El Sanatları Türk Süsleme Sanatları .... Minyatür

Halikarnas

DÖNDÜM
Kayıtlı Üye
24 Kasım 2008
14.247
37
Çok ince işlenmiş ve küçük boyutlu resimlere ve bu tür resim sanatına verilen addır. Ortaçağda Avrupa'da elyazması kitaplarda baş harfler kırmızı bir renkle boyanarak süslenirdi. Bu iş için, çok güzel kırmızı bir renk veren ve Latince adı “minium” olan kurşun oksit kullanılırdı. Minyatür sözcüğü buradan türemiştir.

Bizde ise eskiden resme “nakış” ya da “tasvir” denirdi. Minyatür için daha çok nakış sözcüğü kullanılırdı. Minyatür sanatçısı için de “resim yapan, ressam” anlamına gelen nakkaş ya da musavvir denirdi. Minyatür daha çok kâğıt, fildişi ve benzeri maddeler üzerine yapılırdı.


Minyatür, doğu ve batı dünyasında çok eskiden beri bilinen bir resim tarzıdır. Ama minyatürün bir doğu sanatı olduğunu, batıya doğudan geldiğini ileri sürenler vardır. Doğu ve batı minyatürleri resim sanatı yönünden hemen hemen birbirinin aynı olmakla birlikte renk ve biçimlerde, konularda ayrılıklar görülür.

Minyatür, kitapları resimlemek amacıyla yapıldığından boyutları küçük tutulmuştur. Bu ortak bir özelliktir. Doğu ve Türk minyatürlerinin bazı başka özellikleri de vardır. Bu minyatürlerin çevresi çoğu kez "tezhip“ denen bezemeyle süslenirdi.

Minyatürde suluboyaya benzer bir boya kullanılırdı. Yalnız bu boyaların karışımında bir tür yapışkan olan arapzamkı biraz daha fazlaydı. Çizgileri çizmek ve ince ayrıntıları işlemek için yavru kedilerin tüylerinden yapılan ve "tüykalem“ denen çok ince fırçalar kullanılırdı. Boyama işi için de çeşitli fırçalar vardı.

Resim yapılacak kâğıdın üzerine arapzamkı katılmış üstübeç sürülürdü. Renklere saydamlık kazandırmak için de bu yüzeyin üzerine bir kat da altın tozu sürüldüğü olurdu.


Bilinen en eski minyatürler Mısır'da rastlanan ve İÖ 2. yüzyılda papirüs üzerine yapılan minyatürlerdir. Daha sonraki dönemlerde Yunan, Roma, Bizans ve Süryani elyazmaları'nın da minyatürlerle süslendiği görülür. Hıristiyanlık yayılınca minyatür özellikle elyazması İncil'leri süslemeye başladı.

Avrupa'da minyatürün gelişmesi 8. yüzyılın sonlarına rastlar. 12. yüzyılda ise minyatürün, süslenecek metinle doğrudan doğruya ilgili olması gözetilmeye ve yalnızca dinsel konulu minyatürler değil dindışı minyatürler de yapılmaya başlandı.

Baskı makinesinin bulunuşuna kadar Avrupa'da çok güzel ve görkemli minyatürler yapıldı. Bundan sonra minyatür daha çok madalyonların üzerine portre yapmak için kullanıldı. 17. yüzyıldan sonra fildişi üzerine yapılan minyatürler yaygınlaştı. Daha sonra minyatür sanatına karşı ilgi azalmakla birlikte dar bir sanatçı çevresinde geleneksel bir sanat olarak sürdürüldü.

Selçuklular döneminde de minyatüre önem verildi. Selçuklular'ın İran ile ilişkileri nedeniyle minyatür sanatı İran etkisinde kaldı. Mevlana'nın resmini yapan Abdüddevle ve başka ünlü minyatür sanatçıları yetişti. Osmanlı Devleti döneminde ise 18. yüzyıla kadar İran ve Selçuklu etkisi sürdü. Fatih döneminde, padişahın resmini de yapmış olan Sinan bey adlı bir nakkaş, II. Bayezid döneminde de Baba Nakkaş diye tanınan bir sanatçı yetişti. 16. yüzyılda Reis Haydar diye tanınan Nigarî, Nakşî ve Şah Kulu ün yaptılar.

Gene aynı dönemde, Bihzad'ın öğrencisi olan Horasanlı Aka Mirek de İstanbul'a çağrılarak saraya başnakkaş (başressam) yapılmıştı. Mustafa Çelebi, Selimiyeli Reşid, Süleyman Çelebi ve Levnî 18. yüzyılın ünlü nakkaşlarıdır.

Bunlardan Levnî, Türk minyatür sanatında bir dönüm noktasıdır. Levnî, geleneksel anlayışın dışına çıktı ve kendine özgü bir biçim geliştirdi. 19. yüzyıl başlarında yenileşme hareketleriyle birlikte minyatürde de batı resim sanatının etkileri görüldü.

Minyatür yavaş yavaş yerini bildiğimiz anlamda çağdaş resme bırakmaya başladı. Ama batıda olduğu gibi ülkemizde de geleneksel bir sanat olarak varlığını sürdürmektedir.

Minyatür Sanatından Örnekler


resimgoster.aspx

Ömer Faruk Atabek
Atatürk​

resimgoster.aspx

Ömer Faruk Atabek
Bade-i Nab​


resimgoster.aspx

Ömer Faruk Atabek
Ömer Hayyam Rûbaili Minyatür​

resimgoster.aspx


Ömer Faruk Atabek
Mevlâna Rûbaili Minyatür​

resimgoster.aspx

Selma Başçı
Mevlâna Tefekkürde​

resimgoster.aspx

Serhan Çiftçigüzeli
Süpürge Satıcısı​


resimgoster.aspx

Memnune Birkan
Cumhuriyetin Başkenti Ankara​

resimgoster.aspx

Hadil Tamim
Aynadaki Görüntü​

resimgoster.aspx

Aylâ Renda
Şanlıurfa​

resimgoster.aspx

Aylâ Renda
Aşk-ı Muhabbet​

resimgoster.aspx

Nur Garip
Levni'den

resimgoster.aspx


Selma Başçı
Şehzade Camiinin Yapılışı

resimgoster.aspx


Sebahat Kırçak
Süleymanname'den

resimgoster.aspx


Sebahat Kırçak
Aynadaki Güzellik

resimgoster.aspx


Kıvanç Yeruluğ
Çocuk Sevgisi

resimgoster.aspx


Sabiha Koç
Milli Mücadele Milli Hakimiyet

resimgoster.aspx


Güzin Mutluç
Rumi Tezhipli Kuran Okuyan

resimgoster.aspx


Güzin Mutluç
Kerem ile Aslı

resimgoster.aspx


Nursel Korkusuz
Kına Yakma Töreni

resimgoster.aspx


Bediha Gençer
Salepçi

resimgoster.aspx


Ayten Ceran
Araba Sefası

resimgoster.aspx


Ferhan Şenol
Sema Gösterisi

resimgoster.aspx


Şenay Kiremitçioğlu
Ramazan Davulcusu

resimgoster.aspx


Derya Önder
Efsane

resimgoster.aspx


Sabiha Ulaş
Nakış İşleyen Kız
ALINTI​
 
X