Sevgilimin annesi hayatımızı mahvediyor...


Master süresince zorluk çekebilir ama tamamladıktan sonra iş olanakları daha avantajlı oluyor.
Erkek arkadaşının ailesi sanırım Yalova'da ve annesi İstanbul'da ev almasını düşünüyormuş.Yalova zaten İstanbul'a yakın sayılır.Yani İstanbul'a dönmesi bekleniyor,büyük şirket konusunda sıkıntı yok.
Bir de yine kayınvalide gözüyle bakarsak,Ankara'daki işi,kırmızı'nın annesinin ayarlaması pek fena olmuş :) Oğlunu Ankara'da zaptetmişler gibi...
Kadın bize göre haksız olabilir ama kendi açısından pekala haklı.

Burada yanlış olan kayınvalidenin ve erkek arkadaşın tutumları.Annesi ne kadar yanlış davranırsa davransın,oğlu idare edip örtbas etmeliydi.Kırmızı'nın,hakkında söylenen herşeyi bilmesine gerek yoktu.Artık yüzyüze bakamayacak duruma gelmelerinde anne kadar oğlu da hatalı bence.
 

Canım çok teşekkür ederim. Şımarttın beni.

İnan üzülüyorum kırmızının durumuna.
Böyle biriyle evlenmenin kendini bile bile ateşe atmaktan bir farkı yok.
Ama o inatla gerçeklere gözlerini kapatıyor.
İnşaallah her şey güzel olur onun için.
 
aynen.

erkek milleti bugun seni tutar yarin kendi ailesini, hatta sen bile hayret edersin tatlim.
 

Canım inan bu kadının savunulacak hiç bir tarafı yok. Hepimizin kayınvalidesinde biraz kıskançlık oluyor. Anlayışla karşılanabilir. Ama bu kadın psikopat.
Kaç tane anne yavrusuna kanlı gömleğin gelsin der ki?
Nasıl bir ana bu?

Ayrıca master konusuna gelecek olursak inan master yapmaya pek değer vermiyor iş hayatı. Onun yerine iki sene iş tecrübesi daha iyidir insan kaynaklarının gözünde. Kaldı ki kırmızı'nın annesinin sayesinde 1-0 galip başlamış hayata.
Kadının derdi oğlu Yalova'ya dönsün, İst. ev alsın, beraber olsunlar falan değil. Zoru derdi para...

Oğlunu Ankara'da zaptetmeye gelince erkek arkadaşı rica minnet kırmızı'dan işi ayarlamasını istemiş. O da annesine rica etmiş, kadın kızının hatrına araya girmiş. Kırmızı'nın annesi inan çok meraklı değildir bu çocuğa. Hele bu yaptıklarını bilseler... Bir kere kırmızı da en az erkek arkadaşı kadar vasıflı bir kız. Bulunmaz hint kumaşı mıymış o çocuk da onu zaptetmeye çalışacaklar. İnan ki kırmızı'nın annesinin umrunda bile değildir. Ne diye o sırf Ankara'da kalsın diye uğraşacak. Sadece çok değer verdiği kızının hatırı için işi ayarlamış.
Yazık kadıncağıza gözünden sakındığı kızı ne hakaretlere uğruyor...

Ben zaten kırmızı'nın erkek arkadaşının kırmızı için Ankara'da kaldığına da inanmıyorum.
O olmasa da bir şekilde İst veya Yalova dışında bir yerde yaşamak isterdi. Çocuk annesinin baskısından bıkmış, usanmış.
 
herkese mesajları için çok çok çok teşekkür ederim. özellikle elfois, bütün yazdıklarını son derece ilgiyle okudum, evet cümlesi cümlesine haklısın. benim mantığım da bu ilişkinin bitmesinden yana ama duygularıma söz geçiremiyorum. artık öyle çıkmazdayım ki.

master olayına gelince, aslında onu tam olarak ben engellemedim. ben sevgilime sakın beni düşünerek karar alma, kendin için doğru neyse onu yap dedim. ama o sıralar annesi arayıp arayıp bak kırmızı da ankara'da, yurt dışına gideceğine odtü'de yap gene masterını, kırmızının yanından ayrılma, onu çok seviyorsun madem dedi. hem benim de gözümün önünde olursun, ben senden ayrı kalmaya dayanamam dedi. annesinin de isteği, oğlunun ankara'da kalması yönündeydi. fakat ne zaman ki annesiyle benim aram açıldı, o zaman istanbul'a dön ne işin var vs vs konuşmaya başladı.

benim hakkımda her türlü şeyi düşünmekte elbette ki serbest. isterse beraber yaşadığımızı düşünsün. ama söz konusu olan durum, bu kadar ağır hakaretler. benim, ikimiz de öğrenciyken sevgilime yardım ettiğim para miktarı öğrenci halimle 1000 liranın üzerinde. ve hala para yemekten bahsetmesi, artık beni çıldırtıyor. anlamıyor hiç. çok pişmanım onunla zamanında samimi olduğum için, bi ara babamın borçları olduğundan bahsetmiştim, şimdi bunu kullanıyor, onların borcu var, nası kızlarını eve çıkartıcaklar diye. anlamadığı nokta, gelir düzeyi yüksek bi aile için borçlar çok çok çok büyük bir problem oluşturmuyor. hani, kendi gelir düzeyine göre düşünüyor anladığım kadarıyla.

dün oturdum, bak ben çok yoruldum dedim sevgilime, artık tükendim, kafam çok karışık dedim. o da karışık olmakta son derece haklısın, sana asla annemi savunamam dedi. erkek arkadaşıma, bi kızı olsaydı ve benim konumumda olsaydı, o'nun sevgilisinin annesine rağmen o çocukla ciddi düşünmesine izin verir miydin, kızını verir miydin dedim, düşündü düşündü düşündü. tek verdiği cevap "bilmiyorum" oldu. anlayın halimizi...

iş meselesine gelince, daha önce de söylediğim gibi, erkek arkadaşım rica etti benden ailemin yardımı dokunur belki diye, yani biz durduk yere aman tuncay ankara'da kalsın, hemen iş ayarlayalım durumlarına geçmedik. nitekim hala cevap bekleniyor o işten. henüz belirlenmiş kesin bir şey yok. ha olursa maaşı, 1.5 2 kat artıcak. şu anda 2000 lira alıyor. ve onun kariyeri için çok iyi olucak gerçekten...

az önce telefonlar konuştuk, gene bu konular açıldı, artık ne yapıcağımı bilemiyorum diyor, konuşmasam mesafe koysam bu sefer seni tehdit etmeye başlıyor, konuşsam daha beter oluyor. çok zor durumdayım ben de dedi. senin yerinde olmak istemezdim dedim. o da inan ki ben de olmak istemezdim dedi, utandığını söyledi. utanılmıycak gibi mi kızlar, siz söyleyin.. öte yandan da daha öyle sıkı fıkı ilişkileri olmamasına rağmen o kadar iyi ki annemle arası falan, gözlerinden anlaşılıyor aradığı sıcaklığı bulduğu. çok seviyor.

oturduk beraber buradaki bütün yazıları okuduk, haklılar, diyicek bişiyim yok diyor, sigara üzerine sigara yakıyor.hayır ben çok sevdiğimi ve sevildiğimi biliyorum. ben terk edersem, ailesiyle sorunlarının bitmeyeceğini biliyorum. yeni bi kızı getirse ailesine, o annesi gene sorun yaratıcak, zira derdi para, elinden gelse oğluyla evlenicek, tuncay da kabul ediyor, hayatımda birisinin olmasına dayanamıyor resmen diyor. ve onun için hiç bir çözümü yok, bunu düşünmek de beni kahrediyor. o kadar iyi biri, bu kadar güzel bi adam, ama şu hale bakın.

sinirlerim çok bozuk artık. şimdi size soruyorum. sevgilim de sormamı istedi. annesine nasıl bir tavır alması uygun olur? konuşmasın mı, para mı göndermesin hatasını anlayana kadar, ne yapsın? zaman ver biraz dedi, aklına bi yöntem gelirse nolur söyle dedi. ben de zaman vermeye çalışıyorum.
 


evet içiyor. ki benim alkolle aram pek yoktur, bi ortama girildiğinde benden kat kat fazla içer. benden önce de içiyordu, hala daha içiyor. ama kendi annesinden sakladığını düşünüyorum ben. hayır saklamıyorum, biliyor içtiğimi ama senin üzerine gelmek için yapıyor diyor.

bir de bizim son konuşmamızdan bahsetmiştim size, işte, cumartesi günü sevgilime bağırırken diyor ki, onun annesi vardı yanında, benimle konuşurken kapat kapat muhattap olma o kadınla dedi, sesi geldi ben duydum diyor. ki böyle bişey YOK. kesinlikle yok. artık uydurarak üste çıkmaya çalışıyor.
 
ayrılmak çok kolay olmayacak. ama son bi şans. düzeltmeye çalışıcam, sen ne istersen öyle olucak diyor. ama artık farkındayım, eğer annesine söz geçiremezse bu işin daha fazla uzamasına imkan vermiycem. keşke hiç tanışmasaydık. o kadar üzülüyorum ki teyzem aradığında, kuzenlerim aradığında muhakkak onu da soruyorlar, paraya sıkışık olduğu bi dönem, kendi annesi göndermiyorum burnun sürtsün derken(ki elinde epey bi para vardı o zaman) benim annem borç vereyim, sonra durumu düzelince öder bile demişti, tuncay kabul etmedi tabi ki ama görün farkını.. o da ailemin ilgisine kesinlikle kayıtsız kalmıyor, doğum günlerinde özel günlerde mutlaka hepsini arıyor soruyor, çok güzel bi iletişim kurmuşlardı aralarında. artık üzülmekten ağlamaktan bir hal oldum. ama hala içimdeki ya düzelirse umudundan kurtulamıyorum. umut insanı öldürüyormuş meğerse.
 
Ben ve eşim de çok içmeyiz kırk yılda bir, annesi öğrense herhalde yüzümüze bakmaz zira çok dindar. Bu konuda sevgilinin annesini anlayabiliyorum. Ama bir tek bunun için bir insana bu kadar hakaret edilmez. Erkek arkadaşını çok iyi anlatmışsın, şuanda olduğu durumu falan çok iyi özetlemişsin. Ben ilk mesajımda ayrıl demiştim ama iyi bir insan okuduğum kadarıyla. Yalovaya gitse hafta sonu annesine işin gerçeğini anlatsa olmaz mı belki durumu düzeltebilir. Oturduğun evi oğlunun tuttuğunu sanması çok garip, sen ihtiyacı olan ayakları yere basmayan biri değilsin ki. Arada hem ekonomik hem eğitim olarak büyük bir fark olsa oğluna yakıştıramasa neyse. Bu yazdıklarımızı erkek arkadaşın da okuyacak üzgünüm ama annesinin yaptığı nerden bakarsanız bakın mantıklı değil. Evlendikten sonra bayramdan bayrama görüşmenize, sık sık gidip gelmemeye, annesini sürekli telefonda kavga etmemesi için ikna etmeye söz verirse ikiniz ayrı şehirlerde olacaksanız ailesinden yürüyebilir. Bizim bir tanıdığımız var memlekette, aynısı olmasa da gelini ile anlaşmazlık yaşadı düğün öncesi, hala ayırmak için and içiyor, gelini asla gidip gelmiyor, aynı şehirdeler, küçük yer ama ne bayramda ne tatilde gidiyor gelini, oğlu gidip geliyor sadece. Ki kayınvalidesi yani tanıdığımız kişi öyle kötü bir insan değil, hakaret edeceğini sanmıyorum. Oğlu geliniyle mutlu, ikisi birlikte geziyorlar, bazen karşılaşıyoruz. Gelini de çok hanım hanım bir kız, tatlı dilli, niye geçinemediler bilmiyorum. Yani erkek arkadaşın da seni evlendiğinizde annesiyle hiç muhatap etmemeye kararlıysa olabilir, yoksa olan sana olur canım.
 
Canım yaa üzüldüm gerçekten.
Madem bırakmamakta bu kadar kararlısın, bu kadar seviyorsun.
O zaman senin yerinde olsaydım ne yapardım onu söyleyeyim bari.
Ben olsam bir psikoloğa danışırdım.
Çünkü ben kayınvalide adayının psikolojik bir rahatsızlığı olduğunu düşünüyorum.
Kesinlikle ne kıskançlığı normal bir kayınvalide kıskançlığı, ne davranışları normal insan davranışı...
Psikoloğun verdiği tavsiyeye göre hareket edin derim.
Şimdi biz ne desek boş. Bir öneride bulunuruz bu sefer yanlış olabilir, ters tepebilir.
İşin uzmanından akıl almak en iyisi.
Hadi hakkınızda hayırlısı. Ne diyeyim...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…