ben de biraz senin gibi oldugumu dusunuyorum...
geçmişte cok acı cektim...
cocuklugumda her gun aglardım..istisnasız her gün.. (15 yaslarına kadar)...
15 yasında bırıyle tanıstım.hiç mutlu olmadım ama baglandm. ve 3 sene ıstırabını cektım. bu ıstırap cocuklugumdakı mutsuzlugumla boy olcusemezdı bile.
ama suan astım bunu. amaaa... evet hayattan ben de tat alamıyorum :) ...
artık hersey banal, yavan... heyecan kalmadı bende :) ...heyecan derken, sadece erkekler konusunda falan değil..
hani su dizi baslasa da izlesem ay, dersin heyecanlanırsın, onu İSTERSİN böyle..
ya daa.. su yemek olsa da yesem ayyy dersin burnunda tüter böyle...
veyaaa.. su elbise üff ne kadar güzel ay bi alsam dersin...
yok artık bunlar bende.. belki de böyle olması gerekiyor ama bilmiyorum..
ha bunu düşünüp üzülüyor muyum, hayır
umrumda değil, hiçbir şey umrumda değil çünkü.. hayat beni yonttu :) benim yapabileceğim bir şey yok.
nötr oldugumu hissediyorum..
hıçkıra hıçkıra ağlayamıyorum mesela artık... bir şeye çok mu üzüldüm, gözümden 2 yaş geliyor en fazla... sana yemin ederim...
eskiden sakat hayvanları, işkence edilen hayvanları görünce içim öyle bir cız eder, öyle bir acı çekerdim ki, ama dayanamazdım.. günlerce aklımdan çıkmazdı o görüntü
şimdi alakası yok, etkilemiyor beni.
güzellik ve çirkinlik kavramlarım değişti :) birinin güzel mi çirkin mi oldugunu "hissedemiyorum", analiz ediyorum mesela.. ağzı burnu düzgün, cildi temizse karar veriyorum "güzel" :)
veee.. kıskançlık da yok artık hayatımda.. çünkü kimse umrumda değil..
çirkin insanlara da acımıyorum artık eskisi gibi.. çünkü umrumda değil...
vee uzun süredir böyleyim... değişeceğini de sanmıyorum.. olsun :) arkadaşlarla vakit geçiriyorum, dance müziği dinliyorum, komedi izliyorum falan filan.. :)
ve diyorum ki demek ki böyle olması gerekiyormuş belki de.. olması gereken buydu... :)
belki de bu hastalık... ama olsun napalım.. :)