Etiket: Anne sütü

  • Anne Sütünü Artıran Kurabiye Tarifi

    Anne Sütünü Artıran Kurabiye Tarifi

    Yeni doğum yapmış annelerin en büyük problemlerinden biri de sütlerinin az gelmesidir.Anne sütünü çoğaltan kurabiye tarifi makalemizde yurtdışında oldukça popüler olan, anne sütünü artırmakta etkili bir kurabiyenin yapılışını anlattık.

    Malzemeler
    1,5 bardak kepekli un
    1,5 bardak+ 1 yemek kaşığı yulaf ezmesi
    1 tatlı kaşığı karbonat
    1 tatlı kaşığı tuz
    3/4 bardak( bir su bardağının dörtte üçü)fıstık ezmesi veya badem ezmesi
    Yarım su bardağı yumuşatılmış tereyağı
    1 su bardağı öğütülmüş keten tohumu
    1/3 (bardağın üçte biri su)
    3 kaşık toz maya
    1 tatlı kaşığı tarçın
    yarım su bardağı şeker+yarım su bardağı esmer şeker karışımı
    1 tatlı kaşığı vanilya
    2 büyük yumurta
    2 su bardağı çikolata
    1 su bardağı kıyılmış fındık.

    Anne Sütü Nasıl Artar?Çözüm Yolları İçin Tıklayınız

    Yapılışı
    Bir kasede un, karbonat, tarçın ve tuzu birleştirin.
    Ayrı bir kapta badem ezmesi, beyaz şeker, esmer şeker, maya öğütülmüş keten tohumu ve suyu mikserden geçip krem kıvamına getirin.
    İçine yumurtaları da ekleyip çırpmaya devam edin.
    Ununu yavaş yavaş ekleyin ve hamuru karıştırın.
    En son içine fındık, çikolata parçaları ve yulafı katın.
    Fırın tepsisine fırın kağıdını serin, yağlayın ve üzerine hazırlayıp yuvarlak kurabiye şeklini verdiğiniz kurabiye hamurlarını dizin
    12 dakika pişirin.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

  • Anne sütünün daha çok gelmesi için öneriler

    Anne sütünün daha çok gelmesi için öneriler

    Bebeklerin alması gereken tüm besinleri içeren, onları bulaşıcı hastalıklara karşı koruyan ve bağışıklık sisteminin güçlü olmasını sağlayan anne sütünün artırılması için bir dizi önerilerde bulunuluyor.

    İlk 4-6 ayda anne sütü, bebek için gerekli tüm besinleri içeriyor. Bu süre içinde anne sütüyle beraberinde başka bir gıda verilmesinin gereksiz olduğu belirtiliyor.

    Emzirme anne ile bebek arasındaki ilişki kalitesinin en yüksek seviyede olmasını sağlıyor, aynı zamanda psiko-sosyal ortamı yaratıyor. Anne sütü ile beslenen çocuklarda bulaşıcı hastalıklar daha seyrek görülüyor. Ayrıca araştırmalar, emzirmenin annede meme ve yumurtalık kanseri gelişme olasılığını azalttığını gösteriyor.

    Bebeklerin sağlıklı gelişmesi, büyümesi ve hastalıklardan en iyi şekilde korunması için anne sütü vermelisi öneriliyor. Uzmanların, anne sütünün yeterince gelmesi için önerileri şöyle:

    • Kendinizi psikolojik olarak emzirmeye hazırlamak, ayrıca emzirme eğitimi ile birlikte meme başının süt vermeye hazır hale getirilmesi için gerekli egzersizleri öğrenmek ve uygulamak için doğumdan önce mutlaka bir çocuk hekimine gitmelisiniz.

    • Sütünüzün gelmesini beklemeden ve kesinlikle şekerli su vermeden, bebeğinizi doğar doğmaz ilk yarım saat içinde mutlaka emzirmelisiniz.

    • Doğduğu andan itibaren istedikçe emzirilmelidir. Yenidoğan bebekler genellikle 8-10 öğün emmek isterler. Öğün sayısı daha sonra giderek azalır. Sık emzirme bol süt gelmesini sağladığı gibi, göğüslerin şişmesini ve acımasını da önler.

    • Emzirmeden önce veya sonra ticari mama, inek sütü ya da başka gıdaların verilmesi, bebeğin aldığı süt miktarını azaltır. Bu durum da daha az süt gelmesine neden olur. Bu tür ek gıdalara, bebek 4-6 aylık olmadan başlamamak gereklidir.

    • Başkaca sıvılar vermek için biberon kullanılmamalıdır, bebeğin meme emmesini tümüyle kesebilir. Biberonun gerektirdiği emme şekli meme emilmesinden daha farklı ve kolay olduğu için biberonu tercih etmelerine neden olabilir.

    • Anne bebeğini emzirdiği dönemde kendi beslenmesine de özel bir önem göstermelidir. Emziren anne, günde en az iki litre sıvı, en az iki bardak süt içmeli veya yoğurt ve peynir gibi süt ürünlerini yemelidir.

    • Protein gereksinimini karşılamak için kuru fasulye, nohut, mercimek gibi kuru baklagiller, et, tavuk, balık gibi yiyeceklerden her öğünde yemelidir.

    • Bol bol sebze ve meyve ihmal edilmemelidir.

    • Ayrıca sütünün az geldiği düşüncesinde olan annelerin şekerli gıdalardan (pekmez, bal, reçel gibi) daha fazla tüketmesi tıbben tam kanıtlanmış olmamakla birlikte faydalı olacaktır.

    • Emziren annenin ruhsal yönden desteklenmesi, huzurlu bir ortam sağlanması ve mutlu edilmesi de son derecede önemlidir.

    • Her emzirmede, bir önceki beslenmede en son verilmiş memeden başlanmalıdır.

    • Bebeğin emme gücüne bağlı olmakla birlikte her emzirme yaklaşık 20-30 dakika sürmelidir.

  • Bebeğin Yeterli Beslendiği Nasıl Anlaşılır?

    Bebeğin Yeterli Beslendiği Nasıl Anlaşılır?

    Bebeğin sütü yetip yetmeyeceği özellikle yeni ve ilk doğumunu yapmış annelerde kaygıya neden olur. Bebeğin yeterli süt içtiğini, yeterli beslenmediğini gösteren belirtiler vardır. Bunları bebeğinizde görüyorsanız, içiniz rahat olsun.
    Bebeğin Yeterli Beslendiği Nasıl Anlaşılır?

    -Günde 5-6 kez çişini yapar.
    -İdrarın rengi berrak, temiz ve kokusuzdur.
    -En geç 2 hafta içinde doğum kilosuna geri döner.
    -Dışkısı yumuşak ve sıvımsıdır. Günde 2-5 kez arası büyük tuvaletini yapar.
    Koyun pisliği gibi ufak, sert kaka parçaları yetersiz beslenme belirtileridir.
    -Ayda ortalama 500-800 gram alır.
    -1 günde 8-10 kez anne sütü alıyorsa
    -Bebeğiniz sağlıklı görünüyor, ten rengi iyi durumda, cildi sıkı, kilo alıyor, boyu uzuyor, baş çevresi gelişiyor ve hareketliyse bebeğiniz yeterli miktarda süt aldığına emin olabilirsiniz.

    Doğal Bebek Maması Nasıl Yapılır? yazımızı okumak için tıklayınız

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

  • Anne Sütünü Artıran Yiyecekler

    Anne Sütünü Artıran Yiyecekler

    Çoğu anne, özellikle bebeklerinin ilk doğduğu aylarda sütlerinin az gelmesinden şikayetçidirler. Anne sütünü artıran yiyecekler yazımız, sütü az olan annelere yardımcı olmak amacıyla hazırlanmıştır.
    Anne sütünü artıran yiyecekleri tüketerek kısa sürede göğüsleriniz sütle dolabilir, yavrunuzu gönül rahatlığı ile doyurabilirsiniz.

    Anne Sütünü Artıran Yiyecekler

    anne sütünü artıran yiyecekler
    anne sütünü artıran yiyecekler

    Havuç Ve Pancar
    Bu iki sebze anne sütünü artırmakta etkili olan beta karoten açısından oldukça zengindirler.
    Beta karoten yeni doğan bebeğin hızlı gelişiminde de önemli rol oynar.
    Ayrıca bu sebzeler emziren annenin mineral ihtiyacını karşılayıp, süt salınımını artırırlar.
    Katı meyve sıkıcağına 2 havuç ve 2 pancar atıp suyun sıkın.
    İçine biraz bal ilave edin.
    Bir kaç hafta boyunca günde iki kez bu suyu tüketin.
    Havuç ve pancardan oluşan salata da işinizi görecektir.

    anne sütünü artıran yiyecekler
    anne sütünü artıran yiyecekler

    Yulaf Ezmesi
    Yulaf ezmesi anne sütünü artıran sağlıklı bir besindir.
    Her şeyden önce bu yiyecek anne sütü eksikliğinin en büyük nedenlerinden olan demir eksikliğini tedavide iyi bir kaynaktır.
    Bu gıdanın ter önleyici ve bedeni gevşetici özellikleri de vardır.
    Her sabah kahvaltıda bir kase sütlü yulaf ezmesi tüketmek anne sütünü artırmanın en kolay yollarındandır.
    Yulafı direk yemek lezzetli gelmiyorsa, pastalarınıza, böreklerinize ekleyipte tüketebilirsiniz.

    anne sütünü artıran yiyecekler
    anne sütünü artıran yiyecekler

    Sarımsak
    Mükemmel bir galactagogue olan sarımsak süt bezlerini uyarır ve süt üretimini artırır.
    Yapılışı: üç diş sarımsağı rendeleyin.
    Bir bardak suya sarımsakları atın bu suyu cezvede güzelce kaynatın,
    suyun dörtte biri buharlaştığında üzerine bir bardak süt ekleyin ve tekrar kaynatın.
    Cezveyi ateşten alın, yarım tatlı kaşığı bal ekleyip, balı karışımda eritin,
    Ardından süzüp, için.
    Emzirme süreniz boyunca sabahları günde 1 kez tüketin.

    anne sütünü artıran yiyecekler
    anne sütünü artıran yiyecekler

    Çemen
    Çemen süt üreten bezleri uyarıcı etkisi ile bilinir.
    Bu bitki anne sütü üretimini artırmaya yardımcı fitoöstrojen içerir.
    Fitoöstrojen ter bezi aktivitesini uyarır, ter bezleri,
    memeye yakın olduğundan, bu işlem süt salgısını da gerçekleştirir.
    Yapılışı: Geceden bir bardak suya 1 yemek kaşığı çemen tohumuna atın.
    Sabahle bu su çemenli suyu birkaç dakika kaynatın.
    Süzgeçle süzüp, her sabah bunu için.
    Çay olarak tüketmek istemiyorsanız, çemeni vitamin tableti olarakta alabilirsiniz.
    Not:Diyabetik (şeker hastası) ve astım olanlar çemen tüketmemelidir.

    anne sütünü artıran yiyecekler
    anne sütünü artıran yiyecekler

    Tarçın
    Tarçın anne sütünü artıran yiyeceklerdendir.
    Ayrıca tarçının anne sütünün lezzetini arttırdığı da gözlemlenmiştir.
    Yapılışı: bir bardak sütün içine biraz tarçın tozu ve yarım tatlı kaşığı bal koyun.
    Yatmadan önce, bir, iki ay boyunca bunu içmeye devam edin.

    anne sütünü artıran yiyecekler
    anne sütünü artıran yiyecekler

    Rezene Tohumu
    Rezene tohumu da anne sütünü artıran yiyeceklerdendir.
    Bu bitki galactogogue adı verilen, vücudun daha fazla anne sütü üretmesine yardımcı olan madeyi içerir.
    Ayrıca, rezene tohumu sindirim sistemini düzenler ve küçük bebeklerde kolik ağrısını önlemeye yardımcı olur.
    Yapılışı: bir bardak sıcak suya 1 yemek kaşığı rezene tohumu atın.
    Üzerine örtüp, yarım saat demlenmesini bekleyin.
    Bu çayı günde 2 kez olmak üzere bir ay boyunca için.

    İlgili Konular:

    Anne Sütü Nasıl Artar?Çözüm Yolları İçin Tıklayınız

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

  • Bebek Mamalarında GDO Var Mı?

    Bebek Mamalarında GDO Var Mı?

    Bebeklerin ve çocukların sağlıklı gelişimi için doğru beslenmesi çok önemlidir.

    Besin alerjisi şikayeti yaşamayan çocukların her besini doğru ölçüde tüketmesi gerekmektedir.

    Bu besinlerin en önemlisi özellikle ilk 6 ay anne sütüdür. Eğer verilebiliyor ise 2 yıl boyunca anne sütü verilmelidir.

    İlk bir yılda doğru ve dengeli beslenme eğitimde başarı, bağışıklık mekanizmasının gelişimi, vücut kompozisyonunun doğru gelişimi, sağlıklı çalışma gücünü sağlarken, ilk bir yılda yanlış ve yetersiz beslenme, uzun dönemde şeker hastalığı, şişmanlık, kalp hastalığı, yüksek tansiyon ve yaşlanmanın hızlanmasına neden olmaktadır.

    Beslenme ile ilgili bilgi verilirken GDO’lu besinlerin ne olduğunu da atlamamak gerekmektedir.

    GDO Nedir diye sorduğumuzda en yalın tanımı ile ‘’Genetiği Değiştirilmiş Gıdalardır’’ diyebiliriz.

    Bu besinlerin özellikle çocukların tüketmesinde büyük sakınca olduğunu söylemek mümkündür.

    Son günlerde edinilen bir bilgi bebek sahibi ailelere şok yaşattı. Bakanlığın doğruladığı habere göre;
    Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın denetimleri sırasında ‘’Milupa Aptamil Sütlü Tahıl Karışımı’’ ürünün GDO içerdiğini tespit ettiklerini belirtti.

    Konu ile ilgili gazetecilerin sorularını yanıtlayan Eker, bir bebek mamasının toplatıldığı yönündeki haberlerle ilgili soru üzerine; Türkiye’de bebek mamalarında ve insan gıdalarında, insanların tükettiği hiçbir gıdada GDO’ya hiçbir şekilde izin vermediklerini belirtti.

    Milupa markası ise ürünlerinin yapılan analizler sonucunda GDO içermediğini ancak yine de Milupa Aptamil Sütlü Tahıl Karışımı ürünlerini toplattıklarını açıkladı. Bu tahıl karışımı mamanın da hepsinin GDO riski olmadığı sadece bir üretim serisininin toplatıldığı açıklanmıştır.

    Çocuklarımızı GDO’lu besinlerden uzak tutarken dikkat edilecek hususlar bulunmaktadır.

    Hastalarımızdan inek sütü alerjisi olan hastalar da doğal olarak milupa ürünü olduğu için sık sık telefonla ve internet yoluyla sorular gelmektedir. İnek sütü içermeyen bebek mamalarında GDO bulunmamaktadır. Bu nedenle ailelerin endişelenmesine gerek olmadığını vurgulamak istedik. Hastalarımız bu ürünleri tüketmeye devam edebilir.

  • Emziren Anne Diyeti 6 Aylıktan Sonrası

    Emziren Anne Diyeti 6 Aylıktan Sonrası

    Emziren Anne Diyeti 6 Aylıktan Sonrasında bildirilenlere uyarak kısa sürede zayıflayacak, fit bir görüntüye kavuşacaksınız.

    Hamilelikte alınan kilolar, kadınların en çok canını sıkan konulardandır. Kadınlar bir an önce genç kızlarındaki kilo ve görüntülerine kavuşmak, ruhsal ve bedensel olarak
    kendilerini iyi hissetmek isterler. Bunun içinde formüller ararlar.Emziren anne diyeti 6 Aylıktan Sonrası yazımızdakileri uygulayarak kısa sürede zayıflayacak, fit bir görüntüye kavuşacaksınız.
    Küçük bir not, bu diyeti yalnız, bebeği 6 aylık veya daha büyük olan anneler uygulayabilir.

    Emziren Anne Diyeti 6 Aylıktan Sonrası
    1-Sabah kalktığınızda, biri limonlu, diğeri sade su olmak üzere 2 bardak su için.Kahvaltı saatiniz saat 9 olmalı, kahvaltıyı geciktirmemelidir. Kahvaltınız, 1 haşlanmış yumurta, iki dilim kepek veya çavdar ekmeği, küçük bir domates, salatalık, bol yeşillikten oluşmalı.
    2-Çay içecekseniz, çayınız açık, şekersiz veya çok az şekerli olmalı.
    3- Yemeklerinizden en az yarım saat sonra 1 bardak su için.
    4- Kahvaltınızı yaptınız fakat doymadınız, o zaman size önerimiz 1 orta boy elma yiyin. Muzun tavsiye etmeyiz, muz bilindiği gibi lifli bir gıda değildir ve kabızlığa neden olabilir.
    5- Öğlen Yemeğinde ise az yağlı, az tuzlu sebze yemeği yiyin, veya aynı şekilde çorba da içebilirsiniz, tercih sizin. Ekmek olarak kepek veya çavdar ekmeği tüketin.
    6-Size şiddetle önerimiz sabahları yarım saaat-bir saat arası yürüyüş yapın, şayet yürüyüş yapamam çocuğu bırakıp çıkamam diye düşünüyorsanız, evdeki yürüyüş bandında yürümekte aynı işi görecektir.
    7- Bol su için. Günde 2 buçuk litre idealdir. Su alımının 4 litreyi geçmesini tavsiye etmeyiz.Su içmek zayıflamanıza yardımcı olmakla kalmaz, sütünüzünde artmasına sebep olur.
    8-Leslie sansone yapmanızda acayip kilo verdiriyor hem de eğlenceli bir şekilde. Fakat bu sporu bol su içerek desteklemek şart, kısa sürede farkı göreceksiniz:)
    9- Öğlen yemeğimizi yedik, suyumuzu içtik, bebeği uyuttuk, zaman bize kaldı:), o zaman size önerimiz mekik çekin.
    10- Günlük 2-4 litre arası su içmenizi daha önceden tavsiye etmiştik, size bir tavsiyemiz daha var bu konuda, suyunuza limon sıkın, ve limonlu su tüketin, bu kısa sürede zayıflamanıza yardımcı olacaktır.
    11-Açlık hissetiğinizde özellikle akşamlar yoğurt yiyin, size önerimiz bu yoğurda bir avuç dere otu ekleyin ve üstüne su için, 5 dakika içinde açlık falan kalmıyor:), hem dere otu anne sütünü artırmaktada etkili bir besindir.
    12-Pilav canımız çektiyse bulgur pilavını tercih edin, beyaz pirinç ve makarnadan kaçının.
    13-Şayet makarna yemeden duramam diyorsanız, makaranayı yağsız ve 1 tabak yerseniz, bu size 85 kalori getirecektir, bu kaloriyi de sporla yakabilirsiniz.
    14-Bulgur güzel süt yapan bir yiyecektir, bulgurun yanına dereotlu yoğurt yerseniz ideal bir seçim yapmış olursunuz.
    15-Tatlı olarak yalnızca sütlü tatlıları yiyin, şerbetli tatlılardan ve çikolatadan uzak durun.
    16-Su içeceğiniz sürahiye 1 çubuk tarçın atarsanız, bu şeker ihtiyacınızı karşılayarak tatlı krizlerini önleyecektir.
    17-Yine tatlı ihtiyacınızı karşılamak, ve düşük kalori kazanmak için bir bardak süte tarcın katın öyle için veya şekersiz nescafede şeker ihtiyacınızı bastıracaktır.
    18- Zayıflamakta çörek otu çok etkilidir, bu nedenle size önerimiz 1 kase yoğurda 1 tatlı kaşığı çörek otu ekleyin ve günlük diyetinizde bu yiyecek mutlaka olsun.
    19-Açlık krizleriniz tuttukça bunu yoğurt yiyerek veya elma yiyerek geçiştirmenizi tavsiye ederiz.
    20-Bir kase yoğurda yarım limon sıkarak tüketmekte, yağ yakımında çok etkili bir yöntemdir.
    21-Sabah kahvaltısında beyaz ekmek yasak, 2 dilim olmak üzere ya tam buğday ekmeği ya da kepek ekmek olacak.
    22- Hazır yoğurt yasak, ev yoğurdu yiyin, bir de yediğiniz yoğurt yağsız olsun.
    23-Öğünlerinizde bol salata yiyerek, fazladan ekmek yeme isteğinizi ortadan kaldırabilirsiniz. Yağsız salatanın kalorisi düşüktür, ve tok durmanıza yardımcı olur.
    24-Özellikle öğle ve akşam yemeğinizde mutlaka salata olsun.
    25-Günde 4 fincan rezene çayı için, bu içecek müthiş yağ yakıyor ve anne sütünü artırıyor.
    26-İp atlayın:), zevkli ve hızla kilo verdiren bir yöntemdir.
    27-Bu dönemde yeşilçay içmek pek tavsiye edilmiyor, emzirdiğimiz için yeşilçay çocuğu da geçip, çocukta huzursuzluk gerginlik yapabiliyormuş, bu nedenle bitkisel çay tercihimizi rezeneden yana kullanıyoruz.
    28-Akşam 8’den sonra yemek yasak yalnızca su içilecek.
    29-Bir litre suya 3 çubuk tarçın atın ve biraz zencefil koyup ve 10 dakika kaynatın, bu işlem hızla yağ yakmanızı sağlayacaktır.
    30- Bu bildirdiğimiz tavsiyelerden başka en azından yürüyüş yaparak, muhakkak spora devam edin.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

    emziren anne diyeti
    emziren anne diyeti

     

  • Anne Sütünü Arttıran Komposto

    Anne Sütünü Arttıran Komposto

    Anne sütünü arttıran komposto, Dr. Aytuğ Kolankaya ve Zehide Yetiş’in sunduğu sağlık programı ‘Doktorum’a konuk olan Beslenme ve Diyet uzmanı Dr. Gizem Keservuran, anne adaylarının en çok sıkıntılarından biri olan anne sütü nasıl arttırılır endişesine karşı “Anne sütünü arttıran komposto” tarifi verdi…

    Anne Sütünü Arttıran Komposto Tarifi Malzemeleri:

    * 1 litre içme suyu

    * 6 adet kara erik kurusu

    * 6 adet kara kayısı kurusu

    * 2 adet kuru incir

    * 2 avuç çekirdekli siyah üzüm

    * 2 avuç yaban mersini kurusu

    * 10 15 adet tatlı badem

    Hazırlanışı:

    Bütün malzemeler kaynatılıp içilir.

    Anne Sütü Yapan Komposto Nasıl Hazırlanır?

    Anne Sütünü Arttırıcı Doğal Formüller için tıklayınız!

    Üzüm suyu ve Anne sütü !

    Emzirmenin Yararları Nelerdir ?

  • Emzirmenin Yararları Nelerdir ?

    Emzirmenin Yararları Nelerdir ?

    Emzirme tek başına bebeğin değil, annenin de yararına. Çeşitli hastalıkların riskini düşürmekten doğum sonrası iyileşme sürecini hızlandırmaya kadar anneye sağladığı birçok yarar var.

    Anne sütü bebek için en önemli yaşam kaynağıdır. Bebek, anne sütü sayesinde beslenir ve bağışıklık sistemini kuvvetlendirir. Ancak bebeğin desteğe en fazla ihtiyacı olduğu bu aylar, anne için de çok önemlidir. Çünkü bu dönemde onun da vücudunda pek çok değişiklik yaşanır. Büyüyen göğüsleri, artan kiloları ya da değişen psikolojisi anneye zaman zaman zor anlar yaşatır.  Fakat bu dönemi en rahat atlatmanın yolu da yine emzirmekten geçer.
    1- Emzirmek, annenin psikolojik olarak rahatlamasını sağlar

    Yeni doğan bebeklerin sağlıklı gelişmeleri için ilk 6 ay sadece anne sütü önerilir. Emzirmenin doğumdan hemen sonra başlaması ve sık emzirmek süt yapımını kolaylaştırır. Annenin bebeği emzirmesi ile anne bebek arasındaki ilişki güçlenir.  Ayrıca annenin bebeği benimsemesi, bebeğin sağlıklı bir kişilik kazanması kolaylaşır.

    2- Emzirmek, meme, yumurtalık kanseri ve osteoporoz riskini düşürür

    Emzirmek, kadının meme kanserine yakalanma riskini büyük ölçüde düşürür. Emzirme sürecindeki düşük östrojen seviyesi ve meme hücrelerinde süt üretimi sırasında meydana gelen bir takım moleküler değişiklikler, bu hücreleri kanser gelişimine karşı daha dirençli hale getirir. Ayrıca emzirmek, yumurtalık kanseri oluşumunu da büyük ölçüde engeller. Yapılan araştırmalar 30 yaşından önce önce doğum yapan ve bir yıl ya da daha fazla süreyle bebeğini emziren kadınların yumurtalık kanserine yakalanma riskinde belirgin bir azalma olduğunu ortaya koymuştur. Kanser oluşumunu önlemesinin yanı sıra emziren annelerde osteoporoz (kemik erimesi) görülme sıklığı çok daha azdır.

    3- Emzirmek, doğum sonrasındaki iyileşme sürecini hızlandırır

    Emzirmenin en belirgin faydalarından bir diğeri de rahim kasılmalarını düzenlemesidir. Emzirmeyle birlikte vücut oksitosin hormonu salgılar. Oksitosin salgısı kan dolaşımı ile birlikte rahme ulaşarak kasılmaya neden olur. Bu sayede de doğum yapan annenin kanaması azalır. Kasılma sırasında adet sancısına benzer ağrılar hissedilir. Emziren annelerde kanama daha az olduğundan uzun dönemde kansızlığa bağlı halsizlik, çarpıntı ve çabuk yorulma gibi yakınmalar daha az görülür.

    4- Anne,  emzirerek gebelikte aldığı kiloları yakar

    Emziren annelerin salgıladığı sütteki enerjinin büyük bir kısmı yediklerinden karşılanır. Sağlıklı bir anne, günde ortalama 700-800 ml süt salgılar. Bunun için günlük kalori ihtiyacına ek olarak ortalama 750 kalori almaları gerekir. Bu miktarın 500 kalorisi annenin yediklerinden karşılanırken, 250 kalorisi gebelikte depolanan yağlardan karşılanır. Bu da emziren annelerin gebelik sırasında aldıkları fazla kiloların kaybına yol açar.

    5- Düzenli emziren bir kadın hamilelikten 10 hafta korunur

    Doğumdan sonra ilk cinsel ilişki annenin fiziksel ve psikolojik durumuna bağlıdır. Genellikle doğumdan 6 hafta sonra cinsel ilişkide bulunulabilir. Cinsel ilişki ile birlikte çiftlerde hamile kalma korkusu da başlar. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde emzirmenin gebelikten korunmada önemi büyüktür. Ancak bu etki, annenin beslenme durumuna, emzirme sıklığına ve bebeğe ek besin verilmesi gibi etkenlere bağlıdır. Doğumdan 6 aydan sonra veya annenin adet görmesi gibi durumlarda gebelik şansı artar. Tam korunma sürekli emziren kadınlarda 10 hafta için geçerlidir. Hiç emzirmeyen veya aralıklı emziren kadınlar ise doğum sonrası 3. haftada korunma yöntemlerini uygulamaya başlamalıdırlar.

  • Bebeğin bağışıklık sisteminin ilk bariyerinin cildi olduğunu biliyor muydunuz ?

    Bebeğin bağışıklık sisteminin ilk bariyerinin cildi olduğunu biliyor muydunuz ?

    Bebeğin bağışıklık sisteminin ilk bariyerinin cildi olduğunu biliyor muydunuz ? | 1 Bebek cildinin hayati rolü

    Cilt bariyerinin temel rollerinden biri, vücudu zehirli-zararlı, tahriş edici, alerjen maddeler gibi çevresel tehditlerden korumaya yardımcı olmaktır.

    Sağlıklı bir cilt, bebeğin bu çevresel tehditlere karşı ilk savunma hattıdır. Cildin en üst tabakası, vücudu korumaya yardımcı olur1,2; su, kimyasallar, mikroplar, aşırı sıcaklıklar, elektrik dalgaları ve ultraviyole ışınlar (UV) gibi çevresel tehditlere karşı kalkan görevi görür. Bu sayede sağlıklı bir cilt, vücudu ciltten girebilecek enfeksiyonlardan korumaya destek olur.

    Bebek cildi neden özel ilgiye ihtiyaç duyar ?

    Bebek cildi yetişkin cildinden farklıdır ve yaşamının ilk yılı boyunca gelişmeye/değişmeye devam eder.3 Bebek cildi yetişkin cildine göre daha ince, daha geçirgen ve daha hassastır.3,4 Bu nedenle çevresel tehditlere karşı daha korunmasızdır. Genetik özelliklerin yanı sıra, bebek cilt bakımında uygun ürünlerin kullanılmaması ve gerekli cilt bakım uygulamalarının yapılmaması cildin bariyer bütünlüğünün bozulmasına/hasar görmesine neden olabilir.

    Hasar görmüş cilt bariyeri alerjenlerin cildin alt tabakalarına geçmesine izin verir, böylece alerjik olmayan bir bebeği alerjiye yatkın hale getirebilir. Bu da bebeklerde atopik dermatit oluşumuna kadar ilerleyebilir.

    Bebeğin bağışıklık sisteminin ilk bariyeri olan hassas cilt bariyerini korumak için özel ürünler kullanmak gerekir

    Bebek cildine doğru şekilde bakım yapılması cilt bariyerinin hasara uğramasını engeller. Bu da ancak doğru bebek şampuanı ve bebek bakım ürünlerinin kullanımıyla gerçekleştirilebilir.

    Uzmanlar bebek şampuanı ve cilt bakım ürünlerinin sağlıklı cilt bariyerinin bütünlüğünü koruması konusunda hemfikirdirler. Doğumdan itibaren bebek cildine uygun ürünlerin doğru şekilde kullanılması bebeğin cilt bariyerini koruyarak atopik dermatit gelişme riskini azaltır.

    Benzil alkol, SLS, sabun, alkol ve alerjen içerikli ürünlerin bebek saç ve cilt bakımında kullanımından kaçınmak ve cildi düzenli olarak nemlendirmek bu uygulamaların arasında sayılabilir. Bebek cildi için özel olarak formüle edilmiş şampuan ve diğer ürünlerin güvenliği ve etkinliği klinik olarak kanıtlanmış olmalıdır.

    Pediatrik Dermatoloji Derneği Johnson’s® baby ürünlerini tavsiye eder.

    Johnson’s® baby ürünleri, bağışıklık sisteminin ilk bariyeri olan cildine özen gösterecek ve cilt bariyerini koruyacak şekilde formüle edilmiştir. Pediatrik Dermatoloji Derneği bebek saç ve cilt bakımında Johnson’s® baby ürünlerinin* kullanılmasını tavsiye ediyor.

    *Johnson’s® baby Şampuan, Yenidoğan Saç ve Vücut Şampuanı, Yağ, Parfümsüz Islak Mendil

    Referanslar:
    1.Hoath S, et al. Neonatal Skin Structure and Function. 2003
    2.Chiou Y, Blume-Peytavi U. Skin Pharmacology and Physiology. 2004
    3.Nikolovski J, et al. Journal of Investigative Dermatology. 2008
    4.Stamatas G, et al. Pediatric Dermatology. 2009
    5.Stamatas G, et al. Cosmetics & Toiletries. 2009

    Johnson’s Baby şampuan:

    Gerçek Göz Yakmayan® formülü gözler için saf su yumuşaklığındadır. Johnson’s baby şampuan yeni ve yumuşak formülü sayesinde saçın doğal nem dengesini korur ve saçta hiçbir kalıntı bırakmaz. Saçların ipeksi yumuşaklığını korur ve mis gibi kokmalarını sağlar. Bebeğinizin saçını temizlemek ve nemlendirmek için idealdir.

    Çocuklarda Cilt Problemleri
    – Çocuklarda egzama hangi nedenlerle ortaya çıkabilir?
    – Çocuklarda hangi cilt problemlerine daha sık rastlanır?
    – Çocuklarda mantar hangi nedenlerle olur?
    – Çocuğumda sürekli kaşıntı var, neden olabilir?
    – Çocuğumun cildi sürekli kızarıyor, sebep ne olabilir?
    – Çocuğumun cildinde döküntü var, neden olabilir?
    – Atopik egzama nedenleri nelerdir?
    – Çocuğumun cilt probleminin hangi hastalığa bağlı olduğunu nasıl anlarım?
    – Çocuklardaki hangi deri hastalıkları bulaşıcıdır?

  • Hamileyken Fazla Et  Kısırlığa, Az Karbonhidrat Şişmanlığa Sebep Oluyor !

    Hamileyken Fazla Et Kısırlığa, Az Karbonhidrat Şişmanlığa Sebep Oluyor !

    Hamilelik döneminde fazla miktarda kırmızı et tüketmek doğacak erkek çocukta sperm kalite sorunu, yetersiz düzeyde karbonhidrat tüketmek ise şişmanlık, şeker hastalığı gibi riskler yaşanması ihtimallerini artıyor. Bahçeci Sağlık Grubu doktorlarından Aile Hekimi Dr. Murat Berksoy hamilelik döneminde annenin aldığı besinlerin bebeğin ileriki hayatında ayrıca Alzheimer, kalp, şeker, infertilite gibi hastalılıklara sebep olabildiğini söyledi.

    Anne adaylarının hamilelik sürecindeki beslenmesi, bebeklerinin DNA’sında önemli değişiklikler oluşturduğu için tüm yaşamını olumsuz etkiliyor. Bahçeci Sağlık Grubu doktorlarından Aile Hekimi Dr. Murat Berksoy hamilelik süresinde yanlış beslenen, ağır metaller, kimyasal ve biyolojik toksinlere maruz kalan anne adayının bebeğinde, ileriki yaşlarda yüksek tansiyon, şeker, kalp-damar hastalığının yanısıra zeka geriliği, otizm ve davranış bozukluğu gibi sorunlar yaşanabileceğini söyledi.

    Ayrıca anne hamileyken çok fazla kırmızı et tüketirse, bebek erkek ise, bunun gelecekte sperm sayısını olumsuz yönde etkileyebileceğini söyleyen Dr. Berksoy, ‘’Çevresel kimyasal kirleticilerden PCB poliklorine bifeniller, dioksinler, kurşun, civa, bisfenol A ve perstisitler gibi endokrin bozucular çocuklarda işitme ve konuşma bozukluklarına, eğitimde başarısızlığın yanında gebelik sırasında benzer durumlara maruz kalındığında ise ileriki yıllarda bebeğin üreme sorunlarıyla karşılaşma olasılığını arttırmaktadır. Anne hamile iken çok kırmızı et tüketirse, bebek erkek ise, bu gelecekte sperm sayısını olumsuz yönde etkileyebilir. Hamileyken yetersiz düzeyde karbonhidrat tüketmek ise bebeğin genlerinde bazı unsurların değişmesine yol açıyor. Bu bebekler, yaşamlarının ileriki aşamalarında daha çok kilo alıyor. Yani anne adayı yetersiz karbonhidratlı bir beslenmeye geçerse, çocuğunun kilo alma riskini artırıyor. Anne karnındayken çocuk yetersiz beslenirse, çocuk ileride şişmanlık, şeker hastalığı gibi risklerle karşılaşabiliyor. Bu nedenle özellikle hamile kadınların beslenme ve yaşam tarzları konusunda daha bilinçli davranması gerekir’’ dedi.

    Anne Bebeğinin Genlerini Nasıl Etkiler?

    Uzmanların teorisine göre, anne karnında gelişimini sürdüren bebek, dünyaya geldiğinde karşılaşacağı ortama hazırlıklı olmaya çalışıyor ve DNA’sında buna göre değişiklikler oluyor. Dr. Murat Berksoy, karbonhidratı yetersiz bir ortamda gelişen bebeğin yeterli besin olmadığı varsayımıyla vücudunu depolamaya programladığını belirterek, şunları söyledi: ‘’ Daha önce hayvanlarda yapılan çalışmalarda da beslenmenin gen işlevlerinde değişiklik yaratabildiği belirlenmişti. Buna, Epigenetik değişim deniyor. Bu alana eğilen uzmanlar ise çevre ile genlerin nasıl bir etkileşim içinde olduğunu anlamaya çalışıyor. Annenin aldığı besinler ve diğer etkenler bebeğin hayatında Alzheimer, kalp, şeker, infertilite gibi hastalılıklara sebep olabiliyor. Çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin D vitamini, iyot, Omega 3, B12 vitamini, folik asit, A vitamini ve demir eksikliklerinin giderilmesi büyük önem taşıyor.’’

    Dr. Murat Berksoy Epigenetik değişimlerin kısmen de olsa yaşamın ilk dönemleri ile daha sonraki hastalıklar arasında bağlantı oluşturduğuna ilişkin önemli kanıtlar olduğunu belirterek, kadınların gelecek nesillerin sağlığını iyileştirebilmek için beslenme konusunda daha fazla desteğe ihtiyacı olduğunu sözlerine ekledi.

    Erkeklerde Kısırlık
    1. Erkeklerde kısırlık hangi sebeplerden olur?
    2. Erkeklerde kısırlık nasıl tedavi edilir?
    3. Erkeklerde kısırlık nasıl tespit edilir?
    4. Erkeklerde kısırlıktan nasıl emin olunur?
    5. Genetik faktörler erkeklerde kısırlığa neden olabilir mi?
    6. Erkeklerde kısırlığın nedeninin belirlenemediği durumlar nelerdir?
    7. Sigara kullanımı erkeklerde kısırlık riskini artırır mı?
    8. Erkeklerde kısırlığın yaş ile ilişkisi var mı?
    9. Alkol kullanımı erkeklerde kısırlık riskini artırır mı?