Yazın olduğu kadar kışın da cildimiz birçok faktörden etkileniyor, dolayısıyla bu durum cilt bakımında önemli bir rol oynuyor. Peki, bu durumda nelere dikkat etmeliyiz, evde kolay ve basit yollarla bakımımızı nasıl sağlarız?…
Akşam’dan Aysun Yıldız Güngör, İstanbul Florence Nightingale Hastanesi’nden Prof. Dr. Sibel Alper’e sordu…
“Kış mevsimi derimize çok zalim davranabilir. Kış aylarında soğuk havalardan, evin içindeki kuru ortamdan etkilenen organ şüphesiz ki derimizdir. Bu nedenle derimize iyi bakmak en önemli adımdır. Sağlıklı bir deri; çevrede bulunan alerji yapıcı maddelerin, toz, duman ve hava kirliliğine bağlı oluşan kanserojen kimyasalların deriden emilip vücudumuzu etkilemesine de engel olur. Yaz aylarındaki güneş hasarının giderilmesi ve oluşan lekelerin tedavisi için kış ayları bulunmaz bir fırsattır, iyi değerlendirilmelidir.
YAZ AYLARININ HASARINI ONARIN
Adım adım ilerleyecek olursak ilk adım yaz aylarının hasarını onarmak olmalı. Bu amaçla peeling, yani deriyi yüzeysel soyma işlemi yapılmalıdır. Fakat peeling yapmadan önce mutlaka bir dermatolog tarafından derinin hasarı ve lekelenin şiddeti tespit edilip ona göre uygulama yapılmalı. Ayrıca peeling işlemi şiddetli güneş hasarında yetersiz kalabilir, o zaman stamp, roller veya laser uygulamalara başvurulabilir.
DERİNİN NEMİNİ KORUYUN
İkinci önemli adım; derinin nemini korumak. Kuru deride çok ince çatlaklar oluşur ve deriyi tahrişe, alerjiye ve kış aylarında egzamalara yol açar. Kış aylarında da yine bol su içmeyi ihmal etmemeliyiz. Kullanılacak nemlendiricinin E vitamini, C vitamini, hyaluronik asit içermesi yararını arttıracaktır. Gece yatmadan önce ise deri temizliği, deri yapısına uygun bir ürün ile yapıldıktan sonra büyüme faktörü veya kök hücre içeren onarıcı serumla bakım tamamlanmalıdır. Kesinlikle alkol içeren losyon ve kolonyalardan kaçınılmalıdır. Alkol içerikli ürünler deri yüzeyindeki nem tabakasını ortadan kaldırır.
ELLER AYRI ÖZEN İSTER
Kışın ellerimiz ayrı bir özen ister. Sürekli açıkta kaldığı için diğer deri bölgelerinden daha kuru ve sert hale gelir. Soğuk havalarda eldivensiz dışarı çıkılmamalı, gliserinli bir el kremi gün içinde 2-3 kez uygulanmalıdır. Ayaklarımız da ihmal edilmemeli, sürekli kapalı kalan ayaklara akşamları gliserinli ayak bakım losyonlarıyla masaj yapılmalıdır. Dış ortamın soğuğunun ardından sıcacık bir banyo çok hoş gelebilir ama unutulmamalıdır ki deri sıcak suyun ardından hızla kuruyacak ve üşüme hissi artacaktır. Onun yerine ılık suyla banyo, yumuşak bir havluyla kurulanma ve zaman kaybetmeden vücudumuzu nemlendirme ideal bakımı sağlayacaktır. Vücut için kullanılabilecek basit bir nemlendirici gliserin ve gül suyunu eşit oranda karıştırılarak elde edilebilir. Yine deri kurumasını önlemek için küvet yerine duş tercih edilmelidir.
GÜNEŞ IŞINLARINA DİKKAT!
Kışın biz çok hissetmesek de güneş ışınları bulutlar arasından süzülüp derimize ulaşır, o nedenle nemlendiricilerimizde 30 faktörlü bir güneş koruyucu ilavesi hem erken yaşlanmayı engelleyecek, hem de güneş hasarını gidermek için yaptığımız uygulamaların kalıcılığını sağlayacaktır. Yazın kullandığımız su bazlı nemlendiricilerin yerini yağ bazlı olanlar almalıdır ve avokado yağı, badem yağı, çuha çiçeği yağı tercih edilmelidir. El ve yaklardaki çatlakların
onarımında pür vazelin çok yararlıdır.
SAĞLIKLI BİR BAKIM İÇİN
Evde hazırlanabilecek bir nemlendirici: ½ Avokado ve ¼ bardak bal karıştırılıp yüzünüze sürün. 10 dakika bekledikten sonra yumuşak ve ıslak bir havluyla yüzünüzü silin. Cildiniz gerekli nemi bu karışımdan alacaktır.
Cildi sıkılaştırmak için: 2 yemek kaşığı yoğurt ve 1 yemek kaşığı limon suyunu temiz yüze uygulayın. 20-30 dakika sonra soğuk suyla yıkamanız cildin sıkılaşması için yeterli olacaktır. Bu işlem haftada 1-2 kez uygulanabilir.
Gözler için: Papatya ve yeşil çay karışımıyla çay hazırlanmalı. Soğuduktan sonra yuvarlak makyaj pamuklarına emdirilip göze uygulanmalı ve 15 dakika bekletilmelidir.”
Kadınlar Kulübü Son Yorumlar