• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Sedef Işleme Oymacilik

Rozel62

sevgiler
Kayıtlı Üye
27 Mart 2008
2.523
7
316
Manisa
Oymacılık ve sedef işleme yüzyıllardan beri bilinen değerli bir zanaattır. Ahşabın oyularak şekil verilmesi ve bu oyukların içinin sedefle doldurulması geçmişten günümüze değin birçok kişinin ilgisini çekmiştir. Özellikle değerli ve sevilen eşyaların süslenmesinde kullanılmıştır. Uğraşı zor ve pahalı olan bu zanaat genellikle saraylıların ve zenginlerin ilgisini çekmiş. Hat sanatı, ebru sanatı gibi oymacılık ve sedef işleme de Osmanlı imparatorluğu döneminde rağbet görmüş, işlenmiş, geliştirilmiş ve günümüze taşınmıştır.
c1.jpg

İki türlü oymacılık vardır, aletler yardımı ile ahşap zemin üzerinde delikler açmadan belli bir desenin kazılması. Bu tür oymacılık genellikle sarayların kapılarında, padişahların tahtlarında, yağlıboya tabloların çerçevelerinde görmemiz mümkün. Oymacılığın bir başka türü de ince ve düz bir ahşaba küçük şekiller halinde deliklerinin açılmasıdır buna örnek olarak ta sitemizde tanıttığımız çeşitli kuş kafesleri ve süs eşyalarının üzerinde görebilirsiniz.
_big_1116339987.jpg

Sedef işleme deniz kabuklarının, istiridyelerin janjanlı parlak kısımları üste gelecek şekilde oyulmuş yere doldurularak zımpara edilmesi ve verniklenmesi işlemidir. Günümüzde dolgu malzemesi toz halinde kullanılmakta işlenen ahşap’ın rengine göre değişik renkleri bulunmakta ve daha güzel sonuçlar alınmaktadır
 
Osmanlıdan günümüze sedef...

Sedef, ışığa göre renk değiştirerek kullanıldığı ahşabı renklerle dans eden gizemli bir objeye dönüştürür. Bu nedenle işlemesi çok emek istese de binlerce yıldır ahşap süsleme sanatında kullanılmış, özellikle saray ve dini yapılarda ihtişamın simgesi olmuştur.
Bazı deniz hayvanlarının kabuğunda bulunan ve sedefçilikte kullanılan sert, beyaz ve gökkuşağı pırıltılı, fosforik özelliği olan maddeye sedef, bu maddeyi işleyen kişiye de sedefkar denilir. Asırlardan beri bilinen sedef, zamanının tekniği ve milletlerin sanat anlayışına göre şekil almıştır. XV.yy'dan sonra Osmanlılar döneminde Türk-İslam sanatının tamamen emrine giren sedef, ceviz, abanoz, maun ahşap üzerine gömme, yapıştırma, sıvama, macunlu denilen yöntemlerle uygulanır. Kullanılan motifleri ise geometrik, rumi ve barok tarzındadır. Sedef işçiliğinde kullanılan motifler arpa, ay, benek, civankaşı, çarşı, devedişi, şekerpare, yi lan kıvrımı, yıldız, zıh, gül, hançeri, karanfil, papatya, hindi fersan, selvi, penç gibi on yedi farklı isim taşır. Hammaddesi, midye kabuğu, çeşitli teller ve ceviz ağacı olan Sedef ve Sedefkârlık sanatı asırlarca değişik motif ve desenlerle zenginleştirilerek mimari yapılarda süsleme olarak kullanılmıştır. .
kutu1002.gif

Türkiye'de sadece Gaziantep ilimizde yaygın bir şekilde sedef işlemeciliği yapılmakta ve üretilen sedef işlemeler Turistik bölgelere ve yurtdışına ihraç edilmektedir. .
ka1.jpg

Osmanlı döneminde önemli süsleme sanatarından biri de sedef işçiliğiydi. Ünlü sedefkarlar cami er, saraylar gibi yapılarda kapılar, pencere kanatları, rahlelerde ahşapla denizin ışıltısını buluşturdu. Ancak sedefkarlık zamana ve paraya yenik düştü. Bu işe gönlünü vermiş bir kaç sanatkar, aşk ve sabır isteyen sedefkarlığı sürdürmek için çalışıyor. .

Sedef kakmacılığının başlangıcı hakkında kesin bilgilere sahip değiliz. M.S. 79 yılında ölen Pintus'un kitaplarından eski Mısır kültüründe, sedefin midye kabuklarına işlenmiş olduğunu öğreniyoruz. Kıbrıs, Yunanistan ve İtalya'da da rastlanan sedef işçiliğinin en belirgin örneklerinin ortaya çıkışı Sümerler zamanına dayanıyor. Mezopotamya'nın Kiş ve Lagaş kentlerinde Sümer mezarlarında yapılan kazılarda ilk sedef kakma örneklerine rastlanmış. Çin'de Tang Devri'nde (618-916) Hindistan(1580), Siam (1782)'da bilinen sedefin Türkler tarafından kullanılışı ise Osmanlı Dönemine rastlıyor. Osmanlı'da on beşinci yüzyılın sonlarına doğru rastladığımız sedef, 16'ıncı yüzyılda klasik Osmanlı eserlerinde yoğunlukla görülmektedir. Kullanıldığı alanlar minberler, kapılar pencere kepenkleri, sütün başlıkları ve kirişler gibi mimari yapılar, rahle, sehpa, konsol, Kur'an ve cüz muhafazaları, iskemle, beşik, sandık, kutu, çekmece, el aynası, masa, bıçak sapı ve tüfek kabzası gibi mobilyalarda geniş ölçüde kullanılmıştır. İlk Osmanlı sedefli süsleme sanatı örnekleri Edirne'deki tek kubbeli II. Beyazıt Camii'nin kapı kanatlarında ki sedefçilikleridir. Topkapı Sarayı Müzesi, İstanbul Türk ve İslam Eserleri Müzesi ve Anadolu'da birçok etnografya müzesinde rastlayacağımız Osmanlı sedef işçiliğinin erken örneklerinden biri de Fatih döneminde Balıkesir'de yapılmış Zağanos Paşa Camii'nin kapısındaki fildişi kakmalardır. Amasya Beyazıt Külliyesi Camii'nde de sedef işleri vardır. Sedefkar denilen sanatçılarla gerçekleştirilen ve sedefkari diye tanımlanan bu süsleme saraylarda ve konaklarda da uygulanmıştır. Sıcak denizlerin akıntılı sularında; Yeni Kaledonya, Avustralya'nın kuzeyi ve de Tahiti, Gambier Adaları, Meksika'nın Büyük Okyanus kıyıları ve Madagaskar açıklarında yaşayan yumuşakçalardan elde edilir sedef. Işığa göre renk değiştirerek kullanıldığı ah--şabı renklerle danseden gizemli bir objeye dönüştürür. Bu nedenle işlemesi çok emek istese de binlerce yıldır ahşap süsleme sanatında kullanılmış, özellikle saray ve dini yapılarda ihtişamın simgesi olmuştur. .
 
Son düzenleme:
evet antepli olmak ile övüneyim cok güzel yapıyorlar ben özeliklede sandık ve bicaklarda cok seviyorum birde sandalye ve sehpa yapıyorlar kösede cok güzel duruyor
 
Back