Sunay Akın ilk şiirini 9 yaşında meteoroloji müdürlüğünde çalışan bir memurun kızına yazar. Kızın isminin baş harflerinin dizelerini oluşturduğu şiiri evlerinin terasında bulunan odunluk kapısının iç kısmına yazar. Kız balkona geldiğinde odunluğun kapısını açar. Mahsusçuktan!...
Ama şiir kızın gözüne hiçbir zaman takılmaz. Sunay Akın yıllar sonra “Bir Şairdir Artık”, çocukluğunun geçtiği Trabzon'a gittiğinde sert geçen bir kışta, içindeki odunlarla birlikte kapının da sökülüp yakıldığını öğrenir. Şairin ilk şiiri “Hava Muhalefeti” nedeniyle kayıptır.
Sunay Akın 1962 Trabzon doğumludur.ılk çocukluk yıllarında çay tabaklarının içinde gördüğü Kız Kulesine 10 yaşında kavuşur.Ailesi, daha iyi eğitim imkanları olduğu için ıstanbul'a yerleşir ve Sunay Akın ıstanbul'la arkadaş olur onu dinler bizlere de anlatır sırlarını bu büyülü kentin.
Şairimiz, kağıt gemilerden emekli bir kaptan olarak yazmaya başladığı şiirlerini 1989'da ‘Makiler' adıyla yayınladı. Bu ilk eserinin arkasına da birer martı gibi ‘Antik Acılar', ‘Kaza Süsü' ve '62 Tavşanı' adlı şiir kitaplarını sıraladı. Düzyazıda da , ancak bir şairin yazabileceği konulara el attı. Bu alandaki eserleri ıstanbul'un Nazım Planı, Kız Kulesin'deki Kızılderili, Ay Çöreği ve Deniz Yıldızı, Önce Çocuklar ve Kadınlar, ıstanbul'da Bir Zürafa, Onlar Hep Oradaydı, Kırdığımız Oyuncaklar, Kule Canbazı'dır. Bir çok radyo ve televizyon programına imzasını atmıştır.
Yazarımız,Marmara Güzel Sanatlar Fakültesi ve Müjdat Gezen Sanat Merkezi'nde dersler vermiştir.Tek kişilik oyunuyla da yurt içi ve yurt dışında sayısız gösterileriyle geçmişten bugüne köprüler kurmakta ve ‘Bir milletin gerçek değerleri hisse senetleri değil, hissi senetleridir'sözüyle de bu yolculuğuna devam etmektedir.
Bir şairin kurduğu ilk müze olan ıstanbul Oyuncak Müzesi de Sunay Akın'ın en büyük düşü olarak ıstanbul Göztepe'de ziyaretçileriyle buluşmaktadır.