- 9 Mart 2014
- 10
- 0
- 34
- Konu Sahibi hepbiryandansenbiryandan
- #1
Dile kolay tam 8 yıl. Türkiye'nin hemen hemen tüm yerel yöneticilerini , belediye başkanlarını 8 yıl boyunca televizyon programımda konuk ettim.
Bu programların tamamında , başkanlarla ve başkan adaylarıyla ağırlıklı olarak projeler konuştuk.
Yani , ''o kadar çok belediye projesi gördüm ki'' anlatmakla bitmez.
Bu sayede Yerel yönetim konusunda çok ciddi bir birikimimiz oluştu.
Bütün bunları şunun için anlattım!
Dün Mustafa Sarıgül, bir basın toplantısıyla İstanbul için hazırladığı projelerini tanıttı.
200 projesi olduğunu ancak sadece 28'ini paylaşacağını söyledi. Ben de ekran karşısına geçtim ve pür dikkat Sarıgül'ü takip ettim.
CHP'nin İstanbul adayı Sarıgül projelerini tanıtırken , ilk sözleri "Bunlar sadece fikir önerisi, uzmanlara danışacağız" diyerek farkına varmadan "Hazır değilim" mesajı verdi...
Açıkladığı projelerin neredeyse tamamı Kadir Topbaş'ın tamamladığı, sürdürdüğü ya da yapılacağını açıkladığı projelerden oluşması Sarıgül'ün bu önemli basın toplantısına "Yerel yönetim uzmanlarının yardımıyla değil reklamcıların yardımıyla hazırlandığı " izlenimi çağrıştırdı bende.
Sarıgül "Sadece fikir önerisi" ifadesiyle, açıkladığı projeler üzerinde titiz çalışma yapılmadığını, uzman görüşleri alınmadığını ve anket gibi yöntemlerle halkın beklentilerinin ölçülmediğini de ortaya koymuş oldu...
Sarıgül önce "Bütün projelerin bilim kurulu üyelerine danışıldığını, hukuk ve bilim öncülüğünde yapılamayan hiçbir projeyi kabul etmediklerini" ifade etti ardından da " Tüm projeler bizim fikir önerilerimizdir. Proje önerilerimiz 30 Mart'tan sonra ilgili STK'lar, akademisyenler, siyasi parti temsilcileri ve yurttaşların görüşleri alınarak ve proje yarışmaları düzenlenerek tasarlanacak ve hayata geçirilecek" şeklinde konuştu...
"HAZIR DEĞİLİM" MESAJI
Sarıgül'ün bu yaklaşımı "katılımcılık" vurgusu olarak değerlendirilse de bir gerçeği de ortaya koyması açısından "gaf" olarak algılandı... Zira Sarıgül'ün bu projeleri açıklamadan önce uzman görüşlerini alması, anket gibi yöntemlerle halkın beklentilerini ölçmesi, "İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yetki alanında olmayan" konularda yani Hükümet yetkisindeki konuları bu gerçeği de dile getirerek ortaya koyması gerekirdi... Ayrıca Sarıgül'ün açıkladığı projeler ya da fikir önerilerinin neredeyse tamamı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın tamamladığı, sürdürdüğü ya da yapacağını açıkladığı projelerden oluşuyor...
VEYSEL EROĞLU 2 BARAJ PROJESİNİ 10 OCAK'TA AÇIKLADI
Örnek vermek gerekirse, Sarıgül basın toplantısında İstanbul'un iki yakasına iki baraj yapacağını açıkladı... Oysa 10 Ocak 2014 tarihinde Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ortak bir basın toplantısı düzenlemişler, Ağva'da iki baraj yapılacağını barajların isimlerinin de "Sungurlu" ve "Osmangazi" olduğunu ifade etmişlerdi... Ayrıca Kadir Topbaş, "İstanbul'un su sorunu olmadığını, 186 kilometre mesafeden İstanbul'a Melen suyunu getirdiklerini hatta İstanbul Boğazı'nın altından dev tünellerle bu suyun aktarıldığını, bu inşaat yapılırken İstanbul Boğazı'nın tam orta noktasından çıkarılan taşlardan hediyelik eşya olarak tesbih bile ürettiklerini açıklamıştı... Yani Sarıgül tamamlanmış projeleri vaad ederek "Su Meselesi" hakkında detaylı bilgiye sahip olmadığını ortaya koyup açık vermemeliydi... Sarıgül'ün İstanbul'un atık sularının yüzde 70'i arıtılmıyor iddiası ise başka bir gaf olarak kayıtlara geçti... Çünkü İstanbul'da belediyenin en fazla yatırım yaptığı alanların başında İleri Biyolojik Arıtma Tesisleri geliyor... İstanbul'da şu an atık suların yüzde 96'sı arıtılıyor...
Burada aslında çok önemli bir ayrıntı daha var...
İstanbul Boğazı'nın iki yakasındaki tüm yalıların atık suları direkt boğaza veriliyordu... Kadir Topbaş zamanında boğazın iki yakası bütünüyle kollektörlerle kuşaklandı ve bu sorun ortadan kaldırıldı...
İstanbul'u yönetmeye talip olan Sarıgül'ün bunu biliyor olması gerekirdi...
KENTSEL DÖNÜŞÜM-YEŞİL ALANLAR- UCUZ KONUT VE ŞİŞLİ
Sarıgül'ün basın toplantısında söz ettiği kentsel dönüşüm ile ilgili yapabileceği ama yapamadığı şey aslında onun bu konuda ne kadar hazırlıksız olduğunu da ortaya koydu.
Çünkü kentsel dönüşüm geçerli olan yasa uyarınca İlçe Belediyelerinin yetki alanında... Yani ilçe belediyeleri projelerini hazırlıyor, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı onaylıyor ve kentsel dönüşüm hayata geçiyor...
Yani Sarıgül'den beklenen Şişli İlçesi'nde kendisinin uyguladığı ve hayata geçirdiği kentsel dönüşüm projeleri ile Esenler'de Tevfik Göksu'nun yaptığı işleri kıyaslayabilmesiydi... Sarıgüleğer Şişli İlçesi'nden bir tane sadece bir tane kentsel dönüşüm projesi örneği ortaya koyabilseydi inandırıcı olacaktı ama yapamadı... Sarıgül'ün aslında daha inandırıcı olabileceği bir alan da yeşil alanlar konusuydu... Yani Şişli'de 15 yıldır belediye başkanı olarak ürettiği aktif yeşil alanları net olarak ortaya koyabilse ve bu çalışmalarını Ak Partili ilçe belediyeleri ile kıyaslayabilse inandırıcı olabilirdi... Ama mezarlıklardan başka yeşil alanın kalmadığı Şişli'den örnek veremeyince inandırıcılık da güme gitmiş oldu...
ULAŞIM SEVGİYLE Mİ ÇÖZÜLECEK?
Aslında Sarıgül'ün projelerini açıklayacağı basın toplantısında en fazla merak edilen ulaşım ile ilgili ne söyleyeceğiydi..
Yer İstanbul ve mesele ulaşım...
Herkes biliyor ki ulaşım konusunda gerçekçi bir yaklaşım ortaya koymadan inandırıcı olmak mümkün değil... Sarıgül "Ulaşımda entegre toplu taşıma" ifadesini kullandı sadece ve birkaç harita gösterdi... İstanbul haritasının üzerinde metro hatlarını birbirine bağlayan düz, direkt hatlar... Mevcut raylı sistem hatları haritada yok... Yapımı devam eden sistemler analiz edilmemiş... Oysa Kadir Topbaş "Her yere metro, her yerde metro" kampanyasını başlatırken ilçe ilçe, mahalle mahalle güzergah haritalarını ortaya koymuş hatta hangi durağın hangi noktada olacağı bilgisini gazete ve televizyon ilanları ile tüm İstanbullularla paylaşmıştı... Şu an itibariyle İstanbul'da herkes hangi yıl, hangi raylı sistem hattının evinin, işyerinin ne kadar yakınından geçeceğini öngörebiliyor... Sarıgül'den bunun ötesinde bir yaklaşımı ortaya koyması beklenirdi. . Ayrıca Entegre Toplu Taşıma ifadesi de tercih edilmemeliydi çünkü Kadir Topbaş bu ifadeyi 10 yıldır kullanıyor...
BELEDİYEYİ DEVLETLERLE KIYASLAYIP HATA YAPTI
Sarıgül'ün ulaşım ile ilgili eleştirileri arasında en fazla dikkat çekeni İstanbul'daki raylı sistem yatırımları ile Şangay ve Yeni Delhi şehirlerini kıyasladığı bölümdü... Sarıgül, bu şehirlerde 10 yılda yapılan yatırımların İstanbul'dan fazla olduğunu söyledi... Belki mantıklı gibi görünen bu eleştiri işi bilenler tarafından gülümsemeyle karşılandı. Çünkü Yeni Delhi ve Şangay raylı sistem hatları devlet projeleri olarak hükümetler eliyle yapılıyor... Yani bizdeki Hızlı tren hatları gibi...Oysa İstanbul'daki çalışmalar İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin bütçesi ile gerçekleştiriliyor ve herkes biliyor ki Dünya'da İstanbul Büyükşehir Belediyesi kadar raylı sistem yatırımı yapan başka bir belediye yok... Sarıgül bu eleştirisi ile Kadir Topbaş'ı Hindistan ve Çin Devlet Başkanları ile kıyaslayıp büyük bir paye vermiş oldu tabi yine farkınavarmadan... Sarıgül bu hatayı niye yapmış olabilir? Belki Kadir Topbaş "Her yere metro, her yerde metro" kampanyasını duyurduktan sonra Radikal Yazarı Koray Çalışkan'ın yazısından yararlanmış olabilir... Çünkü Sarıgül'ün eleştirisi Koray Çalışkan'ın yazısından bire bir alıntı..Yani Sarıgül'ün hangi konuyu kime danışacağı konusunda da sıkıntı yaşadığı ortada.
OTOPARK, KREŞ, KENT PARKLARI, MEYDANLAR...
Sarıgül, projelerini duyurduğu basın toplantısına hazırlıksız çıkmıştı. Kadir Topbaş'ın bir kaç haftadır sürekli dile getirdiği projeleri aynen tekrarlaması bunun göstergesiydi.
Sarıgül büyük otoparklar dedi... Oysa Topbaş bir kaç hafta önce İstanbul'a yapılacak 100 bin araç kapasiteli otopark projesinin planlarını İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin meclisinde onaylattı... Yani planlara bile işlendi otopark projeleri.. Dahası İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'nin CHP'li üyeleri bu 100 bin araçlık otopark projelerini reddetti... Başbakan Erdoğan bile bunu miting meydanlarında eleştirdi... Yani otopark konusunda Sarıgül yinefarkına varmadan "Biz CHP olarak Belediye Meclisi'nde reddettiğimiz, onaylamadığımız projeleri yapacağız" demiş oldu...
Yine Sarıgül'ün "kreş yapacağız" vaadi de güme gitti zira Kadir Topbaş son bir haftadır tüm ilçe gezilerinde 30 İlçeye ilk etapta 100 kreş yapacaklarını ifade ediyor... Topbaş son olarak bu vaadini Başbakan Erdoğan'ın da katıldığı Ataköy Sinan Erdem Spor Salonundaki Kadınlar Günü Toplantısında ayrıntılarıyla anlattı ve İstanbullular bunu televizyonlar aracılığı ile duydu...
Sarıgül'ün İstanbul'un 6 tane meydanını yenileme projesini Kadir Topbaş bu projelerin görsellerini İstanbul ile paylaşmadan önce duyursaydı iyi olurdu .
Her ilçeye spor salonu ve kültür merkezi gibi vaadler hali hazırda yapılan işler olduğu için "yeni" duygusu oluşturamadı... İki yakaya iki dev kent park vaadi de diğer projeler gibi etki uyandırmadı... Çünkü Kadir Topbaş Merter'deki Çırpıcı Çayırını ki yaklaşık 1 milyon metrekarelik bir alan, belediyenin imkanları ile nakit ödeyip kamulaştırarak İstanbul'a kazandırdı, hatta bu park tamamlanmak üzere... Ayrıca Maltepe ve Yenikapı Sahillerindeki park çalışmaları da İstanbulluların gözü önünde tamamlandı tamamlanacak... Sarıgül'ün parklar konusunda da farklı bir yaklaşım ortaya koyabilmesi gerekirdi...Söz gelimi tüm ilçelere cep ormanları diyebilirdi..
ENERJİ ÜRETİMİ VE CHP HATIRASI
Belki de Sarıgül'ün hiç girmemesi gereken alanlardan biri atıklardan enerji üretme meselesiydi... Çünkü İstanbul Büyükşehir Belediyesi hali hazırda çöpten elektrik enerjisi üretiyor... Oysa CHP'li Sözen döneminde İstanbul'daki çöplükler patlamış 38 vatandaş hayatını kaybetmişti... Sarıgül bu konuyu gündeme getirerek Kadir Topbaş'a hatalı ama gollük bir pas daha vermiş oldu... Sarıgül'ün "Haliç"i gündeme getirmesi de bir başka talihsizlik olarak kayıtlara geçti... Zira Haliç denilince akla bataklık geliyor ve ister istemez herkes CHP'li Belediye Yönetimini hatırlıyor...
YETKİ ALANINI BİLİYOR MU?
Sarıgül'ün Harp Akademileri Komutanlığı'na ait araziyi park yapma vaadi ise başka bir problemi ortaya koyması açısından önemliydi... Yetki alanını bilme, gerçekçi ve inandırıcı olma problemi... Sarıgül, 30 Mart'ta yapılacak seçimin Yerel Seçim olduğunu fark etmiyor olabilir yani bir belediye başkanının Harp Akademileri Komutanlığı'nın arazisini alıp park haline getiremeyeceğini bilmeyebilir ama yanındaki danışmanların bunu bilmesi ve uyarması gerekirdi... Belki farklı bir tarzda yaklaşabilirdi konuya... "30 Mart'ta belediyeyi alacağız, ardından genel seçimlerde iktidar olacağız, Genel Başkanım Kılıçdaroğlu ile konuştuk kendisinin de onayı var, iktidar olduğumuzda Genelkurmay Başkanlığı ile konuyu görüşeceğiz ve Harp Akademileri Komutanlığı'nın arazisini park haline getireceğiz" diyebilirdi Sarıgül ve daha inandırıcı olurdu... Aynı durum AKM ve İstanbul Surları için de geçerli.. Zira bu alanlarda faaliyet yapabilmesi için Kültür ve Turizm Bakanlığı ile koordineli çalışması gerekecek. Sarıgül Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın elindeki yetkiyi belediye olarak nasıl kullanacağını da izah etmeliydi.
Öğrencilere burs verme vaadi de aynı çerçevede değerlendirilebilir çünkü daha önce belediyeler öğrencilere burs verebiliyordu ama CHP Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu ve bu uygulamayı iptal ettirdi... Yani Sarıgül öğrencilere burs konusunda "CHP yanlış yapmıştır, Anayasa Mahkemesi'ne başvurması ve iptal kararı aldırması hataydı, şimdi biz CHP olarak yeniden Anayasa Mahkemesi'ne başvuracağız, toplumdan da özür dileyeceğiz bu hatamızı telafi edeceğiz, yeni karar çıkınca da öğrencilere burs vereceğiz" dese bir derece ikna edici olabilirdi...
TAMAMLANMIŞ İŞLER YENİ PROJE OLMAZ
Ücretsiz internet vaadi aslında şehrin tamamında uygulanabilecek bir şey değil... Bunu elbette Sarıgül de biliyordur... Yani eğer belediye başkanı olursa, Belediye'nin kontrolündeki alanlarda bunu uygulayabilir... Kadir Topbaş uygulamayı belediye otobüsleri, sosyal tesisler gibi alanlarda başlattı hatta metrolar, hizmet binaları ve belediyenin kontrolündeki tüm alanlara yaygınlaştıracaklarını söyledi... Sarıgül belki başka bir yaklaşım ortaya koyabilirdi yani operatör firmalarla anlaşma yapacağız onlara yıllık şu kadar ücret ödeyeceğiz o kaynağı da şuradan bulacağız ve herkese ücretsiz internet sağlayacağız diyebilirdi..Ama ortaya çıkacak rakamın belediye tarafından finanse edilmesi mümkün olmayacağı için herhalde bu yaklaşımı ortaya koyamadı...
Bir de hayvan barınakları meselesi var..
Kadir Topbaş İstanbul'un iki yakasına iki büyük hayvan barınağı yaptırıyor...Sarıyer'deki tamamlanma aşamasında ve Dünya'nın en büyük hayvan barınaklarından biri... Sarıgül mevcut durumu da göstererek yeni ne yapacağını anlatmalıydı.
Film stüdyoları projesinde de aynı durum geçerli...Kadir Topbaş 2 ay önce Beykoz'da Türkiye'nin en büyük film platosunu kurduklarını açıklamıştı... Sarıgül devam eden ve tamamlanma aşamasına yaklaşan bu projeden haberi yokmuş gibi yaklaşım ortaya koyarak "Hazırlıksız" eleştirilerine de pirim vermiş oldu...
Bunca yıl belediye projesi dinlemiş , incelemiş , kampanyalar takip etmiş biri olarak Mustafa Sarıgül'ü çaresizlik içinde ve hazırlıksız gördüm.
Sanki aklı Ankara'da gibi geldi bana.ibrahim.erdoğan@haber7.com
Bu programların tamamında , başkanlarla ve başkan adaylarıyla ağırlıklı olarak projeler konuştuk.
Yani , ''o kadar çok belediye projesi gördüm ki'' anlatmakla bitmez.
Bu sayede Yerel yönetim konusunda çok ciddi bir birikimimiz oluştu.
Bütün bunları şunun için anlattım!
Dün Mustafa Sarıgül, bir basın toplantısıyla İstanbul için hazırladığı projelerini tanıttı.
200 projesi olduğunu ancak sadece 28'ini paylaşacağını söyledi. Ben de ekran karşısına geçtim ve pür dikkat Sarıgül'ü takip ettim.
CHP'nin İstanbul adayı Sarıgül projelerini tanıtırken , ilk sözleri "Bunlar sadece fikir önerisi, uzmanlara danışacağız" diyerek farkına varmadan "Hazır değilim" mesajı verdi...
Açıkladığı projelerin neredeyse tamamı Kadir Topbaş'ın tamamladığı, sürdürdüğü ya da yapılacağını açıkladığı projelerden oluşması Sarıgül'ün bu önemli basın toplantısına "Yerel yönetim uzmanlarının yardımıyla değil reklamcıların yardımıyla hazırlandığı " izlenimi çağrıştırdı bende.
Sarıgül "Sadece fikir önerisi" ifadesiyle, açıkladığı projeler üzerinde titiz çalışma yapılmadığını, uzman görüşleri alınmadığını ve anket gibi yöntemlerle halkın beklentilerinin ölçülmediğini de ortaya koymuş oldu...
Sarıgül önce "Bütün projelerin bilim kurulu üyelerine danışıldığını, hukuk ve bilim öncülüğünde yapılamayan hiçbir projeyi kabul etmediklerini" ifade etti ardından da " Tüm projeler bizim fikir önerilerimizdir. Proje önerilerimiz 30 Mart'tan sonra ilgili STK'lar, akademisyenler, siyasi parti temsilcileri ve yurttaşların görüşleri alınarak ve proje yarışmaları düzenlenerek tasarlanacak ve hayata geçirilecek" şeklinde konuştu...
"HAZIR DEĞİLİM" MESAJI
Sarıgül'ün bu yaklaşımı "katılımcılık" vurgusu olarak değerlendirilse de bir gerçeği de ortaya koyması açısından "gaf" olarak algılandı... Zira Sarıgül'ün bu projeleri açıklamadan önce uzman görüşlerini alması, anket gibi yöntemlerle halkın beklentilerini ölçmesi, "İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yetki alanında olmayan" konularda yani Hükümet yetkisindeki konuları bu gerçeği de dile getirerek ortaya koyması gerekirdi... Ayrıca Sarıgül'ün açıkladığı projeler ya da fikir önerilerinin neredeyse tamamı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın tamamladığı, sürdürdüğü ya da yapacağını açıkladığı projelerden oluşuyor...
VEYSEL EROĞLU 2 BARAJ PROJESİNİ 10 OCAK'TA AÇIKLADI
Örnek vermek gerekirse, Sarıgül basın toplantısında İstanbul'un iki yakasına iki baraj yapacağını açıkladı... Oysa 10 Ocak 2014 tarihinde Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ortak bir basın toplantısı düzenlemişler, Ağva'da iki baraj yapılacağını barajların isimlerinin de "Sungurlu" ve "Osmangazi" olduğunu ifade etmişlerdi... Ayrıca Kadir Topbaş, "İstanbul'un su sorunu olmadığını, 186 kilometre mesafeden İstanbul'a Melen suyunu getirdiklerini hatta İstanbul Boğazı'nın altından dev tünellerle bu suyun aktarıldığını, bu inşaat yapılırken İstanbul Boğazı'nın tam orta noktasından çıkarılan taşlardan hediyelik eşya olarak tesbih bile ürettiklerini açıklamıştı... Yani Sarıgül tamamlanmış projeleri vaad ederek "Su Meselesi" hakkında detaylı bilgiye sahip olmadığını ortaya koyup açık vermemeliydi... Sarıgül'ün İstanbul'un atık sularının yüzde 70'i arıtılmıyor iddiası ise başka bir gaf olarak kayıtlara geçti... Çünkü İstanbul'da belediyenin en fazla yatırım yaptığı alanların başında İleri Biyolojik Arıtma Tesisleri geliyor... İstanbul'da şu an atık suların yüzde 96'sı arıtılıyor...
Burada aslında çok önemli bir ayrıntı daha var...
İstanbul Boğazı'nın iki yakasındaki tüm yalıların atık suları direkt boğaza veriliyordu... Kadir Topbaş zamanında boğazın iki yakası bütünüyle kollektörlerle kuşaklandı ve bu sorun ortadan kaldırıldı...
İstanbul'u yönetmeye talip olan Sarıgül'ün bunu biliyor olması gerekirdi...
KENTSEL DÖNÜŞÜM-YEŞİL ALANLAR- UCUZ KONUT VE ŞİŞLİ
Sarıgül'ün basın toplantısında söz ettiği kentsel dönüşüm ile ilgili yapabileceği ama yapamadığı şey aslında onun bu konuda ne kadar hazırlıksız olduğunu da ortaya koydu.
Çünkü kentsel dönüşüm geçerli olan yasa uyarınca İlçe Belediyelerinin yetki alanında... Yani ilçe belediyeleri projelerini hazırlıyor, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı onaylıyor ve kentsel dönüşüm hayata geçiyor...
Yani Sarıgül'den beklenen Şişli İlçesi'nde kendisinin uyguladığı ve hayata geçirdiği kentsel dönüşüm projeleri ile Esenler'de Tevfik Göksu'nun yaptığı işleri kıyaslayabilmesiydi... Sarıgüleğer Şişli İlçesi'nden bir tane sadece bir tane kentsel dönüşüm projesi örneği ortaya koyabilseydi inandırıcı olacaktı ama yapamadı... Sarıgül'ün aslında daha inandırıcı olabileceği bir alan da yeşil alanlar konusuydu... Yani Şişli'de 15 yıldır belediye başkanı olarak ürettiği aktif yeşil alanları net olarak ortaya koyabilse ve bu çalışmalarını Ak Partili ilçe belediyeleri ile kıyaslayabilse inandırıcı olabilirdi... Ama mezarlıklardan başka yeşil alanın kalmadığı Şişli'den örnek veremeyince inandırıcılık da güme gitmiş oldu...
ULAŞIM SEVGİYLE Mİ ÇÖZÜLECEK?
Aslında Sarıgül'ün projelerini açıklayacağı basın toplantısında en fazla merak edilen ulaşım ile ilgili ne söyleyeceğiydi..
Yer İstanbul ve mesele ulaşım...
Herkes biliyor ki ulaşım konusunda gerçekçi bir yaklaşım ortaya koymadan inandırıcı olmak mümkün değil... Sarıgül "Ulaşımda entegre toplu taşıma" ifadesini kullandı sadece ve birkaç harita gösterdi... İstanbul haritasının üzerinde metro hatlarını birbirine bağlayan düz, direkt hatlar... Mevcut raylı sistem hatları haritada yok... Yapımı devam eden sistemler analiz edilmemiş... Oysa Kadir Topbaş "Her yere metro, her yerde metro" kampanyasını başlatırken ilçe ilçe, mahalle mahalle güzergah haritalarını ortaya koymuş hatta hangi durağın hangi noktada olacağı bilgisini gazete ve televizyon ilanları ile tüm İstanbullularla paylaşmıştı... Şu an itibariyle İstanbul'da herkes hangi yıl, hangi raylı sistem hattının evinin, işyerinin ne kadar yakınından geçeceğini öngörebiliyor... Sarıgül'den bunun ötesinde bir yaklaşımı ortaya koyması beklenirdi. . Ayrıca Entegre Toplu Taşıma ifadesi de tercih edilmemeliydi çünkü Kadir Topbaş bu ifadeyi 10 yıldır kullanıyor...
BELEDİYEYİ DEVLETLERLE KIYASLAYIP HATA YAPTI
Sarıgül'ün ulaşım ile ilgili eleştirileri arasında en fazla dikkat çekeni İstanbul'daki raylı sistem yatırımları ile Şangay ve Yeni Delhi şehirlerini kıyasladığı bölümdü... Sarıgül, bu şehirlerde 10 yılda yapılan yatırımların İstanbul'dan fazla olduğunu söyledi... Belki mantıklı gibi görünen bu eleştiri işi bilenler tarafından gülümsemeyle karşılandı. Çünkü Yeni Delhi ve Şangay raylı sistem hatları devlet projeleri olarak hükümetler eliyle yapılıyor... Yani bizdeki Hızlı tren hatları gibi...Oysa İstanbul'daki çalışmalar İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin bütçesi ile gerçekleştiriliyor ve herkes biliyor ki Dünya'da İstanbul Büyükşehir Belediyesi kadar raylı sistem yatırımı yapan başka bir belediye yok... Sarıgül bu eleştirisi ile Kadir Topbaş'ı Hindistan ve Çin Devlet Başkanları ile kıyaslayıp büyük bir paye vermiş oldu tabi yine farkınavarmadan... Sarıgül bu hatayı niye yapmış olabilir? Belki Kadir Topbaş "Her yere metro, her yerde metro" kampanyasını duyurduktan sonra Radikal Yazarı Koray Çalışkan'ın yazısından yararlanmış olabilir... Çünkü Sarıgül'ün eleştirisi Koray Çalışkan'ın yazısından bire bir alıntı..Yani Sarıgül'ün hangi konuyu kime danışacağı konusunda da sıkıntı yaşadığı ortada.
OTOPARK, KREŞ, KENT PARKLARI, MEYDANLAR...
Sarıgül, projelerini duyurduğu basın toplantısına hazırlıksız çıkmıştı. Kadir Topbaş'ın bir kaç haftadır sürekli dile getirdiği projeleri aynen tekrarlaması bunun göstergesiydi.
Sarıgül büyük otoparklar dedi... Oysa Topbaş bir kaç hafta önce İstanbul'a yapılacak 100 bin araç kapasiteli otopark projesinin planlarını İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin meclisinde onaylattı... Yani planlara bile işlendi otopark projeleri.. Dahası İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'nin CHP'li üyeleri bu 100 bin araçlık otopark projelerini reddetti... Başbakan Erdoğan bile bunu miting meydanlarında eleştirdi... Yani otopark konusunda Sarıgül yinefarkına varmadan "Biz CHP olarak Belediye Meclisi'nde reddettiğimiz, onaylamadığımız projeleri yapacağız" demiş oldu...
Yine Sarıgül'ün "kreş yapacağız" vaadi de güme gitti zira Kadir Topbaş son bir haftadır tüm ilçe gezilerinde 30 İlçeye ilk etapta 100 kreş yapacaklarını ifade ediyor... Topbaş son olarak bu vaadini Başbakan Erdoğan'ın da katıldığı Ataköy Sinan Erdem Spor Salonundaki Kadınlar Günü Toplantısında ayrıntılarıyla anlattı ve İstanbullular bunu televizyonlar aracılığı ile duydu...
Sarıgül'ün İstanbul'un 6 tane meydanını yenileme projesini Kadir Topbaş bu projelerin görsellerini İstanbul ile paylaşmadan önce duyursaydı iyi olurdu .
Her ilçeye spor salonu ve kültür merkezi gibi vaadler hali hazırda yapılan işler olduğu için "yeni" duygusu oluşturamadı... İki yakaya iki dev kent park vaadi de diğer projeler gibi etki uyandırmadı... Çünkü Kadir Topbaş Merter'deki Çırpıcı Çayırını ki yaklaşık 1 milyon metrekarelik bir alan, belediyenin imkanları ile nakit ödeyip kamulaştırarak İstanbul'a kazandırdı, hatta bu park tamamlanmak üzere... Ayrıca Maltepe ve Yenikapı Sahillerindeki park çalışmaları da İstanbulluların gözü önünde tamamlandı tamamlanacak... Sarıgül'ün parklar konusunda da farklı bir yaklaşım ortaya koyabilmesi gerekirdi...Söz gelimi tüm ilçelere cep ormanları diyebilirdi..
ENERJİ ÜRETİMİ VE CHP HATIRASI
Belki de Sarıgül'ün hiç girmemesi gereken alanlardan biri atıklardan enerji üretme meselesiydi... Çünkü İstanbul Büyükşehir Belediyesi hali hazırda çöpten elektrik enerjisi üretiyor... Oysa CHP'li Sözen döneminde İstanbul'daki çöplükler patlamış 38 vatandaş hayatını kaybetmişti... Sarıgül bu konuyu gündeme getirerek Kadir Topbaş'a hatalı ama gollük bir pas daha vermiş oldu... Sarıgül'ün "Haliç"i gündeme getirmesi de bir başka talihsizlik olarak kayıtlara geçti... Zira Haliç denilince akla bataklık geliyor ve ister istemez herkes CHP'li Belediye Yönetimini hatırlıyor...
YETKİ ALANINI BİLİYOR MU?
Sarıgül'ün Harp Akademileri Komutanlığı'na ait araziyi park yapma vaadi ise başka bir problemi ortaya koyması açısından önemliydi... Yetki alanını bilme, gerçekçi ve inandırıcı olma problemi... Sarıgül, 30 Mart'ta yapılacak seçimin Yerel Seçim olduğunu fark etmiyor olabilir yani bir belediye başkanının Harp Akademileri Komutanlığı'nın arazisini alıp park haline getiremeyeceğini bilmeyebilir ama yanındaki danışmanların bunu bilmesi ve uyarması gerekirdi... Belki farklı bir tarzda yaklaşabilirdi konuya... "30 Mart'ta belediyeyi alacağız, ardından genel seçimlerde iktidar olacağız, Genel Başkanım Kılıçdaroğlu ile konuştuk kendisinin de onayı var, iktidar olduğumuzda Genelkurmay Başkanlığı ile konuyu görüşeceğiz ve Harp Akademileri Komutanlığı'nın arazisini park haline getireceğiz" diyebilirdi Sarıgül ve daha inandırıcı olurdu... Aynı durum AKM ve İstanbul Surları için de geçerli.. Zira bu alanlarda faaliyet yapabilmesi için Kültür ve Turizm Bakanlığı ile koordineli çalışması gerekecek. Sarıgül Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın elindeki yetkiyi belediye olarak nasıl kullanacağını da izah etmeliydi.
Öğrencilere burs verme vaadi de aynı çerçevede değerlendirilebilir çünkü daha önce belediyeler öğrencilere burs verebiliyordu ama CHP Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu ve bu uygulamayı iptal ettirdi... Yani Sarıgül öğrencilere burs konusunda "CHP yanlış yapmıştır, Anayasa Mahkemesi'ne başvurması ve iptal kararı aldırması hataydı, şimdi biz CHP olarak yeniden Anayasa Mahkemesi'ne başvuracağız, toplumdan da özür dileyeceğiz bu hatamızı telafi edeceğiz, yeni karar çıkınca da öğrencilere burs vereceğiz" dese bir derece ikna edici olabilirdi...
TAMAMLANMIŞ İŞLER YENİ PROJE OLMAZ
Ücretsiz internet vaadi aslında şehrin tamamında uygulanabilecek bir şey değil... Bunu elbette Sarıgül de biliyordur... Yani eğer belediye başkanı olursa, Belediye'nin kontrolündeki alanlarda bunu uygulayabilir... Kadir Topbaş uygulamayı belediye otobüsleri, sosyal tesisler gibi alanlarda başlattı hatta metrolar, hizmet binaları ve belediyenin kontrolündeki tüm alanlara yaygınlaştıracaklarını söyledi... Sarıgül belki başka bir yaklaşım ortaya koyabilirdi yani operatör firmalarla anlaşma yapacağız onlara yıllık şu kadar ücret ödeyeceğiz o kaynağı da şuradan bulacağız ve herkese ücretsiz internet sağlayacağız diyebilirdi..Ama ortaya çıkacak rakamın belediye tarafından finanse edilmesi mümkün olmayacağı için herhalde bu yaklaşımı ortaya koyamadı...
Bir de hayvan barınakları meselesi var..
Kadir Topbaş İstanbul'un iki yakasına iki büyük hayvan barınağı yaptırıyor...Sarıyer'deki tamamlanma aşamasında ve Dünya'nın en büyük hayvan barınaklarından biri... Sarıgül mevcut durumu da göstererek yeni ne yapacağını anlatmalıydı.
Film stüdyoları projesinde de aynı durum geçerli...Kadir Topbaş 2 ay önce Beykoz'da Türkiye'nin en büyük film platosunu kurduklarını açıklamıştı... Sarıgül devam eden ve tamamlanma aşamasına yaklaşan bu projeden haberi yokmuş gibi yaklaşım ortaya koyarak "Hazırlıksız" eleştirilerine de pirim vermiş oldu...
Bunca yıl belediye projesi dinlemiş , incelemiş , kampanyalar takip etmiş biri olarak Mustafa Sarıgül'ü çaresizlik içinde ve hazırlıksız gördüm.
Sanki aklı Ankara'da gibi geldi bana.ibrahim.erdoğan@haber7.com