Unilever, işini iki kat büyütürken çevreye olan etkisini yarı yarıya azaltacak Sürdürülebilir Yaşam Planı'nı açıkladı | 1OMO, Yumoş, Elidor, Dove, Lipton, Knorr, Sana, Magnum ve Algida gibi lider markaların üreticisi Unilever, büyüme hedeflerini gerçekleştirirken çevresel etkisini azaltmak üzere hazırladığı “Sürdürülebilir Yaşam Planı”nı kamuoyuna duyurdu.

2020 yılına kadar gerçekleştirilmesi hedeflenen 50’den fazla sosyal, ekonomik ve çevresel taahhüt içeren plana göre Unilever; ürünlerinin çevrede bıraktığı ayak izini yarıya indirmeyi, tarımsal hammaddelerinin %100’ünü sürdürülebilir kaynaklardan sağlamayı, bir milyar insanın sağlık ve esenliklerini artırmak için harekete geçmelerine yardımcı olmayı hedefliyor.
Unilever’in tüm marka portföyünü ve ürünlerinin satışa sunulduğu 170’den fazla ülkeyi kapsayan “Sürdürülebilir Yaşam Planı”, sürdürülebilirlik konusunda yalnızca çevreyle sınırlı kalmayarak, sosyal ve ekonomik boyutlarda da iyileştirme sağlamayı hedefliyor.

Unilever: “Tüketicilerimizi Bilinçli Tüketim Alışkanlıklarına Teşvik Edeceğiz”

Unilever ürünlerinin yaşam döngüsünde kullanılan suyun yarısı ve sera gazı emisyonlarının üçte ikisinden fazlası, tüketici kullanımından kaynaklanıyor. Dolayısıyla bu plan, şimdiye kadar görülmemiş boyutta iddialı hedefler sunuyor. Plan, Unilever’in ürünlerinin tüm yaşam döngüsü boyunca sorumluluk alması gerektiğini kabul ediyor ve bu büyük değer zincirini hammadde alımından Unilever ürünlerini kullanan tüketicilerin yemek pişirirken, temizlik yaparken veya çamaşır yıkarken ihtiyaç duydukları su ve enerjiye kadar uzanıyor.

Bu planla Unilever Türkiye de belirlenen global hedefler doğrultusunda, Türkiye’deki insanların sağlık ve esenliklerini geliştirmeyi; şirketi büyütürken çevresel etkisini yarıya indirerek üretimden tüketime çevresel ayak izini küçültmeyi; sorumlu kaynak yönetimi ile tedarik zincirindeki insanların yaşamlarını iyileştirmeyi amaçlıyor.

Karaca: “Küçük dokunuşlarla büyük farklar yaratacağız”…

Sürdürülebilir Yaşam Planı’nı kamuoyuna duyurmak amacıyla 27 Aralık 2010 tarihinde Türkiye’nin ilk sertifikalı yeşil ofisi Unilever Türkiye Merkez Ofisi’nde düzenlenen basın toplantısında konuşan Unilever Türkiye CEO’su; Unilever Asya, Afrika, Orta ve Doğu Avrupa Başkan Yardımcısı İzzet Karaca, “Her açıdan sürdürülebilir bir şirket olmak istiyoruz. Bir yandan büyürken, diğer yandan da dünyanın doğal kaynaklarının korunmasını sağlayacak yeni iş yapış yolları geliştirmek gerekiyor. İşte Unilever Sürdürülebilir Yaşam Planı, ürünlerimizin çevrede bıraktığı ayak izlerini yarı yarıya azaltmayı, tarımsal hammaddelerimizin %100’ünü sürdürülebilir kaynaklardan sağlamayı, insanların sağlık ve esenliklerini artırmak için harekete geçmelerine yardımcı olmayı içeriyor. Bu üç büyük hedefin altında yer alan sözler verdik. Bunların hepsini planladık ve zaman hedeflerini koyduk. Bu sözler, fabrikalarımızda yenilenebilir enerji kullanımından çorbalarımızdaki tuz içeriğini azaltmaya kadar tüm süreçleri içeriyor” diye konuştu.

Daha iyi bir gelecek için tüketicilere açık davet!

Tüketicilerini bu harekete ortak ederek ‘küçük dokunuşlarla büyük fark yaratmayı’ hedeflediklerini kaydeden İzzet Karaca :

Unilever Türkiye olarak, ekonomik başarılarımızdan duyduğumuz gurur kadar dünyamızın geleceği adına ortak değer yaratmak konusunda kaydettiğimiz gelişmelerle de gururlanıyor ve her gün ülkemizin sürdürülebilir geleceği için durmadan çalışıyoruz” diyen Karaca, sözlerine şöyle devam etti:

Unilever’in tek başına çevresel sorunlara yanıt olamayacağını; hedeflerimize ulaşmak içinse herkese büyük pay düştüğünü belirtmek isterim. İnancımız doğrultusunda başarıyı sağlamak için tüm paydaşlarımızla birlikte çalışacağız.

Daha fazla bilgi ve “Unilever Sürdürülebilir Yaşam Planı” için:
www.unilever.com.tr

www.sustainable-living.unilever.com

Unilever hakkında
Markalarıyla, dünyanın 170’den fazla ülkesinde her gün 2 milyar insanla bir araya gelen Unilever, 2009 yılındaki 39,8 milyar Euro cirosu ile dev dünya şirketleri arasındadır. Ar&Ge faaliyetlerine her yıl ayırdığı ortalama 1 milyar Euro ile tüketicilerine en iyi ve en kaliteli ürünleri sunmakta, bilimsel çalışmalara öncülük ederek, piyasadaki rekabet ortamını da hareketlendirmektedir. Sosyal sorumluluk çalışmalarına her yıl ayırdığı 90 milyon Euro ile yarına yatırım yapmakta ve var olduğu toplumların sosyal gelişimlerine katkıda bulunmaktadır. Unilever, Türkiye’de OMO, Rinso, Yumoş, Domestos, Cif, CifSunlight, Elidor, Dove, Signal, Clear, Rexona, Lux, Lifebuoy, Axe, Sana, Lipton, Knorr, Calve, Becel, Algida, Ben&Jerry’s, Carte D’or, Cornetto, Magnum, Max, Vaseline ve Unilever Food Solutions markalarıyla hizmet vermektedir.

Unilever Türkiye’nin Sürdürülebilir Bir Yaşam İçin Gerçekleştirdiği Çalışmalardan Bazıları…

Çevre Üzerindeki Etkileri Azaltmak

• Unilever, Türkiye’ deki 7 üretim tesisinde gerçekleştirdiği ‘atıkları kaynağında önleme’, ‘arıtma’ ve ‘enerji tasarrufu’ yatırım ve uygulamalarıyla, 1995 yılından 2009 yılına kadar, üretilen ton başına karbondioksit salımında %60, su tüketiminde %59, katı atık miktarında %92 oranında azalmalar sağladı.

• Unilever Türkiye bugün, toplam elektrik tüketiminin %35’ini yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlıyor. Hedefimiz 2011 yılı sonuna kadar toplam elektrik tüketiminin %80’inden fazlasını yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlamak.

• 2009-2010 verilerine bakıldığında Unilever Türkiye, plastik ambalaj ağırlıklarının azaltılması çalışmalarının sonucunda, ambalajlarından 590 ton plastik azalttı. Alüminyum folyoların yerine metalize PET kullanarak, 270 ton civarında alüminyum tasarrufu sağladı. Kağıt, karton ve teneke ambalajlarında yaptığı azaltmalarla da sürdürülebilir yaşam planının sağlam ve emin adımlarını atmış olan şirketin 2011 için hedefi; koliler, torba ve film ambalajları üzerinde çalışarak kağıt ve plastik kullanımını daha da azaltarak, Unilever’in sürdürülebilirlik politikasina daha fazla katkıda bulunmak.

• Su dengesinin sağlanması ile su kullanmayan bir fabrika yaratmak amacıyla, Algida ve Çorlu Gıda fabrikalarında başlatılan “Yeşil Proje” ile su kullanımında %55 oranında bir azalma bekleniyor. Bunun %15 ‘lik kısmı 2010 yılında gerçekleştirildi.

• Unilever, OMO markası ile 2010 yılında sürdürülebilirlik konusuna öncülük etti. WWF Türkiye ile birlikte suyun doğru kullanımına yönelik farkındalık yaratmak üzere hayata geçirilen Sudaki Ayak İzim projesi, yeryüzünde en fazla tehlike altındaki doğal kaynak olan suyun önemine dikkat çekerken bireyleri harekete geçmeye teşvik etti. Toplumun tüm kesimlerinin sudaki ayak izlerini azaltmaya yönelik öneriler içeren www.sudakiayakizim.org websitesini 2009 yılsonu itibari ile 66.000 kişi ziyaret etti ve 27.500 kişi sudaki ayak izini hesapladı.

• Unilever Türkiye’nin, 2009’un başında Tesco Kipa ve TOÇEV işbirliğiyle çocukları küresel ısınma konusunda bilinçlendirmek amacıyla hayata geçirdiği “Yarının İzleri” projesi bu yıl da tüm hızıyla devam ediyor. Projede Mithat Bereket’in çekimini gerçekleştirdiği belgesel filmi, Hakan Bilgin yönetiminde TOÇEV tiyatrosu interaktif tiyatro oyunu, Oyunlu Küresel Isınma Kitapçığı ve www.yarininizleri.org interaktif web sitesi ile çocukların geleceklerine sahip çıkmalarına zemin hazırlanıyor. Yarının İzleri projesi şu ana kadar Türkiye’nin 13 farklı bölgesinde yaklaşık 20.000 öğrenciye ulaştı.

• Sürdürülebilir bir gelecek yaklaşımı çerçevesinde, tasarım sürecinde enerji ve su verimliliği, çalışanların sağlık ve mutluluğu gibi konular üzerinde yoğunlaşılan Unilever Türkiye Merkez Ofisi, Türkiye’nin ilk “Enerji ve Çevre Dostu Tasarımda Liderlik (LEED)” sertifikalı ofisi unvanını taşıyor. Enerji ve su tüketimi açısından karşılaştırıldığında, Unilever Türkiye Yeşil Ofisi’ nde eski ofise oranla elektrik tüketiminin %31, su tüketiminin ise hemen hemen %50 oranında azaldığı görülmüştür. Yeni ofisin konumu ve çalışanların ihtiyaçlarını ( kuaför, banka, turizm acentası vb. ) binada sağlayabilmeleri nedeniyle ulaşım ihtiyacının azalması ve buna bağlı olarak toplam karbon emisyonlarının tahmini olarak %50’ den fazla azaltılabileceği görülmüştür

• Unilever Türkiye tüm bunların yanında ayrıca, çevreye olan etkilerini azaltmak için, stratejik ortağı WWF tarafından tüm dünyada küresel iklim değişikliği konusunda farkındalık yaratmak amacı ile düzenlenen “Dünya Saati”ne Ümraniye Merkez Ofis ile Sarıgazi ofsilerimizin ışıklarını kapatarak destek vermek, ya da düzenlediği toplantı ve konferanslara katılan konuklarının seyahatlerinden ortaya çıkan karbon ayak izlerini silebilmek üzere TEMA vakfına ağaç karşılığı fon sağlamak gibi küçük ancak etkili adımlar atıyor.

Sağlık ve Esenliği Geliştirmek

• Unilever hem mevcut ürünleri hem de gelecek inovasyonları iyileştirmeyi sağlamak amacıyla hayata geçirdiği Beslenmeyi Geliştirme Programı kapsamında global olarak, 2015 yılı sonuna kadar ürünlerindeki tuz içeriğini, kişi başına günde 5 gr. tuz seviyesine düşürmeye söz verdi. Unilever Türkiye, şu ana kadar Knorr markalı ürünlerindeki tuz miktarını en az % 16 en fazla %50 oranında azalttı. Bu da tam olarak 1860 ton tuzu ürünlerinden çıkarttığı anlamına geliyor.

• Unilever Türkiye trans yağ içermeyen margarinlerini 2008 yılından bu yana tüketicilerine sunuyor.

• Toplumda margarin hakkında var olan önyargıları yok etmek ve topluma bilinçli tüketim alışkanlıkları kazandırmak için çalışmalarına Mutfak Ürünleri ve Margarin Sanayicileri Derneği (MÜMSAD) çatısı altında devam eden Unilever Türkiye, bu bağlamda, MÜMSAD ile birlikte tüketicilerini margarin hakkında yanlış bilinen konular ile ilgili aydınlatmak amacıyla “7 Gerçek” ve “Margarinin Karnesi Pekiyi” kampanyalarını hayata geçirdi. Ayrıca medikal çevrelere yönelik olarak toplantılar da düzenleyerek toplumun her kesimini aydınlatmaya çalışıyor.

• Unilever Türkiye, Unilever çalışanlarının sağlık ve esenlik hakkında daha doğru bir anlayışa sahip olmalarına yardımcı olmak ve onları beslenme, yaşam tarzı ve fiziksel sağlıklarını iyileştirmeye teşvik etmek amacıyla hayata geçirilen global canlılık programı “Lamplighter”ı Türkiye’de yürütüyor. Bu program, beslenme, hareket, dinlenme, sağlık ve genel olarak esenlik konularına odaklanıyor. Unilever Türkiye, Lamplighter programı ile çalışanlarının bu alanlarda tavsiyeler almaları ve yeni alışkanlıklar geliştirmeye yönelik fikir sahibi olmaları, ayrıca işyerindeki, evdeki ve ilişkilerindeki performanslarını destekleyecek strateji değişikliklerini uygulamalarında onlara destek olmayı amaçlıyor.

• Unilever Türkiye çalışanları, 32. Avrasya maratonunda hep birlikte Darülaceze Spor Klubü’ nün maddi durumu yetersiz genç sporcuları için, onlarla birlikte daha iyi bir gelecek hedefi ile koştu ve yapılan bağışlarla bu başarılı genç sporculara ayakkabı, forma, tshirt gibi ihtiyaç duydukları spor malzemeleri aldı.

Sürdürülebilir Kaynak Kullanımı

• Unilever, dünya çapındaki tüm çay tedariğini sürdürülebilir kaynaklardan sağlamak hedefiyle tüm tedarikçilerini Rainforest Alliance sertifikasyonuna tabi tutuyor, bu yolla çay bitkisinin nesiller boyu verimli bir bitki olması için çalışıyor. Lipton olarak, 2018 yılı itibariyle Türkiye’deki çay fabrikalarımızda üretilen tüm çayların Rainforest Alliance tarafından sertifikalandırılmış olmasını hedefliyoruz.
• 2015’in sonuna kadar, kağıt ambalajlarının %75’ini sürdürülebilir ormanlardan veya geri dönüştürülmüş malzemelerden satın almayı hedefleyen Unilever Türkiye, 2011’den itibaren, dağıtım paletlerini satın almak yerine, Chep firmasından kiralamaya başlayacak. Böylece tüm paletlerinde sertifikalı sürdürülebilir ormanlardan elde edilen ağaç malzemeler kullanılmış olacak.
• Tedarik zincirinde “Sorumlu Kaynak Sağlama”konusunda tedarikçileri bilgilendirmeye yönelik ilk adım Unilever Yeşil ofisimizde atıldı. Avrupa marka derneği Program for Responsible Sourcing/ Sorumlu Kaynak Kullanımı Programı – AIM Progress tarafından düzenlenen, sorumluluk sahibi kaynak kullanımı uygulamaları ve sürdürülebilir üretim sistemleri üzerine odaklanan toplantı, Türkiye’ de ilk kez Unilever Türkiye Yeşil ofisinde Coca-Cola Company, PepsiCo, Mars, Cadbury, Nestle ve Kraft Foods’ un katılımıyla gerçekleştirildi. Hızlı tüketim ürünleri sektörünün önde gelen 21 şirketinden oluşan lider FMCG forumu olan AIM-Progress in Türkiye’ deki temsilcileri 3 Kasım 2009’ da Unilever Yeşil Ofis de bir araya geldi. Seminere aynı zamanda 55 den fazla tedarikçinin 130 un üzerinde temsilcisi katıldı.

Unilever
• Dünyanın 170 ülkesinde, her gün 2 milyar kişinin gıda, ev ve kişisel bakım ihtiyaçlarına cevap veriyor.
• Son 12 aylık ciromuz 43.1 milyar Euro
• 2010’ da %6 sı tonaj olmak üzere %11 büyüme sağladık.
• 163.000 çalışan
• 264 fabrika
• Dünyanın En Sürdürülebilir 100 Şirketi listesinde 7.’yiz.

Unilever Türkiye
• 4500’den fazla çalışan
• 7 fabrika
• 2.9 milyar TL ciro
• 131 milyon $ ihracat ile global Unilever içinde çok önemli bir yere sahiptir.
***2009 verileridir.