Sünnet Sünnet çocuğu travmadan korur

isabel

Kuzey Ege
Yönetici
Super Moderator
Anneler Kulübü
6 Mart 2012
17.731
27.703
49
b_shutterstock_368843879.jpg


Pek çok ebeveyn bebekleri dünyaya gelir gelmez, ileride oluşabilecek travmaları engellemek için sünnet yaptırmayı tercih ediyor. Ancak yenidoğan sünnetinin gerçekten ağrısız ve travmasız geçmesi için dikkat edilmesi gereken noktalar var.

Yenidoğan döneminde yapılan sünnet son yıllarda hem kolay uygulanabilirliği hem de sünnet sonrası iyileşme süresinin son derece kısa ve sıkıntısız olması ile gittikçe daha popüler olmaktadır. Ebeveynlerin çocuklarını ileri yaşlarda oluşabilecek psikolojik travmadan koruma düşüncesiyle tercih ettikleri yenidoğan sünneti, daha ileri yaşlarda gerçekleştirilen sünnetten hem teknik hem de ağrısızlığın sağlanması (analjezi/uyuşturma) açısından farklılık göstermektedir. Bu yönü ile yenidoğan sünneti alışkın olmayan hekim için kolayca hata yapılabilecek bir konudur.

Yenidoğanlarda da ağrı hissi vardır!

En sık yapılan hata ağrısızlığın sağlanması konusundadır. Doktorlar arasında yaygın olarak yenidoğan bebeğin ağrı duymayacağına dair yanlış bir inanış vardır. Bu konuda 2000’li yılların başından başlayan ve özellikle 2008 yılından sonra ivmelenen yoğun bilimsel araştırma mevcuttur. Bu çalışmalar göstermiştir ki 35 – 37. gebelik haftasından itibaren bebekler basit dokunmayı ağrılı uyarandan ayırabilecek beyinsel olgunluğa ulaşmaktadırlar. Bu nedenle zamanında (term) doğmuş bir bebekte sünnet gibi ufak cerrahi girişimler, uygulanan cerrahi teknikten bağımsız olarak (cerrahi sünnet, çan sistemi, vs) mutlaka uygun analjezi sağlanarak yapılmalıdır.

Yenidoğan sünnetinde nelere dikkat edilmeli?

Uygun analjezi üç ana uygulama ile sağlanır:

– Cilt temasının sağlanması
Anne veya en azından bir birey ile cilt teması bebekleri rahatlatmakta ve ağrı duygusunu azaltmaktadır.

– Sükroz şekeri içeren tatlı sıvı (şerbet) verilmesi bebeğe ağızdan sükrozlu sıvı emdirilmesi ağrı kesici maddelerin etkinliğini belirgin olarak arttırmaktadır.

– Uygun bir analjezik maddenin cilt altına ve penise giden sinirler üzerine enjeksiyonu ile penisin hissinin ortadan kaldırılması.

Uygun analjezi yapılmadan uygulanacak her ağrılı girişim bebeğin ilerideki hayatında cilt hissinde kalıcı değişikliğe yol açabilir.

Sünnet kaç yaşında yapılmalı?

-Klasik görüş sünnetin erken yaşlarda yapılmasıdır.

-Pipide damarlanma çok olmadığı için sünnet sırasında kanama pek olmaz.

-Çocuklarda yara iyileşmesi çabuk olduğu için sünnet yarası çabuk iyileşir.

-Sünnet derisi darlıklarında acil sünnet gerektirecek durum önlenmiş olur

-Yeni doğanda kişilik gelişmediği için sünnet sonrası psikolojik olumsuz etki önlenmiş olur.



Sünnet hataları?

-Sünneti ehli olmayanlar yapınca sünnet hatalarının ortaya çıkması kaçınılmazdır. Acele ile yapılan hijyene dikkat edilmeyen sünnetlerde yan etkiler ve hatalar çoktur. Hatalı sünnetler peniste kalıcı hasarlara ve cinsel fonksiyon bozukluklarına neden olurlar.

-Uygun olmayan sterilizasyon şartlarında hepatit ( sarılık ) ve birçok mikrobik hastalık bulaşabilir. Bu hastalıklar ölümle dahi sonuçlanabilecek ciddi hastalıklardır. Ülkemizde hepatit b sıklığı yaklaşık % 10 dur. Çok iyi arınık edilmemiş cerrahi aletlerle yapılacak sünnette çocuğun hepatit b, hepatit c ile hastalık kapma olasılığı % 10 dur. Bu nedenle cerrahi aletlerin çok iyi arınık edildiği, güvenilir bir kişiye sünnet yaptırılması gerekir.

-Sünnetlilerde penis başı hassasiyeti olmayanlara göre daha azdır.

-Sünnet derisinin gereğinden çok alınması penisin ileri yaşlarda büyümesi ve normal gelişimine olumsuz etki edebilir.

-Glans penis ile shaft penis arasında oluşabilen cilt köprüleri: ereksiyon esnasında ağrıya ve şekil bozukluğuna yol açar. Cerrahi olarak tedavi edilmelidir.

Kist: düzgün dikiş atılmamasına bağlı oluşurlar. Enfekte olabilirler ve cerrahi olarak düzeltilmelidirler.

Fistul: idrar kanalı ile cilt arasında oluşan bir kanaldır. Cerrahi olarak düzeltilebilir.

Meatit: % 30 sıklıkla görülür. Bezin az değiştirilmesine bağlı, amonyak irritasyonu sonucu oluşur. –Tam veya tama yakın penis kaybı
-His kusurları

Sünnet derisinin az kesilmesi: çok sık görülür. Mahsuru yoktur. Gerekirse 2 cif bir işlem ile fazlalık kesilir.

Penis başının kesilmesi: dikkatsizlik sonrası oluşur. Tamiri çok güçtür. Tam kesiklerde protezden başka çare yoktur.
-Penis başı altındaki derinin fazla kesilmesi ile buradaki dış idrar yolunun da beraber kesilmesi. Çocuk idrarını penis başı alt yüzünden yapmaya başlar.

Kanama: sık görülür. Tedavide sünnet yarası açılır kanayan damarlar tutulur.

Penis kangreni: sık olmamakla beraber penisin sıkı bağlanması sonucu oluşur.
-İdrar dış deliği penisin alt kısmında olduğu durumlarda (hypospadias = yarım sünnetli doğma) sünnet yapmamalıdır. —-Çünkü bu çocuklara bir ameliyat gerekmektedir. Bu ameliyat ile idrar dış deliği penisin uç kısmına alınır. İşte ameliyat esnasında sünnet derisi kullanılacağı için bu çocuklar sünnet edilmezler. Bunu bilmeyen sünnetçi yanlışlıkla sünnet ederse çocuğun ameliyat başarı şansını kaybettirir.
-Temizliğe ve hijyene dikkat edilmezse iltihaplanma meydana gelir. Cerahat toplar bu da çocukta ateşin yükselmesine sebebe olur. Titreme, bulantı ve kusmalar meydana gelir.Penis başı aşırı duyarlığı: sünnetten sonra 3 ay kadar sünnet başında aşırı duyarlılık oluşabilirse de bu zaman içerisinde kaybolur.
-Sünnet sonrası sıkı bandaja bağlı olarak idrar yapamama durumu olabilir.

Evde Yapılacaklar

Aynı gün : ağrı kesici ve 4-5 kez pansuman(furacin ve baticon ile)
Ertesi gün : ağrı kesici ve 4-5 kez pansuman
İkinci gün : 3-4 kez pansuman ve gerekirse tek tip ağrı kesici
3. günden itibaren hergün Banyo. Belki son kez pansuman
– strong>4. günden itibaren Mersol uygulaması ile pipinin kurutulması


 
X