UYKULARINA AL BENİ
yokluğunu gösteren takvim yaprakları
sonbahara takılmış gibi
bir bir dökülürken yerinden
boşluğa savrulur “gelirsin” umutlarım
oysa dört mevsim baharı yaşayacak
gökkuşağının renklerini keşfedecektik
umutlar hep yeşil
çiçekler hep kırmızı olacaktı
gelmedin
acılarımın el izleri dururken yüreğimde
ve kanarken olur olmaz zamanlarda
ve örümcek ağlarına benzer hüzünler
sarkarken dört bir yanımdan
şimdi
yokluğunu kalın bir yorgan gibi sarar
sensizliğe hükümlü geceler
elmas gibi
inceden inceye işlemeye çalıştığımız sevdanın
köklerine su yürümeyince
kendiliğinden çürüdü
mermerin damarından çatlamasına benzeyip
bölünmüşken dört bir yerinden
bir türlü sabah olmayı bilmez geceler
dağlardaki esmerlik yüreğime girmiş
ve göz yaşlarım yağmura benzemişken
hep ertelenmiş
hep geçe bırakılmışken gelmelerin
ve bir daha geriye dönmeyeceksen
rüzgarın ninnisini eklediğin gecelerde
uykularına al beni
Atila IŞIK