Etiket: ada çayı

  • 3 Adımda Ada Çayıyla Göğüs Büyütme: Doğal ve Etkili Bir Yöntem

    3 Adımda Ada Çayıyla Göğüs Büyütme: Doğal ve Etkili Bir Yöntem

    Ada çayıyla göğüs büyütme hakkında bilgi alın. Etkili tarifler ve dikkat edilmesi gerekenler için tıklayın. Doğal güzelliğinizi keşfedin!

    3 Adımda Ada Çayıyla Göğüs Büyütme Nasıl Yapılır?

    Bugün sizlere doğal bir yöntemle, adeta annenin doğal bir sırrı olan ada çayını tanıtacağım. Ada çayıyla göğüs büyütme konusunda son derece etkili bir doğal çözümdür. Doğadan gelen bu mucizevi bitki, göğüs dokularını besler ve büyümesine yardımcı olur. Peki, ada çayını nasıl kullanabilir ve bu doğal yöntemle nasıl sonuçlar elde edebilirsiniz? İşte adım adım tarifimiz:

    Ada Çayıyla Göğüs Büyütme
    Ada Çayıyla Göğüs Büyütme

    Malzemeler:

    • Yarım çay bardağı kuru ada çayı yaprakları
    • 1 litre kaynar su
    • Bal veya limon (isteğe bağlı)

    Yapılışı:

    1. Bir çaydanlığa yarım çay bardağı ada çayı yapraklarını koyun.
    2. Üzerine 1 litre kaynar suyu ekleyin.
    3. Karışımı kısık ateşte 10 dakika boyunca demleyin. Ardından ocaktan alın.
    4. Demlenmiş çayı süzerek temiz bir kaba alın.

    Nasıl Kullanılır:

    1. Ada çayını her gün düzenli olarak içmek en iyi sonuçları elde etmenizi sağlar. Sabahları veya akşamları tercih edebilirsiniz.
    2. Çayınıza tat vermek isterseniz, bir tatlı kaşığı bal veya bir dilim limon ekleyebilirsiniz. Bu, çayınızın tadını iyileştirecektir.
    3. Ada çayını içerken dikkat etmeniz gereken en önemli şey ölçülü tüketmektir. Fazla miktarda tüketmek istenmeyen sonuçlara yol açabilir.

    Dikkat Edilmesi Gerekenler:

    • Hamileler ve emziren anneler, ada çayı tüketmeden önce doktorlarına danışmalıdır.
    • Aşırıya kaçmamak önemlidir. Günlük önerilen miktarın üzerinde ada çayı içmek istenmeyen etkilere neden olabilir.
    • Ada çayı, birkaç hafta veya aylar içinde sonuç verir. Sabırlı olun ve düzenli olarak kullanın.

    Unutmayın, doğal yöntemler her bireyde farklı sonuçlar doğurabilir. Bu tarif, genel bir rehberlik sunar ve her bireyin kendi vücuduna uygunluğunu belirlemek için dikkatli olmasını önerir.

    Umarız bu ada çayı tarifi sizin için faydalı olur. Doğal yöntemlerle sağlık ve güzellik arayışınızda, doğanın sunduğu bu mucizevi bitkiden destek alabilirsiniz. Sağlıklı günler dileriz!

    Oku: Doğal göğüs büyütme denendi %100 işe yarıyor

  • H3N2 virüsünü bitki çayları ile yenin…

    H3N2 virüsünü bitki çayları ile yenin…

    “H3N2 virüsü olarak belirlenen grip hastalığını yenmek için bitki çaylarından faydalanın”

    Çok sayıda insanı yataklara düşürüp ateş ve halsizliğe neden olan H3N2 virüsü mevsimsel grip hastalığı olarak biliniyor. Virüs, girdiği vücudu mikroplara karşı savunmasız halde bırakıyor. Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi ve Fitoterapi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erdem Yeşilada, antibiyotik kullanmadan H3N2 virüsünü yenmek için adaçayı, ıhlamur, zencefil, karabiber ve karanfil çaylarının tüketilmesinin yararlı olacağını belirtiyor.

    Hastanelerin dolup taşmasına neden olan H3N2 virüsüne karşı bitkilerin gücünden faydalanılması gerektiğini belirten Prof. Dr. Erdem Yeşilada, “Doğal 5 savaşçı yardımıyla H3N2 virüsünü yenebilirsiniz. ” diyor.

    Ihlamur
    Grip denilince ilk olarak aklımıza gelen bitkilerden biri de “ıhlamur” dur. Yapılan çalışmalarda ıhlamur içerisindeki bileşenlerden bazılarının (flavonoit) iltihap giderici ve ağrı kesici etki gösterirken, bazı bileşenlerin (müsilaj) de boğazı yumuşatması neticesi boğazda tahrişi önlediği ve bu suretle soğuk algınlığı şikayetlerinin hafifletilmesinde tedaviye yardımcı olduğu görülmüştür.
    Adaçayı
    Ağız ve boğaz iltihaplarında etkili olduğu bilinen bir başka bitki ise “adaçayı”dır. Özellikle bitkinin içerdiği uçucu bileşenlerin ağız ve boğaz iltihaplarında (farenjit, jinjivit gibi) yararlı olduğu bilinmektedir. Dolayısıyla çay şeklinde (kesinlikle kaynatılmadan) adaçayı ile hazırlanan gargaranın bu amaçla kullanılması önerilmektedir.
    Zencefil
    Soğuk algınlığı ve gribin önlenmesi ve tedavisinde yararlı olacak bu iki bitkinin yanı sıra zencefil rizomlarının yararları, beklenen etkinin desteklenmesi bakımından önemlidir. Bilimsel çalışmalar zencefil içerisindeki bazı bileşenlerin (gingerol, şogaol) kuvvetli iltihap giderici etkisi bulunduğunu ortaya koymaktadır.
    Karanfil
    İçerisinde bulunan uçucu özellikteki öjenol, ağız ve boğaz mukozası yangılarında yangı giderici; bakteri, mikromantar veya virüslerin yol açtığı ağız ve boğaz enfeksiyonlarında antiseptik olarak ve ağrı hissini hafifletici etkisi söz konusudur. Bu nedenle, özellikle öjenol taşıyan Seylan tarçını kabuğu ile birlikte mikroorganizmalar üzerinde etkisi nedeniyle soğuk algınlığında çay olarak içilmesi ya da yoğun derişimli çayının (%5-10) gargara olarak uygulanması yararlıdır. Yapılan bilimsel çalışmalarda uçucu yağının antibiyotiklerin etkinliğini artırdığı gösterilmiştir.
    Karabiber
    Top ve toz formlarındaki karabiber meyveleri ile hazırlanan çayın gargara şeklinde boğaz enfeksiyonlarında yararlı olduğu bilinmektedir. Bilhassa boğazda soğuk algınlığı belirtilerinin ilk hissedildiği süreçte uygulanması durumunda daha etkili olabilmektedir. Ayrıca yürütülen çalışmalarda bağışıklık sistemini düzenleyici, yangıyı ve spazmları giderici, kanserleşmeyi önleyici etkileri bildirilmektedir. Karabiber meyvesinin bileşenlerinden biri olan piperinin biyolojik etkileri son yıllarda dikkat çekmektedir.

    Turşu kurun, boza ve kelle-paça çorbası için’

    H3N2 virüsü Türkiye’de son 1 ayda nüfusun %2’sini enfekte etti. Hastalık ağır seyrediyor, uzun sürüyor ve yakaladığını adeta ‘paçavraya’ çeviriyor. Peki gripten korunmak, yakalandığında bir an önce iyileşmek için neler yapılmalı? Fitoterapist Dr. Ümit Aktaş, “Kilit nokta vücut direncini güçlendirmek” diyor.

    Son günlerde, halk arasında ‘paçavra’ hastalığı olarak da bilinen grip nedeniyle hastanelerin yolunu tutanların sayısında ciddi artış var. Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, bir ayda toplumun %2’sini etkileyen H3N2 virüsünün yeni bir virüs olmadığını, bu nedenle de bir salgın beklenmediğini açıkladı ancak herkes hastalıktan korunmanın yollarını arıyor.

    Aşırı derecede halsizlik, yorgunluk ve kırgınlık yapan hastalık; ateş, öksürük, burun tıkanıklığı gibi belirtilerle seyrediyor ve uzun sürüyor. Sadece gripte değil, tüm hastalıklarda tedavilerin daha pahalı ve zahmetli olduğu göz önünde bulundurulduğunda koruyucu yöntemlerin önemi kendiliğinden ortaya çıkıyor. Fitoterapist Dr. Ümit Aktaş da bu noktaya parmak basıyor. Buradaki en önemli kuralın güçlü bağışıklık sistemi olduğunu vurgulayan Dr. Aktaş’ın söyledikleri: “Bağışıklık sistemi vücudumuzu hastalıklara karşı koruyan ve savunan ordumuz gibidir. Üstelik sanıldığı gibi sadece mikroplara karşı korumuyor, iç ve dış tüm sağlık bozucu ajanlara karşı koruyor. Her gün karşılaştığımız ve vücudumuzda meydana gelen onca hastalık etkenine rağmen hastalanmadan sağlıklı yaşamamızı bağışıklık sistemimize borçluyuz, bağışıklık sistemimiz olmasaydı, yaşamamız mümkün olmazdı.”

    Fakat bağışıklık sistemi her zaman başarılı olamıyor ve insanlar hastalanıyor. Bu hastalıklardan biri de özellikle kış aylarında artış gösteren ve salgın korkusu yaratan grip. Sadece grip salgını dönemlerinde korunmaya çalışmanın yanlış olduğunu söyleyen ve “Hayatın her döneminde bağışıklık sistemini güçlü ve dengeli tutmak gerek. Bunun için öncelikle genel tedbirleri almak önemli” diyen Dr. Aktaş, güçlü bir savunma sistemine sahip olmak için önerilerini şöyle sıralıyor:

    GÜÇLÜ BAĞIŞIKLIĞIN ALTIN KURALLARI
    1. Sigara içmeyin.
    2. Alkol kullanmayın.
    3. Günde 40 dakika egzersiz yapın. Ağır egzersiz değil, yürüyün.
    4. İşlenmiş gıdaları hayatınızdan çıkarın, doğal gıdalarla beslenin.
    5. Şekeri hayatınızdan çıkarın, bağışıklık sisteminizi zehirliyor.
    6. Hazır mayalardan uzak durun, vücudunuz hazır mayaları sindiremiyor, ekşi mayaya dönüş yapın.
    7. Probiyotiklerinizi takviye edin. Bunun için fermente gıdalarla beslenin, ev yoğurdu yapın, turşu kurun, boza için.
    8. Bunlarla birlikte bağışıklık sisteminizi güçlendiren bitki çayları içebilirsiniz.

    BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ DESTEKLEYEN BİTKİ ÇAYI
    • 1 tatlı kaşığı yeşil çay,
    • 1 tatlı kaşığı ekinezya,
    • 1 tatlı kaşığı ıhlamur,
    • 250 cc. kaynar su.
    Bunları kapaklı bir porselen fincanda yaklaşık 30 dakika demleyip için.

    Grip olduktan sonra kısa sürede iyileşmek için yapılması gerekenler neler? Dr. Ümit Aktaş’ın doktorun önereceği tıbbi tedaviye ek olarak iyileşmeyi hızlandıracak ve bir an önce normal hayata dönmeyi kolaylaştıracak önerileri ise şunlar:

    “GRİPSENİZ BOL BOL KELLE-PAÇA VE İŞKEMBE ÇORBASI İÇİN”

    • Mutlaka istirahat edin.
    • Bol miktarda sıvı tüketin.
    • Bulunduğunuz mekânı sık sık havalandırın.
    • İçeceğiniz çorbalar iyileşmenizde son derece etkili olacaktır: Bol bol kelle paça, işkembe ve tarhana çorbası için. Bunlar, bağışıklığınızı destekleyen fermente gıda içeren çorbalardır.
    • Kapari turşusunu bolca tüketin. Kapari antiviraldir, virüsleri öldürür.
    Aşağıdaki çayı taze olarak hazırlayıp her gün en az 5 fincan için. Sizi rahatlattığını göreceksiniz.

    ŞİKAYETLERİ AZALTAN GRİP ÇAYI
    • Limon kabuğu,
    • 1 tatlı kaşığı adaçayı,
    • 1 tatlı kaşığı zencefil,
    • 250 cc. kaynar su,
    Dr. Ümit Aktaş, grip çayının da bitkilerin etken maddelerinden daha fazla yararlanmak için kapaklı ve porselen fincanda demlenerek içilmesini tavsiye ediyor.