• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

tubakerim

Yeni Üye
Anneler Kulübü
Kayıtlı Üye
11 Aralık 2024
8
0
1
25
Herkese merhaba,
Ben şu an 28 haftalık gebeyim. Bebeğim 16. Haftada femur kemiği eğri denilerek riskli gebelik bölümüne yönlendirildim. Sonrası bir kabus… Adana’da en iyi perinatoloji uzmanına gittim. Doktor çok iyiydi ama bebeğimin kesinlikle alınması gerektiğini söyledi. Sonra ben özel diye bir de devlete gözüktüm. Sonuç yine değişmedi. Devlette sıvı aldırdım fakat kromozoma ve başka bir şeye bakıldı. Sonrasında özelde ki prof.’un dediği “WES” testini yaptırdım. Ben ve eşim bu hastalığı taşımıyoruz, bebekte sıfırdan oluşmuş. Femur kemikleri kısa ve eğri, kolları kısa ve eğri, beyinde sıvı birikmesi, barsakta ve kalpte parlaklık, böbrekte tıkanıklık, idrar torbasında damar genişlemesi, yüz kemiğinde basıklık, kaburga kemiğinde kısalık ve eğrilik, burun kemiğinde de kısalık var. Her şeye rağmen bebeğimin atan kalbini durdurmaya benim vicdanım ve Allah korkum el vermedi. Doğunca çok yaşamaz deniliyor. Çok kötü bir gebelik geçiriyorum fizyolojik olarakta psikolojik olarakta. Doğum yaklaştıkça düşüncelerim daha da huzursuz ediyor beni. Bu durumu yaşayıp atlatan biri var mı? Varsa eğer sizce özelde mi doğum yapmak mantıklı yoksa devlette mi? Özelde ki doktorumu çok seviyorum fakat anlaşmalı olduğu hastane bütçemi aşıyor. Zaten bu süreçte en iyi perinatoloğa da gittm en iyi testi de yaptırmaya çalıştım, devlette de en iyi doktoru bulup görüştüm. İnanın bilmiyorum konu hakkında lütfen biri bana fikir versin…
 
Son düzenleme:
Konuyla alakalı hiçbir bilgim yok üstte kalsın diye yazıyorum Rabbim yardimciniz olsun sıkıntılarınızı gidersin inşallah 🫂🌸
 
Arkadaşlar inşallah benim gibi böyle ağır bir imtihandan hiçbir kul geçmez. Ama eğer de bir gün benim gibi çaresiz bir anne ne yapacağımı bilemezse diye Allah için yazıyorum. Bebeğimi 31+5’te acil sezaryenle dünyaya getirmek zorunda kaldım. Kafası 39. Haftada kolları ve bacakları ölçülemeyecek kadar küçük, abdominal bölgesi 32. Haftada denildi. Suyum normal 40 haftalık bir gebelikte dahi olmaması gereken bir miktarda fazlaydı. Hastaneye nefes alamadığım için doktoruma gittiğim de artık bu işin özel hastaneleri de aştığını söyleyerek beni Tıp fakültesne ya da şehir hastanesine yönlendirdi. Çünkü rahmim çok büyüdüğü için kana ihtiyaç duyacağımı söylemişti. Ben kahroldum çünkü yine aldıracakmışım da güzel oğlumun hayatını bir kul müdahelesi ile sonlandıracakmışım gibi hissettim ama öyle olmadı çok şükür. 2gün hastane de yattım
 
Hastane de ki 3. Günüm de bebeğimi tam öğlen 08.02.2025’te saat 12.59’da dünyaya getirdim. Çok az ağlayabildi melek kuzum… sonra zaten kalbi durdu kalp masajı yapmaya çalıştılar tekrar geldi dünyaya. Başta göstermeyin demiştim ama sonrada ameliyatta ne bir şey hissettim ne de gözüm KERİM’den başma bir şey gördü. Eğer bebeğinize bür gün bir teşhis konursa konsun size gönülden ve Allah için diyorum ki sakın korkmayın. Rabbim size katından öyle büyük ve güzel nimet gönderecek ki sakın geri çevirmeyin…
 
Daha sonra 6 saat bekledim. Ayağa kalk dediklerine adım dahi atmadan yoğun bakıma gittim o meleği göreyim diye. Rabbime sonsuz şükürler olsun ki ona dokunmayı zor da olsa nefes alabilirken konuşmamızı eşimle bana nasip etti. Arkadaşlar evet kolları bacakları oldukça küçük hatta oksijen gitmediği için mosmordu… ama inanın bana benim ömrümde gördüğüm en güzel, en tatlı bebekti oğlum. Kafası küçücük, suratı küçücük, minicik el ayakları, minicik kulakları, saçları…. Ah ya rabbim bu çok ince çok ağır bir imtihan. Ama eğer başınıza gelirse Allaha dayanın ve ondan başkasının sakın sizi anlamasını beklemeyin. 09.02.2025 saat gece 12.30’da kalbi de durdu kuzumun. Kalbi durmadan 10 dakika önce babasıyla görmeye gittik ama görmememizi istediler. Bende güzel hatırlamak ve daha da mahvolmamak için o dokunduğum haliyle vedalşatım. Dediğim gibi raabim kimseleri evladı ile imtihan etmesin. Ama başınıza bir iş geldiği vakit rabbime dayanıp ona teslim olun. Korkmayın sakın Allah sabredenlerle beraberdir…
 
Back