Ufolar var m, Uzayllar var m?

takva

Guru
Kayıtlı Üye
18 Nisan 2009
219
4
318
Eskişehir
Ufo (uzaylı) var mı?





“Ufolistler”, geçenlerde yaptıkları toplantıda—sözüm ona—“bilimsel” veri ile gözleme dayanarak saçma sapan iddialarla yine zihinleri bulandırmaya çalışmış. “Ufolistler” kim, ne yapmak istiyor, iddiâları nedir? Gerçekten uzayda şuur sahibi canlılar var mı? Varsa mahiyetleri nedir?

“Ufolist”, Erik Von Daniken adında biri tarafından yazılan “Tanrının Arabaları” isimli kitabı kutsal kabul eden; dine, maneviyeta cephe alan, ruhanileri (melek, cin ve şeytanları) kabul etmeyen, ancak onların yerine hayâlî uzaylı “ufo”lara inanan “modern zamanların sapıtmış bir zihniyeti”dir.

Çok eski zamanlardan beri uzaylıların dünyaya geldiğini arkeolojik buluntularla ispat etmeye çalışan Erik ve ufolistlerin iddiâları: Mısır’daki piramitleri uzaylılar yapmıştır. Hatta, Çin Seddi, Maya ve İnka şehirlerini, And dağlarının tepesindeki devasa resimleri, İngiltere’deki Stonage (eski taş yığınları), Ürgüp’teki Peri Bacalarını, bazı şekilleri de vs.

İddialarına göre, “O zamanda, milyonlarca taşı düzgün bloklar hâlinde kesip üst üste, ince bir matematik ve geometri bilgisiyle koymak imkânsız. Uzaylılar bu taşları lazerle kesip üst üste dizmiş. Çünkü, ‘uzaylılar, ilim ve teknoloji’ yönünden bizden daha ileri!” Halbuki tarih diyor ki, piramitler 30 yıl sürmüş. Matematik ve geometri Mısır’da çok gelişmiş. Ayrıca, milyonlarca köle, yığınlarca toprak ve kalasları kullanarak üst üste koymak pekâla mümkün. Eğer uzaylılar yapsaydı, 30 yıl değil, birkaç gün, hatta bir iki saat içinde yapılmalıydı! Ve aynı yapıları sadece Mısır’da değil, her tarafa yapmaları gerekmez miydi? Ve ne hikmetse, uzaylılar, 3, 4, 5 bin sene öncesinin teknolojisine göre piramitler, Maya, Aztek, İnka gibi eski Amerikan medeniyetlerini yapmış, kurmuş da, 2 bin, hatta bin seneden beri, çok daha basit tek bir eser meydana getirmemiş!

Erik ve ufolistlerin diğer bir iddiâsı da, “Uzaylılar, And dağlarının tepesinde bulunan Nazka’daki devasa kertenkele, kuş, yılan resimlerini, yollarını bulabilmeleri için yapılmışlardır!” Hayret ki, uzaydan buraya kadar gelecek; piramit yapacak kadar ince bir teknolojiye sahip olacak, ama, yolunu şaşıracak, bulmak için kuş, kertenkele resimleri yapacak!

Erik’in bir diğer iddiası, “Uzaylılar, maymunları genetik işlemlerden geçirerek insan hâline getirmişlerdir. İnsanlar aslında uzaydan gelenlerin torunlarıdır.” Peki neden maymunlar türemeye devam ediyor, onları niye insana çeviremiyorlar? Piramitleri Mısırlıların işgalinden neden kurtarmıyorlar? Maya ve İnka medeniyetleri dahil yaptılar da, yok oldularsa, neden koruyucu tedbirler almamışlar? Bilgileri mi, teknolojileri mi yetmiyor!

Ufolistler der ki, “Aslında ufo (uzaylı) vardır. Ama, ABD ve bazı güçler onları ortaya çıkarmıyor! O zaman bugünkü medeniyet ve dinler çökecek?” Yine hayret ki, uzay aracı ile buralara gelecek bu kadar ince, hassas teknolojiye sahip olacaklar da yakalarını ABD’nin elinden kurtaramayacak; haddini bildirmeyecekler!

Oysa, tarih/arkeolojik araştırmalar bir çömleği, ilkel bir kabı veya yontulmuş bir taşı dahi mutlaka bir akla, bir iradeye, bir medeniyete dayandırır; tesadüfe, tabiata, ufolara değil! Aslında ufolistler, tesadüfe ve “evrime” tesadüf edilemediği, biyoloji, matematik ve sair fen ilimleriyle iki kere iki dört eder derecesinde ispatlandığından ve bu yolla gitmeleri mümkün olmadığından “uzaylı” iddiâlarıyla ortaya çıkıyor. Çürütülen Darwinizmin günümüzdeki versiyonu!

Ufo görüntüleri ise, tamamen aldatmaca, teknolojik hilelerden ibaret. İnternet resimleri ile bazı filmlerdeki uzay sahnelerindeki hileleri bilmeyen yok. İç içe konan film oyunlarını da… Veya, yanarak atmosfere düşen meteor taşlarını, uyduları ve parlaklıklarını, bazı casus âletleri ufo diye göstermek ve yutturmak çok mu zor?

Dikkat etmemiz gereken ince nokta şu: Tarih boyunca en ilkel toplumların bile yanlış, sapık ve batıl da olsa inanma, tapınma, ibadet etmeleri, insan ruhu için iman/ibadetin nefes almak gibi temel bir ihtiyaç olduğuna delildir. Dinler tarihi, beşerin hiçbir devirde dinsiz yaşayamadığını; mutlaka bir şeye, bir güce inandıklarını gösteriyor. Ne var ki, temiz hava ve su bulamayan, pis ve kirlisiyle yetinir. Gerçeğe ulaşamayan, Allah’ı tanıyamayan, O’nun vasıflarını maddeye/toteme/putlara taksim eder. Ruhanilere, yani melek, cin ve şeytanlara inanmayan o boşluğu ufolara (uzaylılara) inanmakla doldurmaya çalışır.

Günümüzde bile fal, tarot gibi 2000 yıl öncesinin saçma-sapan oyun ve tuzaklarına düşen kültürlü, çağdaş, fakat cahil insanlarını aldatacak ufolistler sizi şaşırtmasın!
opuyorumnanaktan
 
ınsanların profesyonel insanlardan, bilim adamlarından değil de amatörce uğraşan kimselerden bilgi alması hiç bilgi sahibi olmamasından daha kötü. ınsanoğlu her zaman bilinmeyene ilgi duyar ve bilmediği için biraz da ondan korkar. Bundan yararlanmak isteyen, hatta belki de işi medyaya vurup çıkar elde etmek isteyen kimseler de insanların bu özelliğinden yararlanıp "ufo, uzaylılar" gibi konuları gündeme getiriyorlar. 1940'lı yıllarda(yanlış hatırlamıyorsam) Rosswell'de bulunan enkazın uzaylılara ait olduğu hala konuşuluyor. ABD bunun bir meteoroloji balonu olduğunu ifade etmiş fakat enkazın uzaylılara ait olduğunu iddia edenler de az değilmiş. Yıllar sonra enkazın CIA tarafından yapılan bir deneyin kalıntıları olduğu anlaşılmış. o zamanlar Rusya' yla arası soğuk olan ABD, CIA 'yi kendi atom bombasına karşılık Rusya'nın da bir bomba denemesinden haberdar olmak için dünyadaki tüm sesleri işitebilen bir balon yapmaya yönlendirmiş. Rüzgarda parçalanan balon da boş bir tarlaya düşmüş ve insanlar da daha öce gördükleri hiçbir şeye benzetemediğinden en uygununun dünya dışı yaratıkların bıraktığı iz olduğunu düşündüler.(Bu da CIA'nin işine gelmez mi?)Tabii yıllarca film şirketleri de bu fikirlerden yola çıkarak uzaylılarla ilgili çeşitli filmler yaptılar!(Uzaylıların geldiği, dünyayı işgal ettiği, insanlar üzerinde garip deneyler yaptığı filmler)Bunlar çok rağbet gördü. Hala böyle filmler çekiliyor. Biri böyle bir şeyin olmadığını ispatlasa tüm film şirketleri önemli miktarda para kaybeder!Üstelik bu furyanın içinde yalnız film şirketleri yokken!
Ve eğer birçoğunun düşündüğü gibi bir uzaylı varsa, bizden çok daha zekiler ve çok daha ileri teknolojiye sahipseler, dünyayı ziyaret edip çeşitli deneyler yapmışsalar şunu farketmiş olmalılar:ınsanoğlu, kendi kendisini yok ediyor. Bu gidişle birkaç binyıl sonra bu gezegende böyle bir ırk kalmayacak ve biz de istediğimizi alabiliriz.
Neden insanoğlu dünyaya gelecek tehlikenin dışarıdan değil de içeriden geleceğini düşünmüyor artık!Ozon tabakasının kendini ne kadar sürede tamir edebildiği biliniyor mu, fosil yakıtların etkilerini azaltmak için ağaç ekmek yerine ağaç yakılmıyor mu?Tükenen enerji kaynakları, nükleer silahlar vs, vs...
Evet, evrende yaşam sadece dünyada yok. Ama tüm bunlar cahillikten ya da kötü niyetten kaynaklanıyor!Ne diyeyim Allah akıl fikir versin. Ufolistler, ufolara kafyı takmışlar umarım daha ciddi ve bilimsel işlere yönelirler.
 

kesinlikle haklısın canım ayrıca bu araştırmalara dünya para harcanıyor boşuna..vereliniortak
 
ufo-unknown flying object in kısaltılmışıdır...yani bilinmeyen tanımlanamayan uçan nesneler...
ufo deyince herkesin aklına uzaylıların aracı geliyo....hayır siz uzaylıların aracını görmediniz...siz tanımlanamayan uçan bi nesne gördünüz....
uzaylılara gelene kadar evrende yaşayan o kadar çok şey varki....
ben o ışıkların dinimizle alakalı şeylerden kaynaklandığına inanıyorum...
bi yerden duymuştum...ermişler geceleri ışık topu halinde gezermiş....benim için buna inanmak daha mantıklı...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…