Kör karanlığa müebbet
Sevdam…
Yıldızlar ağlamış
Sana sevdalandığımda…
Ömür boyu mahkum
Olmuşum sana
Müebbet sevdama türküler
Yakmışım geceleri
Belki görüş günleri
Gelir de dinlersin diye…
Gözyaşların sel misali
vurmuş yüreğime
Boğulmuşum denizlerinde
Dalga dalga vurmuşsun
Kıyılarıma…
Bir damla yaş imiş
Susuzluğuma sebep
Bir damla yaş imiş
Sessizliğime sebep…
Yitik yüreğime çizilen
Duraklara sebep
Senmişsin
Gözlerime damgalanmış
Duraklar…
Duraklarda hayal meyal
Senmişsin…
Kayıp zamanlara inat
Yaşadığım müebbet sevdam
Senmişsin…
Gizlice sevmişim hep,
Kimi zaman kendimden
Bile gizlemişim seni
Söyleyememişim,
Seni deliler gibi sevdiğimi…
“bir gün” diye başlayıp
“çocuklarımız” diye süregelen
“canım aşkım” diye noktalamışım
Senden gizli hayallerimi…
Müebbet sevdam;
Tüm suskunluğuma,
İçime kapanmama,
Tüm durgunluğuma,
Hayata kızgınlığıma inat
Sadece sana yazıyorum,
seni sevmeye
ne bir ömür yeter
ne de benliğim
seni sensizliğin ortasında
zamanın durduğu anda
kim olduğumu bilmeden
sevmişim…
seni belki,
kör bir gecede
belki vuslatına pusu
atılmış bir günde
sevmişim…
bir değil onlarca
14 şubatı
Sana vermişim
müebbetine sevdalı
sevdasına müebbet
aşkım,
seni hiçliğin kıyısında
varlığın ötesinde
umarsız, hesapsız
karşılıksız sevmişim…