- Konu Sahibi kirazmevsimi
-
- #1
....Denyo bir sevgilim vardı. Dile kolay... Tam 4 yıl. Askerliğini bekledim. Onsuz bir saniyem bile geçemez sanıyordum. Bütün varlığımı ayaklarına serdim resmen. O benim tüm özgürlüğümü elimden almıştı, aslında en çok bu yüzden ayrıldım. Ben evlense bile özgür kalmayı tercih edecek biriyim. 7-24 evini temizleyip kocasına hizmet edecek biri değilim. Benmde kendime ait bir yaşantım olsun istiyorum. Ama o denyo evliliğe benim baktığım gibi bakmıyordu. Evlenecektik ve ben 4 duvara mahkum kalacaktım. Bunu kendiside açık yüreklilikle dile getirdi sağolsun. Annem gibi olacaksın dedi. Makyaj yok, saç-baş yok, hemen bebek, belki zorla kapatılacaktım. Çocuklarım ve kocam için ömrümü feda etmem istendi. Yapamadım.
Evlilik hayallerim kayboldu. Tek başıma ve yalnız yaşamak istiyorum. Kimseye tahamülüm yok. Ben bu kadar şirret ve dengesiz değildim.
Her kadın hayatına böylemi devam eder sonuna dek? Kocan ve çocukların için kendini tamamen tüketmekmidir? Sosyal anneler yokmu? Gerçkten anlayışlı kocalar yokmu? Nolur bir umut ışığı... Yalnız yaşlanmak istemiyorum. Biri bana gerçekten karısını düşünebilen ve onun özgürlüklerini elinden almayacak kocaların varlığından haberdar etsin.
Nitekim bu umutsuzluk yüzünden gebericem ben.
Haklısınız.
Ama şöyle bir durum varki... O 4 yıl sapasağlam geçmedi elbette. Çok kez ayrılıp barışmalarımız oldu, sayısını ben bile bilmiyorum. Her seferinde aynı şeyden korkup kaçıyordum. Sonra beni bir şekilde değiştiğine inandırıyordu. Sanırım benim ilk kez bu kadar kesin bir karar almamdaki neden büyümem oldu. Çünkü biz, ben 17 yaşımdayken başladık bu ilişkiye. O zaman insan nasıl diyeyim, kör cahil oluyor sanırım aşk konusunda...Şimdi daha farklı düşünüyorum. Belki şuanki umutsuzluğumda bu yaşımın cehaletinden. Muhtemelen bir süre sonra bu hallerimede bakıp güleceğim, farkındayım. Ama insanın o anki psikolojisi neyse, o anı etkiliyor. Hayatımın en güzel, en saf senelerini böyle birşey için harcadığıma şuan ben bile inanamıyorum. Tabiki şimdi körü körüne bir umutsuzluğum yok. Sadece şu var, evlenebileceğime, birine o kadar güvenebileceğime dair bir umut kaybı oluştu bende. Birazda etrafımdaki her evliliğin aynı şekilde devam etmesi tetikliyor. Herkes aynı, herşey aynı çünkü. Herkes aynı şekilde evliliğini devam ettiriyor buralarda. Yıka, yedir, giydir, temizle... Bütün anneler ve bütün kadınlar evlerinde... Hiç birinin sosyal yaşamı yok. Ve bizede hep aynı şeyle bakıyorlar, SİZDE BİZİM GİBİ OLACAKSINIZ! Bunun içinde daha umut dolu bakabilmek biraz zor, anlayacağınız üzere...
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?