Hiç aç kalmadan, hatta kendinizi gün boyu küçük bir kuzu yemiş gibi hissederek kilo vermek istersiniz öyle değil mi? O halde dünyada popüleritesi giderek artan, ilaçsız, üstelik hiçbir yan etkisi olmayan alternatif zayıflama yöntemleriyle tanışmanın tam sırası!
Yaz kapıya dayandı ama siz hala istediğiniz kiloya inemediniz öyle değil mi? Kabul edin, şimdiye dek boğuştuğunuz ölümcül diyetler bile bu kadar kısa bir sürede sizi eski kilonuza kavuşturmaya yetmeyecek. Yani önünüzde iki seçenek var: Ya tatili unutup evinizin sote ama güneş alan bir yerinde güneşlen- meyi tercih edeceksiniz, ya da sıkı ama etkili bir diyet programı uygulayacaksınız. Tamam kabul, ikisi de kulağa hiç ama hiç hoş gelmiyor. Hele diyet deyince tüyleriniz diken diken oluyor. Neyse, allahtan “alternatif tıp” çılar bizler gibi hem yiyip hem de zayıflamak isteyenleri de düşünmüş de birkaç zayıflama metodu geliştirip, biz kadınların bu elzem sorununu kökünden halletmeyi başarmış. İşte bu yöntemlerden bazıları:
Akupunktur
Bilinen en eski tedavi yöntemlerinden olan akupunktur Çin’de tam 5000 yıldır uygulanmasına rağmen zayıflama yöntemi olarak benimsenmesi 20yy.rastlıyor. Ülkemizde bu yöntemle kilo verdiren birçok hekim var. Bunlardan biri de 1994 yılından bu yana Kudekas isimli akupunktur yöntemini uygulayan iç hastalıkları uzmanı Dr. Gürkan Kubilay. İnsanların kilo almalarının en büyük nedenini aldıkları kaloriyle harcadıkları kalori arasında denge kuramamasına bağlayan Kubilay, “Eğer ortalama bir yeme düzeni yoksa, arada sırada yapılan katı rejimlerin kişiyi kandırmaktan öteye gidemediğini, bir süre sonra da metebolizma iyice yavaşladığından az yense bile kilo verilemiyeceğini söylüyor ve ekliyor: “Biz sistemimizle sadece kilo verdirmeyi değil, aynı zamanda doğru beslenme alışkanlığının sağlanmasını amaçlıyoruz.”
Nasıl uygulanıyor?
Akupunturun kilo kaybetmedeki en önemli amacı kendi başına yapıldığında zor olan bir şeyi kolay hale getirmek. İşte bu aşamada stres, halsizlik, yorgunluk gibi rejimin getirdiği zorluklar ortadan kalkıyor. Böylece vücutta açlığa kolayca tahammül etme sistemi kuruluyor. Bu etki de mide noktası olarak bilinen kulağa takılan manyetik iğnelerle sağlanıyor. Bu iğneler sayesinde zaman zaman açlık duyulsa da çok az yenerek açlık hissi tamamen bastırılabiliyor.
Ayuveda
Son yılların gözde zayıflama yöntemlerinden biri de Ayuveda. 5000 yıllık doğal sağlık sistemi Ayuveda’nın temel tedavisi olan Panca-Karma yöntemi ise damak tadından ödün vermek istemeyenlerin imdadına yetişiyor.
Nasıl uygulanıyor?
Panca-Karma sisteminin uygulanışı diğer alternatif zayıflama yöntemlerine göre biraz daha mistik. Yağla yapılan masajlar, buhar banyoları ve bitkisel terapiler tedavinin ana başılıklarını oluşturuyor.
Hastalar tedaviye önce beş gün kadar evde kendilerini hazırlayarak başlıyorlar. Daha sonraysa iki haftalık özel kür uygulanıyor. Günde üç saat yapılan buhar tedavileri, özel yağlarla yapılan masaj, vücuda uygulanan yağ akımları gibi tekniklerle toksinler, sindirim kanallarında toplanıyor ve dışarı atılıyor. Bu teknikler aynı zamanda kişinin vücut tipine uygun diyetlerle de destekleniyor. Her öğünde en fazla iki avuç yemeğin verildiği diyetler Ayuverda’nın üç beden tipi olan Kapha, Vata ve Pitta’ya göre düzenleniyor.
Buna göre Kapha beden tipine sahip olanlar, şişmanlığa en eğilimli grup kabul edilirken Vatta tipi mensupları ince yapılı olmalarıyla tanınıyor. Pitta tipi ise balık etli ve açlığa tahammülü zayıf kişiler olarak biliniyor.
Hipnoz
“Bu da nereden çıktı” demeyin. Eski çağlardan bu yana en etkili tedavi yöntemlerinden biri olan hipnoz, son yıllarda fazla kilolarından kurtulmak isteyenler için de kullanılıyor. Zira uzmanlar zayıflamanın da kilo almanın da beyinde başlayıp beyinde bittiği görüşündeler. Yani onlara göre asıl doyması gereken yerimiz midemiz değil beynimiz!
Nasıl uygulanıyor?
Bir kişinin hipnozla kilo kaybetmesinin en önemli şartı, zayıflamayı gerçekten istemesi ve hipnoza tepki vermesi. Aksi takdirde bu yöntem başarılı olamıyor. Bu gerçekleşktikten sonra verilmek istenen kiloya bağlı olarak tedavinin süresi belirlenerek seanslara başlanıyor.
Hasta seans süresince üç aşamadan geçiyor. İlk bölüm “gevşeme”, ikincisi “telkin” ve üçüncüsü ise “bilinçaltının etkilenmesi”. Tedavinin özü işte bu üçüncü aşamada gizli. Bilinçaltı etkilenerek organizmanın kilo almaya neden olan besinlere tepki vermesi sağlanıyor. Örneğin seans sonrasında çikolata gibi yüksek kalorili yiyecekler yenildiğinde mide bulantısı başlıyor ve doğal olarak hasta bu yiyecekleri yiyemiyor.
Tedavi verilmek istenen kiloya ve metobolizmasına bağlı olarak 2-5 ay arasında değişiyor.
Kadınlar Kulübü Son Yorumlar