İngilizce “Acquired Immune Deficiency Syndrome” baş harflerinin kullanımı ile kısaltılan ve dilimize “Kazanılmış (Edinilmiş) Bağışıklık Eksikliği Sendromu (EBES)” olarak çevrilebilen viral (virüs kökenli) kökenli bir hastalık tablosudur.

Vücudun bağışıklık sistemini çökerten HIV virüsünün yol açtığı AIDS hastalığı dünyada her gün ortalama 16 bin kişiyi pençesine düşürmektedir. Hastalık kişilerde; bağışıklık sistemini çökerterek vücudu her türlü mikroba karşı dirençsiz bırakmaktadır.

HIV virüsü taşıyıcılarda uzun yıllar sessiz kalıp hiç bir belirti vermeyebilir, diğer hastalıkların oluşumunu sağlayarak güçsüz kalan organizmayı sinsi bir şekilde yok eder.

AIDS 25 – 44 yaşlar arasındaki erkeklerde birinci, kadınlarda ise üçüncü sıradaki ölüm nedenidir.

Bulaşma şekilleri :

– Enfekte kan ürünlerinin nakli veya enjektörlerin kullanımı

– Prezervatif kullanmaksızın cinsel temas (vajinal veya anal sex)

– Derideki bir çatlak veya açık yara ile temas eden enfekte vücut sıvısı

– İyi sterilize edilmemiş aletlerle kulak delme, dövme (tatoo), piercing, diş çektirme, sünnet

– Hamilelik, doğum, emzirme yollarıyla

AIDS; sarılma, aynı bardaktan su içme veya yemek yeme durumlarıyla geçmez. Hastalıklı kişilerin sivrisineklerle teması da hastalığı yaymaz.

HIV virüsü tükürükte de tespit edilmiştir ancak öpüşmeyle bulaşma riskinin pek olmadığı düşünülmektedir.

Unutulmamalıdır ki, bir insanın sağlıklı görünmesi onun HIV taşımadığı anlamına gelmez.

AIDS’in belirtileri zayıflamış bağışıklık sistemine özgü belirtilerdir. Bu yüzden bu belirtiler AIDS’in spesifik belirtileri değillerdir.

Bunlar:

– Günler veya aylar süren ateş
– Gece terlemesi
– İştah azalması
– Uzun süreli yorgunluk hissi
– % 10 dan fazla kilo kaybı
– Eklem yerlerinde ve kaslarda ağrı
– Nedeni belirsiz , uzun süreli boğaz ağrısı
– Nedeni belirsiz lenfadenopati (lenf bezlerinin şişmesi)
– Uzun süreli ishal (diare)
– Tekrarlayan enfeksiyonlar
– Vücudun belli yerlerinde çıkan ve iyileşmeyen yaralar

Tüm bu belirtiler daha bir çok viral hastalıklarda da görülebileceğinden ötürü kesin hastalığı kesin olarak ayırt etmez.

Korunma Yolları

Gerçektende aşağıdaki kurallara uyulursa bu hastalıklardan korunmak mümkündür .

Tanımadığınız bir kişiyle cinsel ilişkide bulunmamak korunmanın en güvenli yoludur.

Her türlü cinsel ilişkide prezervatif kullanılmalıdır.

Tek eşlilik (monogami) diye adlandırdığımız ” tek bir cinsel partnerin bulunması ” önemlidir.

Cinsel partnerinizin geçmişinde böyle bir hastalık olmasa da korunma yollarını tercih edilmelidir. Bazen partneriniz size doğru söylemiyor olabilir .

Cinsel ilişkiden önce partnerinizde olabilecek olası bulguları dikkatlice inceleyin, eğer ondan şüpheleniyorsanız veya partneriniz çok partnerli ise ilişkide bulunmayın.

Eğer sizde bir CTBH varsa bunu partnerinize bildirin ve cinsel ilişkiden uzak durun.

Hamilelikten korunmak için prezervatif dışı yöntemler uygulayan bayanlar bu yöntemleri her ne olursa olsun partnerine prezervatif kullandırmalıdır .

Başkasıyla herhangi bir nedenle aynı enjektörü kullanmaktan kaçının.

Kan ve kan ürünlerinin kullanımında dikkatli olunmalıdır.
Temizlik şarttır. Başkasının özel aletlerini kullanmayınız, kendi özel aletlerinizi de kullandırtmayınız. Eğer bu aletleri kullanmak veya kullandırmak zorunda kalırsanız bir daha kendiniz kullanmadan önce kolonya veya alkolle dezenfekte ediniz.

Şüphelendiğiniz durumlarda bir acilen doktora başvurunuz.

Günümüzde AIDS’in tedavisi ile ilgili oldukça geniş boyutta ve maliyette çalışmalar devam etmektedir. Şu ana kadar bulunmuş ilaçlar, hastalığa yakalanmış kişilerde ancak yaşam sürelerini arttırabilmiştir.

Henüz kesin bir tedavi şekli veya aşısı yoktur. O yüzden hastalığa yakalanmadan korunmak son derecede önemlidir.