Hem zihinsel hem de fizyolojik olarak nasıl ki erkek ve kadın birbirinden ayrıysa, aşk ve cinsellik konusundaki beklentileri de farklıdır. Bu nedenle, “Kadınlar için romantizm ne demek?” diye soru sormak yanlış bir kullanımdır. Çünkü romantizm, çoğu zaman bir kadın tarafından adlandırılan ve kadına özgü olan bir zihin durumu olarak algılanır.

Romantizm, kişinin aşkı ve cinsel coşkuyu bulma biçimidir. Erkeklerin anlam yüklediği ve kadından beklediği erotizm de, aşka yönelik tüm duyguları içeren ve aslında romantizmden daha yoğun olan bir duygu bütünüdür. Erotizm de, aşk, şehvet, cinsel tutkular, düşler, arzular, sahiplenme duygusu gibi romantizmde genellikle ön plana çıkmayan pek çok duygu tipi var. Aşk tanrısı Eros’un adından türeyen erotizmin temelinde, sanılanın aksine seks değil sevgi ve aşk tutkusu yatar. Erkek ya da kadın, çiftin her ikisinin de karşılaştığı problemlerin nedeni romantizm ya da erotizm terimlerinin ayrımı değil, çiftin duygularını birbirine ifade edememe durumundan kaynaklanan beklenti ve ihtiyaçların anlaşılamaması ve giderilememesidir.

KADININ GÖZÜNDEN İDEAL ERKEK…

Bugünün kadınları güçlü, özgür, çok daha alımlı, zeki ve cinsel özgürlüğe sahip olsalar da hala duygusal yönden hala tanrıçalarmış gibi ilgi gösterilmesinden, şövalye misali korunup gözlenmekten hoşlanıyorlar. Bu nedenle kadınlar hem cinsleriyle sürekli olarak rakip halinde olmaktan hiç vazgeçemiyorlar. Bir kadın için çekici erkek mutlaka bir başka kadın tarafından beğenilmeli, tercih edilmeli fakat sadece onun olmalıdır. Bu his kadının bir numaralı haz kaynaklarından biridir. Ayrıca, kadına göre, erkek dediğin güçlü ve lider özellikte olmalı, kendine güvenmeli, partnerine ve sevdiklerine kol kanat germelidir. Kadınlar için diğer bir önemli arayışta, sırtlarını dayayacak bir erkek bulabilmektir. Bunun için hem güçlü, hem de iyi bir statü sahibi olmak yetmiyor. Bunların yanı sıra, erkeğin karizmatik olması, istek ve arzularını belli etmesi, övgü sözcüklerine yer vermesi ve değer verdiğini hissettirmesi gerekiyor.

ERKEKLER NE İSTER…

Her ne kadar, erkekler için “Aşksız seks, nikâhsız çocuk isterler!” yakıştırması yapılsa da, erkekler de etten kemikler yapılmış, duyguları ve hisleri olan canlılardır. Erkekler genellikle kadınlar için büyük jestler ya da sürprizle yapmayı beceremeseler de, kadının sorumluluğunu alma bilincine sahiptirler ve kadının hayatını kolaylaştırmak için vardırlar. Kadının sevgisinden, bağlılığı ve sadakatinden emin olmak isteyen erkekler, partnerleri tarafından takdir edilmek, onaylanmak, güvenilmek, sevilmek ve kendilerine ihtiyaç duyulduğunu hissetmek isterler. Sahiplenme duygusu olan hemen hemen her erkek yanında olduğu kadın tarafındanbeğenilmek ve kendisine hayran olunduğunu görmek ister. Erkekler bunu göremediği zaman, aynı kadınlar gibi mutsuzluğa sürüklenirler. İlgi görmek ve göstermek hem erkek hem de kadın için başlı başına bir ihtiyaçtır. Bu ihtiyaçların karşılanmadığını gören ya da hisseden kadın veya erkek kendini dışlanmış, yalnız ve mutsuz hissedebilir.

ERKEĞİN GÖZÜNDEN İDEAL KADIN…

Erkeklerin partner seçiminde kadınlar kadar hassas oldukları bir gerçektir ve kadınlar gibi erkekler de, hayatlarını devam ettirecek bir partner arayışı içerisindedirler. Erkekler için feminen, güler yüzlü, bakımlı, seksi ve anlayışlı kadın her zaman üstün tutulur. Yardım etmeye hazır bir halde bekleyen erkekler, kendilerine ihtiyaç duyulduğunu görmekten hoşlandıkları için partnerlerinin feminen olmasından yanadırlar. Aslında erkeklerin ideal kadın imajının belirleyicisi feminenlikten, diğer bir değişle, kadının dişilik özelliklerini kullanabilmesinden geçer. Kadının dişil enerjisini açığa çıkarabilmesi için sadece yatakta değil, günlük yaşamda, arkadaşları arasında, iş yerinde, markete giderken ve her zaman kadın olduğunu hissettirmesi gerekir. Ayrıca, erkekler baktıkları zaman gözü gönlü açılacak ve erkeğini dışarı yönlendirmeyecek bir partner isterler ki, olması gereken de budur. Son olarak da, güler yüzlü ve anlayışlı kadın kavramının üzerinde durmak istiyorum. Bunlar, sadece erkekler için değil, kadınlar için de oldukça önemli iki kavramdır. Hiç kimse, gerekmedikçe gülen bir yüze hasret kalarak ömrünü geçirmek istemez. Özellikle kadın davranışları altında saklı olan ve bilinçli ya da bilinçsiz sürekli ortaya çıkan anlayışsızlık ve bencilik duygusunun ilişkinin en büyük düşmanı olduğunu da unutmamak gerekiyor. Hem de, tatlı dil yılanı bile deliğinde çıkarmaya yeterken…

KADINLAR NE İSTER…

Erkeklerin sürekli olarak üzerinde düşündükleri fakat bir türlü bulamadıkları sorunun cevabı aslında çok basit… Kadınlar, kendilerini dinleyen ve anlayan, sahiplenme duygusu olan, dokunarak ve bakarak sevgisini ifade eden, anlayışlı erkekler isterler. Kadınların kendilerinin yenilgiye uğradıklarını düşündükleri ve savaşamayacak kadar aciz kaldıkları tek şey kendilerini değersiz hissetmeleridir. İşte size kilit noktası; kadınlar çoğu kez değerli olduklarını hissetmek isterler! Bunu hissettirebilmek için erkek kadınının gururunu okşamalı, her akşam en az yarım saat elini tutup, gözlerinin içine bakarak sadece onu dinlemeli ve anladığını göstermeli, şefkatli olmalı ve her daim arkasında olduğunu hissettirmelidir.

SEVİŞMEK HER ZAMAN SEKS ZAMAN ZAMAN!

Cinsellik; rahatlamış ve gevşemiş bir halde, sevişmenin ve dokunmanın verdiği hazza odaklanarak, haz alıp haz verebilme, ruhu ve bedeni paylaşabilme, ne olursa olsun bir şekilde boşalabilme bilim ve sanatıdır. Bu açıdan kadın erkek ilişkilerindeki erotizme ve romantizme baktığımızda, erotizm daha kapsamlı olsa da, kadınların bilinçsiz bir şekilde romantizme odaklandıkları, erkeklerin ise bu konuda oldukça kısır oldukları bilinen bir gerçektir. Aşk ve tutkuyu içinde barındıran erotizm varken, erkekler sadece romantizme zaman ayırmak istemiyorlar. Kadınlara baktığımızda ise ilişkide romantizm olmazsa olmazlardan… Evet, kadın ve erkeğin ilişkiye bakış açıları farklı fakat ortak bir nokta her zaman bulunabiliyor. İstek, arzu ve beklentiler özgürce ifade edildiğinde, karşılandığında bir armağan verilmiş gibi mutlu olunduğunda, karşılanmayınca küsüp tepki gösterilmediğinde, sevgi karşılıklı olduğu sürece, sağlıklı ve mutlu bir birlikteliğe sahip olunabiliyor. Araya anlayışsızlık ve bencillik kavramı girdiğinde ise çatışma yaşanması kaçınılmaz oluyor. Bu nedenle, dokunmanın ve hissetmenin yoğun olduğu sevişme bir kural, seks ise zaman zaman yerine getirilen güzel bir istek olarak görülmelidir. Yani sevişmek her zaman, seks zaman zaman yaşanmalıdır…