Yaşadığım Yer Alyalarla Safiyelerle Dolu(Kanıksanmıs Şiddet)

Cok sukur kı oyle dayak vs yemedım. Ama annem altıma ısedıgımı herkesn yanında soler benı rezil ederdı kac yasına geldım hala korkuyorum ya mısarlıge gttıgmde altıma ıser mıyım dıye
Ister istemez insan etkileniyor eminim bende 6-7 yaşına kadar ara ara altıma kaçırırdım birgün annem cok fena dövdü ondan sonra tesadüf bende bir daga yapmadım her yerde nasıl dövdügünü anlatırdı ondan sonra yapmadığını sanki bilerek yapmışım gibi

Zaten gittiği yerlerde bizi nasıl dövdüğünü anlattığı için sonradan annemle beraber hicbir yere gitmedim
 
Allah sizin çocuğunuzuda diger öğrenciler ise korusun karşısina iyi insanlar çıkarsın.

Okula ilk basladigim zamanlarda bu sahnelerle karşılaşınca ödüm kopardı hastayım diye okuldan kaçardım hatta birgün babam evde yakalayınca neyin var dedi hastayım dedim dinlemeden dogru mu soykuyir acaba diye dusunmeden öyle sert bir tokat artı ki korkudan altım işememiştim.

Tv de bir kere öğrenciye öğretmenin şiddet haberine denk gelmiştim öğretmen dövmüyor cokta bağırmıyor ama cocuk hassas bi çocuk olacak ki öğretmen sesini yükselttikçe yapsana atakmışım diye zorladıkça cocuk korkudan titriyor hatta yanlış hatırlamıyorsam altınada yapmıştı galiba.
Biz öyle şiddet görmüşüz ki o an öğretmen şiddet uyguluyor gibi gelmedi ama şuan dusunuyorumda bize şiddet kanıksatildi diye öyle hissetmişim.

Bugunki fikrim şiddet sadece fiziksel olmadığı yönünde
 


Gerçekten çok cahillermis nasıl utanırdım Allahım!
Yüreğim acıdı....
 
İste buralar tam olarak arkadaşınız gibi çocukların çocuklukta olduguvyer bizdede belki o şekilde değildi ama babam kahvaltılık cok az alırdı bazen almazdı bile çünkü kendisi eve cok az gelirdi

Aldığı zamanda annem bize bir iki kere verir sonra babama saklardi çocuklara verme demezdi ama bitersede kıyametler kopardı çünkü.

Ama bu yaranma konunuzdaki düşuncenize gelecek olursak arkadaşınızı bilemem çünkü siz onunla daha cok yaşadığınız anlattıklarından dolayı az cok bilirsiniz ama kesinlikle yaranma düşüncesi degil mecburiyet zorunluluktan başka birşey degil.

Mesela ben kendim güç bela okudum gram emeği yoktur hatta yıllar once çalıştığım zamanlar iyi bi iş olmadığı için insanlar dedikodumu yapıyor diye babam isten çıkmam için baskı yaptı bende devam edince hic acimadan resmen elinin ayağının icin e alacak şekilde dövdü.

Şuan ki isim iyi kardeşimde çalışıyor babam biz çalışmaya başlar başlamaz annem iğne bile istese çocuklarına soyle alsınlar dedi her defasında annemde babama diretmek yerine bizden istedi boyle boyle tam olarak masraflar bizde kaldı.
Oda bir yana çivi 30 yıldır çivi çalmadığı eve bir dolu masraf yaptı bizden sonra mecburen veriyoruz çünkü vermesek evde sorun çıkaracak tatsızlık çıkaracak biliyoruz birak vermemek vermedigimizi hissettiren bile once tavır koyup o evi zindana çevirecek sonra bi şekilde yine o parayı alacak.

Eskiden yine iyi kötü idare ediyorduk enflasyon yükseldikçe kendimi o masrafların altında kalıyor gibi hissediyorum yetişemiyorum boğuluyorum kendime harcama falan yapamıyorum cok izahtım kusura bakmayın ama inanın bu yapılanlarda gram yaranma duygusu yok sadece bizim yüzümüzden evdekiler tatsızlık yaşamasın derdi var
 
Anne babanızla görüşüyor musunuz? Böyle anne babam olsa ölseler cenazelerine gitmem ciddi söylüyorum çünkü doğurmak marifet değil. Sevgiyle büyüteceksen çocuk yapılır. Sevgi göstermediğin bir çocuğu üstüne bir de kızgın demirle yakıyorsan onu doğurmuş olman seni anne yapmıyor, kutsal filan da yapmıyor.
 
Bir yerde okumuştum belki burada. Böyle çok çocuklu aileden biri evlatlık veriliyor teyzeye. TeyZe de kapı komşu. Çok çocuklu ailede dayak vs gırla. Bir gün çocuğun kardeşine teyzesi prensesim diyor. Ve demişti ki bu söz kadar o dayaklar canımı yakmamıştı. Sizin yerinizde olsam psikolojik destek alır o aileden sıyrılırım. Tabii bu da kolay değil. Öyle güzel yıkıyorlar ki o özgüveni iyice bağımlı gale geliyorsun. Nihan kaya iyi aile yoktur okuyabilirsin.
 
Ben de yazmak istiyorum:

Ben de cocukken sudan sebeplerden cok dayak yedim, ilkokul cocugu idim, geceleri yastigim islanirdi aglamaktan. Her gece Allah a dua ederdim, yarin ne olur annem beni dovmesin diye, ertesi gun yine doverdi yine yine yine... Yillarca dayak yedim, bir de ustelik psikolojik siddet yapardi, hakediyorsunuz ki dovuyorum, siz uslu olsaniz hic bir anne evladini dovmek istemez derdi ve ben surekli uslu bir cocuk olmadigim icin kendimi suclar kendimden nefret ederdim. Surekli bir baski vardi, siniftaki cocuktan hoslanamazdim, cunku gunahti ve annemden korkardim, platonik bir sevgi yuzunden dayak yiyecegimi dusunurdum. Surekli cantami karistirdi annem, oyle boyle degil ama kitap-defter aralarini didik didik yapardi. Surekli odama izinsiz girerdi, telefonla arkadasimla konusurken kapidan dinlerdi, buzlu camdan kafasini gorurdum. Ilkokul onlugumu giyerken tum bacaklarim, kollarim hep curuk icinde olurdu, kulotlu corabi giyerken curukler acirdi, usul usul giymeye calisirdim. Yuzumde, gozumde de zaman zaman curukler olurdu, ogretmenin sorarsa ya da komsular sorarsa dolaba carptim dersin diye ski ski uyariridi. Ilk defa adet oldugumda anneme degil gittim arkadaslarima soyledim, onlardan tavsiyeler aldim, bilgi almaya calistim. Birkac gun sonra kendisi anladi adet oldugumu. Hatta benim adet oldugum zaman birisi balkon asagi ped atmis, hic sormadan aratirmadan geldi beni dovdu kivrana kivrana yeminler ettim ben atmadim onlari diye. Gercekten de ben atmamistim ama hic sormuyordu, arastirmiyordu, direkt gelip dovuyordu. Bir defasindan bitlenmistim (ilkokul4), banyoda basimdan asagi gaz yagi doktu lokur lokur, sinek ilaci puskurttu, yuzum gozum yandi, bagira bagira yaniyorum anne yaniyorum anneeee diye aci cekmitim, ustune ustluk saatlerce de sampuanla arindirmaya calisti, nefessizlikten olecektim. (gecen gun safiyenin annesi bitlenme sahnesinde guldenin sacini kesiyordu ya dedim ki yine benim annemden sefkatliymis su kotu kadin bile. ) Hic evden cikmazdim, asla arkadaslarima gitmezdim, yollamazlardi, asla arkadaslarla gezmeye gitmezdim. Mahalledeki kizlar hergun beraber takilirdi, orda burda gezerdi, onlara takilamazdim. Bir defasindan mahalleden iki arkadasa denk geldim, haydi parka gidelim gezmeye dediler, ben de eve ciktim dedim ki ben kizlarla gezmeye gidiyorum, annem bir suru soylendi yine, ama iste genclik (lise2) sallamadim, ciktim indim. Babam uyuyordu, hemen babami uyandirmis, babam camdan bir bagirdi bana, hemen kostum ciktim eve o korkuyla. Kapidan ceker cekmez beni iceri babam bir dovdu bir dovdu bir dovdu neye ugradigimi, neden dayak yedigimi yine anlamadim. Annem de karsida durup seyretti. Yine gozum morardi o gun ve yine ertesi gun okulda herkese dolaba carptim yalani...
Ben tabi caliskan bir ogrenciydim, universiteye calistim, simdi Allah var ailem de okumami destekliyordu. Cahil, gorgusuzlerdi ama bizim oralarda dogudan farkli olarak okumak revactatir (ege-akdeniz bolgesi) O yuzden okuyacak cocugu desteklerler. Universitede uzak bir sehri yazdim, her tatile gittigimde yine dayak yerdim, bir defasinda erkek kardesimle kavga ettik yine babamdan dayak yeyip gitmistim (universite 3) ve yine dolaba carptim yalani. O zaman aylarca babamla konusmadim, aylarca her gun aradi. Yariyil tatiline gitmedim, tum sehir bosaldi, tum yurt bosaldi, ananem, annem gunlerce telefonda yalvardilar gelmem icin de oyle gittim geldim 6-7 gun.
Universite 2 deyken internetten esimle tanistim, ben ogrt lik, o baska sehirde muhendislik okuyordu. Hayatimda beni ilk seven insan :) Tabi haramdi, gunahti diye onunla da gorusmedim, telini acmadim, arayi actim. Ama nasipte varmis ki universite bitince aradi sordu, yazdi. Hatta birgun bir cilginlik yapip esimle istanbulda bogaza gezmeye gittik. Babam defalarca aradi, mesaj attim, gecistirdim, telim de bozuktu zaten o aralar. Ben 23, esim 24 yasinda. Ben ogrtlik yapiyordum ve esimle hep arada bir benim is cikisi 1-2 saat gorusuyorduk. Ama o gun romantik bir gundu, bogazda balik ekmek yedik, cafe de oturduk, ve bogazda isiklari seyrettik. O gun esim bana ilk defa beni sevdigini soylemisti. O gun eve gec gittim ama 23 yillik omrumde bu kadar cilginlik olsundu de mi? Saat aksam 11 idi, kapidan girer girmez babam beni kemerle dovmeye basladi. Dovdu, dovdu, dovdu.... Tum gucuyle, tum hirsiyla, saatlerce, kufurler savura savura... O gun annem ayirmaya calisti, arada annemi de itti kakti. Gece 4 e kadar dayak yedim. 23 yasinda genc bir ogrt idim, mudur beyin newyorker hocahanim dedigi, velilerin newyorker hanim/hocam dedigi, ogrencilerimin hocam dedigi, babamin kemerle dovdugu. O gunden sonra dayaklarim bitmedi, birkac defa da benden 3 yas kucuk erkek kardesimden buyuk dayaklar yedim, o zamanlar esimle nisanliydim, esim ben araya karisirsam kardesini de aileni de bir omur goremezsin dedi. Ben araya girmeden kendini savun dedi, darp raporu al, polise git dedi. Ben adli tiptan darp raporu aldim, once polise sonra mahkemeye gittim. Polis guldu gecti, zaten babam da polisti, kardesimle gule oynaya polise ifade verdiler gectiler. Kardesimden yedigim o buyuk dayak da yine esimle bulusmamdandi. (nisanlimdi o zamanlar ustelik)
Esimle evlendik abd ye geldik, dengesiz bir aileden geldigim icin surekli travmatik davranislarim, dengesizliklerim oldu. Evlilik kurumuna saygisizliklarim, esimle tartismalarim oldu tabiki. Hala gecmisin travmalarindan kurtulamiyorum. Bircok kisisel gelisim kitabi okudum, kendimi gelistirmeye calistim, psikolojik videolar/podcastler dinledim. Hala geceleri dayak yedigimi goruyorum. Iki cocugum var, travmatik kaygilar yasiyorum zaman zaman. Hic sevilmedigim icin evlatlarimi nasil sevecegimi bile bilmiyorum. Esim asiri medeni/sefkatli birisi. Sagolsun yillar icerisinde siddet nedir unuttum. Ailemden, annemden bu kadar siddet gormeme ragmen yine de isim dustu ama. Annem iki dogumumda da geldi, torunlarina bakti, evin isini yapti sagolsun. Gurbetlik de baska turlu zor be, kimsemiz yok iste. 6 yildir Turkiyeye hic gitmedim, kardesimi babami gormedim. Annem gelip gidiyor senede bir. Yaptiklarini ben asla unutamiyorum ama onlar unutmus. Annem geldiginde sen bizi cok dovdun ben cocuklarimi dovmem diyorum, biz seni dovmedik ki diyor saka gibi.
Psikolojik destek almayi cok istedim ama abd de derdimi ingilizce anlatmak icimi acmaz ki. Bakalim bulursam Turk bir psikolga gorunmek istiyorum ama.
Benim gibi dayak, siddet, sevgisizlik ile buyumus bugunun yarali yurekli annelerinin yureklerinden opuyor, sevgiyle kucakliyorum. Biz cocuklarimiza iyi davranacagiz, onu sevecek, sarip sarmalayacak, sefkatle kusatarak buyutecegiz tamam mi?
 
Anlatmak istemiyorum ama annemden, ilkokul ogretmenimden, sokaktaki buyuk erkek cocuklarindan cok fazla siddet gördüm ben de. Kardeslerimi korumak icin onlar yerine de dayak yedim annemden. Ki annem uni mezunu egitimli bir kadindir ve herkes cok sever, baska cocuklara karsi cok toleranslidir. (Eczaci kendisi ve eczaneye gelen giden cocuklarin hep gonlunu eder onlarla sohbet ederdi) ama iste beni secmisti nefret etmek icin...
Neyse artik bir önemi yok..

Ben kendi evladim icin farkli bir sey yapmaya calisiyorum
Yeni nesil annelerden de cok var cocuklarini anlamaya calisan
Ve eski nesil hep "aman biz soyle yaptik tas gibi evlatlarimiz bak" diye cikisiyor
Halbuki tas gibi falan degiller, resmen ulkenin yarisindna fazlasi gizli psikopat
Egitim şart degil, şevkat ve sevgi sart.
Ben tedavi icin baska bir cozum göremiyorum.
 
Sadece yaşadığın yer değil, toplumun azımsanmayacak bir kısmı safiyeler, alyalarla dolu.
Nihan Kaya'nın iyi aile yoktur, iyi toplum yoktur kitaplarını okumalısınız.
Ben, sen, o hepimiz istismar edilmiş insanlarız. Anne baba olmayı, terbiyeyi, şiddetin her türlüsü zanneden insanlar tarafından büyütüldük. Büyütüldük demek bile fazla. Bir şekilde hayatta kaldık diyelim.
Ağır iç içe geçmiş çoklu travmalar ha dediğinde çözülmüyor. Ben son 2 yıldır aralıksız devam ediyorum ve daha çok yolum var.
İyi bir psikiyatrist ve terapilerle çok şey değişiyor. Devam edin lütfen.
Son olarak diziler sizi etkiliyorsa bence izlemeyin.
 
Gercekten okurken boğazıma bir yumruk oturdu umarım tez zamanda iyi bir psikologa denk gelirsin o yaraların hepten iyileşeceğini hicbir zaman duşunmuyorum ama en azindan sarıp sarmalarsın da kanamaz

Aslında şiddet konusunda ayni olsada ailelerimiz farkli farklı potansiyellerde büyümüş iki insan olmamıza rağmen niyeyse sizde kendimi gördüm

Eskiden benimde yurtdışı gibi bir düşüncem vardi cokta çabaladı gidemeyince cokta üzülmüştüm sanki gitsem büyüyecektim ailemden uzakta olsam içimdeki ben ortaya çıkacaktı belki hep bu hevesle istedim

Bende adet olduğumda ailemden kardeşlerimden sakladım hemde 2 yıl kimsenin haberi olmadı bi şekilde öğrenince yıllarca beni iğrenç bi lakapla çağırdı yine kendi aklıyla zannediyor ki o hemen öğrenmiş

Okumayı cok istiyordum özellikle üniversiteyi kazanıp şehir dışına çıkmak belki gitsem tatillerde hic gelmeyecektim ama ömrüm hep ailemin evinde gecti dayak yiyerek aşağılanarak boyle bi insan nasil kendini sevebilir nasıl yapicam cok merak ediyorum

Bu arada eşinizle çocuklarımızla huzurlu mutlu bir yasam dilerim insallah ruhunuz tez zamanda iyilesebildigi kadar iyilesir
 
Kendileriyle aynı evdeyim hic bu evden çıkma şansına bile sahip olmadım bazen Düşünüyorum da keske üniversiteyi farkli bi şehirde okuyup evinden ailemden uzaklaşma dinlenme imkanı bulabilseydim
 
Kitabı ilk defa duydum ama kadınlar kulübü gibi sosyal mecralarla tanışdıkça

Sonra zamanla bu durumun yaşadıklarımın kendi aybim olmadığını ogrenipte arkadaşlarımla konuştukça (tabi herseyde anlatılıp paylasilmiyor)
boyle boyle bu tarz sıkıntıları yasayan tek birey olmadığımı ogrendim
 
Uzaktan bakılınca hep eğitimli ve maddi durumu iyi ailede büyümek hep avantaj o çocuklar hep şanslı görünüyor hele bizim neslimiz için

Annemdecakrabalarinin çocuklarına cok sevgi şevkat gösterirdi ama bize gelince yok

Hatırlıyorum kuzenim okul stajı için bir kac haftalığına bizim bulunduğumuz şehire gelmişti bir kac günde bizimle kalmıştı durup durup aile fotoğrafını çıkarır öper cok özledim der o zamanlar şimdiki gibi görüntü aramalar yoktu telefonda msn de ailesiyle görüntülü konuşurdu

Bense ilk defa bir öğretmenimin evinde kalmıştım kendisindende çekinirdim ama o bir hafta baba o kadar iyi geldi ki anlatamam 1 kere bile evi arama ihtiyacı hissetmedim
 
Ben anne babamdan cok fazla siddet görmedim, psikolojik siddet gördüm ama.
Fiziksel siddeti yetiskinlikte ablam tarafindan yasadim. Isteseydim karsilik verirdim ama kendime yakistiramadim hic bir zaman. Öyle sert sekilde vururdu ki kafama, bu kez kesin beyin travmasi gecirdim derdim icimden. Annemlere söyledigim zaman "sen kim bilir nasil tahrik ettin onu" derlerdi .
Neyse yurtdisinda yasiyoruz, birgün yine bu beni dövdü, kalktim ceketimi giyip ciktim evden, en yakin polis merkezine, sikayetci oldum. Ablam ilk kez o zaman pisman oldu, cünkü o suc olarak siciline islediginde hayati biterdi bunu biliyordu. O günden sonra siddet bicak gibi kesildi, birdaha asla o elini kaldiramadi.
 
Hayır soylemedi
Ben de okb tedavisi oluyorum. Psikologum kesinlikle o iki diziyi izlememem gerektiğini, hatta o dizilerin toplum ruh sağlığını bozduğunu söyledi. Böyle mühim şeylerin ticaretinin yapılmasının çok yanlış olduğunu ekledi. Yani bence siz de izlemeyin sadece tedavinize odaklanın. Ben izlemiyorum iyi oluyor.
 
Keske burdada öyle olsa konuya yorum yapanlardan biri babasından erkek kardeşinden şiddet gördüğü için darp raporu alıp şikayet ettiğini babası polis memuru olduğu için güle oynaya gidip ifade verip fonduklerini söylemiş şans iste
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…