Ben de senin gibiydim, herkes normal doğumdan korkarken ben sezaryenden korkuyordum. 40. hafta bitene kadar normal doğumu bekledik. Ama 40. haftanın sonunda 4500 gr bir bebek, 0 cm açılma, 0 sancı ile kalakalınca mecburen sezaryen ile doğum yaptım. Suni sancı ile doğum başlatılsa bile 4500 gr bebeğin doğumunun yarıda kalma riski %80 filandı. Neyse, gelelim o güne. Ben kesinlikle tam narkoz almak istemedim. Kan değerlerim de uygun olunca epidural ya da spinalden biri olacaktı, kararı anestezi doktoru verdi. Spinal.
Ameliyat müthişti. Endişeli değildim, keyifle bebeğimi almalarını ve bana vermelerini bekledim. Zaten sanırım ameliyat öncesi verdikleri serumda hafif bir sakinleştirici de oluyor, korkmuyor insan. Belden iğneden çok korkuyordum, çok komikmişim. Zaten cilt altını uyuşturdukları için belden iğneyi hissetmedim bile. Yapılmasını bekliyorum, "ne zaman yapacaksınız?" diyorum, anestezici "yaptık bitti" diyor. "Cidden ne zaman olacak?" diyorum, "cidden yaptık bitti, uyuşmaya başlayacaksın" diyor. Derken ayaklardan yukarı hafif ısınma ile birlikte uyuşma ve kendi doktorumun sterilizasyon işlemlerini tamamlayıp gelmesi... "Hadi bakalım" dedikten 10 dakika sonra bebeğimin ağlaması... Müthiş an, ağlayamayacak kadar duyguların taşması... Bebeğimin bana değer değmez ağlamasının kesilmesi... Bütün bu süreç 20 dakika, ameliyathaneye girdikten sonra 20 dakikada bebeğim kucağımdaydı.
Sonra bakımı yapıldı babasına teslim edildi, odamıza çıkardılar, hemşire ile birlikte. O arada benim dikişlerim yapıldı. Hemşire abla da bebeğimi giydirmiş. Ben odaya girdikten 10 dakika sonra hemşire hemen emzirtmeye geldi. Yani genel anestezi olmadığı için ilk yarım saat içinde emzirmiş oldum.
Sütün gelmesi tabi normal doğum gibi olmuyor, hastanedeyken damla damla geldi. Ama hiç önemli değil, tek damla da olsa o ilk sarı süt çok çok önemli. Hem sağlık açısından hem duygusal açıdan. Eve gelip duş alınca zaten süt akmaya başlıyor. İş ilk duşa kadar. Bebeğime mama takviyesi yapmadım sayılır, hala da emiyor 17 aylık.
Ben gecelik götürdüm, kesinlikle de gecelik tavsiye ederim. Pijama lastiği dikiş yerine gelir, her muayene de indirmen kaldırman zor olur, kanama ilk gün çok fazla oluyor temiz tutamazsın, sondalıyken zaten pijama giymen mümkün değil. Bütün bu nedenlerle gecelik giyip yatarken sıyırıp yatmak en güzeli.
Ben hastanede çok yürüdüm, bol su içtim. Eve gelince de devam ettim ev içinde yürüyüşe, çabuk toparlandım. Eve geldiğim 2. gün mutfak masasında yemek yemeye, 3. gün kendi tabağımı bulaşık makinasına koymaya başladım. Yalnız bir 10 gün kadar bebeği almak için eğilmedim. Biraz ağrı normal ama ağrı kesici ile geçen bir ağrı zaten. Öyle dayanılmaz birşey değil. Yalnız ben bir süre eimden destek alarak yıkandım. Küvet yüksek bizim, bacağımı atamadım, bir ay kadar. Onun dışında normal hayatıma çabucak döndüm.
Hastaneye bol bol kayısı kompostosu götürmeni tavsiye ederim. Kabız olmamak önemli, zaten ilk dışkılama olmadan taburcu da etmezler.
İşin püf noktası bol bol su içmek, dirayetli olup ev içinde yürüyüşü bol yapmak ve nazlı olmamak. Bebeğine konsantre olmak, dikişlerine değil.