- 12 Temmuz 2006
- 2.066
- 66
Seks terapisine ihtiyaç var
Kimimiz cinsel soğukluktan yakınıyor, kimimiz vajinusmustan... Ayrıca, bir de orgazm sorunumuz var ki, çoğumuz ne yapacağını şaşırıyor bu konuda. Belki de bir terapiye ihtiyacımız vardır.
Cinsel ilişkide zirveye ulaşmanın keyfine varabiliyorsanız, ne mutlu size! Çünkü araştırmalar, ülkemizde kadınların yüzde 38'inin orgazm güçlüğü çektiğini ortaya koyuyor. Erkeklerin de cinsel yaşamları pek parlak değil, doğrusu. Her ne kadar geç boşaldıkları konusunda her zaman övünseler de, araştırmalara göre, ülkemizde erkeklerin yüzde 42'si erken boşalma sorunundan yakınıyor. Erkeklerin en büyük kabusu olan ereksiyon sorunu ve performans anksiyetesini de unutmamakta yarar var.
Aslında günümüzde bu şikayetlerimize karşı güçlü bir silahımız var: Cinsel Tedavi Klinikleri! Sayıları gün geçtikçe artan bu merkezlerde üroloji, jinekoloji ve psikiyatri uzmanlarından oluşan ekipler, her türlü cinsel sorunlarımızdan kurtulmamıza yardımcı oluyorlar.
Bu tür merkezlerde, özellikle fiziksel nedenlerin bulunmadığı vajinusmus, erken boşalma, sertleşme bozukluğu gibi cinsel işlev bozukluklarının iyileştirilmesinde son derece başarılı sonuçlar elde ediliyor. Önemli olan, zaman kaybetmeden tedavi için doğru merkeze başvurmamız ve bize verilen ev ödevlerini aksatmadan yerine getirmemiz!
Öykünüz dinleniyor
Cinsel yaşam öykünüz, terapide izlenecek olan yolun belirlenmesinde son derece önemli bir rol oynuyor. Bu nedenle terapistiniz, öncelikle cinsel hayatınız hakkında detaylı bilgi edinmek için size çeşitli sorular yöneltiyor. Cinsel eğitimi kimden aldınız, ilk deneyiminizi nasıl yaşadınız, çocukluk ve ergenlik döneminde cinselliği nasıl algıladınız, tacize uğradınız mı? Görüşme sırasında bu ve bunun gibi pek çok sorunun yanıtı alındıktan sonra, cinsel yakınmalarınız hakkında yine detaylı bilgiler ediniliyor. "Sıkıntılarınız ne zaman başladı, nasıl gelişti, partnerden partnere farklılık gösteriyor mu, herhangi bir fiziksel veya ruhsal hastalığınız var mı?" gibi sorular yöneltilerek cinsel sorununuz net bir şekilde ortaya konuyor.
Sağlık testi de gerekli
Terapistinizle yaptığınız görüşmenin ardından, fiziksel bir hastalığınızın olup olmadığının tespit edilebilmesi için, sizden bazı testleri yaptırmanız da istenebiliyor. Çünkü, hormonların az veya çok salgılanması, diyabet, kalp-damar hastalıkları ile kist oluşumu gibi çeşitli hastalıklar, cinsel yaşamı sabote edebiliyor. Dolayısıyla, fiziksel bir hastalığınız varsa, öncelikle bu sorununuzun ortadan kaldırılması için ilaç veya cerrahi tedaviden yararlanılabiliyor. Diyabet veya ruhsal sorunların tedavisinde kullanılan bazı antidepresanlar da, yan etki olarak cinsel isteksizlik veya vajinada kuruluk gibi çeşitli sorunlara yol açabiliyor. Eğer, bu tarz bir rahatsızlığınız varsa, doktorunuz gerekli gördüğü takdirde, size başka bir ilaç da önerebiliyor. Yaşam öykünüzün detaylı bir şekilde ele alınması, kişilik testleri ve fiziksel muayenenin ardından, sıra cinsel terapiye geliyor.
Bireysel değil, eşli çözüm
Uzmanlar, cinsel terapiye mutlaka eşlerin de katılması gerektiğine dikkat çekiyorlar. Çünkü, terapide sadece sorunu olan kişinin değil, aynı zamanda eşinin de cinsel yaşamla ilgili bilgisine başvuruluyor.
İlişkiden kaynaklanan bir takım sorunlar var mı? Eşinin cinsel ilişkiye ya da soruna yaklaşımı nasıl? Kendisinin bir cinsel sorunu var mı? Tüm bu soruların yanıtları da, cinsel terapide mutlaka öğrenilmesi gereken bilgileri oluşturuyor. Çünkü sorun çözümlenmediğinde zamanla partnerin de cinsel sorun yaşamasına yol açabiliyor. Terapinin çiftlere uygulanmasının bir başka nedeni de, eşlerin, verilen ev ödevlerinin yerine getirilmesini check etmelerini sağlamaları. Ayrıca, çoğu ev ödevleri birlikte yapıldığı için eşlerin de terapiye katılması şart görülüyor. Uzmanlar terapide eşlerle tek tek de görüşüyorlar.
* Kişinin hem tek başına, hem de eşiyle birlikte uygulaması gereken ev ödevleri mevcut. Bu ödevler, masaj, cinsel birleşme teknikleri, uyarılma noktalarının keşfedilmesi gibi çeşitli uygulamaları içeriyor.
* Ödevlerde eşlerin katılımı çok önemli. Çünkü, bireysel ev ödevinde, eşinin ödevini yapıp yapmadığını kontrol etmek zorunluluğu var.
* Erkekte erken boşalma sorunu varsa, mastürbasyon yapması gerektiği söyleniyor. Erkek mastürbasyon yaparak boşalma anını geciktirmeyi öğreniyor. Boşalma süreçlerini tek tek yazarak cinsel terapi sırasında psikiyatristine aktarıyor.
* Vajinismus gibi sorunlarda, kadından öncelikle vücudunu tanıması isteniliyor. Örneğin, kadına ayna karşısında vajinasını incelemesi gerektiği aktarılıyor. Ayrıca, kadının yine ayna karşısında bir takım egzersizler uygulayarak,vajinasının nasıl gevşeyip yeniden eski haline döndüğünü kendi gözleriyle görmesi sağlanıyor.
* Bazı sorunlarda çiftlere cinsel birleşme yasağı konuluyor. Ama bu noktada ne yapılması gerektiği de aktarılıyor. Örneğin, eşlerin tıpkı flört dönemindeki gibi birbirlerini uyarmaları gerektiği belirtiliyor. Böylelikle eşler, bir süre sonra uyarı noktalarını keşfetmeye başlıyor. Bu şekilde kendinden gelişen cinsel uyarıların artırılmasına çalışılıyor.
* Orgazm güçlüğü gibi sorunlarda çeşitli cinsel birleşme teknikleri aktarılıyor. Bu sayede çiftlerin orgazmı keşfetmeleri sağlanıyor. güçlük çekmeleri. İşte, bu noktada psikiyatristler aracı konumuna geçerek çiftlere yardımcı oluyor.
Kimimiz cinsel soğukluktan yakınıyor, kimimiz vajinusmustan... Ayrıca, bir de orgazm sorunumuz var ki, çoğumuz ne yapacağını şaşırıyor bu konuda. Belki de bir terapiye ihtiyacımız vardır.
Cinsel ilişkide zirveye ulaşmanın keyfine varabiliyorsanız, ne mutlu size! Çünkü araştırmalar, ülkemizde kadınların yüzde 38'inin orgazm güçlüğü çektiğini ortaya koyuyor. Erkeklerin de cinsel yaşamları pek parlak değil, doğrusu. Her ne kadar geç boşaldıkları konusunda her zaman övünseler de, araştırmalara göre, ülkemizde erkeklerin yüzde 42'si erken boşalma sorunundan yakınıyor. Erkeklerin en büyük kabusu olan ereksiyon sorunu ve performans anksiyetesini de unutmamakta yarar var.
Aslında günümüzde bu şikayetlerimize karşı güçlü bir silahımız var: Cinsel Tedavi Klinikleri! Sayıları gün geçtikçe artan bu merkezlerde üroloji, jinekoloji ve psikiyatri uzmanlarından oluşan ekipler, her türlü cinsel sorunlarımızdan kurtulmamıza yardımcı oluyorlar.
Bu tür merkezlerde, özellikle fiziksel nedenlerin bulunmadığı vajinusmus, erken boşalma, sertleşme bozukluğu gibi cinsel işlev bozukluklarının iyileştirilmesinde son derece başarılı sonuçlar elde ediliyor. Önemli olan, zaman kaybetmeden tedavi için doğru merkeze başvurmamız ve bize verilen ev ödevlerini aksatmadan yerine getirmemiz!
Öykünüz dinleniyor
Cinsel yaşam öykünüz, terapide izlenecek olan yolun belirlenmesinde son derece önemli bir rol oynuyor. Bu nedenle terapistiniz, öncelikle cinsel hayatınız hakkında detaylı bilgi edinmek için size çeşitli sorular yöneltiyor. Cinsel eğitimi kimden aldınız, ilk deneyiminizi nasıl yaşadınız, çocukluk ve ergenlik döneminde cinselliği nasıl algıladınız, tacize uğradınız mı? Görüşme sırasında bu ve bunun gibi pek çok sorunun yanıtı alındıktan sonra, cinsel yakınmalarınız hakkında yine detaylı bilgiler ediniliyor. "Sıkıntılarınız ne zaman başladı, nasıl gelişti, partnerden partnere farklılık gösteriyor mu, herhangi bir fiziksel veya ruhsal hastalığınız var mı?" gibi sorular yöneltilerek cinsel sorununuz net bir şekilde ortaya konuyor.
Sağlık testi de gerekli
Terapistinizle yaptığınız görüşmenin ardından, fiziksel bir hastalığınızın olup olmadığının tespit edilebilmesi için, sizden bazı testleri yaptırmanız da istenebiliyor. Çünkü, hormonların az veya çok salgılanması, diyabet, kalp-damar hastalıkları ile kist oluşumu gibi çeşitli hastalıklar, cinsel yaşamı sabote edebiliyor. Dolayısıyla, fiziksel bir hastalığınız varsa, öncelikle bu sorununuzun ortadan kaldırılması için ilaç veya cerrahi tedaviden yararlanılabiliyor. Diyabet veya ruhsal sorunların tedavisinde kullanılan bazı antidepresanlar da, yan etki olarak cinsel isteksizlik veya vajinada kuruluk gibi çeşitli sorunlara yol açabiliyor. Eğer, bu tarz bir rahatsızlığınız varsa, doktorunuz gerekli gördüğü takdirde, size başka bir ilaç da önerebiliyor. Yaşam öykünüzün detaylı bir şekilde ele alınması, kişilik testleri ve fiziksel muayenenin ardından, sıra cinsel terapiye geliyor.
Bireysel değil, eşli çözüm
Uzmanlar, cinsel terapiye mutlaka eşlerin de katılması gerektiğine dikkat çekiyorlar. Çünkü, terapide sadece sorunu olan kişinin değil, aynı zamanda eşinin de cinsel yaşamla ilgili bilgisine başvuruluyor.
İlişkiden kaynaklanan bir takım sorunlar var mı? Eşinin cinsel ilişkiye ya da soruna yaklaşımı nasıl? Kendisinin bir cinsel sorunu var mı? Tüm bu soruların yanıtları da, cinsel terapide mutlaka öğrenilmesi gereken bilgileri oluşturuyor. Çünkü sorun çözümlenmediğinde zamanla partnerin de cinsel sorun yaşamasına yol açabiliyor. Terapinin çiftlere uygulanmasının bir başka nedeni de, eşlerin, verilen ev ödevlerinin yerine getirilmesini check etmelerini sağlamaları. Ayrıca, çoğu ev ödevleri birlikte yapıldığı için eşlerin de terapiye katılması şart görülüyor. Uzmanlar terapide eşlerle tek tek de görüşüyorlar.
* Kişinin hem tek başına, hem de eşiyle birlikte uygulaması gereken ev ödevleri mevcut. Bu ödevler, masaj, cinsel birleşme teknikleri, uyarılma noktalarının keşfedilmesi gibi çeşitli uygulamaları içeriyor.
* Ödevlerde eşlerin katılımı çok önemli. Çünkü, bireysel ev ödevinde, eşinin ödevini yapıp yapmadığını kontrol etmek zorunluluğu var.
* Erkekte erken boşalma sorunu varsa, mastürbasyon yapması gerektiği söyleniyor. Erkek mastürbasyon yaparak boşalma anını geciktirmeyi öğreniyor. Boşalma süreçlerini tek tek yazarak cinsel terapi sırasında psikiyatristine aktarıyor.
* Vajinismus gibi sorunlarda, kadından öncelikle vücudunu tanıması isteniliyor. Örneğin, kadına ayna karşısında vajinasını incelemesi gerektiği aktarılıyor. Ayrıca, kadının yine ayna karşısında bir takım egzersizler uygulayarak,vajinasının nasıl gevşeyip yeniden eski haline döndüğünü kendi gözleriyle görmesi sağlanıyor.
* Bazı sorunlarda çiftlere cinsel birleşme yasağı konuluyor. Ama bu noktada ne yapılması gerektiği de aktarılıyor. Örneğin, eşlerin tıpkı flört dönemindeki gibi birbirlerini uyarmaları gerektiği belirtiliyor. Böylelikle eşler, bir süre sonra uyarı noktalarını keşfetmeye başlıyor. Bu şekilde kendinden gelişen cinsel uyarıların artırılmasına çalışılıyor.
* Orgazm güçlüğü gibi sorunlarda çeşitli cinsel birleşme teknikleri aktarılıyor. Bu sayede çiftlerin orgazmı keşfetmeleri sağlanıyor. güçlük çekmeleri. İşte, bu noktada psikiyatristler aracı konumuna geçerek çiftlere yardımcı oluyor.