Etiket: bel soğukluğu

  • Beyinismus

    Beyinismus

    Vajinismus ülkemizde diğer Avrupa ülkelerine oranla çok daha yaygın bir şekilde görülmekte. Ülkemizde 10 kadından birinde görülen bir sorun olan ve çiftlerin cinsel hayatlarını kâbusa çeviren vajinismus, yıllardan beri “cinsel birleşme sırasında vajina kaslarının kasılması ve cinsel ilişkiyi engellemesi” olarak tanımlanmakta. Aslında vajina kaslarının kasılmasına neden olan beyindir, bu nedenle de bu hastalığa vajinismus yerine “beyinismus” denmesi daha doğru olur. Peki, vajina kasları kendiliğinden mi kasılmakta?

    Vajinismus aslında kadının kendini korumasıdır, savunmasıdır
    Ülkemizde çiftlerin cinsel terapiye başvurma nedenlerinde vajinismus ilk sıralarda yer alır. Diğer ülkelerde bizdeki kadar yaygın olmayan vajinismus ülkemizde cinsel hayatı aktif olan her 10 kadından birinde görülmektedir. Bunun temel nedeni de kadına çocukluğundan itibaren aşılanan cinsellikle ve özellikle kızlık zarıyla ilgili olumsuz telkinlerdir. “İlk gecenin çok acılı, ağrılı olacağı, oluk oluk kanlar akacağı, canının çok yanacağı ama dişini sıkması gerektiği, içinde bombalar patlayacağı, cinsel ilişkinin tıpkı iğnenin deliğinden limonu geçirmeye benzediği, deliğin küçük ve dar olduğu, kızlık zarının yırtılacağı, delineceği, patlayacağı, çok kanama olursa hastaneye kaldırılabileceği, ilk gece kadın ve erkeğin birbirine kilitli kalabilecekleri” gibi olumsuz telkinler çocukluktan itibaren kadının kafasına yerleşir ve cinsel ilişkiyi gözünde fazlaca büyütmesine neden olabilir. Bunları duyarak büyüyen bir genç kızın ileride cinsel hayatında sorun yaşaması kaçınılmazdır. Çünkü vajinismus aslında kadının kendini korumasıdır, savunmasıdır. Yani vajinismus bir savunma mekanizmasıdır.

    Beyinismus nedir?
    Vajinismus yıllardan beri vajinanın ilk 1/3’lük kısmındaki kasların cinsel birleşmeyi engelleyecek şekilde istem dışı kasılması olarak tanımlanıyor. Vajinismus dendiğinde sadece vajina kaslarının kasılması akla gelse de aslında cinsel birleşme sırasında her kadında farklı tepkiler olabilir. Sadece vajina kasları değil, kadının tüm vücudu kasılabilir, bacaklarını kapatabilir, eşini elleriyle itebilir, hatta panik atak benzeri bir durum yaşanabilir. Peki, başta vajina kasları olmak üzere vücuttaki kasların istem dışı kasılması neden olur? Vajina durup dururken kendi kendine kasılmaz, vajinanın kasılmasına neden olan beyindeki cinselliğe dair olumsuz duygu ve düşüncelerdir. Aslında vajinismusa neden olan genellikle vajina değildir, beyindir. Bu nedenle de vajinismus yerine beyinismus demek daha doğru olacaktır.

    Vajinismus deneyimlerimizle Vajinismusu yenelim tıklayın !

    Penis ve vajina figürandır, başrol oyuncusu beyindir
    Cinsellik tamamen beyinle ilgili bir süreçtir. Cinsel organlar denildiğinde akla penis ve vajina gelir ve toplumda cinselliğin penis-vajina birleşmesinden ibaret olduğuna dair yaygın bir yanlış inanış vardır. Oysaki en büyük cinsel organımız beyindir, çünkü cinsellikten alınan haz tamamen duygularımız ve düşüncelerimizle bağlantılıdır. Eğer kişinin cinsellikle ilgili olumsuz duygu ve düşünceleri varsa, cinsel ilişkiden haz alması da zordur. Sağlıklı ve mutlu bir cinsellik için kişinin konsantre olması ve kafasının başka şeylerle meşgul olmaması gerekir. Penis ve vajina figürandır, başrol oyuncusu beyindir.

    Cinsel işlev bozukluklarının temelinde cinsellikle ilgili olumsuz duygu ve düşünceler yatar
    Sadece vajinismusun değil neredeyse tüm cinsel işlev bozukluklarının temelinde kişinin kendisiyle, kendi bedeniyle, partneriyle ya da cinsellikle ilgili olumsuz duygu ve düşünceleri yer alabilir. Genellikle vajinismusta neden cinsel birleşme ile ilgili çocukluktan itibaren duyulan yanlış bilgilerken, erken boşalmada her ilişkiye başlarken erkeğin kafasında var olan “ya erken boşalırsam” düşüncesidir. Şimdiye kadar toplum tarafından erkeğin kafasına yerleştirilmiş erkeklik ve cinsel güçle ilgili “penisin her zaman sert olması gerektiği, penisin sertliğinin erkekliğin simgesi olduğu, erkeğin her zaman cinsel ilişkiye hazır olması gerektiği” gibi olumsuz telkinler sertleşme sorununa neden olurken, yine kadının kendisi ve kendi bedeniyle ilgili olumsuz düşünceleri ve ilişki sırasında kendini rahat bırakamaması de orgazm olamamaya yol açabilir. Görüldüğü gibi aslında çoğu cinsel sorunun nedeni de yine beyindeki olumsuz düşüncelerdir.

    Cinsel mitler olumsuz etkiliyor
    Cinsel mitlerin yani toplumda yüzyıllardan beri var olan cinsellikle ilgili yanlış, abartılı ve gerçekdışı inanışların cinsel işlev bozukluklarının ortaya çıkmasında büyük etkisi vardır. Cinsel mitler sadece ülkemizde değil, tm dünyada mevcuttur ve bu yanlış bilgilere inanıldığında çiftlerin cinsel hayatları da olumsuz etkilenmektedir. Ülkemizde cinsel eğitim olmaması büyük bir eksikliktir. Cinsel bilgi edinilecek doğru ve güvenilir kaynaklar az olduğu için, kişiler bilgisizlikten dolayı cinsel sorunlar yaşamaktadırlar. Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) doğru bilgi edinmek için güvenilir bir adrestir. Unutmayın cinsellik; rahatlamış ve gevşemiş bir halde, sevişmenin ve dokunmanın verdiği hazza odaklanarak, haz alıp haz verebilme, ruhu ve bedeni paylaşabilme, ne olursa olsun bir şekilde boşalabilme bilim ve sanatıdır…

  • Her 10 kadından biri vajinismus

    Her 10 kadından biri vajinismus

    2006 yılında yapılan bir araştırmaya göre ülkemizde her 10 kadından birisinde vajinismus görülüyor. Pekçok çift daha önce böyle bir rahatsızlığın var olduğundan bile habersiz! Sorun kendi başlarına geldiğinde araştırdıklarında vajinismus ismini ilk defa duyduklarını söylüyorlar.

    Vajinismus, cinsel ilişki sırasında kadının kendisini ve vajina kaslarını kasması sonucunda cinsel ilişkinin gerçekleşememesi durumu olarak biliniyor. Bir başka tanıma göre de vajinismus “tamamlanmamış evlilik” veya “tamamlanmamış birliktelik” olarak geçiyor.

    Uzmanlar cinsel ilişkide kasılma sorunu yaşayanların mutlaka zaman kaybetmeden cinsel tedaviler konusunda deneyimli bir merkeze başvurmalarını öneriyor. Çünkü çözümlenmeyen cinsel problemler zamanla aldatmalara, boşanmalara kadar giden evlilik problemlerine dönüşebiliyor.

    Jinekolog ve cinsel terapist Dr. Süleyman Eserdağ, vajinismus hastalarında görülen cinsel ilişki sırasındaki kasılmaların kontrol dışı yani refleks olarak gerçekleştiğini söylüyor ve ekliyor; “Vajinismus hastası olan kadınlarda eşleriyle ilk zamanlarda rahatlatıcı ve ön sevişme sonrası birleşme anı geldiğinde kendilerinde “panik atak benzeri bir durum” ortaya çıkar. ”

    Vajinismus Nedir? Tecrübe ve deneyimlerimiz için tıklayın !

    Bu durumda aniden heyecanlanıp vücutlarını bir korku ile kasarlar, kalp atışları hızlanır, nefes alış verişleri artar ve kendilerini geri çekerek bacaklarını kapatıp eşlerini iterek ilişkiye son verirler. İlişki sırasında ağrı, acı gibi durumlar da ortaya çıkabilir. Kasılmalar hastalığın derecesi ile orantılı şekilde karın, kalça, sırt, hatta çene ve ayak parmaklarına kadar yaygın şekilde vücudun başka diğer kaslarında da izlenebilmekte.

    Bazı vajinismus hastalarında cinsel beraberlik yalnızca bir kez gerçekleşebilir, sonrasında ise korku iyice bilinçaltına yerleşmekte ve kişi, eşini kendisine yaklaştırmayı dahi reddetmektedir.

    Vajinismus belirtileri nedir?

    Vajinismus aslında bir hastalık değil bir belirtidir. İçsel bir takım sıkıntıların dışsal yansıması olarak yorumlanabilir. Aslında vajinismus problemine sahipkadınların pek çoğunda başka korkular da (fobiler) olabiliyor.

    Bunlar; kan aldırmak, muayene olmak, diş tedavisi almak, iğne, yükseklik, karanlık, yalnızlık, hastalık, ölüm, kedi, köpek vb. korkuları olabilir.

    Vajinismus problemine kadınlarda görülen belirtiler:

    -Partneri ile cinsel ilişkiden korkma ve hiçbir birleşmeyi dahi deneyememe
    -Cinsel birleşmenin ağrılı ve zor gerçekleşmesi
    -Cinsel ilişkinin yarım olarak gerçekleşmesi
    -Vajina içerisine ped veya tampon yerleştirememe
    -Vajina içine parmak sokamama
    -Vajinal ultrasona girememe
    -Jinekolojik muayenelerden korkma ve çekinme, masaya çıkamama
    -Vajina içine tedavi amaçlı fitil türü ilaçlar sokamama.

    Vajinismus hastalarının bir kısmı cinsel ilişkide acı hissederler. Ancak çoğu hasta acıdan çok, acı olacakmış gibi bir korku içerisinde kendilerini kasar, bacaklarını kapatır, eşlerini iter ve cinsel ilişkiyi sonlandırırlar. Ön sevişme kısmında haz ile ilgili bir sorun olmadığı halde cinsel ilişkide birleşme anı gelince korku ile birlikte haz da biter.

    Dr. Süleyman Eserdağ, bazı hastalarının ise cinsel ilişki sırasında korkma ve eşini itme gibi durumlar olmasa da kendilerini kontrol dışı kasmalarıyla birlikte penisin vajina içine girişini engellediklerini ifade ettiklerini söylüyor.

    VAJİNİSMUS NEDEN OLUR?

    Vajinismusun belirtileri; yüzde 90 psikolojik, yüzde 10 yapısal nedenlerden kaynaklanıyor.

    PSİKOLOJİK NEDENLER

    Çocukluk veya ergenlik dönemlerinde gerek anne babadan gerekse çevreden alınan yanlış, eksik, abartılı cinsel mesajların verilmesi sonucunda vajinismus oluşabilmekte ve farkına varılmaz ise ömür boyu kalıcı etkiler bırakabilmektedir.

    Geleneksel aile düzeni, katı ahlaki tabular, cinsellikle ilgili şehir efsaneleri, en büyük neden olan kızlık zarının korunması ile ilgili kız çocuklarının aşırı korkutulması, cinselliğin ayıp, günah, suçluluk ile özleştirilmesi, korumacı aile düzeni içinde iç disiplinin fazlaca gelişmesi önemli psikolojik faktörlerdir.

    Diğer taraftan ilk gece ile ilgili abartılı bilgiler, ilk gecede ağrı, çok kanama, acı hissedileceğine dair önyargılar, hamile kalma korkusu, çocukluk döneminde taciz, tecavüze maruz kalma, ev içi şiddet, katı ebeveyn tutumu sonucu yaşanılan kötü tecrübe ve anılar da sayılabilir.

    YAPISAL NEDENLER

    Yapısal nedenler sonradan oluşmakta veya doğuştan gelmektedir.

    Sonradan oluşan nedenler:
    -Kızlık zarı kenarlarında yer alan bölgedeki aşırı hassasiyet (Vulvar Vestibulit Sendrom)
    -Üst genital sistemin yani rahim, tüpler, yumurtalıklar ve bunların etrafındaki karın zarında oluşan enfeksiyonlar
    -Vajina girişinde bulunan Bartholin bezlerindeki kist ve abseler
    -Vajinal enfeksiyonlar
    Doğuştan gelen nedenler:
    -Kısa ve kör vagina
    -Vajina duvarındaki perdeler
    -Kalın veya yüksek kenarlı kızlık zarı anormallikleri bulunmaktadır.

    Cinsel ilişkiye giremeyen kadınların öncelikle bir jinekolog muayenesinden geçmeleri ve kesin tanının konması şarttır.

    CİNSEL İLİŞKİDE ACI

    Vajinismus rahatsızlığı cinsel ilişki sırasında kasılmaya bağlı olarak acıya neden olabilir. Öncelikle “disparoni” adı verilen cinsel ilişkide acı – ağrı hissinde jinekolojik bir değerlendirme yapılmalıdır.

    Vajinismus tedavisine başlamadan önce hastaların gerçekten bir cinsel ilişki acısı mı, yoksa acıya bağlı bir kaygı mı yaşadıklarının net olarak ayırt edilmesi gereklidir.

    Vajinismus sorunu genelde psikolojik kökenlidir ve hastaların pek çoğunda gerçek bir acıdan çok, “acı olacakmış” kaygısına bağlı gelişen bir durum söz konusudur. Cinsel ilişkide ağrı sorunu veya vajinismus çözümlenmediği zaman cinsel ilişkiden uzaklaşmaya ve cinsel isteksizliğe neden olabilir.

    Vulvar Vestibulit Sendrom

    Vajina girişinde ağrı ve hassasiyet nedeni ile cinsel ilişkiye girememe veya daha sıklıkla cinsel ilişkide acı sorununa neden olan bir cinsel sorundur. Hastalar cinsel ilişkide yaşadıkları bu keskin acıdan bahsederken “sanki o bölgenin bıçakla kesilmesine” veya “açık yaraya tuz basılmasına “ benzetirler. Acı vajinanın hemen giriş kısmındadır. Kesin tanı jinekolog tarafından konulur.

    Cinsel ilişki sırasında ağrı veya acı yakınması olan kadınların öncelikle bir jinekolojik muayeneden geçmeleri şarttır. Jinekolojik muayene sırasında bu alana temas ile kadınlarda aşırı derecede hassasiyet, acı şikâyetleri olur. Bu tanıyı belirlemek son derece basit olmasına rağmen pek çok jinekolog doktor tarafından atlanabilmektedir. Kesin tanısı yalnızca jinekolojik muayene ile mümkündür. Muayene eden jinekolog doktorun cinsel sorunlar ve cinsel terapiler konusunda deneyimli olması şarttır.

    Bu problemine sahip pek çok kadın gereksiz yere yıllarca cinsel ilişkiden acı çekmeye devam etmektedir. Bu şekilde problemlerini adeta kaderiymiş gibi kabul edenler olduğu gibi zamanla cinsel ilişki sıklığı azalanlar, cinsel ilişkiden tamamen uzaklaşanlar da bulunmaktadır.

    Vulvar Vestibulit Nedeni
    Kesin nedeni bilinmemekle birlikte, o bölgedeki sinir uçlarının yoğunluğundan ve ağrıyı tetklediğinden şüphenilmektedir. HPV enfeksiyonu ile bağlantısı ise net olarak gösterilememiştir.

    Vulvar Vestibulit Sendrom (VVS) Tedavisi
    Vulvar Vestibulit Sendromunda göre cerrahi yaklaşımlar tek ve en değerli yaklaşımlardır. Sorunun kaynağı net olarak bilinmediği için gereksiz yere aylarca, hatta yıllarca psikoterapi alan kadınlar mevcuttur. Psikoterapi olmayan kadınlarda da gidilen her jinekolog tarafından verilen farklı farklı kremler, fitiller, kayganlaştırıcı jeller de hiçbir işe yaramamaktadır. Ağrı sürekli olarak kalmakta ve geçmemektedir.

    Tedavi Nasıl Olmalıdır?
    Vajina girişinde yer alan vestibulumun kısmi olarak çıkarılması tam olarak tedavi edicidir. Operasyon yaklaşık 15-20 dakika sürer, lokal anestezi ile (o bölgenin uyuşturulmasıyla) yapılır ve hemen hemen hiçbir riski de bulunmamaktadır. Ameliyatta yapılan işlemde, vajina girişindeki ağrıyan alanın (cildin) yüzeysel şekilde çıkarılmakta ve vajinal giriş rahatlatılmaktadır. Bu basit cerrahi işlemin hiçbir riski bulunmamaktadır ve aynı gün hastalar günlük yaşantısına dönebilmektedir. Ameliyattan bir ay sonrasında verilen bir cinsel eğitim ve vajinal kasları yönetme egzersizleri de psikolojik korkuların giderilmesini sağlamaktadır. Böylece olayın hem fiziksel hem de zamanla gelişen psikolojik boyutu çözümlenmiş olur.

    EĞİTİMLİ KİŞİLERDE DAHA SIK GÖRÜLÜYOR

    Vajinismus sorunu daha çok eğitimli ve sosyokültürel düzeyi yüksek kesimde daha sık görülüyor. 2003’ten bu yana vajinismus başta olmak üzere cinsel sorunlar konularında hizmet veren kliniklerinde 2500’den fazla vajinismus hastasının tedavi gördüğünü belirten Dr. Süleyman Eserdağ, vajinismus tedavisi gören hastaların yüzde 80’inden fazlasının en az lise mezunu olduğunu, içlerinde doktor, hemşire, mühendis, öğretmen, akademisyen gibi mesleklere sahip pek çok kişiler bulunduğunu belirtti.

    ÖNERİLMEYEN YÖNTEMLER

    Vajinismus tedavisi için önerilmeyen, fakat pek çok hasta tarafından gereksiz yere denenen daha pek çok yöntem vardır.

    Vajinismusta kesinlikle önerilmeyen diğer uygulama yolları:
    – NEDENSİZ yere kızlık zarının ameliyatla çıkartılması
    – Belden uyuşturarak veya genel anestezi altında ilişki denemeleri
    – İlişki öncesi alkol, uyuşturucu, kas gevşetici veya kayganlaştırıcı jellerin kullanımı
    – Sıcak su içine oturma banyoları gibi uygulamaların hiç bir faydası yoktur.

    Vajinismus sorunu yaşayanlar pek çok değişik tedavi yöntemlerini deneyebilmektedirler. İnternetten, arkadaşlarından, şarlatan hocalardan her duyduğunu yapan ve bir türlü sonuca ulaşamayan çiftlerde derin maddi manevi kayıplar oluşur.

    Vajinismus için mucizevi bir rahatlatıcı, ilaç, hap, derman, fitil, jel, krem yoktur; kesin çözüm yalnız ve yalnız bilimsel cinsel terapi yöntemlerinden geçer. Kas gevşeticilerin ve uyku haplarının da yararı olmamaktadır. Diğer taraftan ilişki öncesinde alkol alımı da hiçbir fayda sağlamamaktadır. Çünkü sorunun kaynağı vajina değil, beyindeki aşırı korku ve kaygılardır.

    Vajinismusun üstesinden gelmek için tek çözüm modern cinsel terapi yöntemlerinden geçer

  • Kadınlarda akıntının nedeni ne?

    Kadınlarda akıntının nedeni ne?

    Bazen kadınlarda akıntı sorunu ciddi boyutlarda olabiliyor..
    Kadınlarda vajinal akıntı olması anormal bir durum değildir ve bir hastalık olarak tedavi edilmeye çalışılmamalıdır. Bununla birlikte bu akıntının renksiz veya beyaz olduğu ve belirgin bir koku içermediği durumlar için geçerlidir. Bunun dışında farklı görünen akıntı büyük ihtimalle tıbbi bir sağlık durumunun belirtisidir. Bazen akıntı sorunu ciddi boyutlarda olmayabilir; bununla birlikte bazı kadınlarda renkli ve kokulu akıntılar ciddi sağlık sorunlarının habercisidir. Anormal bir akıntı ile karşılaştığınızda yapmanız gereken bir doktora görünerek tedaviye ihtiyacınız olup olmadığını öğrenmektedir.

    AKINTI RENGİ TAKİP EDİLMELİ

    Vajinal akıntının renk değiştirerek sarı, yeşil veya kanlı olması vücudunuzda bu değişikliği tetikleyen bir şeyler olduğunu göstermektedir. Bu her zaman iyi ve nötr bir değişiklik olmayabilir; bu nedenle bu renkli akıntılara neden olan etmenlerin araştırılması sizin için faydalı olacaktır. Sarı akıntı ciddi tıbbi durumlara bağlı olarak ortaya çıkabilir. Akıntının nedenine bağlı olarak tedavi seçenekleri de değişiklik gösterebilir. Bazı zamanlarda vajinal akıntı stres, vücuttaki toksinler ve sağlıksız yaşam şekline bağlı olarak anormal olabilir. Bu gibi durumlarda kendinizi şanslı olarak görebilirsiniz; çünkü stresi yaşamınızdan çıkardığınızda ve sağlıklı bir yaşam tarzını yakaladığınızda vajinal akıntı problemi kendiliğinden çözüme kavuşacaktır. Bununla birlikte çoğu vakada sarı vajinal akıntı belirli ölçüde tedavi gerektirir. Doktorunuz gözlemlendiğiniz belirtilere bağlı olarak akıntının nedenini saptayacaktır ve sizin için en iyi tedavi yöntemini belirleyecektir.

    Vajinal Akıntı İçin Soğan Suyu tarifi için tıklayın !

    CİNSEL YOLLA BULAŞAN HASTALIKLARA DİKKAT

    Sarı vajinal akıntının en yaygın nedenlerinden birisi de cinsel yolla bulaşan hastalıklardır. Cinsel yolla bulaşan rahatsızlıklar güvenli seks yaşamı olmayan kadınları etkileyebilir. Klamidya, bel soğukluğu, vulvovajinit ve servisit güvenli seks yaşamı olmayan kişilerde görülen cinsel yolla bulaşan hastalıklardan bazılarıdır. Cinsel yolla bulaşan bu sağlık sorunları kadınlarda sarı vajinal akıntılara neden olabilir. Oldukça nadir durumlarda vajinal kanser de sarı vajinal akıntının nedenleri arasında olabilir. Cervisit rahim ağzının iltihaplanmasına verilen addır. Servisit problemi bulunan kadınlarda sarı vajinal akıntının yanı sıra anormal kanamalar, doğurganlık problemleri ve ağrı da gözlemlenebilir. Vulvovajinit de iltihaplı cinsel yolla bulaşan bir rahatsızlıktır. Bu rahatsızlık kadınlar da vulva ve vajina bölgesini etkiler. Vulvovajinit sarı akıntıya veya kahverengi akıntıya neden olabilir. Diğer belirtileri arasında vajinada kuruluk, idrar ve cinsel ilişki esnasında ağrı yer alır.

    Klamidya bakteriyal bir enfeksiyondur ve cinsel ilişki yolu ile bulaşır. Klamidya sarı vajinal akıntının yanı sıra anal akıntı ve göz beyazında sarılaşma gibi nedenlere de yol açar. Bel soğukluğu da cinsel yolla bulaşan bir rahatsızlıktır. Bel soğukluğu sarı akıntının yanı sıra hastalarda ağız lezyonlarına, yanma hissine ve pelvik bölgesi ağrısına da neden olur. Bununla birlikte bu gibi belirtiler ile karşı karşıya kalındığında bir doktora gidilerek doğru teşhisin konuşması en etkili ve doğru yöntemdir. Birçok durumda kadınlar da bu rahatsızlıkların iyileştirilmesi için antibiyotik tedavisi gerekir. Diğer bazı durumlar için ise doğal tedavi yöntemleri işe yarayabilir.

  • Vajinismus tedavisi bireye özgü olmalı

    Vajinismus tedavisi bireye özgü olmalı

    Cinsel ilişki sırasında vajinal kasların refleksif yani istem dışı kasılması ile cinsel birleşmenin olamaması veya çok zor olması olarak tanımlanan vajinismus tedavisi, problemin nedenine göre bireyselleştirilmelidir.

    Hera Klinik’ten Jinekolog ve Cinsel Terapist Dr. Süleyman Eserdağ; cinsel ilişki fobisi olarak da bilinen vajinismusun bir hastalık olmadığını, aslında ‘semptom’ (yani belirti) olduğunu söyleyerek, problemin insan yapısının çok derinlerinde yattığını belirtti. Eserdağ’ a göre bu nedenler; %90 psikolojik, %10 yapısal kökenli. Kesin tedavi için de öncelikle doğru tanının konulması ve nedene göre tedavi uygulaması şart!

    Ülkemizde yaklaşık her 10 kadından birisinde görülen vajinismus; cinsel ilişki sırasında vajinal kasların refleksif yani istem dışı kasılması ile cinsel birleşmenin olamaması veya çok zor olması durumudur. Aslında cinsel ilişki sırasındaki bu kasılmalar problemin derecesine göre kalça, bacaklar, karın, sırt, çene kasları gibi vücudun pek çok değişik bölgelerinde de görülebilir. Vajinismus hastalarında ağrılı-acılı gerçekleşen veya hiç gerçekleşemeyen cinsel ilişki sorunu olmakla birlikte jinekolojik muayene olamama, vajinal tampon kullanamama, vajina içine fitil yerleştirememe, vajina içine parmak sokamama, ayna ile genital bölgeye bakamama gibi problemler de sıkça izlenmektedir.

    Kesin tanı için jinekolojik muayene şart!

    Jinekolog ve Cinsel Terapist Dr. Süleyman ESERDAĞ; vajinismus nedenlerinin bireyden bireye değiştiğini, doğru teşhis ve tedavi yöntemi için öncelikle bir jinekolojik muayenenin çok önemli olduğunu vurguluyor. Sorunun ortaya çıkma sebebi, oluş nedenleri, bireyin içinde bulunduğu ailesel – toplumsal faktörlerden doğumsal faktörlere kadar değişkenlik gösterdiğinden öncelikle doğru teşhisin şart olduğunu ve vajinismus tedavisinin bireyin problemine özgü olacak şekilde (bireyselleştirilerek) yapılması gerektiğini belirtiyor.

    Vajinismusun nedeni yüksek bir oranla psikolojik…

    Cinsel kimliğin en hızlı oluştuğu 3-8 yaş arası dönem ‘Ödipal Dönem’ olarak bilinir. Bu dönemde gerek anne babadan gerekse çevreden alınan yanlış, eksik, abartılı cinsel mesajların öğrenilmesi sonucunda vajinismus oluşabilmekte ve farkına varılmaz ise ömür boyu kalıcı etkiler bırakabilmektedir.

    Geleneksel aile düzeni, katı ahlaki tabular, cinsellikle ilgili şehir efsaneleri, kızlık zarının korunması ile ilgili kız çocuklarının aşırı korkutulması, cinselliğin ayıp, günah, suçluluk ile özleştirilmesi, korumacı aile düzeni içinde iç disiplinin fazlaca gelişmesi en önemli nedenleri oluşturuyor. Diğer taraftan ilk gece ile ilgili abartılı bilgiler, ilk gecede ağrı, çok kanama, acı hissedileceğine dair önyargılar, hamile kalma korkusu, çocukluk döneminde taciz, tecavüze maruz kalma, ev içi şiddet, katı ebeveyn tutumu sonucu yaşanılan kötü tecrübe ve anılar da vajinismusun diğer psikolojik nedenleri arasında yer alıyor. Yapısal nedenler ise; kızlık zarının kalın, yüksek kenarlı, ara bölmeli, sert, elek şeklinde olması, kısa ve kör vajina gibi anatomik engeller, vajina içindeki ara bölmeler, vajinal girişte dokunmayla ağrı ve hassasiyet ile kendini gösteren “vulvar vestibulit sendrom”, leğen kemiği içindeki organların enfeksiyonları, vajinal girişteki bartholin bezlerinin kistleşmesi veya abseleşmesi ile vajinal enfeksiyonlar sayılabilir. Yapısal bir sorun cinsel ilişki problemine neden oluyorsa gerekli ilaç tedavileri veya basit cerrahi müdahaleler ile psikolojik tedavilere gerek kalmaksızın sorun giderilebilmektedir.

    Vajinismus Tedavisi için tekdüze bir tedavi programı yoktur

    Hera Klinik’ten Jinekolog ve Cinsel Terapist Dr. Süleyman ESERDAĞ; her vajinismus çifti için standart, tekdüze tedavi programının olamayacağının altını çizmektedir. Günümüzde en sık tercih edilen yöntemler arasında Bilişsel – Davranışsal Cinsel Terapiler ve hipnoz tedavileri gelmektedir. Çocukluk çağlarından itibaren süregelen yanlış bilgilerin yarattığı korkuları ortadan kaldırmak ve yerine doğru duyguların geliştirilmesi “Bilişsel Cinsel Terapi” ile sağlanmaktadır; bu, çiftlere ilk uygulanması gereken tedavi biçimidir. “Davranışsal Cinsel Terapi” ile ise kişilerin bireysel ve çift olarak kendilerini, cinselliklerini keşfetmeleri sağlanır. Davranışsal terapi kişinin kendi kendisi veya eşi ile yaptığı bir takım egzersizleri içerir. Bu egzersizlerin bazıları ayna egzersizi, masaj egzersizi, kegel egzersizi, nefes egzersizi ve dilatasyon egzersizleridir. Son yıllarda uygulanan hipnoz tedavileri de vajinismusta bilinçaltı korkuları yenmek, yüzleşmesinin sağlanması, iç görü kazandırılması, farkındalığın ve özgüvenin arttırılması ile rahatlamanın sağlanması amaçlanmaktadır. Uygulanan bireye ve çifte özgü doğru tedavi teknikleri ile çok kısa bir süre içinde, kalıcı bir sonuca ulaşabilmektedir.

    Vajinismus Nedir? Tecrübe ve deneyimlerimizle Vajinismusu yenelim yorumlar için tıklayın !

  • Vajinismus psikolojik

    Vajinismus psikolojik

    Uzm. Psk. Vildan Çelik, vajinismusa sebep olan etkenler arasında, geçmişte yaşanan cinsel travmalar olabileceğini belirterek, çocukluk çağı cinsel veya fiziksel istismarının yanında duygusal istismar da bu rahatsızlığa sebep olan dinamikler arasında olduğunu söyledi.

    Çelik, vajinada oluşan kasılmaların şiddetinin kişiden kişiye değiştiğini kaydederek, “Vajinismus vajina kaslarında cinsel birleşmeyi engelleyecek, tekrarlayıcı biçimde ve istemdışı spazmın olması” olarak tanımlanmıştır. Başka bir ifadeyle vajina kaslarının cinsel ilişki sırasında istemsiz olarak kasıldığı ve cinsel birleşmeye izin vermediği durumdur. Vajinada oluşan kasılmanın şiddeti kişiye göre değişmektedir ve ağrı ile birlikte olabilmektedir. Mahremiyet kaygısı nedeniyle pek çok çiftin bunu gizlediği ve yıllarca bu şekilde evliliklerini sürdürdükleri bilinmektedir” dedi.

    Yıllarca vajinismus nedeniyle sağlıklı bir cinse birleşme sağlayamamış çiftlerde anlaşmazlıklar olduğunu ifade eden Çelik, “Vajinismusa sebep olan etkenler arasında, geçmişte yaşanan cinsel travmalar, beden algısı ile ilgili olumsuz değerlendirmeler, ilk gece hikayeleri, eşe güvenmeme, istenmeyen bir evliliğe zorlanma, cinsel yakınlaşmadan hoşlanmama, temizlik konusundaki hassasiyetler, erkeğin cinsel yaklaşımından rahatsız olma, kişilik patolojileri, eşin tepkilerinden rahatsız olma, cinsel bilgi ve inançlar, stres kaynakları, sağlık durumu, aile geçmişi, erken çocukluk yaşantıları, gibi nedenler yer almaktadır. Çocukluk çağı cinsel veya fiziksel istismarının yanında duygusal istismar da bu rahatsızlığa sebep olan dinamikler arasındadır. Tedavide öncelikle derin bir bilgi alma aşaması geçirilir. Sonrasında ilk hedef çift arasında uzlaşmanın sağlanmasıdır. Yıllarca vajinismus nedeniyle sağlıklı bir cinsel birleşme sağlayamamış çiftlerde anlaşmazlıklar olabilmektedir. Beraberliğin ne durumda olduğu, iletişim ve duygusal ilişkinin nasıl olduğu belirlenir ve güçlükler var ise çözüme kavuşturulmaya çalışılır” şeklinde konuştu.

    Travmatik anıların etkisi ortadan kaldırıldığında, cinsel birleşmeye dair olumsuz inançlar da değişebildiğini ifade eden Çelik, şöyle konuştu:

    “Özellikle kadınlarda cinsel birleşmeye dair yanlış inançlar (toplumsal mitler) ve atıflar söz konusu olabilmektedir. Tüm tedavi boyunca partnerin desteği çok önemlidir. Mutlu sona ulaşabilmek için eşin sabrı ve desteği gerekmektedir. Vajinismus tedavisinde en etkili yöntem Bilişsel Davranışçı Terapidir. Bu tedavi biçiminde aşamalı ödevlerle süreç işler. Genel olarak tedavi, duyumlara odaklanma, vücut egzersizleri, parmak egzersizleri (sistematik duyarsızlaştırma) ve koitus aşamalarını içermektedir. Travmatik anıların etkisi ortadan kaldırıldığında, cinsel birleşmeye dair olumsuz inançlar da değişebilmektedir. Bu değişim vajinismus tedavisinde olumlu ve hızlı sonuçlar vermektedir.”

    İHA

    Vajinismus Nedir? Tecrübe ve deneyimlerimiz için tıklayın !

     

  • Yeni Yıla Güvenli Seks İle Girilmeli

    Yeni Yıla Güvenli Seks İle Girilmeli

    CİSED ONURSAL BAŞKANI DR. CEM KEÇE: “2013 KÂBUSUNUZ OLMASIN!”

    Yeni yılda neler yapacaksınız? Büyük olasılıkla alkol alıp, eğlenecek ve belki de gecenin ilerleyen saatlerinde seks yapacaksınız… Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) cinsel terapistlerinin yaptığı araştırmalar sonucu aralık ve ocak ayının ve özellikle yılbaşı tatilinin cinsel aktivitelerin tavan yaptığı bir dönem olduğu ortaya çıktı… Birçok kişiye güzel ve eğlenceli bir yılbaşı tatilde en mantıklı aktiviteler eğlenmek ve seks gibi geliyor. Çoğu kişi 2-3 günlük yılbaşı tatilinde iş, okul ya da üniversite dışında olacağı için yeni yıla partnerleriyle girmek istiyor. Günlük işler, iş yoğunluğu ve stresi olmadan yaşanacak 2-3 günde yıl boyu biriken stresi atmak veya negatif enerjiyi boşaltmak için seksle meşgul olunması çoğu kişiye çok normal gelebiliyor. Ancak, enerjilerinin büyük bir kısmını seks yaparak, alkol ve uyuşturucu kullanarak atmak isteyen kişilerde “korunmasız seks” yaşamak, “istenmeyen gebelikler” ve “cinsel yolla bulaşan hastalıklara yakalanmak” gibi bazı beklenmedik sonuçlara yol açabiliyor. İşte çarpıcı başlıklar:

    YILBAŞI GECESİ KORUNMASIZ SEKS YAPMA ORANI ARTIYOR…

    CİSED ‘in yaptığı araştırmalara göre yılbaşı gecesinden sonra istenmeyen gebeliklerin ve cinsel yolla bulaşan hastalıkların artış gösterdiğini söyleyen CİSED Onursal Başkanı Dr. Cem Keçe; “Aralık ve ocak ayında meydana gelen istenmeyen gebeliklerin normalden daha yüksek sayılara ulaşması, yaptığımız araştırmaların ortaya koyduğu bir kanıt olarak karşımıza çıkıyor. Her yılın ilk çeyreğinde görülen gebelik oranlarının yılbaşından sonra zirveye çıkması ve aynı şekilde, her yılın üçüncü çeyreğinde evlenmemiş kadınların hamile kalma oranlarının artması diğer bir kanıttır. İstenmeyen gebeliklerin haricinde, CİSEDolarak her yılın ilk çeyreğinde frengi, bel soğukluğu, herpes, klamidya ve trichomoniasis gibi birçok cinsel yolla bulaşan hastalığın tavan yaptığını da görüyoruz. Bunun yanı sıra, cinsel sağlık klinikleri ve hastanelerde yılın ilk çeyreğinde AİDS testlerinin yapılma oranının arttığını da görmekteyiz. Bu bulgular, aralık ve ocak aylarında diğer aylara göre daha az önlem alındığını göstermektedir.” dedi.

    YENİ YILA GİRMENİN HEYECANI HALKIMIZI YANLIŞ İŞLER YAPAMAYA TEŞVİK EDEBİLİYOR…

    Yeni yıla girmenin heyecanıyla çiftlerin vurdumduymaz bir ruh haline girebildiklerine dikkat çeken Dr. Keçe; “Kış tatilinde meydana gelen korunmasız seks neden bu zamanlarda zirveye çıkıyor? Çünkü belki de, insanlar yılbaşı tatili içinde çok daha neşeli ve stressiz oluyorlar. Belki de bu zaman zarfı insanların çok daha fazla hoşgörülü ve tutkulu olduğu bir zamandır. Ofis partileri, okul kutlamaları, festivaller, insanların daha çok birlikte olması, mevcut ilişkiler, eski sevgililerin bir araya gelmesi ya da yeni tanışmalar, kontrolsüz alkol ve uyuşturucu kullanımı gibi pek çok bahane ön plana çıkabiliyor. Aslında bu bulguların tek bir açıklaması olabilir; yüksek alkol ve uyuşturucu tüketimi, korunmasız ve riskli cinsel davranışlar. Aynı zamanda, sadece yılbaşı haftası içinde insanlara çok özel hazırlanmış cinsel aktivite içeren eğlenceler beklenmedik ve istenmeyen gebeliklere fırsat sunabiliyor. Eğer halkımız 2012 yılını sorunsuz ve şanslı olarak kapatmak istiyor ve yeni yıla sağlıklı ve mutlu bir şekilde girmek istiyorsa, kendilerine ve partnerlerine bir iyilik yapmalı, korunarak seks yapmalı, kontrolsüz alkol ve uyuşturucu kullanımından uzak durmalıdır. Aksi takdirde yeni yıl kâbusa dönüşebilir.” dedi.

  • Vajinismusa Tedavi

    Vajinismusa Tedavi

    Evli kadınların kabusu haline gelen vajinismus sorununun çözümü için hazırlanan cinsel terapi kitabı, evliliklerinde sorun yaşayan çiftlerin de biliçlenmesini sağlayacak.

    Türkiye’de cinsel hayatı olan her on kadından birinin kabusu haline gelen vajinismus sorunu tarihe karışacak. Halk arasında “Evli Bakirler” olarak da bilinen vajinismuslu kadınlar ve eşleri için yeni bir vajinismus tedavi kitabı çıktı. Vajinismusa son verebilmek için resimli cinsel terapi el kitabı olan Mühürlü Beden, Türkiye’nin en ünlü cinsel terapistlerinden biri olan Dr. Cem Keçe ve Jinekolog Dr. Yasemin Yıldız tarafından kaleme alındı. Cinsel bilgilenme ve kendi kendine yardım kitabı olan Mühürlü Beden’i kamuoyuna tanıtan ve tavsiye eden Psikoterapi ve Psikoterapistler Derneği (PSİKODER) terapistleri, vajinismus ve evli bakirelerle ilgili çiftlerin cinsel bilinçlenmesi ve farkındalığı için yararlanabilecekleri bilgileri gözden geçirdi.

    Bedeninizdeki mührü söküp atın!

    Vajinismus tedavilerindeki bilimsel ve farklı yaklaşımların önemine değinen PSİKODER Yönetim Kurulu Üyesi Psikoterapist Serap Güngör, “Evli olmanıza rağmen hala bakire misiniz? Evli ve mühürlü bir bedene mi sahipsiniz? Bir kaçınma ve erteleme durumu olan vajinismusla ilgili doğru bilinen yanlışları merak mı ediyorsunuz? Cinsellikle ilgili uydurmalar hayatınızı mı karartıyor? Vajinismus, ilk gece, cinsellik, evlilik ve yakın ilişkiler üzerine bilimsel gerçekleri ve önerileri ele alan bu kitabı okuduktan sonra hurafelerinizden kurtulacaksınız, partnerinizle olan iletişiminizden daha fazla keyif alacak ve bedeninizdeki mührü söküp atacaksınız. Çünkü evli bakire olmak artık kader değil” dedi.

    Cinsel bilgilendirme ve kendi kendine yardım kitabı niteliğinde

    Kamuoyunu bilgilendirmek için daha çok vajinismus tedavi kitabının yazılmasının önemine değinen PSİKODER Genel Sekreteri Psikoterapist Kemal Özcan ise, “Vajinismusun tanısından nedenlerine, tiplerinden tedavi seçeneklerine kadar, vajinismusla ilgili merak edilen her konuda, en bilimsel ve en güncel bilgileri aktaran kitap, vajinismus için cinsel bilgilenme ve kendi kendine yardım kitabı olarak, cinsel hayatı ebeveynlerinin ve toplumun değer yargılarının etkisinde, hatta kontrolü altında olan gençlere ve yetişkinlere bekledikleri yardım elini uzatıyor” değerlendirmesini yaptı.

     

    Vajinismus Nedir? Tecrübe ve deneyimlerimizle Vajinismusu yenelim

     

  • Kadınlarda cinsel isteksizlik

    Kadınlarda cinsel isteksizlik

    Cinsel istek kişinin bir partnerle ilişkiye girme arzusudur. Bununla birlikte bu arzuya, olası çekici cinsel partnere yönelik dikkatin olması, yazılı veya görsel erotik materyallere karşı ilgi, cinsel içerikli rüyalar veya fanteziler kurma, cinsel etkinlikle ilgili arzular da eşlik eder. Görme, tatma, dokunma, duyma, koklama , kişinin duygu ve düşünceleri gibi binlerce uyarı cinsel istek doğurur. Cinsel arzu fiziksel, bedensel (hormonal) problemi olmayan herkeste mevcuttur.

    Memorial Hastanesi Cinsel Sağlık Merkezi’nden kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Op. Dr. Dilek Uslu Erdoğru, kadında azalmış cinsel istek hakkında bilgi verdi ve tedavi yollarını anlattı:

    Azalmış cinsel istek bozuklukları, kadının cinselliği başlatmak ya da partnerinden gelen uyarıya cevap verecek ruh halinde olamaması durumudur.

    Cinsellikten keyif alamamak farklı nedenlere bağlı

    * Kadın cinsellikten keyif almaz, orgazm olacak kadar uyarılamazsa cinsel isteğinin düşük olacağı beklenen bir sonuçtur.
    * Bazen kadınlar kültürel, ahlaki veya dini sebeplerden ötürü cinsel dürtülerini baskılar.
    * Cinsel isteğin baskılanmasına yol açan en önemli nedenlerden biri, geçmişte kadının yaşadığı cinsel istismar veya tecavüz nedeniyle, cinsellikle beraber nahoş duyguların canlanmasıdır.
    * Kontrolünü kaybetme korkusu cinselliği baskılayan bir faktör.
    * Gebelik korkusu cinselliği baskılar. Bebek istemeyen çiftler eğer güvenli, etkin bir korunma yöntemi kullanmazlarsa bu sorun kadının cinsellikten uzaklaşmasına yol açar.
    * Yeterli derecede uyarılıp orgazm olmasına rağmen cinsel isteksizlik sorunu yaşayan kadınlar da vardır. Cinsellikten hoşlanmalarına rağmen cinsel birliktelik için istek duymazlar.

    Görev haline gelirse isteksizliğe neden olur
    Kadın istemediği halde partnerini memnun etmek için ilişkiye girerse, bundan zevk almayacaktır. Eğer kadında cinsel isteksizlik kronikleşirse, partneriyle ilişkisi mutlaka etkilenir.

    Cinsel isteksizlik kadınların yarısını etkileyen bir durum. Erişkin kadınların yüzde 43’ü cinsel isteksizlik yaşıyor ve bu nedenle kaygı duyuyor. Partnerlerinde ereksiyon yani sertleşme sorunu olan kadınların da yüzde 44’ünde cinsel istek azalması belirlenmiştir. Cinsel ilişki sırasında ağrıya neden olan vestibulodinya gibi rahatsızlıklar cinsellikten uzaklaşmaya sebep olabilir.

    Depresyon veya epilepsi tedavisinde kullanılan ilaçlar, doğum kontrol hapları libidoyu azaltır.
    Alkolün fazla tüketilmesi, cinsel istek üzerine olumsuz etkiye sahip.

    Cinsel organ ve üreme organlarına yapılan cerrahi girişimler sonrası kadınlarda vücut görünümünün değişmesi, üremeyle ilgili endişelerin doğması, cinsel istek bozukluklarına yol açabilir.

    Menopoz döneminde hormon seviyelerindeki düşüş, vajinal kuruluğa ve sonuç olarak cinsel ilişkide ağrıya sebep olarak ilişkiyi rahatsız hale sokar.

    Gebelik süresince ve emzirme dönemindeki hormonal değişiklikler, bu dönemdeki vücut değişiminin yarattığı olumsuz duygular, uykusuzluk ve yorgunluk, kadınlarda cinsel istek azalmasına yol açar.

    Hormon tedavileri etkili
    Menopoz sonrası cinsel fonksiyon bozukluğu olan kadınlarda androjenlerin (erkeklik hormonu) hormon destek tedavisine eklenmesiyle hayat kalitesinde ve cinsel bozuklukta anlamlı iyileşme meydana gelir. Fakat testosteron türevlerinin ses kalınlaşması, erkek tipi saç dökülmesine yol açabileceği unutulmamalı.

    Östrojen tedavisi lokal yolla vajinaya krem veya vajinal fitil formunda, sistemik olaraksa hap, flaster veya jel formlarında verilebilir. Sistemik östrojen verilen hastaların, kardiyak rahatsızlıklar ve meme kanseri açısından daha sıkı takipte olmaları gerekir. Rahimleri duran menopoz hastalarında östrojenlere ilave olarak progesteron tedavisi de endometriyum kanserini önlemek amacıyla verilmeli.”

    Dokunma egzersizleri faydalı oluyor
    Şeker, hipertansiyon ve koroner kalp hastalığı gibi kronik rahatsızlıkların düzenli diyet ve egzersizle kontrol altında tutulması, fazla kiloların verilmesi kişinin yaşam kalitesini ve genel sağlık durumu iyileştirir, cinsel isteği artırır.

    Kendi bedenini tanımayan, kendini sevmeyen bir kişinin cinsellikten zevk alması veya cinsel olarak istekli olması mümkün değil. Cinsel isteksizliği olan kadının öncelikle kendi vücudunu ve cinsel organlarını tanımasına yönelik egzersizlerle cinselliğini keşfetmesi önemli. Bundan sonraki aşamaysa nelerden hoşlandığını veya hoşlanmadığını eşiyle paylaşarak cinsel yaşamlarında iyileşmeyi sağlamak. Tedavide çiftelere verilen dokunma egzersizleri de duygulanımı ve cinselliği artırır. Kişinin haftada üç kez cinselliği düşünmesi, fanteziler kurarak cinsel ilgisinin artması sağlanırken, partneriyle yaşadığı güzel deneyimleri hatırlaması, cinselliğini yaşama arzusu uyandırır.

  • Cinsel isteksizliğin de nedeni kalp krizi

    Cinsel isteksizliğin de nedeni kalp krizi

    Her 100 kişiden 5’inde görülen uyku apnesi tedavi edilmezse kalp krizinden inmeye, diyabetten cinsel soğukluğa birçok hastalığı tetikleyebilir.

    İSTANBUL – Uyku Apne Sendromu; geceleri uyku sırasında üst hava yollarının daralması ya da tam tıkanması nedeniyle, nefes alıp vermenin bozulması sonucunda akciğerlere yeterince hava girememesine bağlı olarak dokulara yeterli oksijen iletilememesiyle karakterize bir hastalık. Uyku sırasında apne denilen nefes durmaları kanda oksijen miktarını düşürüyor, hem sistemik, hem de pulmoner hipertansiyona neden olacak sempatik deşarja neden oluyor. Ayrıca oksidatif stres denilen, vücuttaki tüm damarlarda damar sertliği yapacak bir dizi olayın başlamasına neden oluyor.Sendrom gündüz ve gece aşırı uyku eğilimi yaparak kişinin direksiyon başında veya işyerinde uyuklamasına ve dikkat dağınıklığına yol açarak sık trafik ile iş kazaları olmasına neden oluyor. Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Sadık Ardıç, Uyku Apne Sendromu’nun tedavi edilmediğinde yaşamı tehdit eden pek çok hastalığı da tetiklediğine dikkat çekerek, “Bu sendrom kalp krizinden inmeye, diyabetten obeziteye kadar birçok hastalığa davetiye çıkarabiliyor. Bu nedenle hastalığın tedavi edilmesi yaşamsal öneme sahip” diyor.

    ÜÇ TEMEL BELİRTİSİ VAR

    Şiddetli horlama, nefes durması, gündüz aşırı uyku hali… Doç. Dr. Sadık Ardıç, Uyku Apne Sendromu’nun en temel belirtisinin şiddetli horlama olduğuna dikkat çekiyor. Horlama daralmış hava yollarında vücudun aşırı çaba harcayarak nefes almaya çalışmasından kaynaklanıyor. Uykudan boğularak uyanma ve uykuda nefesin zaman zaman kesilmesi de diğer önemli belirtilerinden. Apneler gece boyunca onlarca kez tekrarlayabiliyor. Bu şekilde her gece birçok kez uyanan hastalar sık uyku bölünmeleri nedeniyle dinlendirici derin uyku evrelerine geçemiyor. Bunun sonucunda gündüz uyuklama hali ve çok çabuk uykuya dalma sorunundan da şikayet ediyor. Bunların yanı sıra sabahları gergin uyanma ve baş ağrıları, çabuk sinirlenme, unutkanlık, anksiyete, konsantrasyon bozukluğu ve cinsel yaşama karşı isteksiz görülebiliyor. Belirtilerden özellikle nefesin durması, horlama ve gündüz aşırı uyku hali varsa, bu durum hastada yüzde 90 olasılıkla Uyku Apnesi Sendromu olduğuna işaret ediyor. Kesin tanı ‘polisomnografi’ adı verilen uyku testi ile konuyor.

    UYKU APNESİ’NİN TETİKLEDİĞİ 7 HASTALIK

    Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Sadık Ardıç, Uyku Apne Sendromu’nun tedavi edilmediğinde uzun dönemde hangi hastalıklara yol açabileceğini şöyle sıralıyor:

    1. İnme: Oksidatif stres vücuttaki tüm damarlarda sertliğin gelişmesine neden oluyor. Bunun sonucunda da beyinde yaşamı tehdit eden dolaşım bozuklukları gelişiyor. Kişi ya yaşamını yitiriyor ya da hayatına felçli olarak devam ediyor.

    2. Kalp krizi: Yapılan araştırmalar kalp krizi geçiren hastaların yüzde 35-65’inde Uyku Apne Sendromu olduğunu tespit etti. Özellikle genç yaşta hayatını kaybeden ve ‘hiçbir yaşta hastalığı yoktu’ denilen hastaların çoğunun ölüm nedeni aslında Uyku Apne Sendromu oluyor.

    3. Yüksek tansiyon: Yapılan çalışmalar Uyku Apne Sendromu olan hastaların yarısından çoğunda hipertansiyon olduğunu ortaya koydu. Hastaların kan basıncı uykuda apnelere bağlı gelişen sempatik aktivitenin artışına, kan oksijen değerinin düşmesine bağlanıyor. Bu hastaların gece ve gün boyu tansiyonları yüksek olabiliyor. Bazı hastalar ise düzenli ilaç tedavisi almalarına rağmen yüksek tansiyonlarının kontrol altına alınamadığından şikayet ediyor. Bu hastaların kontrolünün Uyku Apne Sendromu tedavisinden sonra kolaylaştığı biliniyor.

    4. Pulmoner Hipertansiyon: Akciğer damarlarında sempatik aktivite artışı ve oksidatif stres nedeniyle damar cidarında yapı bozukluğu oluşup, tansiyonunun yükselmesi durumudur. Uyku Apne Sendromu tedavisi ile düzeliyor. Ancak tedavi olmayan hastalarda, tedavisi çok zor olan nefes darlığıyla kendisini gösteriyor.

    5. Diyabet: Apne sonrası gelişen uyku parçalanmaları ve oksidatif stres bir süre sonra insulin direnci gelişmesine neden olarak diyabet gelişimini kolaylaştırıyor. Bu durum tedavi edilmezse glikoz kontrolü ve insülin direncini kötü etkiliyor ve kan şekeri düzensizliğinin daha da artarak hastalığın ağırlaşmasına neden oluyor.6. Obezite: İştahı ve doyma isteğini düzenleyen hormonların mekanizmasının bozulmasına yol açarak obeziteye neden oluyor. Bu hormonların oranları değiştiğinde kişide önlenemez bir iştah artışı ortaya çıkıyor. Ayrıca gece uyku bölünmesi de kilo artışını kolaylaştıran bir başka önemli faktörü oluşturuyor.

    7. Erkeklerde empotans, kadınlarda cinsel isteksizlik: Libido kaybına neden olarak aynı zamanda cinsel yaşamı da olumsuz etkiliyor. Örneğin erkeklerde empotansa (iktidarsızlık) neden olurken, kadınlarda ise cinsel isteksizlik ve orgazm güçlüğüne yol açabiliyor. Uyku apnesinin cinsel ilişkide sorun yaratmasının diğer bir önemli nedeni, hastaların uykuya eğilimleri nedeniyle cinsel ilişkiyi sürdürememeleri.

    “TEDAVİDE BASINÇLI HAVA AVANTAJLI”

    Doç. Dr. Sadık Ardıç, Uyku Apnesi Sendromu’nda hangi tedavi yönteminin uygulanacağına hastalığa yol açan nedenler ve sorunun şiddeti göz önüne alınarak karar verildiğini söylüyor. Ardıç, Uyku Apnesi Sendromu için günümüzde birçok tedavi seçeneği olduğunu belirterek şu bilgileri veriyor:

    “Tedavi, tıkanıklığa yol açan nedenin ortadan kaldırılmasıyla sağlanıyor. Örneğin hasta eğer kiloluysa uzman eşliğinde diyet yaparak ideal kiloya ulaşması isteniyor. Ameliyat dışı yöntemler arasında en etkili tedavi ise burundan basınçla hava üfleyen ve hastanın yatarken yüzüne taktığı maske aracılığıyla etkili olan CPAP-BiPAP (devamlı pozitif basınçlı hava) cihazıdır. CPAP daralan hava yollarında basınçlı hava girmesini sağlayarak, kullanıldığı süre boyunca uyku Apne Sendromu’nu tedavi edebiliyor. Üst solunum yollarında tıkanıklığa neden olan daralmalar varsa, bunlar da operasyonla düzeltilebiliyor. Örneğin ileri derecede burun tıkanıklığı yapan burun etleri, radyofrekans yöntemiyle küçültülerek burundaki tıkanıklık ortadan kaldırılabiliyor.

  • Ülkemizde Her On Kadından Biri Vajinismus Sorunu Yaşıyor!

    Ülkemizde Her On Kadından Biri Vajinismus Sorunu Yaşıyor!

    CİSED GENEL SEKRETERİ PSİKOLOG SERAP GÜNGÖR: “EVLİ BAKİRE OLMAK ARTIK KADER DEĞİL!”

     Bir kaçınma ve erteleme durumu olan vajinismus, ülkemizde cinsel hayatı olan her on kadından birinin kabusu haline geldi. Halk arasında “Evli Bakirler” olarak da bilinen vajinismuslu kadınlar ve eşleri için yeni bir vajinismus tedavi kitabı çıktı: “Mühürlü Beden” Vajinismusa son verebilmek için resimli cinsel terapi el kitabıolan Mühürlü Beden; Türkiye’nin en ünlü cinsel terapistlerinden biri olan Dr. Cem KEÇE ve Jinekolog Dr. Yasemin YILDIZ tarafından, dostça ve yalın bir üslupla kaleme alındı. Cinsel bilgilenme ve kendi kendine yardım kitabı olanMühürlü Beden‘i kamuoyuna tanıtan ve tavsiye eden Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) cinsel terapistleri,vajinismus ve evli bakirelerle ilgili çiftlerin cinsel bilinçlenmesi ve farkındalığı için yararlanabilecekleri bilgileri gözden geçirdi…

    BEDENİNİZDEKİ MÜHRÜ SÖKÜP ATACAKSINIZ!

    Vajinismus tedavilerindeki bilimsel ve farklı yaklaşımların önemine değinen CİSED Genel Sekreteri Psikolog Serap Güngör; “Evli olmanıza rağmen hala bakire misiniz? Evli ve mühürlü bir bedene mi sahipsiniz? Bir kaçınma ve erteleme durumu olan vajinismusla ilgili doğru bilinen yanlışları merak mı ediyorsunuz? İlk gece ve kızlık zarına dair hurafeler veya cinsellikle ilgili uydurmalar hayatınızı mı karartıyor? Evlilik veya çift ilişkilerinizde sağlıklı ve mutlu bir şekilde seks yapabilmek ve korkmadan cinselliği arzulamak mı istiyorsunuz? Ağrı ve acı duymadan seks yapabilmek için neler mi vermezdiniz?Cinsel hayatınız kıpırtısını mı kaybetti? ‘Mühürlü Beden‘ adlı bu kitap sizin için yazıldı. Vajinismus, ilk gece, cinsellik, evlilik ve yakın ilişkiler üzerine bilimsel gerçekleri ve önerileri ele alan bu kitabı okuduktan sonra hurafelerinizden kurtulacaksınız, seksten, ilişkilerinizden ve partnerinizle olan iletişiminizden daha fazla keyif alacak ve bedeninizdeki mührü söküp atacaksınız. Çünkü evli bakire olmak artık kader değil!” dedi.

    CİNSEL BİLGİLENME VE KENDİ KENDİNE YARDIM KİTABI: “MÜHÜRLÜ BEDEN”

    Kamuoyunu bilgilendirmek için daha çok vajinismus tedavi kitabının yazılmasının önemine değinen CİSED Yönetim Kurulu Üyesi Psikolog Kemal Özcan; “Vajinismusun tanısından nedenlerine, tiplerinden tedavi seçeneklerine kadar, vajinismusla ilgili merak edilen her konuda, en bilimsel ve en güncel bilgileri aktaran Mühürlü Beden,vajinismus için cinsel bilgilenme ve kendi kendine yardım kitabı olarak, cinsel hayatı ebeveynlerinin ve toplumun değer yargılarının etkisinde, hatta kontrolü altında olan gençlere ve yetişkinlere bekledikleri yardım elini uzatıyor. Vajinismusla ilgili yaygın yanlış bilgileri düzeltmeyi, ilk gece ve kızlık zarı kanaması gibi sorunları kolayca aşmak için destek olmayı, korkmadan seks yapabilmek için en yeni cinsel terapi yöntemlerini anlatmayı amaçlayanMühürlü Beden kitabını, cinsellik ve ilişkiler konusunda kendini yeterli, iyi veya normal kabul edenler de dâhil olmak üzere herkese tavsiye ediyoruz. Çünkü bu kitaptan öğreneceğiniz çok şey var. Okuyunca bu tavsiyeye hak vereceksiniz.” dedi.