Etiket: anne adayları

  • İlham Veren Doğum Ekipleri İstanbul’da Buluşuyor!

    İlham Veren Doğum Ekipleri İstanbul’da Buluşuyor!

     

    PSİKO YAŞAM AKADEMİSİ

    1.ULUSLARARASI DOĞUM EKİPLERİ VE

    DOĞUM PSİKOLOJİSİ KONGRESİ

    PARENTHOOD FESTİVALİ 

    28-29-30 Haziran 2019 ‘da

    Harbiye Askeri Müze’ de

    İlham Veren Doğum Ekipleri İstanbul’da Buluşuyor!

     

    Doğuma gönül veren hemşire, ebe, kadın-doğum uzmanı, psikolog, fizyoterapist, aile hekimi, doğum destekçileri, ailelerimizi ve ilgilenen herkesi kongremize katılmaya davet ediyoruz.

     

    İlham Veren Doğum Ekipleri İstanbul'da Buluşuyor! | 1 

     

    Doğuma gönül veren değerli doğum çalışanları ve aileler;

     

    Doğum İçin Elele Derneği ve Psiko Yaşam Akademisi olarak, 1. Uluslararası Doğum Psikolojisi ve Doğum Ekipleri Kongremizin ilkini bu yıl 28-29-30 Haziran 2019’da gerçekleştiriyoruz. Doğum İçin Elele Derneği olarak, “Doğana, Doğurana, Doğuma ve Doğum Ekibine Saygı” temalı bir kongre gerçekleştirecek olmanın heyecanını taşıyoruz. Dünyada ilk defa hem doğum psikolojisini/doğum ekiplerini/ doğum işçilerini hem de aileleri bir araya getirecek olan bu ilk dünya kongresini İstanbul’da gerçekleştirmekten gurur duyuyoruz.

     

    Doğum travma değil şölen olsun diye yola çıktık. Doğumun içinde olan herkes; anne, baba, bebek, doktor, ebe, hemşire, doula (doğum destekçileri), doğum psikologları, doğuma hazırlık eğitmenleri, aileler… Doğum şekli ne olursa olsun doğum için el ele versin istedik.


    Her bir bebek bir sonraki kuşağın bir parçası olacağı için eğer doğumları herkes için huzurlu, bilinçli, güvenli, saygılı yaparsak geleceğimizi şimdiden farklı kurgularız diye düşündük.

     

    Dernek olarak bu misyonlarımızdan hareketle; kanıta dayalı bilgilerle doğum çalışanlarına farklı konferans ve kurslar ile yeni deneyimler sağlayan ve ayrıca bu alanda çalışan sağlık profesyonelleri ve ailelerin de deneyimlerini paylaşabilecekleri bir akış sunmayı hedefliyoruz.

     

    APPPAH ve ISPPM‘in eski ve yeni başkanları, ünlü psikologlar, doktorlar, ebeler, doulalar da en yeni konularıyla kongremizde yer alacaklar.
    Ailelerimizin, anne-baba adaylarının da katılımı kongremizi ayrıca renklendirecektir.

     

    İlham Veren Doğum Ekipleri İstanbul'da Buluşuyor! | 2

     


    I.ULUSLARARASI DOĞUM EKİPLERİ VE DOĞUM PSİKOLOJİSİ

    PARENTHOOD FESTİVAL

     

    Eş zamanlı gerçekleştirilecek olan birbirinden farklı ve değerli markalarla fuaye alanında kongre katılımcılarına ek olarak diğer davetlilerini ağırlamaya devam edecek.

    Alanında uzman kişilerce düzenlenecek
    seminer, demo- eğitimler, imza günleri ve alana yönelik daha birçok paylaşım Parenthood Festival dahilinde gerçekleşecek.

    Bu bağlamda, ebeveynlik sürecine hazırlanan, halihazırda ebeveynliği deneyimlemiş olan, anneler, babalar, büyükanneler, büyükbabalar, teyzeler, halalar, bu süreçte yer alan herkes festivale davetlidir.

    Doğum öncesinden başlayan serüvene, doğum anı, doğuma hazırlık süreçleri, ebeveynlik deneyimleri ile katkı sağlayarak yeni bir soluk getirmeyi hedefleyen festivalde, ebeveynler ve aileler birbirinden farklı seminer ve demo-eğitimlerle birleştirici bir deneyim alanına sahip olacaklardır.

     

  • Kış hamileleri bunlara dikkat etmeli

    Kış hamileleri bunlara dikkat etmeli

    Hamilelik süreci kış aylarına denk gelen anne adayları, bulaşıcı hastalık riski ile daha çok karşı karşıya kalıyor. Peki bu dönemde bağışıklık sisteminin güçlenmesi için nasıl önlemler alınmalı?

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Fırat Tülek, anne adaylarının kış sezonunu rahat geçirebilmesi için önerilerde bulundu. İşte o öneriler…

    Yeterli miktarda mandalina, ananas ve hurma tüketin

    Bol vitamin ve mineral içeren kış meyve ve sebzeleri, annenin ve dolayısıyla bebeğin sağlıklı beslenmesi ile gelişiminde büyük rol oynamaktadır. Kış aylarında günlük vitamin, protein, mineral ve karbonhidrat ihtiyacını karşılamak için her besin grubundan yeterli ve düzenli miktarda tüketilmesi gerekir. Bağışıklık sistemini destekleyerek bulaşıcı hastalıklara karşı savunma gücünü artıran özellikle mandalina, ananas, ahududu, hurma, kivi, limon, domates, avokado, üzüm gibi sebze ve meyveler ara öğünlerde tercih edilmelidir.

    2 kat kalsiyum ihtiyacı için balık tüketilmeli

    Gebelik süresince anneden bebeğe geçtiği için kalsiyum ihtiyacı, normalin iki katına çıkmaktadır. Bunun için balık yönünden oldukça zengin olan kış mevsiminde bol bol balık tüketilmesi önerilir.
    Gebelik süresince haftada en az 1 kez balık tüketimi uygundur. Balıktaki omega 3 yağ asitleri bebeğin beyin ve sinir sistemi gelişimi açısından önemlidir. Balıklar doğal olarak D vitamini içerir. Fazla miktarda ağır metal içerdiği için midye ve kılıçbalığı gibi derin su ürünlerinin tüketiminden uzak durulmalıdır. Gebelik döneminde tüketilebilecek en güvenli deniz ürünleri; hamsi, uskumru, istavrit, palamut gibi yüzeyde yaşayan balıklarıdır. Gebelik döneminde çiğ balık ve katkılı konservelerin tüketilmemesi önerilir. Balıkların kızartmadan çok buğulama veya ızgara da pişirilerek yenmesi önerilir.

    Süt ve şekersiz komposto ile sıvı alımını destekleyin

    Anne adayları bu dönemde bol sıvı almalı ve tuz tüketimini azaltmalıdır. Kış mevsiminde, susama hissi pek olmayabilir; ancak soğuk havalarda da vücut suyunu dengede tutabilmek için günde ortalama 2 litre su içilmesi gerekir. Sıvı alımını destelemek amacıyla süt, taze sıkılmış meyve suları ve komposto da içilebilir. Komposto içerisinde şeker oranı mümkün olduğunca azaltılmalıdır. Aksi takdirde kilo alımı hızlanabilir.

    Kirli hava bebeğe zarar verir

    Gribal enfeksiyonların arttığı kış aylarında, soğuk hava ve kapalı mekanlar da hastalığa davetiye çıkarmaktadır. Havalandırması yetersiz kapalı alanlar ve kalabalık ortamlar hem bulaşıcı hastalıkların daha kolay yayılmasına zemin hazırlayabilir hem de hava kirliliği yaratması açısından bebeğe zarar verebilir. Evlerin de sık sık havalandırılması gerekir. Yine evlerde kaloriferlerin kuruttuğu havanın nemlendirilmesi için tedbirler alınması faydalı olacaktır. Ayrıca anne adayları sigara içilen ortamlardan kesinlikle uzak durulmalıdır.

    Mantarı önlemek için pamuklu kıyafetler tercih edin

    ış mevsiminde anne adayları tek parça kalın kıyafetler yerine, kat kat pamuklu ve yumuşak yünlü giysiler tercih etmelidir. Aşırı terleme ve buna bağlı oluşabilecek mantar enfeksiyonlarını engellemek için sentetik giysiler giyilmemelidir. Özellikle hava geçirme özelliği olan giysiler tercih edilerek aşırı terlemekten kaçınılmalıdır. Ayakkabı seçimi de anne adayları için önemli bir konudur. Kar ve buz gibi kaygan zeminlere göre uygun ayakkabılar giyilmelidir. Topuklu ayakkabılar yerine; duruşu destekleyen düz, lastik tabanlı ve derin tırtıklı ayakkabılar tercih edilmelidir.

    Çatlayan cilt, enfeksiyonlara yol açabilir

    Hamilelik süresince cilt, daha hassas olduğu için daha çok bakıma ihtiyaç duyar. Soğuk havalarda yüz ve eller başta olmak üzere, cilt kuruyup çatlar ve bu çatlaklar da enfeksiyon riskini artırabilir. Bu nedenle, el ve yüz yıkamada soğuk su yerine, ılık su tercih edilmeli ve bol nemlendirici kullanılmalıdır. Her gün nemlendirici sürmeye özen gösterilmelidir.

    Öpüşme ve tokalaşmadan mümkün olduğunca uzak durun

    Kış aylarında grip, nezle, soğuk algınlıkları ve üst solunum yolu enfeksiyonları gibi bulaşıcı hastalıklar artış gösterir. Bunun için anne adayları aile bireyleri olsa dahi tokalaşmak ve öpüşmekten mümkün olduğunca kaçınmalıdır. Çünkü bu tür hastalıklar en çok tokalaşma, öpüşme, sarılma gibi yakın temas ile bulaşmaktadır. Anne adayları hamilelik süresi boyunca bu konuda kendisine her zamankinden daha fazla özen göstermelidir. Tokalaşmanın bir zarar vermeyeceği düşünülmemelidir. Enfeksiyonlar tokalaşma teması ile ellerine geçebilir. Ellerin mümkün olduğunca sık sık bol su ve sabun ile yıkanması gerekir.

    Her gün 1 saat açık havada yürüyün

    Anne adayları soğuk havayı bahane ederek kendisini eve kapatmamalıdır. Havanın soğumasıyla sürekli evin içinde hareketsiz kalmak kilo artışı ve dolaşım problemlerine neden olabilir. Kış aylarında güneşten daha az yararlanmakla birlikte, her gün bir saat açık hava yürüyüşü hem bedensel hem de psikolojik olarak anne adaylarının kendilerini daha iyi hissetmesini sağlayacaktır.

    Op. Dr. Fırat Tülek

  • Yumurta dondurma nedir?

    Yumurta dondurma nedir?

    Yumurta dondurma uygulaması, anne adaylarından en verimli çağlarında elde edilen yumurta hücrelerinin özel bir dondurma programı ile ileride kullanılmak üzere dondurulmasıdır. Kadınlarda kariyer planlaması, hayat şartları gibi faktörler yüzünden evlenme yaşının, bebek yapma planlarının daha ileri yaşlara ertelenmesine yol açar. Ancak anne adayların doğal yollarla ya da tüp bebek gibi yardımcı üreme yöntemleriyle hamile kalma şansı yaşın ilerlemesiyle beraber düşer. Bu olumsuz etkinin ortadan kalkması amacıyla, erken dönemde yumurtalıkların uyarılmasıyla elde edilen yumurta hücreleri uzun zamanlar aynı verimlilikte muhafaza etmek ve gereksinim duyulduğunda çözdürülerek kullanılmak için, yumurta dondurma uygulamasından yararlanılmaktadır. Bu şekilde anne adayları hangi yaşta hamile kalmak isterse, yumurtaların kalitesi ve yaşı dondurma uygulamasının gerçekleştiği zamanda olacaktır. Bu şekilde sağlıklı bir hamilelik sağlanacak ve bebeklerde sağlıklı olacaktır. Bknz : Yumurta Dondurma Nasıl Yapılır?

    Yumurta, insan vücudunda en büyük ve karmaşık bir yapıya sahip olan hücredir. Düşük ısılara karşı hassas bir yapı gösterir. Daha evvel yapılmış olan çalışmalarda olgunlaşmamış yumurtalar dondurulurken, günümüzde olgunlaşmış yumurtaların dondurulması ile, bunların daha dayanıklı olduğu anlaşılmıştır. Yumurta dondurma uygulaması kadının üreme yetisini muhafaza eden bir uygulamadır.

    Yumurta dondurma işlemi nasıl uygulanır?

    Adet döngüsü içinde anne adayının yumurtalıkları, hormonlu ilaçlarla uyarılır. Yumurtalıklardan ultrasonografi ile ve yumurta toplama iğnesiyle yumurtalar toplanır. Toplanmış olan yumurtalar özel kimyasal solüsyonlarda belli bir süre bekletilir. Daha sonra ise -196 derecede sıvı azot içeren yapılarda dondurulur ve bekletilir. Vitrifikasyon tekniği ile uygulanan yumurta dondurma yöntemi, başarılı bir şekilde yapılır. Bu teknik hızlı dondurma prensibi ile uygulanır. Bunun hızlı yapılmasındaki önem ise, dondurma uygulaması esnasında yumurtaların hasar görmesine sebep olabilecek buz kristallerinin meydana gelmesinin önlenmesidir. Vitrifikasyon tekniği ile dondurulmuş olan yumurtalar, çözündüğünde % 90-100 oranında canlılık sağlanmaktadır. Canlı olarak çözdürülen yumurtalar, baba adayından elde edilen spermlerle mikro enjeksiyonla döllendirilir. Bu embriyolar daha sonra anne adayının rahmine aktarılarak, hamilelik elde edilir.

    Yumurta dondurma işlemi kimlere uygulanan bir yöntemdir?

    Kanser tedavisine başlayacak olan anne adaylarına uygulanabilir. Kanser tedavileri gören kemoterapi ve radyoterapi uygulamaları kadının yumurtalıklarının kalıcı olarak zarar görmesine sebep olabilir. Bu tedavileri gören anne adayları tedavi ardından hamile kalamamaktadır. Tedaviden önce dondurulan yumurtalar ya da yumurtalık dokusu ile, kadının daha sonradan bebek sahibi olabilme yetisi saklanır.

    Erken menopoz ihtimali olan kadınlara uygulanabilir. Özellikle ailesinde erken yaşta menopoza girmiş akrabaları olan anne adaylarının kendisi de erken yaşta menopoza girme ihtimali taşır. Bu sebeple kadınların doğurganlık yeteneklerinin ileri yaşlara taşınmasını sağlamak için yumurta dondurma uygulaması yapılabilir.

    Yumurtalık rezervi azalan kadınlara uygulanabilir. Her kadın doğduğunda belirli bir yumurta rezervi ile dünyaya gelir. Bu rezerv her ay yaşanan adet dönemlerinde belirli bir oranda azalır. Özellikle 35 yaşla beraber, kadının doğal yollarla hamile kalma ihtimali git gide azalır. Bunun sebebi yumurtalık rezervleri azalmış ve yumurtaların kalitesinin düşmesidir. Bu durumda evliliğini ve hamile kalmayı ileri bir yaşa aktarmış olan kadınların ileri yaşlarında gebe kalmasını sağlayabilecek yumurta toplama işlemi uygulanabilir.

    Yumurtalıkların alınmasını gerektirecek operasyonlardan önce de uygulanabilir. Anne adayları yumurtalıklarını etkileyecek hastalıklar sebebiyle cerrahi müdahale görecek ise, ileride bebek sahibi olmalarını sağlayacak yumurta dondurma uygulaması yaptırmaları önerilir. Rahmin alınmadığı, yalnızca yumurtalıkların alınmasını gerektirecek müdahaleler, bebek sahibi olmaya engel teşkil etmemelidir.

    Tüp bebek tedavisi esnasında: Tüp bebek tedavisi esnasında anne adayından elde edilmiş olan yumurta hücrelerine karşılık, baba adayından sperm elde edilemediği durumlarda yumurtalar dondurulabilir. Bunlar daha sonra sperm elde edilince tekrar kullanılabilir.

    Yumurta dondurma işlemi hangi yaşlarda yapılmalıdır?

    Kadının yumurtlayabildiği her yaşta,yumurta dondurma işlemi yapılabilir. Ancak bunun için en uygun yaşların 35 yaşından önce olduğu bilinen bir durumdur. Çünkü bu yaşlara kadar yumurta hücreleri sağlıklı ve istenen kalitede olur. Bu yaşlardan sonra elde edilen yumurtalar ise, sağlıklı bir hamilelik sağlanması için yeterli olmaz. Ancak kimi zaman zorunluluktan dolayı bu yaşlardan sonra da yumurta dondurma işlemi uygulanabilir.

    Yumurta dondurma işlemi ardından yumurtalar ne kadar süre bekletilebilir?

    Dondurulmuş olan yumurtalar için belirli bir bekleme süresi yoktur. Yumurtalar gereksinim duyulduğu zaman çözdürülerek hamilelik elde edilmesi için kullanılabilir. Hatta dondurma uygulaması esnasında gruplar halinde işlem yapılarak, farklı zamanlarda hamilelik sağlanması için kullanılabilir.

    Yumurta dondurma uygulamasının başarısız olmasına yol açacak etkenler nelerdir?

    Bu işlemin başarıya ulaşmasını sağlayacak en önemli faktör, çözülmek üzere dondurulan yumurtaların canlılığını kaybetmesidir. Yumurta hücresi insan vücudundaki en büyük hücredir. Yapısında oldukça fazla oranda su bulunmaktadır. Dondurma esnasında yumurtanın içindeki suyun buz kristallerine dönüşmesi, yumurtanın hasar görmesine yol açar. Bu yumurtalar çözdürüldükten sonra döllenme şansı bırakmaz. Fakat bu olumsuz etki yumurta dondurma uygulamasında kullanılmaya başlayan vitrifikasyon tekniği ile aşılmıştır. Bunun yanında döllenme esnasında uygulanan yöntemlerde bu başarıya katkı sağlamaktadır. Dondurulan yumurtaların çevresinde yer alan zona pellucida ismi verilen kabuğun sertleşmesi spermin döllenme esnasında yumurtaya girişine mani olur. Bu güçlüğün aşılması için, spermin yumurtaya doğrudan olarak enjekte edildiği ICSI yöntemi kullanılmaya başlanmıştır. Bu yöntemler sayesinde yumurta dondurma uygulaması ardından elde edilen hamileliklerde artış meydana gelmiştir. Bu hamileliklerde doğumsal anomali bildirilmediği,  kadınların doğurganlık yaşı daha ileri yaşlara kadar ilerletilmiştir.

    Yumurta dondurma işleminde başarı oranı nedir?

    Yumurta dondurma uygulaması anne adaylarında yumurtalık yumurta rezervi olduğu her yaşta uygulanabilen bir tekniktir. Bu uygulamanın her geçen gün daha fazla rağbet görmesi ve gereksinim duyanların artması sebebiyle, teknolojik çalışmalar yapılarak geliştirilmesine çalışılmaktadır. Dondurma uygulamasının vitrifikasyon tekniği ile uygulanmaya başlanmasından sonra, başarı oranları giderek yükselmeye başlamıştır. Bu şekilde yumurtalardaki canlılık oranı fazlalaşmıştır. Yumurtaların mikro enjeksiyon tekniği ile spermlerle buluşturulması da başarıya katkı yapan uygulamalar içine girmiştir. Bugün, yumurta toplama işleminin başarı oranları, tüp bebek tedavisinde elde edilen başarı oranlarıyla aynı seviyeye gelmiştir. Elde edilen başarı oranları % 35-50 arasında değişmektedir.