlık çıkmadıysa size enerji verecek gıdaları tüketmeye özen gösterin.
Halsizliğe İyi Gelen Gıdalar
Fındık ve Badem
Yorgunluk ile başa çıkabilmek için her gün fındık ve badem tüketmek zengin içerikleri ile size ihtiyacınız olan enerjiyi sağlamanızda yardımcı olacaktır.
Her Gün Meyve
Meyve alışkanlığınız yoksa vücudunu ihtiyacı olan vitaminlerden mahrum kalmış olabilir. Her gün özellikle C vitamini açısından zengin meyveler ile beslenin. Günde en az 2 yada 3 porsiyon meyve tüketin.
Şekere Dikkat
Yüksek şeker içeren gıdalar vücudu yoracaktır. Özellikle akşam yemeklerinde tüketilen şekerli tatlılar gece boyunca vücudun kendini yenilemesini yavaşlatır. Sabah yorgun uyanmanıza neden olur.
Çay ve Kahve
Çay kahve alışkanlığınız varsa günde kaç fincan çay ve kahve tükettiğinize dikkat edin. Yüklü kafein alımı sabah yorgun olarak uyanmanıza neden olur. Kendinize gelebilmek için daha fazla çay ve kahve tükettiğinizde ise bu bir döngü haline gelir.
Dengeli Beslenme
Dengeli beslenmenin önemini hepimiz bilsek bile uygulamada zorluk yaşayabiliyoruz. Sabah kahvaltıdan itibaren sağlıklı yağ, karbonhidrat ve proteinler ile beslenmeyi unutmayın.
Bazı besinleri birlikte tükettiğinizde çok daha fazla yarar sağlar. Peki birlikte tüketildiğinde daha etkili olan besinler nelerdir?
Birlikte Tüketildiğinde Daha Etkili Olan Besinler
Gıdaları bazen ayrı bazende birlikte tüketmek içerisindeki faydalı besinlerin aktive olması açısından çok önemlidir. Sizin için birlikte tüketmeniz gereken gıdaları hazırladık.
Balık ve Köri
Balığın içerisinde bulunan sağlıklı yağlar ve körinin içerisindeki maddeler birlikte tüketildiğinde çok daha etkili olarak kansere karşı koruyucu görev üstleniyor.
Ballı Yoğurt
İkisinde tek başına çok faydalı olduğunu biliyoruz. 1 kase yoğurdun içerisinde biraz bal eklediğinizde mide rahatsızlıkları ve sindirim sistemi sorunlarına oldukça iyi gelecektir.
Yulaf Ezmesi ve Elma
Diyetlerde sıkça kullanılan yulaf kepeği ve elma aslında kolestorele karşı koruma sağlayan müthiş besinler diyette olmasanız bile bazı günler öğün olarak ikisini bir rada tüketebilirsiniz.
Şekerli Ayran
Daha önce denemediyseniz ilk fırsatta şekerli ayran içebilirsiniz. Şeker ve asit vücudunuzun ph seviyesinde dengelenmeyi sağlayacaktır.
Zerdeçal ve Karabiber
Bu ikiliyi daha önce duymamış olabilirsiniz. Zerdeçalın iltihap söktürücü özelliğini etkinleştirmek için içerisine biraz karabiber ekleyebilirsiniz.
Yeşil Yapraklı Sebzeler ve Limon
Yeşil yapraklı sebzelerde bulunan A vitamini yüksek oranda C vitamini içeren limon ile buluştuğunda içindeki demirin çok daha iyi emilmesini sağlar.
Hastalanıp direnci düşmüş çocuğa nasıl besinler verilmelidir? Hasta çocuklar nasıl beslenmelidir?
Hasta Çocuklar Nasıl Beslenmelidir?
Yetişkinler hastalandığında vücut direnci düşerken daha hassas bir yapıda olan çocuklarda bu durum ciddi bağışıklık sistemi zayıflamalarına neden olabilir. Çocukların hastalık döneminde vücut direncini arttıracak ve bağışıklık sistemini destekleyecek şekilde beslenmeleri gerekmektedir. Bu beslenme ne şekilde olmalıdır.
Annelerimizin hastalandığımızda bize ısrarla içirdiği tavuk suyu çorba en iyi alternatifler arasında yer alabilir. Özellikle burun akıntısı gibi şikayeti olan çocuklarda çorba en iyi alternatif olacaktır. Tavuk suyu çorba iltihaplı dokuların tedavisinde etkilidir.
Çocuklara hastalık döneminde verilecebilecek ve tedaviye yardımcı diğer bir alternatifte içerisinde bolca sebze bulunan çorbalardır. Limon, havuç ve kereviz gibi malzemelerden yapılmış çorbalar çocuğun kaybettiği enerjiyi geri almasına yardımcı olabilir. Vitamin ve mineral eksikliklerinin giderilmesini sağlar.
Ateşlenmiş çocuklar ciddi kalori kaybı yaşadığı için patatess ve muz gibi gıdalar ile kaybettiği enerjiyi yerine koyabilirsiniz. Boğazlarında sorun olan çocuklar için yoğurt ve bal alternatiflerini deneyebilirsiniz. Bal güçlü bir besin olduğu için 1 yaş altındaki çocuklara verilmemelidir. Bal ve ılık sür karışımı öksüren çocuklara iyi gelecektir.
Çocuklara gün içerisinde taze sebze ve meyve takviyesi yapmanız faydalı olacaktır. Kış mevsiminde daha kolay hasta olan çocuklar için C vitamini açısından zengin olan portakal, mandalina yada limon gibi gıdalar verilmelidir. İsterseniz taze sıkılmış olarak meyve suyu da hazırlayabilrsiniz. Susuz kalan vücudun kendini toparlaması için oda sıcaklığında su içirmelisiniz.
Çocuklara dışarıdan besin takviyesini ilaç tedavisinden sonra uygulamak en doğrudur. Hastalanan çocuğunuzu vakit kaybetmeden doktora götürün.
Zayıflamanın altın kuralı sağlıklı beslenmektir. Eğer diyete devam edebilmek istiyorsanız yapmanız gereken tok kalmayı başarmaktır. Bu besinler ile gün boyu tok kalın. Hızlı zayıflayın.
Bu besinler ile gün boyu tok kalın
Diyetlerde az yeme psikolojinin yanı sıra en büyük problem kişilerin kendilerini sürekli aç hissetmeleridir. Bu durumla başa çıkabilmek için gün içerisinde tok kalmanıza yardımcı olacak lif ve protein açısından zengin besinler ile beslenmelisiniz. Bu diyetinizin eziyete dönüşmesini engeller ve kilo vermenize yardımcı olur.
Sağlıklı Yağlar
Diyette yağ tüketimini bırakmak en çok yapılan hatalardandır. Yağ vücudumuzun temel besin maddelerinden biridir. Kaliteli yağlar sizi gün içerisinde sağlıklı ve zinde tutar. Bu yağlara örnek olarak doğal meyve ve yemiş yağlarını verebiliriz. Ceviz, badem, avakodo gibi.
Lifli Gıdalar Tüketin
Lifin en çok bulunduğu gıdalar taze sebze ve meyvelerdir. Gün içerisinde uygun porsiyonlarda sebze ve meyve tüketmek uzun süre tok kalmanıza yardımcı olur. Metabolizmanızın hızlanmasına yardımcı olur.
Karbonhidratlara Dikkat Edin
Tatlı tüketimi kan şekerinizde ani yükselmelere neden olabileceği için daha fazla acıkmanıza neden olabilir. Sağlıklı ve ani şekilde kan şekerinizi yükseltmeyecek gıdalar tüketmelisiniz. Bunlar doğal meyve şekerleri yada sütlü tatlılar olabilir.
Protein Ağırlıklı Beslenin
Diyetlerde protein tüketimi oldukça önemlidir. Hem uzun süre tok kalmanızı sağlar hemde kas kaybını engeller. Bu sayede sağlıklı kilo vermiş olursunuz. En sağlıklı protein kaynakları ise yumurta, yoğurt ve ettir. Eğer bu gıdaları tüketmiyorsanız bakliyat tüketebilirsiniz.
Bitki Çayı
Sağlıklı diyetin vazgeçilmezleri arasında yer alan bitki çaylarını gün içerisinde yeteri kadar tükettiğinizde iştahınızın kesilmesine yardımcı olur. İsterseniz özel diyet çaylarından istersenizde kendiniz aktardan alıp meta çayı yada zencefilçayı tüketebilirsiniz.
Pelvik ağrıları karnın alt bölgesinde ağrı olarak tanımlanabilir. Pelvik ağrısına çözüm doğru beslenme yolları ile sağlanabiliyor. Pelvik Ağrı ve Endometriozis Derneği Başkanı, Prof. Dr. Erkut Attar doğru beslenme ve pelvik ağrısı ilişkisini anlatıyor.
Pelvik ağrısına çözüm doğru beslenme
Doğru beslenme ve yaşam tarzı kronik pelvik ağrı şikayetlerini azaltabiliyor
Endometriozis, dünyada 15 ila 49 yaşlarındaki her 10 kadından birinde görülüyor. Rahim içindeki endometrium dokusunun karın boşluğundaki başka dokulara yerleşmesine yol açan hastalık, ağrılı cinsel ilişki, hazımsızlık, kabızlık, karın ağrısı, ağrılı adet veya adet düzensizliği gibi şikâyetlerle kendini gösteriyor.
Endometriozis kronik bir hastalıktır. Birçok kadının menopoza kadar gelip geçen şikâyetleri vardır. Endometrioziste tedavi için çeşitli seçeneklerinizin olduğunu aklınızda tutun. Bir kadın hangi tedavinin kendisi için doğru olduğuna karar vermek için doktoruyla işbirliği yapmalıdır.
ENDOMETRİOZİS EN ÖNEMLİ KISIRLIK NEDENLERİNDEN BİRİ
Endometriozis infertilite (kısırlık) arasında çok sıkı bir ilişki vardır. Açıklanamayan infertilitesi olan hastalara laparoskopi yapıldığında bunların %25-50 sinde endometriozisle karşılaşılmaktadır.
Endometriozis vakalarında folikül gelişiminde (yumurta oluşumunda) bir yetersizlik olmaktadır. Öte yandan endometrioziste periton sıvısında artış görülmektedir. Artan bu periton sıvısı bazı toksik faktörler içerir, bu da hem döllenmeyi, hem de embriyo gelişimini negatif etkilemektedir.
Ayrıca endometriozis olgularında salgılanan bazı antikorlar endometriumun embriyoyu kabul etmek özelliğini bozabilmekte, böylece embriyonun rahim içine yerleşip tutunabilmesi mümkün olamamaktadır.
Kadının yaşı, infertilite süresi, pelvik ağrı ve endometriozisin evresi bir tedavi planı çizerken göz önüne alınmalıdır.
Pelvik ağrısına çözüm
KRONİK PELVİK (GENİTAL BÖLGEDE) AĞRI
Kronik pelvik ağrı, 6 aydan uzun süren, devamlı ya da ara sıra ortaya çıkan ve cinsel birleşme ya da adet kanaması ile ilişkili olmayan alt karın ağrısıdır. 15–50 yaş arasındaki kadınların yüzde 5 ila 20’sinde görülen kronik pelvik ağrının çok farklı nedenleri olabilir. Barsak hastalıkları, idrar torbası ve idrar yollarına ait hastalıklar, leğen kemiğinin içini dolduran taban kasların zayıflığı veya spazmı, kemiklere ait hastalıklar ve en önemlisi jinekolojik hastalıklar kronik alt karın ağrısına sebep olabilir. Her kronik ağrıda olduğu gibi psikolojik ve sosyal faktörlerin katkısı önem taşır. Psikolojik olarak iyi durumda olmayan ve sosyal çevresi kötü olan olgularda ağrı çok daha şiddetli hissedilir. Pelvik ağrının nedenini tespit etmek ve buna göre tedavi uygulamak önemlidir. Çünkü pelvik ağrı kadınları mutsuz eden, hatta eş, aile ve iş yaşamlarını derinden etkileyebilen yaşam kalitesini bozan bir sorundur. Bu sebeple tedavide hastaya yeterli zaman ayırarak, korku ve kaygılarının giderilmesi önemlidir. Ağrının kaynağı olarak jinekoloji dışı nedenler düşünülüyorsa; gastroenteroloji, üroloji, psikoloji, fizik tedavi branşları ile işbirliği yapılabilir.
Jinekolojik sorunlar araştırıldığında kronik pelvik ağrısı olan kadınlarda en sık rastlanan iki durum endometriozis ve yapışıklıklardır. Bunun dışındaki nedenleri şöyle sıralamak mümkün:
KRONİK PELVİK AĞRI HASTALARI DOĞRU BESLENME VE YAŞAM TARZI İLE ŞİKÂYETLERİNİ HAFİFLETEBİLİR
Kronik pelvik ağrının tedavisinin etkin olabilmesi, hastaların yaşam kalitesinin arttırılması için önemli olan ağrı nedeninin bulunmasıdır. Her hastanın değişik yaşam şartları, günlük yaşam aktiviteleri bulunmasına rağmen, çoğu hastaların cinsel yaşamlarında sorun bulunmaktadır. Böylelikle yalnızca hastalar değil hastanın etrafında olan aileleri, eşleri de bu hastalıktan etkilenmektedir. Hemşireler kademeli davranış değişim şekilleri ile ağrıyla baş etme yöntemlerini etkin kılabilirler. Hastaya; diyet, ağrıyı azaltma, emosyonel stresi azaltma, cinsellik konularında eğitim ve danışmanlığı içeren eğitim programları düzenlenmelidir. Hasta eğitim broşürlerinin hazırlanması bu konuda yararlı olabilmektedir. Hastanın, kronik pelvik ağrı kontrolünde düzenli defekasyon ve miksiyonun önemini kavraması sağlanmalıdır. Pelvik taban kaslarında gerginlik, yeterince lifli gıda veya sıvı alınmaması ve fiziksel aktivitenin olmaması kabızlığa yol açabilmektedir. Kabızlık da kronik pelvik ağrı şikâyetlerini arttırabilir. Bu nedenle; lifli gıdaları tüketmek, bol sıvı almak ve mesaneyi irrite eden gıdalardan kaçınmak (çay, kahve, kola, çikolata, sirke, mayonez, alkol, elma, kayısı, eski peynir, soğan, muz, soya fasulyesi, üzüm, domates, baharatlı yiyecekler, aspartam, sakarin gibi) önemlidir.
Düşük kalorili gıdalar nelerdir? Diyette yenmesi gereken gıdalar hakkında bilgi sahibi olmak için en az kalorili besinler nelerdir? öğrenebilirsiniz.
En Az Kalorili Besinler Nelerdir?
Diyet sırasında her yediğimiz yemeğin kalorisini hesaplarız. Düşük kalorili besinleri öğrenerek hem diyetiniz boyunca mideniz boş kalmamış olur. Hemde kendinizi diyettin sıkıcı açlık halinden kurtarmış olabilirsiniz. Bu besinler ile lezzetli yemekler yapabilirsiniz. Üstelik hazırlama sürecinde harcadığınız kalori bile bu besinlerin yarısı kadar enerjiyi götürecektir.
En Az Kalorili Besinler
Karnabahar
100 gr karnabahar ortalama olarak 30 kalori içerir. Güçlü antioksidandır ve kansere karşı koruma sağlar. Haftada birkaç defa tükettiğinizde hem az kalori almış olursunuz hemde sağlığınız için faydalı bir adım atmış olursunuz.
Semizotu
Yaz akşamlarında ister yoğurtlu semizotu salatası yapın. İstersenizde semizotu yemeği olarak tüketin. İçerisinde önemli miktarda omega3 barındıran bu besinin 100 gramında sadece 30 kalori bulunuyor.
Kuşkonmaz
100 gramunda ortalama 26 kalori olan bu besin ta bir vitamin deposudur. B ve C vitaminleri açısından zengindir. Yüksek lif içeriği ile metabolizmanızın hızlanmasına yardımcı olur.
Kereviz
100 gramında 40 kalori bulunan bu besin ile hem lif açısından zengin içeriklerle hemde vitamin açısından sağlıklı bir beslenme sağlamış olursunuz.
Domates
Salataların vazgeçilmezi domatesin 100 gramında sadece 17 kalori vardır. İçerisindeki zengin c vitamini ile sağlıklı bir cilde sahip olmanızada yardımcı olur. Bağışıklık sisteminizi güçlendirir.
Marul
İçerisineki A ve D vitaminleri demir ve kalsiyum ile sağlık dostudur. 100 gramında ise sadece 14 kalori vardır. Hem zinde hemde fit olmak için her salatanızda marul kullanın.
Yıllara kullandığımız ürünler yada bakımlarla savaş açmak istiyorsak hücrelerimizde genç tutmalıyız. Yaşlanmayı geciktiren mucize B3 vitamini etkisini öğrenmek için okumaya devam edin.
Yaşlanmayı Geciktiren Mucize B3 Vitamini
Genç kalma arzusu her insanda vardır. Biz kadınlar bu konuda bazen çok daha tutkulu olabiliyoruz. Sağlıklı beslenme yada egzersizler ile daha genç görünmek mümkün bilinmesi gereken diğer bir nokta ise vitamin takviyeleri bunlardan biri de B3 vitamini tam anlamıyla gençlik iksiri.
B3 vitamini vücut bu vitamin ile desteklendiğinde hücrelerdeki mitokondriler çok daha aktif bir hale geliyor. Enerji artışı sağlanıyor. Mitokondriler doğrudan hücre yenilenmesiyle etkili olduğu için cildin çok daha genç ve parlak görünmesini sağlıyor.
B3 vitamini ayrıca kök hücrelerin daha aktif ve etkin çalışmasını sağladığı için cilt, iç organlar yada kan hücrelerinin düzgün çalışmasını sağlıyor.
Bu vitamini isterseniz hazır ilaç olarak alabilirsiniz. Suda çözülen bir vitamin olduğu için vücutta depo edilemez. Düzenli kullanım gerektirir. İlaç şeklinde kullanmayı düşünüyorsanız yapmanız gereken mutlaka doktor kontrolünde kullanmak olacaktır. Vitaminler vücudumuza büyük katkılar sağlasa bile aşırı kullanımı zararlıdır.
Eğer doğal yollardan bu vitamini kullanmak istiyorsanız tüketmeniz gereken bazı gıdalar vardır. Bu gıdaları tüketerek daha genç bir görünüme kavuşabilirsiniz.
Prof. Dr Canan Karatay beslenme konusunda alanında çok başarılı ve farklı önerileriyle dikkat çeken bir doktor. Canan Karatay’ın Hamilelikte Yasakladığı Gıdalar Nelerdir. Hamilelik döneminde tüketilmesi zararlı olan gıdalar nelerdir?
Canan Karatay’ın Hamilelikte Yasakladığı Gıdalar
Hamilelik dönemi vücudun normal seyrinin dışında bir dönem olduğu için beslenme alışkanlıklarıda hem anne adayının sağlığı hemde bebeğin gelişimi için uygun beslenme programı uygulanmalıdır.
Hamilelik döneminde şeker problemi yaşayan kadınlar özellikle bu besinlere dikkat etmelidir.
Bebek gelişiminde tüketilmesi gereken ve tükeltimemesi gereken gıdalar ise şöyledir.
Yağlı hamur işleri pasta, börek, yağlı kurabiye,
Tüm ekmek çeşitleri ister kepekli ister beyaz ekmek farketmez,
Makarnalar,
Tüm gazlı içecekler,
Şeker, çikolata ve tüm bu türdeki tatlı gıdalar,
Kızartmalar ( kızartma yerine sebzelerde diğer alternatifleri deneyin)
Şekerli yada şekersiz reçeller,
Pirinç pilavı,
Diyet ambalajlı gıdaların tümü,
Süt tozu ve kremalar,
Mayonez, ketçap, hardal gibi tüm hazır soslar,
Patates, mısır,
Hazır kutuda satılan meyve suları,
Suni tatlandırıcılar.
Hamilelik döneminde bu gıdalar tüketildiğinde çok daha sağlıklı, aşırı kilo alımı gibi problemlerin olmadığı görülecektir. Endüstriyel gıdalarda üretiminde çok fazla koruyucu bulunduğu için anneye doğrudan bebeğe geçen bu maddeler ikisi içinde zararlıdır.
