Sağlıklı Beslenme ve Diyet Uzmanı Taylan Kümeli'den üzücü haber! Eşi Gökhan Arsoy ile mutlu bir beraberlik sürdüren Kümeli, kansere yakalandığını ve tedavi sürecine başladığını açıkladı.
Sonu'na konuşan Kümeli'nin açıklamaları şöyle: "Ben altı ayda bir düzenli olarak Türk Meme Vakfı'nın kontrollerine gidiyordum. O kontrollerim esnasında, 7 Nisan'da ortaya çıktı. 14 Nisan'da Florence Nightingale'de hemen ameliyat oldum. Süreci takiben kesinleştirmek için MR, arkasından biyopsi ve parçanın göğüste problemli olan kısmının alınmasına karar verildi. Çıkan patoloji sonucuna göre kemoterapiye gerek görülmedi. İlaç tedavisi ve radyoterapiye karar verildi...
Tedavim 11 Haziran'da bitecek. Doktorlar daha çok başında, çok çabuk fark ettikleri için çok şükür Allah'a iyi konuşuyorlar. Kanser daha önce anneannemde, annemde, babaannemde ve bütün halalarımda olduğundan hiç ihmal etmedim. Çok başlangıcında yakaladık. İçki, sigara içmemem, sağlıklı beslenmem ilerlememesine de etken. Günlük hayatımdan alıkoymuyor beni, yine sporumu yapıyorum, hayatıma devam ediyorum...
Tabii ne kadar aileden dolayı bu hastalığı biliyor olsanız da, ilk duyduğunuzda şaşırıyorsunuz. Ailemde olduğu için doğru tedaviyle sonucun iyi olduğunu biliyorum. Sevenlerim ve ailem yanımda olduğundan da korkmuyorum. Eşim ve çocuklarım ilk öğrendiklerinde tedirgin oldular ama hepsi her aşamada yanımdaydı. Ayrıca hakikaten dostlarım, yakınlarım hep yakınımda oldular, bu da benim şansım. Gökhan'ın öğrendiğinde söylediği en önemli şey 'Hallederiz hayatım, hiç merak etme!' oldu. Her konuda bana desteğini devam ettirdi. Sakin ve ılımlı davranmanın doğru olduğuna inanıyor. Zaten hep böyle bir adamdır kendisi...
Bu hastalıktan korkanlar öncelikle hiç unutmamalılar ki, 40 yaştan sonra altı ayda bir rutin kontrollerine gitmeliler. Sporlarına, düzenli beslenmelerine hep dikkat etsinler, hayatı güzel yaşasınlar. Tüm bunlar, başlarına ne gelirse gelsin hastalığı kolay atlatmalarına sebep oluyor
'Neden benim başıma geldi?' diye sorgulamasın kimse. 'Ben bundan ne öğreneceğim?' diye düşünsünler. Karamsar olmasınlar. Dostluklar, aile çok önemli. Hasta psikolojisine hiç girmesinler, motivasyonlarını yüksek tutsunlar. İnsanlara örnek olmak gerekir; ne kadar güler yüzlü olursak, hasta gibi davranmazsak, hayata karşı inancımız da kaybolmuyor. Ben hastalığı ilk öğrendiğimde 'Aferin bana!' dedim. 'Takip ettin, bilime inandın, gerçekten de üstüne gittin ve tedavini görüyorsun' dedim. 'Bunu nezle, grip gibi atlacaksın' dedim. 4. safhada yakalansaydım çok geç olacaktı. Çok şükür başındayız ve biliyorum, bunu da atlatacağım."