İnsanların, hangi elini kullanacağı beyin tarafından gönderilen komutlarla belirlenir. İnsan beyni temel olarak iki bölümden oluşmaktadır ve ellerin işlevselliği de bu bölümlerin yolladığı komutlar sayesinde ortaya çıkar. İnsan beyni anatomik ve fonksiyonel olarak simetrik değildir ve bölümlerin üstlendiği özellikler/görevler farklıdır.
Beynin her iki bölümü de birbiriyle etkileşim halindedir fakat genellikle bölümlerden biri diğerine göre daha baskın olarak kullanılmaktadır. Sağ elini kullanan kişiler beynin sol tarafını, sol elini kullanan kişiler ise beynin sağ tarafını baskın olarak kullanmaktadır. Beynin her iki bölümü de farklı işlevler üstlenmektedir; sağ taraf üç boyutlu zeka, yaratıcılık, müzik, sezgi, görsel hafıza gibi işlevleri üstlenirken, beynin sol tarafı konuşma, analitik zeka, mantıklı düşünme gibi yetkilere sahiptir.
Solaklığın Sebepleri
Tıbbın ve teknolojinin bu denli ilerlemişliğine rağmen, insanların solak olmalarının nedenleri hala tam olarak keşfedilememiştir. Günümüzde bile cevabı net olarak verilemeyen bu soruya, bilim adamları da farklı şekillerde yaklaşmış ve ortaya birbirinden değişik teoriler çıkmıştır;
· Solaklığı belirten en temel öğe LRRTM1 genidir, bu gen aynı zamanda şizofreni gibi psikolojik bozukluğa sahip kişilerde de görülür.
· İlkçağlarda, insanlar kalkanlarını sol elle, mızrak kılıç gibi saldırı aletlerini de sağ elle tutmuşlardır. Bunun nedeni kalbin, vücudun sol tarafında bulunmasıdır, böylece kalkan kalbi korurken, mızrakla da avlarını avlayabileceklerdir. Sol elin sağ ele göre hareketsiz kalması insanların çok büyük bir kısmının sağ elinin daha fazla gelişmesine neden olmuştur.
· Anneler, kendi kalp atışlarını bebeklerine hissettirebilmek ve bebeklerinin rahat uyumaları için bebeklerini sol ellerinde tutmuş ve bir yandan da sağ elleriyle çeşitli işler yapmışlardır. Bu da sağ elin sol ele göre daha az hareket kabiliyeti kazanmasına neden olmuştur.
· Solaklık genetiktir, “dna” yapısına göre aileden gelmektedir. Her solağın ailesinde iki kuşağa kadar bir solak daha bulunmaktadır.
· Norman Geschwind'ın teorisine göre doğum öncesinde erkeklik hormonunun fazla salgılanması doğan çocuğun solak olmasına neden olmaktadır. Testosterona aşırı maruz kalındığında ise bağışıklık sistemi bozuklukları, öğrenme bozuklukları, disleksi, kekemelik, hatta boyutla alakalı algı bozuklukları olabiliyor.
· Londra üniversitesi profesörlerinden Chris McManus’un yaptığı araştırmalara göre; 1998'de yapılan araştırmalarda toplumun %7-10'u solak iken 21. yüzyılın başlarına kadar yoğun baskılara uğrayan solakların sayılarında bir artış gözlenmektedir. McManus; solak kişilerin sayısındaki bu artışı, gelişen toplumlardaki batıl inançların etkisini yitirmesine bağlamaktadır. Eski çağlarda özellikle İngiltere'deki okullarda sol elini kullanan öğrencilere şiddet uygulanıyordu. Yeryüzündeki dillerin neredeyse hepsinde sol sözcüğü acayip, beceriksiz, düzenbaz, şanssız, şeytani anlamlara gelirken sağ doğru, düzgün anlamlarına sahiptir. McManus; geç doğum yapan kadınların(40 yaş ve üstü) çocuklarında solaklık oranının da fazla olduğunu belirtmektedir.
Solaklık, bireyin sol elini, sağ eline göre gündelik işlerde daha baskın olarak kullanmasıdır. Sol el ile yazı yazmak ve yemek yemek, solaklığın en çok göze çarpan örnekleridir.
Bazı solaklarda sola eğilim görülür, bu sadece sol elle yazı yazmak ve araç gereç kullanmanın dışında, vücudun sol tarafının baskın olmasıyla ilgilidir, örneğin topa sol ayakla vurmak gibi.
Solaklar çoğunlukla sağlaklara göre daha zor yazı yazmaktadırlar çünkü dünyada yaygın olan soldan sağa devam eden yazı düzeninde solakların yazdıkları yazıyı elleri kapattığından ancak yazı işlemi bittiğinde yazdıkları okunabilir. Arapça gibi dillerde ise sağdan sola daha rahat yazabilmektedirler.
Dünya çapında araç gereçler çoğunlukla sağlaklar için yapıldığından zorluk çekmektedirler. Kalem gibi fazla farklılığa sahip olmayan aletler dışında, gitar gibi enstrumanlar, hatta kolay kullanım için şarjör ve güvenlik ayarları sağ tarafında bulunan, silahlar da.
wikipedia.com dan alıntı