E
EU3
Ziyaretçi
- Konu Sahibi EU3
- #1
Yaz aylarında sıcak havaların başlaması ile birlikte besinlerde bulunan mikroorganizmalar üremeye başlar ve dolapta saklanmayan açıkta kalan yiyecekler gıda zehirlenmesine yol açar.
Besinlerin hepsinde mikroorganizmalar bulunur. Ancak üreticiden tüketiciye ulaşırken kötü koşullarda yapılan nakil işlemleri, gıdaların iyi olmayan şartlarda pişirilmesi, paketlenmesi, saklanması, hijyenin bozuk olması gibi durumlarda bu mikroorganizmalarda çoğalma olur ve salgıladıkları toksinler de besin zehirlenmelerine yol açarlar. Gıda zehirlenmeleri bakteri, virüs ve parazit gibi mikroorganizmalarla olanlar ve kimyasallarla olan zehirlenmeler şeklinde iki ana başlık altında toplanabilir.
Bakteriyel zehirlenmelerin hemen hemen hepsinde taşıyıcı besin, et veya tavuk ya da bu canlıların süt, yumurta gibi ürünleridir. Dolayısıyla süt ile yapılan tatlılar (dondurma, pasta ve kremalar...) gıda zehirlenmelerinin en önemli nedenlerindendir. Ayrıca suların iyi dezenfekte olmaması, kabuklu deniz hayvanları, mantarlar diğer gıda zehirlenmesine yol açan ürünler arasındadır.
Besinin henüz çiğ olduğu dönemde hijyen kurallarına sıkı bir şekilde uyulmaması, hayvanların kesim işlemlerinde temiz olunmaması, besinlerin tam bir pastörizasyondan geçirilmemesi, pişmiş besinlerin açıkta kalması, yeteri kadar soğuk dolaplarda saklanmadan tekrar tekrar ısıtılarak yenmesi veya hatalı hazırlanmış şekillerde yenmesi sonucu gıdalar zehirli hale gelir.
Zehirlenme Vakaları Yazın Artıyor!
Yazın sıcak havaların başlaması ile birlikte besinlerde bulunan mikroroganizmalar üremeye başlar ve dolapta saklanmayan açıkta kalan yiyecekler gıda zehirlenmesine yol açar. Bir başka neden de sineklerin ve böceklerin yaz aylarında ortaya çıkmasıdır. Sinekler çöp ve pislikleri yiyeceklere taşıyarak zehirlenmeye sebep olabilir. Yaz mevsimiyle birlikte artan yemekli düğün ve davetler de toplu halde besin zehirlenmelerine yol açabilmektedir.
Gıda zehirlenmeleri belirtileri genellikle, bozuk gıdanın tüketilmesini takip eden birkaç saat içinde ishal, bulantı, karın ağrısı, kusma bazen de ateş olarak görülür. Bazen de özellikle balık ve kabuklu deniz ürünlerinin zehirlenmelerinde aşırı terleme, duyu kayıpları, baş ağrıları ve görme bulanıklığı gibi daha ağır belirtiler olabilir.
Evde ilk olarak yapılması gereken bol sıvı alınması, istirahattir. Mümkün olduğunca ishali durduracak ilaçlardan kaçınılmalıdır. Çünkü bu tür ilaçlar zehirlenmeye sebep olan bakterilerin vücuttan atılmalarını geciktirir.
Şu Durumlarda Doktora Başvurulmalı
Hafif ve orta şiddetli gıda zehirlenmeleri genellikle kendiliğinden geçer.
İshal uzuyorsa veya kanlı ishal görülürse mutlaka doktora başvurulmalı. Ayrıca genellikle yedikten 12 ila 36 saat sonra baş ağrısı, görme bozukluğu, halsizlik, nefes almada güçlük ve kısmi felç gibi belirtiler varsa veya çok fazla kusma olup vücuttan su kaybı oluyorsa derhal acile gidilmeli.
Evde veya dışarıda yemek yerken gıda zehirlenmelerini önlemek için besinleri mümkün olduğunca açıkta bırakmamalı, pişmiş yiyecekleri tekrar tekrar ısıtmamalı, meyve ve sebzeleri bol suyla güzelce yıkamalı (bu arada besini hazılayan kişinin el ve tırnak temizliği de iyi olmalıdır), etleri iyice pişirmeli, ürünleri alırken üretim ve son kullanma tarihine dikkat edilmelidir. Ayrıca alışveriş yaparken de ürünlerin üretim ve tüketim tarihlerine çok dikkat edilmeli. Eğer konserve alacaksak, ürünün kutusu ezik olmamalı, kapağı şiş olmamalıdır. Bu tür konserveler içindeki ürünün bozuk olduğunu gösterir. Ayrıca ürünün firmasının tanınmış ve kaliteli üretim yapıyor olması önemli.
Gıda Zehirlenmeleri Çocukları Daha Fazla Etkiliyor
Çocukların bağışıklık sistemleri henüz tam anlamıyla gelişmemiş olduğu için gıda zehirlenmeleri çocukları daha fazla etkiler. Bu nedenle gıdalara karşı daha hassatırlar. Ayrıca şikayetlerini dile getirmeleri daha zor olduğu için tanıda gecikilebilir.
Memorial Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Serap Bos
Besinlerin hepsinde mikroorganizmalar bulunur. Ancak üreticiden tüketiciye ulaşırken kötü koşullarda yapılan nakil işlemleri, gıdaların iyi olmayan şartlarda pişirilmesi, paketlenmesi, saklanması, hijyenin bozuk olması gibi durumlarda bu mikroorganizmalarda çoğalma olur ve salgıladıkları toksinler de besin zehirlenmelerine yol açarlar. Gıda zehirlenmeleri bakteri, virüs ve parazit gibi mikroorganizmalarla olanlar ve kimyasallarla olan zehirlenmeler şeklinde iki ana başlık altında toplanabilir.
Bakteriyel zehirlenmelerin hemen hemen hepsinde taşıyıcı besin, et veya tavuk ya da bu canlıların süt, yumurta gibi ürünleridir. Dolayısıyla süt ile yapılan tatlılar (dondurma, pasta ve kremalar...) gıda zehirlenmelerinin en önemli nedenlerindendir. Ayrıca suların iyi dezenfekte olmaması, kabuklu deniz hayvanları, mantarlar diğer gıda zehirlenmesine yol açan ürünler arasındadır.
Besinin henüz çiğ olduğu dönemde hijyen kurallarına sıkı bir şekilde uyulmaması, hayvanların kesim işlemlerinde temiz olunmaması, besinlerin tam bir pastörizasyondan geçirilmemesi, pişmiş besinlerin açıkta kalması, yeteri kadar soğuk dolaplarda saklanmadan tekrar tekrar ısıtılarak yenmesi veya hatalı hazırlanmış şekillerde yenmesi sonucu gıdalar zehirli hale gelir.
Zehirlenme Vakaları Yazın Artıyor!
Yazın sıcak havaların başlaması ile birlikte besinlerde bulunan mikroroganizmalar üremeye başlar ve dolapta saklanmayan açıkta kalan yiyecekler gıda zehirlenmesine yol açar. Bir başka neden de sineklerin ve böceklerin yaz aylarında ortaya çıkmasıdır. Sinekler çöp ve pislikleri yiyeceklere taşıyarak zehirlenmeye sebep olabilir. Yaz mevsimiyle birlikte artan yemekli düğün ve davetler de toplu halde besin zehirlenmelerine yol açabilmektedir.
Gıda zehirlenmeleri belirtileri genellikle, bozuk gıdanın tüketilmesini takip eden birkaç saat içinde ishal, bulantı, karın ağrısı, kusma bazen de ateş olarak görülür. Bazen de özellikle balık ve kabuklu deniz ürünlerinin zehirlenmelerinde aşırı terleme, duyu kayıpları, baş ağrıları ve görme bulanıklığı gibi daha ağır belirtiler olabilir.
Evde ilk olarak yapılması gereken bol sıvı alınması, istirahattir. Mümkün olduğunca ishali durduracak ilaçlardan kaçınılmalıdır. Çünkü bu tür ilaçlar zehirlenmeye sebep olan bakterilerin vücuttan atılmalarını geciktirir.
Şu Durumlarda Doktora Başvurulmalı
Hafif ve orta şiddetli gıda zehirlenmeleri genellikle kendiliğinden geçer.
İshal uzuyorsa veya kanlı ishal görülürse mutlaka doktora başvurulmalı. Ayrıca genellikle yedikten 12 ila 36 saat sonra baş ağrısı, görme bozukluğu, halsizlik, nefes almada güçlük ve kısmi felç gibi belirtiler varsa veya çok fazla kusma olup vücuttan su kaybı oluyorsa derhal acile gidilmeli.
Evde veya dışarıda yemek yerken gıda zehirlenmelerini önlemek için besinleri mümkün olduğunca açıkta bırakmamalı, pişmiş yiyecekleri tekrar tekrar ısıtmamalı, meyve ve sebzeleri bol suyla güzelce yıkamalı (bu arada besini hazılayan kişinin el ve tırnak temizliği de iyi olmalıdır), etleri iyice pişirmeli, ürünleri alırken üretim ve son kullanma tarihine dikkat edilmelidir. Ayrıca alışveriş yaparken de ürünlerin üretim ve tüketim tarihlerine çok dikkat edilmeli. Eğer konserve alacaksak, ürünün kutusu ezik olmamalı, kapağı şiş olmamalıdır. Bu tür konserveler içindeki ürünün bozuk olduğunu gösterir. Ayrıca ürünün firmasının tanınmış ve kaliteli üretim yapıyor olması önemli.
Gıda Zehirlenmeleri Çocukları Daha Fazla Etkiliyor
Çocukların bağışıklık sistemleri henüz tam anlamıyla gelişmemiş olduğu için gıda zehirlenmeleri çocukları daha fazla etkiler. Bu nedenle gıdalara karşı daha hassatırlar. Ayrıca şikayetlerini dile getirmeleri daha zor olduğu için tanıda gecikilebilir.
Memorial Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Serap Bos