Bronzlaşma her durumda derinin kalınlaşması ile birlikte görülmektedir. Deri kalınlaşarak ışığın zararından kendisini korumaya çalışır. Yapay (solaryum) veya doğal (güneş) ışık kaynaklarıyla bronzlaşırken deri daima kuruyarak kırışmakta (yaşlanmakta) ve kanser gelişimine uygun hale gelmektedir. Ayrıca bronzlaşırken çiller, açık veya koyu renkli lekeler, kılcal damar genişlemeleri, akne benzeri oluşumlar, bazı alerjik reaksiyonlar ve cilt hastalıkları da oluşabilmektedir. Bronzlaşma tedavi dışında hiçbir zaman önerilmeyecek bir deri reaksiyonu olduğuna göre, bronzluk modasına uymak isteyenlere önerilebilecek tek yol “otobronzlaştırıcı kozmetikler”dir.
Güneş ışığının deride kızarma ve bronzlaşmaya neden olan bölümü, dalga boyu 290-320(nanometre) arasında olan UV(ultraviyole) B ile 320-400 nm. arasında olan UVA’dır.
Çok daha şiddetli kızarma ve bronzlaşmaya neden olan UVB ışınına daha çok gün ortasında maruz kalınmaktadır. Bu nedenle güneş yanığı, en çok öğlen saatlerinde, güneşte korunmasız ve uzun süre kalanlarda görülmektedir.
UVA’ya ise yaz ve kış aylarında tüm gün maruz kalınır. Daha uzun dalga boyuna sahip olan ve derinin daha derin tabakalarına inebilen UVA, deride önce kızarma, sonra erken ve geç pigmentasyonlara(bronzlaşma) neden olur. Geç pigmentasyon, yüksek doz UVA’ya maruz kalındıktan 24-72 saat sonra doğrudan da ortaya çıkabilmekte ve bronz görünüm uzun süre kalıcı olabilmektedir. Geç bronzlaşmaya, deriye renk veren hücrelerin(melanosit) sayısının artışı ve pigment(melanin) yapımını artırmaları yol açar.
Bronzlaşma, tedavi dışında hiçbir zaman önerilmeyecek bir deri reaksiyonudur. Sedef, vitiligo, egzema gibi deri hastalıklarının tedavisinde ve mantar, eritrazma, porfirya gibi bazı hastalıkların tanısında ultraviyole cihazları kullanılmaktadır. Bunun dışında bronzluk modasına uymak isteyenlere önerilebilecek tek yol otobronzlaştırıcı kozmetiklerdir.
Sağlıklı bronzlaşmak için...
Günümüzde sprey, jel, krem, süt, losyon formlarında bulunabilen otobronzlaştırıcılar, dışarıdan deriye uygulanmakta ve haftada 1-2 kez tekrarlanarak bronzluğun devamı sağlanmaktadır. Kozmetikleri uygulamadan önce üst ölü deri tabakasının düzgün bir şekilde atılması(peeling), rengin homojenliğini sağlayacaktır.
Bu ürünlerdeki kimyasal maddeler arasında kola bitkisi ekstresi, ceviz kabuğu ekstresi(juglon), beta karoten sayılabilir. Bu maddeler deriyi güneşten bir miktar korusalar da tam korunma için otobronzlaştırıcının üstüne en az SPF’si 30 olan güneş koruyucularının kullanılması gerekir.
Benim tercihim gerçekten güvendiğim dünyaya mal olmuş markalar mesela örnek veremeyeceğim. ama yeni DAYLONG Koruyucular geniş spektrumlu güneş filtresi Tinosorb S sayesinde , Daylong tüm UVA ve UVB ışığı aralığında koruyucu özelliklere sahiptir.Daylong extreme 50+ geniş spektrumlu filtre olarak ayrıca Tinosorb M içeriyor.Her iki Tinosorb filtre de fotostabildir, toksik değildir ve iyi tolere edilir.
Tüm Daylong losyonlar Avustralya Standardı’nı karşılamaktadır.
kaydirigubbakcemile5