Güçlü ve muktedir olanların, bizleri nasıl kandırdığına, reklamlarla nasıl aldatıldığımıza dair ibretlik bir örnek bu başlık.
Sigaranın sağlığa zararlı olduğu, özellikle ABD'de uzun süren hukuk savaşının ardından bilimsel olarak da kanıtlanmış. Ancak bu sürecin öncesinde yapılan ve sağlığa faydalı olduğu iddia edilen sigara reklamlarıyla günümüzde karşılaşınca şaşırmamak elde değil.
Ve sağlık sektörünün de bu işin içinde olması sizce de şaşırtıcı mı?
Bence değil.
Maalesef her kurum paranın cazibesi karşısında dayanıksız.
Mesela mis gibi tereyağımız, zeytinyağımız varken ne oldu da margarin tüketir olduk?
ABD Marshall Planı'nın tuzağına düştük.
Savaştan sonra Dünyanın en büyük mısır üreticisi olan Amerika, biriken mısır dağını eritmek için, Marshall yardım paketinden faydalanmak isteyen ülkelere “mısırözü yağı alma” ön koşulunu koyar.
Türkiye de, buna karşılık ilk margarin fabrikasını kurar. Aynı dönemde sırf bu sebeple, birçok zeytin ağacı yerlerinden sökülür.
Oysa zeytinyağı, en zor yanan sıvı yağlardan biridir. Sonuç olarak Türk insanı, bu tarz haberlerle zeytinyağından uzaklaştırılıp, margarine alıştırılır.
Bu da yetmez… Yine zeytinyağını kötülemek için bir türkü sipariş edilir: “Zeytinyağlı yiyemem aman, basmadan fistan giyemem aman…”
Ve türkünün devamında olduğu gibi, basma giyen kadınlar da zamanla bugünkü plastik giysilerle tanışır…
İnsan gerçekten hayret ediyor; ne kadar güzel kandırılmışız değil mi?