Kategori: Diyet

  • General Motors Diyeti “GM Diyeti Nasıl Yapılır?”

    General Motors Diyeti “GM Diyeti Nasıl Yapılır?”

    General Motors Diyeti o kadar şaşırtıcı sonuçlar veriyor ki, deneyenler birkaç ayda bir tekrar yapıyor.

    GM diyeti, belirli gıdaların belirli günlerde tüketilmesini içeren 7 günlük bir kilo verme planı. 7 gün içinde kilonuzu düşürmenize, vücudunuzu temizlemenize yardımcı olacak bu benzersiz diyetin henüz sağlıksız bir tarafı görülmedi.

    Bu plan, bir seferde bir hafta süreyle kullanılmak üzere tasarlanmıştır ve uzun süre kullanılamaz. GM diyeti vücudunuzun şeklini değiştirecek ve sonuçları sizi heyecanlandıracak.

    Kilo kontrolünü sağlamak için birkaç ayda bir uygulayabileceğiniz bu haftalık diyetten mümkün olan en iyi sonucu almak için doktorunuza ya da diyetisyeninize danışmanızda fayda var.

    General Motors Diyeti "GM Diyeti Nasıl Yapılır?"
    General Motors Diyeti “GM Diyeti Nasıl Yapılır?”
    İşte General Motors Diyetinin Planı:

    1. Gün:

    İlk gün sadece meyve tüketin. Dilediğiniz kadar meyve tüketmekte serbestsiniz. Bu günde tüketemeyeceğiniz tek meyve muzdur.
    Gün boyunca meyve tüketin. En iyi sonucu verecek en iyi iki seçenek kavun ve karpuzdur. Günde 8-10 bardak su içmek önemlidir. Ayrıca blenderınızda bazı meyveleri püre haline getirebilir ve bir termosla yanınızda taşıyabilirsiniz.

    2. Gün:

    İkinci gün sadece sebze tüketin. Dilediğiniz kadar sebze tüketmekte serbestsiniz. Bu gün kahvaltıda patates dahi tüketebilirsiniz.

    İstediğiniz çiğ veya pişmiş sebze tüketin. Güne tereyağlı ve pul biberli pişmiş patates ile başlayabilirsiniz. Tüm sebzelerinizi bir salata olarak hazırlayabilir, aroma için sirke, limon ve baharatlar kullanabilirsiniz. Hazır salata sosu kullanmayın.

    3. Gün:

    Üçüncü gün dilediğiniz kadar sebze ve meyve tüketebilirsiniz. Muz hariç!

    Meyve ve sebzeyi öğünlerinizde birleştirin. Bu gün muz ya da patates yenmeyecek. İsterseniz meyve ve sebzeleri de bir blenderda karıştırıp tükebilirsiniz.

    4. Gün:

    Dördüncü günde dilediğiniz kadar yağsız süt ve muz tüketebilirsiniz. Bununla beraber GM çorbası da serbest.

    Bugün, süt ve muz günü olduğu için bu ikisini birleştirerek de tüketebilirsiniz. Yaklaşık 8 muz kadar yiyebilir ve yağsız sütten 4 bardak tüketebilirsiniz. Muzdaki potasyum ile sütteki kalsiyumun birleşimi bu işi sağlıklı kılan şeydir. Ayrıca, bu gün GM Güç Çorbasından yararlanabilirsiniz.

    5. Gün:

    Beşinci gün dilediğiniz kadar yağsız et, tavuk ya da balık ve domates yiyebilirsiniz. Bunun yanında GM çorbası da serbest.

    Köfte ve domatesle lezzetli bir güne başlayabilirsiniz. Vücudunuzu ürik asitten arındırmak için su alımını arttırmanız gerekecektir. Bu nedenle beşinci gün su alımını en az dörtte bir oranında arttırın.

    6. Gün:

    Altıncı gün dilediğiniz kadar yağsız kırmızı et ve sebze tüketebilirsiniz.

    Bu gün, istediğiniz kadar yağsız protein ve sebze tüketiminde serbestsiniz.

    7. Gün:

    Yedinci günde dilediğiniz kadar meyve ve sebze tükebilirsiniz. Bunun dışında kepekli pirinç de serbest.

    Son gün, istediğiniz kadar sebze, meyve suyu ve kepekli pilav tüketebilirsiniz. Meyve suyunun konsantre olmadığından veya şeker eklenmediğinden emin olun. Meyve suyunuz için taze meyve harmanlamanız tercih edilir.

    Hatırlamanız Gereken Şeyler:

    Ne zaman acıkırsanız GM lahana çorbasından için.
    Her gün yeterli miktarda su için.
    Alkol tüketmeyin
    Çay ve kahve tüketmeyin.
    Şekersiz olduğu taktirde yeşil çay tüketebilirsiniz.
    GM Diyetinden sonra hemen başka bir diyete başlamayın.
    GM Diyetinden sonra düşük karbonhidrat diyeti yaparak kilonuzu koruyun.

    GM Güç Çorbası

    Malzemeler: (1 kişilik)

    1/4 adet Soğan
    1/4 adet Lahana
    1-2 adet Domates
    1/2 adet Yeşil biber
    1 sap Kereviz
    Gerektiği kadar su
    1 küçük Havuç
    1/2 dilim Limon
    1 küçük Kırmızı Acı Biber
    1 Yemek Kaşığı Zeytinyağı
    1/2 Tatlı Kaşığı Tuz

    Yapılışı:

    Öncelikle, soğan, lahana, havuç, domates, yeşil biber, kereviz gibi tüm malzemeleri küçük parçalara kesin. Ardından, düdüklü tencereyi ocağa yerleştirin ve 1 yemek kaşığı zeytinyağı ilave edin. Önce soğanları ekleyin ve altın sarısına dönüşünceye kadar kızartın. Ardından malzemenin geri kalanını ekleyin. Son olarak, 1 çay kaşığı tuz ekleyin ve tenceredeki sebzeleri kapatacak kadar su ekleyin.

    Tencerenin kapağını yerleştirin ve 15-20 dakika kadar pişmesini bekleyin. Ocağı kapatıp 5-7 dakika dokunmayın. Sonra kapağı açın ve ek lezzet için bir dilim limon suyu sıkarak sıcak servis yapın.

    Not: Bir seferde büyük miktar hazırlayabilir ve açlık hissettiğinizde ısıtabilirsiniz.

  • Sağlıklı detoks önerileri

    Sağlıklı detoks önerileri

    Detoks vücudumuzda biriken toksik maddelerin atılmasını sağlar, dolaşımı düzenler, kilo vermeyi kolaylaştırır. Ancak yanlış uygulamalar yarardan çok zarar verir.

    Sağlıklı detoks önerileri

    Akşam’dan Nil Şahin Gürhan’ın haberine göre işte “sağlıklı detoks” için yapmanız gerekenler…

    Sağlıklı detoks adımları…

    – Sağlıklı, yeterli ve dengeli beslenmek detoksun temelidir. Her öğünde, dört ana besin grubu olan et grubu, süt ve ürünleri, sebze-meyveler ve tahıl ürünleri ihtiyacınızı karşılayacak miktarda olsun. Et grubundan kırmızı et, tavuk, hindi ve balık, süt grubundan süt, yoğurt, ayran ve cacık, tahıl ürünlerinden tam buğday ekmeği, tam çavdar ekmeği, bulgur, yulaf, kabuklu pirinç, patates, mevsim sebzelerinden taze fasulye, bezelye, patlıcan, barbunya, kabak ve meyvelerden çilek, erik sofranızda mutlaka bulunsun.

    – Günde 4 ila 8 öğün beslenin. Öğün sayısını ve saatlerini yaşam ritminize göre ayarlayın. Dört saatten uzun aç kalmayın.

    – Günde en az 2-3 litre su içerek toksin maddeleri vücudunuzdan atabilirsiniz.

    – Sağlıklı içecekler de doğal detoksun parçasıdır. Ayran ve taze sıkılmış meyve suları, sebze ve meyvelerin yapısındaki su, su ihtiyacına katkı sağlar. Çay, kahve, asitli içecekler ve alkollü içeceklerse vücuttan daha çok su atmanıza sebep olur.

    – Yeterli ve kaliteli protein alın. Protein ihtiyacınızı sadece bitkisel protein kaynaklarından karşılamayın, kaliteli protein kaynakları olan hayvansal ürünlere de beslenmenizde yeteri kadar yer verin.

    – Diyetinizde yeterli ve kaliteli karbonhidrat olmalı. Karbonhidratlar, kasları korur ve vücutta elzem bazı öğelerin sentezinde kullanılırlar.

    – Akıllı yağlar kullanın. Yağ tüketimi, miktar ve yağın cinsi açısından dengeli olmalıdır. Gün boyunca yemekler, salatalar ve besinlerin içerisinde yer alan doğal yağlar, çeşitli yağ asitleri ihtiyacını dengeler.

    – Açık havada en az 30 dakika yürüyün. 15 dakika direk güneş ışığına maruz kalmaya özen gösterin. Öğlen saatlerinde 10 ila 30 dakika arasında açık havada orta tempo yürüyüş yaparsanız, hem enerji harcamış hem de D vitamini ihtiyacınızı tamamlamış olursunuz. D vitamini metabolizmanızı hızlandırıp yağ yakmanıza destek sağlar.

    – Pozitif olun, stresten uzak durun.

    – Alkol kullanmamaya özen gösterin.

    – Sigara kullanmayın ve sigara içilen yerlerde bulunmayın.

    – Katkı maddelerinden uzak durun.

    – Gün içinde hayatınızın ve yaşam ritminizin izin verdiği ölçüde küçük dinleme molaları verin. Düzenli ve yeterli uyumaya özen gösterin.

    – Her gün detoks

    – Sağlıklı detoks bu adımlarla her gün yavaş yavaş olur. Her gün yapılan sağlıklı detoksla, dolaşım düzelir ve vücuttaki ödemle toksinler atılır. Böylece kilo vermek kolaylaşır, kilo alma riski azalır.

    SAĞLIKSIZ DETOKS UYGULAMALARINDAN KAÇININ!

    Detoks 1-2 gün veya 1- 2 haftada gibi kısa bir süreye indirgeyerek bağırsak boşaltmak değildir. Bağırsak boşaltma amaçlı kullanılan detoks sıvıları faydadan çok zarar getirir. Özellikle bağırsakta bulunan faydalı bakterileri yok edip doğal  florayı bozar. Sindirim sistemini çökertir.  Bu tür yanlış detoks uygulamalarını yapıp metabolizmanızı hırpalamayın.

  • Diyet ürünler ne kadar diyet?

    Diyet ürünler ne kadar diyet?

    Yeterli ve dengeli beslenmenin kişinin yaşam kalitesini belirlemede çok önemli olduğu inkar edilemez bir gerçektir.Uzun ve sağlıklı bir yaşam için doğru beslenme çok önemlidir.Günümüzde bir çok ülke ve bireyler beslenmenin önemini kavramış ve özellikle obezitetenin artması ve sağlık açısından büyük bir tehlike oluşturması sonucunda düşük kalorili, düşük yağlı, diyet ürün gibi terimlerin sıkça kullanılmasına neden oldu. Bu ürün pazarını da giderek genişletti. Bu tip ürünlerde çeşitlilik arttı ve içerik bakımından bazı besin öğelerinin içeriği farklılaştı. Özelliklerine gore nasıl sınıflandıklarını görelim;

    Diyabetik: Şeker yerine tatlandırıcı ile hazırlanmış ürünlerdir. Ürünün yağı ve kalorisinde azalma yoktur.

    Lıght:Yağı azaltılmış anlamındadır.

    Extra Lıght:Üründeki yağın %1 ‘den daha az olmasıdır.

    Diyet: Kalorisi azaltılmıştır.

    Piyasada bulunan bu tür ürünlerin bir çoğu ülkemize yurt dışından ithal edilerek gelmektedir. Bu ürünlerde bulunan etiketlerde tüketiciyi aydınlatıcı ve besinin içeriği ile ilgili her türlü bilgi bulunmaktadır. Ancak ülkemize girişi sırasında bu etiketlerin bazıları Türkçeye çevrilmekte bazıları ise çevrilmemektedir Bu noktada tüketicilerin bilgi edinmelerini zorlaşmaktadır.

    Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de şişmanlığın ve buna bağlı olarak oluşan hastalıkların giderek artmasıyla düşük kalorili ürünlere olan talep artmıştır. Tüketiciler bu ürünleri kullanırken üzerinde ‘light, %0 yağlı, diyet, şekersiz’gibi ibareler görmektedirler. Bir ürünün light olması veya şekersiz olması o ürünün kalorisinin düşük olduğunu göstermez. Bir ürünün light olması bu ürünün yağının azaltılmış olduğu anlamına gelir ancak kalorisinin düşük olduğunu göstermez. Çünkü ürünün yağının azaltılması işlemi sırasında yağı azaltılırken diğer besin öğelerinin içeriği artmaktadır. Karıştırılan diğer bir konu ise üzerinde diyet yazan ürünlerin kalorisiz olup istenildiği kadar yenilebileceği düşüncesidir. Oysa bu mümkün değildir, diyet bisküvi olarak yenilen ürünler markasına göre farklılık göstermekle beraber ortalama olarak 4 adet diyet bisküvi 1 dilim ekmeğe eşittir aynı şey grissini için de geçerli olup yaklaşık 2 grissini 1 dilim ekmeğe eşittir.

    Şeker hastaları için piyasada ‘diyabetik’etiketi ile satılan ürünlerde şeker yerine yapay tatlandırıcılar kullanılmaktadır Bunların yağ miktarları azaltılmış değildir. Yani bu ürünler light veya düşük kalorili değil diyabetik ürünlerdir.

    Kısacası bu tip ürünleri tüketmek istediğimizde içeriğine dikkat ederek, bilinçli olarak tüketmek gerekir. Sıfır kalori içeren ve tadından vazgeçemediğimiz ürün yoktur. Hangi özellikte olursa olsun hangi miktarlarda olursa olsun mutlaka içeriğinde bir besin öğesi (protein, yağ, karbonhidrat) bulunduğu unutulmamalıdır.

     

    Dyt. Aylin YILMAZ

  • 7 yanlış diyet efsanesi

    7 yanlış diyet efsanesi

    Kilo vermek birçok insanın hayali. Bunun için çoğu insan kendi yöntemlerini deniyor ancak bu sağlıklı değil. Peki diyet yaparken nelere dikkat etmeliyiz.

    Hepimizin bildiği diyet klasikleri vardır. Diyetisyen Selin İnal, doğru bildiğimiz 7 yanlış diyet efsanesini listeledi.

    1. Akşam 7 den sonra bir şey yenilmez. 
    Doğrusu; uyumadan 2 saat önce yeme içme işlemi bitirilmelidir. Herkesin uyku saati farklıdır, bu nedenle akşam 7’den sonra aç kalmak doğru değildir. Örneğin; gece 12-1’e kadar oturan birisi için akşam 7’de yemek uzun süre açlığa ve kan şekerinin düşmesine neden olur. Beslenmede olduğu gibi diyetimizin saatleri de kişiye özel olmalıdır.
    2. Aç kalırsam zayıflarım. 
    Doğrusu; yeterli ve dengeli beslenme ile zayıflamak mümkündür. Ne kadar yediğimiz kadar ne yediğimiz de önemlidir. Uzun süre aç kalmak kan şekerimizin düşmesine neden olur, bunun sonucunda da daha çok yemek isteği, doyamamak, canımızın tatlı istemesi gibi durumlar gerçekleşir. Bunları engellemek adına az az sık sık beslenmeliyiz.
    3. Diyette ekmek yenmez. 
    Doğrusu; ekmeksiz diyet olmaz. Sağlıklı bir diyet, tüm besin gruplarını dengeli şekilde içerir. Vücudumuzun karbonhidrat, protein ve yağa ihtiyacı vardır. Tüm besinleri dengeli tüketmek için diyetimizde ekmek ve türevlerinin olması gerekir. Tam tahıllı, çavdarlı, yulaflı ekmekleri ölçülü şekilde tercih ettiğimiz sürece ekmek korkulacak bir besin değildir.
    4. Diyet ürünler kalorisizdir. 
    Doğrusu; Kalori içerirler. Diyet ürünler yağı ve şeker oranı azaltılmış ürünlerdir. Paketli besinleri tüketmeden önce etiketlerini dikkatlice okumalıyız.
    5. Kilo vermek için kalori saymak yeterlidir. 
    Doğrusu; aldığımız kalori kadar  nerden geldiği de önemlidir. Örneğin; 1 adet poğaça ile, 2 dilim ekmek + 1 dilim peynir + 1 adet yumurta + 5-6 adet zeytin yaklaşık aynı kaloridedir. Fakat poğaça kısa sürede acıktırır, yağ oranı fazladır. Sağlıklı kahvaltılıklar ise uzun süre tok tutar ve metabolizmanıza yardımcıdır.
    6. Popüler besinler zayıflatır. 
    Doğrusu; mucize besin yoktur. Sadece tek bir besini yiyerek ya da ilacı içerek zayıflamak sağlıklı değildir. Kilo vermekte de diyet yapmakta da öncelikli amacımız sağlık olmalıdır. Her yıl yeni bir popüler besin piyasaya çıkmaktadır ve bir iki yıl sonra bu besinler unutulmaktadır. Bu tür ilaç ve besinler bazen ölümlere bile neden olabilmektedir, bu nedenle çok dikkatli yaklaşılmalı, doktorunuza veya beslenme uzmanınıza sormadan tüketilmemelidir.
    7. Meyve kilo aldırır. 
    Doğrusu; doğru miktarda yenilen hiçbir besin kilo aldırmaz. Tek seferde 4-5 porsiyon meyve yemek yüksek enerji alımına neden olacaktır. Gün içerisinde 2-3 meyve tüketmek ise yeterli olacaktır ve kilo aldırmayacaktır. Bir porsiyon meyve yaklaşık bir avuç büyüklüğünde meyvedir.
  • Sadece meyve tüketilerek diyet yapılır mı ?

    Sadece meyve tüketilerek diyet yapılır mı ?

    Son zamanlarda basında, sosyal medyada, dergi ve kitaplarda Beslenme Ve Diyetetik Bölümü mezunu Diyetisyen ünvanı olmayan bir çok kişi ve kişilerin sağlıklı yaşam, kilo verme, diyet programı, zayıflamada püf noktalar adı altında yazdıkları/söyledikleri “Sağlığınıza Büyük Zararlar Vermektedir.”

    Sadece Meyve Tüketilerek Diyet Yapılır mı?

    Hayır! Sadece meyve tüketilerek diyet yapılmamalıdır.

    Meyveler, vitaminler ve mineraller den zengindir. Fakat protein içermezler. Proteinler vücudumuzda hücre yapım ve onarımı sağlayan ve metabolizmamızı hızlandıran besin öğeleridir.

    Uzun süre sadece meyve tüketerek yapılacak bir diyet vücut kas dokusu kaybına, ishale, hazımsızlık ve gaz sindirim sistemi problemlerine neden olur. Beslenme programınız da (diyetinize) dört besin öğesinin de yer alması gerekmektedir.

    Yazılarımda bahsettiğim DÖRT YAPRAKLI YONCA’yı hayal edin. Şeker içeriği yüksek olan meyveleri tüketerek diyet yapmak isterseniz göbek ve basen bölgesinden yağ kaybınız daha az olacaktır .

    Yaz aylarının en çok sorulan sorularından bir diğeri de ELMA DİYETİ, KARPUZ DİYETİ, KAVUN DİYETİ nasıl yapıyorum / yapılır ?

    Diyetisyen olarak her zaman üzerinde durduğum konulardan bir diğeri de Diyet programlarının tek yönlü beslenme programı içermemesi gerektiğidir. Az önce söylediğim gibi Meyveler, vitaminler ve mineraller den zengindir fakat protein içermezler.

    Vücudumuzun proteinlere, karbonhidratlara, yağlara ve sebze-meyvelere ihtiyacı vardır. Tek yönlü beslenme ile vücut kas dokusu kaybına, ishale, hazımsızlık ve gaz sindirim sistemi problemlerine neden olacaktır. Diyetinize dört besin öğesinin de yer alması gerekmektedir.

    Sağlık Dolu Günler Dileğiyle

    Diyetisyen Serpil Parlak

  • Kilo nasıl verilir?

    Kilo nasıl verilir?

    Aslında çok kolay matematiksel bir bağıntıyla açıklanır. Kişinin sadece yaşamsal aktiviteleri için ihtiyaç duyduğu bir enerji ( Bazal Metabolizma Enerjisi) vardır, bir de gün içinde güç harcadığı diğer faaliyetler için harcadığı enerji (Fiziksel Aktivite Enerjisi) vardır.

    Kişi bu iki enerjinin toplamı kadar enerji alırsa mevcut kilosunu korur. Aldığı enerji bu iki enerji toplamından fazla olduğunda farkını yağ olarak depolar yani kilo alır. Aldığı enerji iki enerji toplamından az olduğunda ise farkı kadar mevcut yağ dokularını yıkarak enerji sağlar yani kilo kaybeder.

    Bazal metabolizmamız ve günlük fiziksel aktivitemiz için gerekli olan enerjinin altında enerji aldığımızda kilo kaybı sağlanır. Ancak aldığımız enerji Bazal Metabolizmamızın ihtiyacının da altına düştüğünde organlarımız normal çalışmaz. Kalp, ciğerler, böbreklerimiz hatta bağırsaklarımız işlevlerini yerine getirirken sorunlar yaşar. Üstelik başlangıçta bu organlar enerji tasarrufu yaparak düşük enerjiye uyum sağlamaya çalıştığından kilo kaybı gerçekleşmeyebilir. Yağ dokuları yerine kas dokusundan yıkım olabilir ki bu da sağlık sorunları anlamına gelir.

    Sağlıklı kilo kaybı bazal metabolizmamızın ihtiyacı olan enerjiyi sağlayacak ama günlük fiziksel aktivitelerimizde harcadığımız enerjiyi karşılamayacak kadar enerji alımında gerçekleşir. Ayrıca vücudumuzun ihtiyaç duyduğu tüm besin öğelerini uygun oranlarda almamız şarttır.

    Kilo nasıl verilir?
    Kilo nasıl verilir?

    Uygun olmayan bir program ile kilo kaybı sağlanıyorsa sorun var mıdır?

    Evet kesinlikle bir sorun vardır. Tüm besinlerin vücutta yıkımı birbiri ile ilişkilidir. Ayırma diyetlerinde karşılaşılan en büyük sıkıntı ise bu besin öğelerinin yıkımı için ihtiyaç duyulan diğer besin gruplarına ait faktörün eksikliği sebebiyle metabolizma zorlanır ve zamanla bazal metabolizma hızının düşmesi, ya da hormonlarla ilgili işlev bozuklukları oluşur. Tek tip besin grubunun tüketilmesinde de durum aynıdır.

    Örneğin sadece protein içeren bir programla da kilo kaybı sağlanabilir. Ancak proteinli besinlerle tüm vitamin ve minerallerimizi karşılayamayız. Vitamin ve minerallerin eksikliğine bağlı birçok hastalık vardır. Üstelik yüksek protein tüketimi böbreklere aşırı yük getirerek böbrek fonksiyonlarını bozabilir. Ayrıca yüksek proteinli besinlerin yağ oranları da yüksektir. Hayvansal yağın aşırı tüketimi kalp ve damar hastalıklarına sebep olur.

    Diyet neden kişiye özel olmalıdır?
    Diyet kişiye özel olmalıdır çünkü her bireyin bazal metabolizma hızı, günlük fiziksel aktivitesi, sağlık durumu, iş, sosyoekonomik ve kültürel özellikleri farklıdır.

    Zayıflama programı hazırlanırken kişinin alışkanlıklarına ve koşullarına uygun ancak düzeltilebilir ve yanlış olan durumlar değiştirilerek uygulanabilir hale getirilmelidir. Böylece bireyin adaptasyonu kolaylaştırılırken programın sonucunda eski alışkanlıklarına geçerek tekrar kilo alınması önlenmiş olur. Sonuçta fazla kilolarımız yeme alışkanlıklarımızın, yaşam şeklimizin ve besin tercihlerimizin bir ürünüdür.

    Zayıflatan bir besin var mıdır?
    Ne yazık ki ne böyle bir besin ne de böyle sihirli değnek yoktur. İrade, sağlıklı ve dengeli beslenme, doğru rehber ve sabır…Kalıcı kilo kaybını sağlamanın sihirli formülü bu….

    Spor yaparak zayıflanır mı?
    Yaşa ve bireye uygun bir sporu düzenli yapmak daha hareketli bir yaşam sürmek elbette sağlığımız için gerekli ve önemlidir. Ancak elinizde doğru bir beslenme programı yoksa spor yaparak harcadığınız enerjiyi vücudunuz salgıladığı hormonlarla fazlası ile almanızı sağlar. Unutmayın var olan her şey mevcudiyetini korumaya programlanmıştır. Vücudumuz da bu şekilde mevcut kilosunu korumak eğilimindedir.

     

    Dyt. Merve EMEK

  • Kilo vermenin faydaları

    Kilo vermenin faydaları

    Sağlıklı Kilo Vermenin Faydaları

    * Sağlıklı beslenme ile fazla kilolu birinin kilo vermesi kişinin ömrünü uzatır, hastalıklara yakalanma riskini önemli ölçüde azaltır.
    * 10 kg’lık kilo kaybı ölüm riskini % 20 ‘den fazla azaltır.
    * Yine 10 kg’lık kilo kaybı büyük tansiyonda 1 cmHg, küçük tansiyonda (diastolik) 2 cmHg’lık azalma olur.
    * Şeker hastalarında 10 kg’lik zayıflama kan şekerini % 50 azaltır.
    * Her 1 kg zayıflama ile kandaki toplam kolesterol düzeyinde 2,28 mg/dl, kötü kolesterol (Ldl) seviyesinde 0,9 mg/dl ve trigliserid seviyesinde 1,54 mg/dl azalma olur.
    * Sağlıklı kilo verilmesi ile kan dolaşımında kalp hastalığına neden olan C-Reaktif protein (CRP) adı verilen iltihap yapıcı proteinler ve kanın pıhtılaşmasını artırarak kalp krizine sebep olan proteinlerde önemli azalmalar olur.

    Sağlıklı beslenme, sağlıklı kilo verme hem tedavi edici hem de önleyici sağlıktır.

    Dyt. Merve EMEK

  • Nasıl sağlıklı kilo verebilirim?

    Nasıl sağlıklı kilo verebilirim?

    Kilo verme, günümüzde özellikle estetik kaygılarla gündemde olan, üzerinde çok konuşulup yazılan konuların başında gelmektedir. Kendimize karşı dürüst olalım! Bu kiloları 1 haftada almadık öyleyse onlardan 1 haftada kurtulamayız. Tüm literatürde sağlıklı kilo kaybının kişinin vücut ağırlığına göre haftada 0.5 – 1kg olması önerilir. Sağlıklı ve kalıcı kilo kaybı sağlamak istiyorsak beklentilerimizi bu doğrultuda şekillendirmeliyiz.

    Kaliteli ve sağlıklı beslenmenin en önemli kuralı, size uygun olmayan, kulaktan dolma bilgilerle uygunsuz bir şekilde diyet yapmak değil, diyetisyenlerin size özel hazırladığı yeterli ve dengeli bir beslenme programı içinde olmaktır.

    Kısa sürede kişiye özel olmayan, hatalı ve düşük enerjili diyetlerle yaşanan kas kayıpları metabolizmanızı yavaşlatarak diyeti bıraktığınızda sizi kilo alma adayı yapar. Aç kalarak, az yemekle veya öğün atlayarak kilo verilebileceği inancı sizi hedefinizden uzaklaştırır. Uzun süreli açlığın ardından kan şekerinin düşmesiyle karbonhidratlara (beyaz unlu, basit şekerli gıdalar,tatlı vb..) karşı bir yönelme olur ve metabolizma yavaşlayarak kendini korumaya programlar. Uzun süreli açlığın ardından aşırı yemek yenmesi kilo alımını artırır. Bu nedenle özellikle kan şekeri dengesinin sağlanması, gün boyu enerjik ve tok hissetmek için mutlaka ana öğünlerimizi destekleyici ara öğünler yapılmalı, hiçbir şekilde kahvaltı ve ara öğünler atlanmamalıdır. Olaya ‘diyet’ değil, ‘sağlıklı beslenme eğitim’ süreci olarak bakılmalı ve yaşam şekli haline getirebilecek bir program izlenmelidir.

    Sağlıklı beslenmede en temel kuralları şöyle sıralayabiliriz;

    • Sık sık az az beslenin. Ana ve ara öğünleri atlamayın.
    • Günde 7-9 porsiyon sebze meyve tüketmeye çalışın Kabuğu yenebilen meyveleri soymadan yemeye dikkat edin.
    • Posa yönünden zengin besin tüketiminizi arttın. ( Beyaz ekmek yerine tam buğday, çavdar, kepek ekmeği; beyaz pirinç yerine esmer pirinç, bulgur; meyve suları yerine meyvenin kendisini yemek gibi. )
    • Haftada 1–2 kez kurubaklagil (kuru fasülye, nohut, yeşil mercimek vb. )tüketin
    • Sağlıklı beslenmenin anahtarı ‘posa’dır. Yeterli miktarda posa tüketimi doygunluk hissi sağlayarak aşırı besin tüketimini engeller.
    • Her öğününüzde 4 besin grubundan (süt, et, tahıl, sebze-meyve ) ihtiyacınıza uygun yeterli miktarlarda tüketmeye dikkat edin.
    • Düşük yağlı yiyecekleri ( yağsız et, yarım yağlı veya yağsız süt/yoğurt/peynir vb.) tercih edin.
    • Etiket okuma alışkanlığı kazanmaya çalışın. Böylece yağlı ve şekerli besin tüketmekten korunmuş olursunuz.
    • Yemeklerinizin porsiyonlarını küçültün.
    • Kızartma yerine, fırında pişirme, buğulama, ızgara, haşlama vb. gibi yöntemleri kullanın. Daha az tuzlu yemeye özen gösterin.
    • Uyandığınızda 1 saat içinde kahvaltı yapmaya çalışın. Kahvaltının günü en önemli öğünü olduğunu unutmayın.
    • Yemeklerini hızlı yemek yerine yavaş yavaş yiyerek yemek yemenin tadına varın.
    • Gün içerisinde daha hareketli olmaya çalışın. Düzenli fiziksel aktivite yapmak için kendinize fırsat yaratın. Hareket edip kalori harcarken aynı zamanda kas kütlenizi arttırıp metabolizma hızınızı arttırabilirsiniz.
    • Sağlıklı beslenmenin yaşam şekli haline getirilmesinde davranış değişikliği çok önemlidir. Bu konuda uzman psikologlardan destek almaktan çekinmeyin.

    Kalıcı kilo kontrolünü sağlamak, verdiğiniz kiloları geri almamak için ‘diyete giriyorum’ bakış açısını değiştirin. Önemli olan ‘yeterli ve dengeli besleme’nin ‘yaşam şekli’ haline getirilmesi ve her şeyin bir denge içinde tüketilmesidir. Unutmayın ki ‘Sağlıksız besin yoktur. Sağlıklı veya sağlıksız diyet vardır.’

    Beslenme ve Diyet Uzmanı
    Duygu Baydur

  • Zayıflama ilaçları kullanımı

    Zayıflama ilaçları kullanımı

    Kilo vermeyi amaçlayan birçok birey yemeği kesmeden, yediği yiyeceğin miktarını azaltmadan kolayca kilo vermenin peşine düştüğü için zayıflamaya yönelik diyet destekleyicileri cazip ve etkileyici olmaktadır.

    internette,eczanelerde ve birçok marketlerde artık ‘hızlı kilo verme’ diye başlayan cümleler ile sanki mucizeymiş gibi içinde doğal ,zararsız ve sadece bitkisel olarak masum gösterilen zayıflama ilaçları görme şansımız yükselmeye başladı. Kontrolsüz olarak üretilen ve içerisindeki etken maddelerin ne olduğu dahi çok iyi bilinemeyen bu ürünlerle zayıflamak isteyenler sağlıklarından olabiliyor. Uzun dönem çalışmaları olmadığı için ileride böbreğe mi, karaciğere mi olumsuz etki edecek bilemiyoruz.

    Kişide yaşam tarzı, beslenme alışkanlığı ve fiziksel aktivite düzeylerini değiştirmediğimiz sürece kalıcı ve sağlıklı bir zayılama sağlayamıyoruz.

    Etrafımızda ‘bu ürünü kullandı çok iyi kilo verdi’ konuşmalarını maalesef çok sık duymaktayız. Unutmayınız şişmanlık vücutta kilo fazlalığı değil, yağ fazlalığıdır. Piyasadaki ürünler aşırı miktarda su kaybettirerek ve dışkılamayı arttırarak vücutta kilo verimini sağlamaktadır, YAĞ KAYBI olmamaktadır. Yani kilo verirken en önemli kriter yağ oranınızın azalmasıdır. Bu ürünlerle verdiğimiz kilolar sağlıklı olmamakla birlikte kısa sürede geri alnımaktadır.

    Sadece estetik kaygılarla hareket edildiğinde giden kilolarınız değil sağlığınız ve paranız oluyor.

    Sağlıklı zayıflamak mı istiyorsunuz;

    -Haftada 0,5-1 kg vermeyi hedefleyin
    -yeterli ve dengeli beslenin
    -spor yapın
    -günede en az 2 lt su için
    -sağlık kontrollerinizi ihmal etmeyin.
    -Bir diyetisyene başvurun.

    Diyetisyen Duygu Baydur

  • Japon diyeti

    Japon diyeti

    Obezite birçok ülkede her yaş grubunda yaygınlaştığı halde , Japonlar ideal kiloda kalmayı başarmaktadır. Genetik faktörlerin yanı sıra, beslenme şekilleri ve düzenli fiziksel aktivite alışkanlıkları sayesinde yaşam ömürleri oldukça uzun, hastalıklara bağlı ölüm oranları da düşüktür.

    Japonlar nasıl beslenir ?

    Balık

    Japonlar hemen hergün balık tüketirler. Daha çok buharda pişirme tekniğini kullanırlar. Çorbalarında da sık sık kullanmaktadırlar. Balığın içeriğindeki omega-3, bağışıklık sistemini kuvvetlendirir. Enfeksiyonlardan koruyarak hastalıklardan önleyici etki gösterir. Ayrıca kalp sağlığı ve beyin fonksiyonları için oldukça önemli bir rol oynar

    Pirinç

    Çoğu zaman ‘Japonlar pirinç yedikleri halde zayıflar ‘ cümlesini duyarız. Pirinç pilavı bizim sofralarımızın vazgeçilmezlerindendir. Fakat Japonlar bizden farklı olarak kepekli veya siyah pirinci tercih ederler. Ayrıca bizim gibi bol yağlı, tuzlu değil haşlama olarak tüketirler. Daha lifli ve daha sağlıklı halde tükettikleri pirinç, hastalıklardan korunmalarına ve ideal kilolarını korumalarına yardımcı olmaktadır.

    Japon diyeti
    Japon diyeti

    Sebze

    Japonlarda sebze tüketimi çok fazladır. Bizdeki uzun sürede tencerede pişen sebzelerin aksine, yüksek ateşte hızlı pişirme veya buharda pişirme tekniğiyle besin değerlerini (vitamin, mineral, antioksidan özelliği) kaybetmeden sebzeyi tüketirler. Çorba içinde sebzeyi daha çok tercih ederler.

    Rafine ürünler

    Rafine edilmiş şekerli yiyecek-içecekler ve hazır gıdalar tüketmeyi tercih etmezler. Daha çok doğal besinler tüketirler.

    Tatlı

    Birçoğumuzun yaptığı gibi yemekten hemen sonra hamurlu, şerbetli tatlılar yemek yerine, meyveyi tercih ederler. Meyveleri de yeşil çayla beraber geç saatlere kalmadan gün içinde tüketirler.

    Yavaş Yeme ve Küçük Porsiyonlar

    Japonlar yemeği yavaş yavaş, küçük porsiyonlar halinde zamana yayarak yerler. Böylece beyin toklukları gerçekleşene kadar daha az yemek yemiş olurlar. Bizim yaptığımız en büyük yanlışlardan biri de yemekleri çok hızlı yiyerek doygunluk hissini yaşayana kadar, fazla miktarda kalori almaktır. Bu da kilo artışına sebep olmaktadır.

    Dyt. Gülhan KOCA