• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Taksim Altgeçidi Trafiğe Açıldı

DatluCadu

5 dakkaya hazırım
tek ayak cezası
Kayıtlı Üye
12 Temmuz 2006
22.576
772
413
45
Taksim'de yeni dönem bugün başladı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin Taksim yayalaştırma projesi kapsamında sürdürdüğü trafiği yeraltına alma çalışmaları tamamlandı. Taksim'de trafik bugün saat 09.00'dan itibaren yerin altından akmaya başladı.

YAYALAŞTIRILAN ALANLAR

Tarlabaşı Bulvarı Cumhuriyet Caddesi araç trafiği yer altına alınarak bu bölge yayalaştırıldı, Oteller Bölgesi ile İstiklal caddesine erişimi kesintisiz olarak sağlandı. Altyapı Hizmetleri Müdürlüğü'nün yaptığı çalışmalarla birbirinden bağımsız olan anıt çevresi, metro giriş çıkışı ve Gezi Parkı proje kapsamında birleştirilerek toplamda 98.000 m2'lik yayalaştırılmış alan halkın hizmetine alındı.

ALTGEÇİDİN ÖZELLİKLERİ

Altgeçit Tarlabaşı-Harbiye yönünde 450 mt'si kapalı toplam 750 mt, Harbiye-Tarlabaşı yönünde 300 mt'si kapalı toplam 450 metre. Gidiş-geliş 2 şerit olan altgeçitte ayrıca 100 mt boyunda 2 şerit otobüs cebi bulunuluyor. Yaklaşık 4500 m2 otobüs durak alanı bulunan altgeçitten meydan ve metroya yaya erişimi merdiven haricinde, yürüyen merdiven ve engelli erişimine de uygun asansör ile sağlanıyor.

BİLGİSAYARLA DENETLENECEK

Altgeçitte otomatik yangın algılama ve müdahale sistemi, zararlı gazların uzaklaştırılmasına yönelik otomatik jetfan sistemi ve trafik kontrol merkezi bulunuyor. Yönetim tek bir merkezden bilgisayarlı otomasyon sistemiyle denetlenecek.
 
Hayırlı olsun .

Ulaşım açısından son derece gerekli idi ve ilk intibaa sonucu işe yaramış görünüyor .

Paralimbik senin neyine ey Türkiye diyenlerde , bu şekilde düzenlemelerle engelliler içinde geçiş rahatlığı sağlanacağını takdir ederler umarım .

Lakin kuş bakışı bir çekimde fazla betorname olduğu da kaçınılmaz , buna da bir düzenleme gelmeli en kısa zamanda .
 
$taksim-alt-gecidi-yarin-aciliyor-3601355.Jpeg
Bu 3 boyutlu modelleme de arkada görünen Topçu Kışlası mı,yoksa bana mı öyle geliyor?
 
[h=2]"Taksim'in Ortasında Tanımsız Bir Beton Kütlesi"[/h]
Taksim trafiğini dalış tünelleriyle yeraltına indiren "yayalaştırma" projesi bitmek üzere. Mimar Korhan Gümüş'le projenin son halini inceledik.

Taksim Yayalaştırma Projesi bitmek üzere.
Tarlabaşı Bulvarı – Cumhuriyet Caddesi araç trafiğinin dalış tüneliyle yer altına alınarak Taksim Meydanı'nının "yayalaştırılması" amaçlanan projede sona gelindi.
İmar planları iptal edilmesine rağmen devam eden projenin son halini Taksim Platformu'ndan mimar Korhan Gümüş ile inceledik.
Beton dökülen meydan için en çarpıcı yorumu: Taksim'in ortasında tanımsız bir beton boşluk, adeta çöl gibi.
[h=3]"Basit önlemlerle trafik düzenlenebilirdi"[/h]"Kuşlar bile ne yapacağını şaşırmış durumda. Taksim bu dümdüz beton boşlukla çöle dönmüş gibi. Belediye görsellerinde de tanımsız bir boşluk vardı; korkarım üzerine süsleme taşlar falan koyarlar. Yapı tamamen eğimli. Yağmur ve karda insanlar düşebilir. Ama böyle kalmayacak herhalde bilemiyoruz.
"Taksim'de 1939'da Henri Proust'un yaptığı projeye göre bir düzenleme vardı. Bulvarla birlikte dengeli bir alan kullanımı vardı. Buradaki esas mesele araç trafiğini düzenlemekti; bunu zaten yıllardan beri konuşuyoruz. Paldır küldür dalış tüneli yaparak beton dökmek yerine basit düzenlemelerle araç trafiği düzenlenebilirdi.
"New York'taki gibi araçlar kısıtlanabilirdi, durakların yerleri değiştirebilirdi. Otobüslerin bekleme yapması engellenebilirdi. Mesela Metro çıkışı 10 metre ileriye kaydırılıp yaya bölgesine çıkacak şekilde düzenlenebilirdi. Bu tarz basit hataları düzeltmek yerine 100 milyonu bulan büyük bir inşaat yapıldı.
[h=3]"Engelliler için rampalar yok"[/h]Beton boşluktan Tarlabaşı'na doğru yürüyoruz. Hiçbir yerde engelliler için rampa yapılmamış. Gümüş'e göre zaten şu anda yapılan her şey test niteliğinde, geçici. Çünkü belediye tam olarak ne yapacağını bilmiyor. Şu anda bir engellinin işi çok zor, kısa sürede bunun çözüleceğini umuyoruz.
[h=3]"Trafik sorununu çözmeyecek"[/h]"Bu dalış tüneli buradaki trafik sorununu çözmeyecek daha da kötü bir hale getirecek. Tarlabaşı'nda gelen araçlar eskiden Sıraselviler, Gümüşsuyu ve Mete caddesine gidebiliyordu. Bu tüneli yapmanın en öneli mantığı buradaki kavşağı çözmekti ama böyle bir bağlantı kalmamış. Dalış düneli, Tarlabaşı Mete Caddesi arası trafiği rahatlatsa da Osmanbey'de yeniden tıkanacak.
"Taksiler ya tünelde ya da u dönüşünde yolcu indirecek. İnsanlar tünelde değil de yukarıda inmek isteyeceği için burada yine trafik sıkışacak; şimdi gördüğümüz gibi. Bunun mantığını anlayabilmiş değilim. Kent içinde böyle bir dalış rampası olmaz. Sütlücede anket yaptım her gün kaza oluyormuş, ölenler de var. Çünkü dalış tüneli girişi eğimli, şoför karanlığa girince fark etmiyor. "
[h=3]"Meydanın ortasında havalandırma bacası"[/h]Meydana doğru ilerliyoruz. Karşımıza daha önce varolmayan beton bir yapı çıktı.
"Tüneldeki havalandırmayı sağlamak için merdivenlerin dibinde, meydanın en can alıcı noktasında AKM'nin önünde havalandırma bacası yapmışlar. Tünelde trafik birikecek, otobüsler bekleyecek ve insanlar o egzoz dumanında yaşayacak. Bu büyük bir eziyet. Bu bacayı neden buraya yaptın diye sorsan, müteahhit, 'en yakın yer burası' der."
[h=3]"Yaya odaklı değil araç odaklı düşünülüyor"[/h]Meydandan Mete Caddesi'ne doğru bazen 1 metrenin altına inen kaldırımlarda ilerlerken Gümüş, İstanbul'daki ulaşım sisteminin en büyük sorununun "yaya" değil "araç" odaklı olduğunu söyledi.
"İstanbul'da yayaları öne çıkaran bir ulaşım sistemi gerekli. Dalış tünelleri, 3. köprü, 3. havaalanı bunların hepsi araç ulaşımını teşvik ediyor. Şehrin araç trafiğine bağımlı hale gelmesi hedefleniyor. Oysa bütün çağdaş şehirlerde araç trafiği sınırlandırılarak şehir dışına çıkartılıyor. Şehir içinde toplu taşıma, bisiklet ve yaya tercih ediliyor. Oysa bizde ulaşım sistemi piyasaya terk edilmiş durumda. Trafik düzenlemesi deyince yatırımcı ve müteahhit ortaklığında projeler akla geliyor."
[h=3]"Otoyol bariyeri niye?"[/h]Mete Caddesi'ndeki u dönüşüne vardık.
"Tarlabaşındaki u dönüşü burada da var. Araç durduğu an trafik kitleniyor. Otobüsler zor dönüyor. Ortası da boş yayaya da kapalı. Buradaki ilk proje çift kollu dalıştı teke indirildi ve yarısı boş kaldı. Etrafında da sürat yolarında konan bariyerden var. Meydanın içinde otoyol bariyeri görüyoruz. Yayaların geçtiği yerlerde de otoyol bariyerleri var. Hangi mantıkla yapılmış anlamış değiliz."

Kaynak: "Taksim'in Ortasında Tanımsız Bir Beton Kütlesi"
 
[video=youtube;QXqDGVGfGaY]http://www.youtube.com/watch?v=QXqDGVGfGaY[/video]
Hayırlı uğurlu olsun.
Burada detaylı anlatımı var.
Biraz daha yeşillendirme gerekiyor. Simülasyon olduğu için simge babında yapmışta olabilirler.
 
İstanbul'un trafik sorununu çözecek projelerin devamını dilerim çünkü malesef kalabalıklaşan İstanbul'da aynı yakada 20 km.'lik bir mesafeyi normalde yarım saatte gidecekken dur kalklarla 1,5-2 saatte anca katediyorsun.
Ve lütfen daha fazla yeşil alan:50: ormanlık alanlar kesilip siteler, plazalar yapıldı, İstanbul'un yeşil alanı azaldı, oysa beton yığınından çok nefes almaya ihtiyaç var:ssz:
 
Hayırlı olsun umarım azcıkta olsa işe yarar. İstanbulun trafik sorununu çözmek için göç problemini ortadan kaldırmak gekeri bu da ancak bölgeler arası eşitsizliği gidermekle mümkün yoksa bu nüfus artış hızıyla trafiği ve bir çok sorunu çözmeye hiçbir şey yeterli gelmeyecektir.

Nüfusuyla Yunanistan, Tunus, Portekiz, Küba, Belçika, İsveç, Çek Cumhuriyeti, Belarus, Macaristan ve Tunus'un da aralarında bulunduğu 122 ülkeyi geride bırakan İstanbul, son 4 yılda nüfusuna 1 milyon 157 bin 576 kişi ekledi.

İstanbul'un 13 milyon 854 bin 740 kişilik nüfusuyla geride bıraktığı ülkeler ise şöyle:

"Senegal (13,6 milyon), Zambiya (13,1 milyon), Zimbabve (13 milyon), Çad (12,8 milyon), Güney Sudan (11,3 milyon), Küba (11,2 milyon), Belçika (11, 1 milyon), Gine (10,8 milyon), Yunanistan (10,8 milyon), Tunus (10,8 milyon), Portekiz (10,6 milyon), Ruanda (10,5 milyon), Çek Cumhuriyeti (10,5 milyon), Somali (10,5 milyon), Haiti (10,4 milyon), Benin (10,3 milyon), Burundi (10,1 milyon), Bolivya (10 milyon), Macaristan (9,9 milyon), İsveç (9,6 milyon), Belarus (9,5 milyon), Dominik Cumhuriyeti (9,5 milyon), Azerbaycan (9,2 milyon), Avusturya (8,5 milyon), Honduras (8,4 milyon), Birleşik Arap Emirlikleri (8,3 milyon), İsviçre (8,1 milyon), İsrail (8 milyon), Tacikistan (8 milyon), Bulgaristan (7,3 milyon), Sırbistan (7,2 milyon), Hong Kong (7,2 milyon), Papua Yeni Gine, (7,1 milyon), Paraguay (6,7 milyon), Laos (6,6 milyon), Ürdün (6,5 milyon), Eritre (6,3 milyon), Libya (6,2 milyon), Togo (6,2 milyon), Sierra Leone (6,2 milyon), El Salvador (6,2 milyon), Nikaragua (6,1 milyon), Danimarka (5,6 milyon), Kırgızistan (5,6 milyon), Finlandiya (5,4 milyon), Slovakya (5,4 milyon), Singapur (5,3 milyon), Türkmenistan (5,2 milyon), Norveç (5,1 milyon),Lübnan (4,8 milyon), Kosta Rika (4,7 milyon), Orta Afrika Cumhuriyeti (4,6milyon), İrlanda (4,6 milyon), Gürcistan (4,5 milyon), Yeni Zelanda (4,5 milyon), Kongo Cumhuriyeti (4,4 milyon), Filistin (4,4 milyon), Liberya (4,3 milyon), Hırvatistan (4,3 milyon), Bosna Hersek (3,8 milyon), Umman (3,8 milyon), Porto Riko (3,7 milyon), Kuveyt (3,6 milyon), Moldova (3,6 milyon), Moritanya (3,5 milyon), Panama (3,4 milyon), Uruguay (3,3 milyon), Ermenistan (3 milyon), Litvanya (3 milyon), Arnavutluk (2,8 milyon), Moğolistan (2,8 milyon), Jamaika (2,7 milyon), Namibya (2,1 milyon), Lesoto (2,1 milyon), Slovenya (2,1 milyon), Makedonya (2,1 milyon), Botsvana (2 milyon), Letonya (2 milyon), Katar (1,9 milyon), Gambiya (1,8 milyon), Gine Bissau (1,7 milyon), Gabon (1,7 milyon), Ekvator Ginesi (1,6 milyon), Togo (1,3 milyon), Estonya (1,9 milyon), Mauritius (1,3 milyon), Svaziland (1,2 milyon), Bahreyn (1,2 milyon), Doğu Timor (1,1 milyon), Cibuti (865 bin), Kıbrıs (862 bin), Fiji (858 bin), Reunion (821 bin), Guyana (785 bin), Bhutan (737 bin), Komorlar (724 bin), Karadağ (620 bin), Makao (582 bin), Batı Sahra (567 bin), Solomon Adaları (561 bin), Lüksemburg (537 bin), Surinam (534 bin), Yeşil Burun Adaları (492 bin), Malta (416 bin), Guadeloupe (403 bin), Martinique (394 bin), Brunei (393 bin), Bahamalar (351 bin), İzlanda (324 bin), Maldivler (317 bin), Belize (313 bin), Barbados (274 bin), Fransız Polinezyası (268 bin), Vanuatu (265 bin), Yeni Kaledonya (259 bin), Fransız Guyanası (229 bin), Mayotte (213 bin), Samoa (188 bin), Sao Tome ve Principe (187 bin), Saint Lucia (167 bin), Guam (159 bin), Curaçao (151 bin)."
 
Son düzenleme:
Evet İstanbul'un en en en büyük problemi,aldığı orantısız göç.Bunun önüne geçebilmek için öncelikle diğer bölgelerde istihdam ihtiyacı karşılanmalı,sonrasında sosyal hayata yönelik çalışmalar yapılmalı.Çünkü insanlar sadece iş için göç etmiyor,İstanbul'un hareketli sosyal yaşamı da cezbedici oluyor.Bu göçün önüne geçilemediği için yapılan tüm çalışmalar yama yapmaktan öteye geçemiyor,kısa süre içinde yeni gedikler açılıyor.Bunun sebeplerinden biri de şehircilik anlayışından uzak yerel yönetimler.Bütün çalışmalar günü kurtarmaya yönelik,şehrin 20 sene sonrasını planlayan yok,ki şehir planlamasındaki esaslardan biri uzun vadeli planlamadır..Estetik zaten hak getire,şehir hızla çirkin beton kütleleriyle donatılmaya devam ederken yeşil alanlar yok denecek kadar azalıyor.Yeşil alan derken de,Şile'ye Çatalca'ya İstanbul çevresindeki bilmemnereye dikilen ağaçların İstanbul şehir merkezine hiçbir faydası yok.Acilen şehir içindeki yeşil alanların arttırılması gerekiyor.
 
Buyrun Taksim'in mikemmel yayalaştırma projesine...Bir kişi de çıkıp demedi mi "aga bunun drenajı nerede?" diye
$1375135_662687160408169_1006066761_n.jpg
 
Son düzenleme:
Back