İlk bebeğimi 10. Haftada kalbi durduğu için kaybettim. İkincisi de 6. Haftada düşükle. Bunlar çok büyük acılar. Ben kendim bas ederim sandım. İlk kaybimin üstünden 9 ay geçmesine rağmen toparlanamadim ve bebek isteği de tabi ki hep vardı, hatta daha da çoğalmisti. Çok sevdiğim yemekten içmekten de kesilince artık kendi başıma toparlanamayacagimi anladım ve terapiye başladım. Bana çok iyi geldi. Yaklasik 6 aydır gidiyorum, başta Haftada bir gün gidiyordum, sonra iki haftada bir oldu, sonra ayda bir... Yani gelişme gördüm. Bu süreçte hamile de kaldım, komplikasyonlar yaşadığım bir hamilelik geçiriyorum ama durumlara bakış açım çok degisti, daha sakinim korkularım olsa da. Ha bebeklerimi unuttum mu? Hayir, her gün aklıma geliyorlar, onlar benim ilk çocuklarım. Bazen ağlıyorum, bazen çok bazen az... ama acıyla baş etme şeklim değişti.
Hangi haftasında olursa olsun yaşadığımız şey küçük bir şey değil, hatta bence dünyanın en kötü şeyidir bir annenin çocuğunu kaybetmesi. Anne o bebek içinde olmaya başladığından itibaren anne. Ben hiç doğmamış bebeklerimin kokusunu özlerdim, onların kucagimdaki eksikliğini hissederdim. Bu gibi kayıpları atlatmak cok zor. Ben tedavi almanızı öneririm.
Size sıkı sıkı sarılıyorum. Ve hayatın en çok da bizim gibi kayıp yaşamış annelerin yüzüne gülmesini diliyorum.