- 25 Kasım 2006
- 8.868
- 19
Pembe düşler renk değiştiriyor
Duyduklarımı hiç bıkmadan yazacağım hele ki yanlış yapan erkek annelerini.
Bunlar bana ders olmuştu onlar gibi olmamak için dualar ederdim “ Allah’ım şaşırtma bizi “ diye
Kızımın ilkokuldan sıra ve sınıf arkadaşlarıydılar. Lise sonda iyice kaynaşmışlar, herkesin onayladığı temiz, saf, ilişkileri vardı kız ve erkeğin. Öğretmenler, tanıyanlar bizler de onaylardık. İnşallah böyle gider de mutlu olurlar derdik.
Pembe düşlermiş meğer. Sonraları hepsinin yolları ayrıldı, kızımın anlattıklarını dinleyip üzülmüştüm. Yıllar sonra kızın annesiyle karşılaşana kadar, daha da üzüleceğimi bilmeden....
Sarıldık öpüştük lâf lâfı açtı, parkta banklara oturduk ...Anlatıyor o eski günleri bu günmüş gibi, sinir ve heyecanla......
Erkek annesi “ Olmaz asla olmaz “diye tutturmuş. Çok varlıklı ya, herkesin onları parası için seveceklerini sananlardan. Kimseleri dinlememiş, aileyi tanımak bile istememiş. O kadar kötü konuşmuş ki, kız tarafı haber yollamış
“ Böyle annesi olan birine verilecek kızımız yok zaten “... Diye bitirmişler
Oğul o kadar üzülmüş ki annesine inat, önce bir Rus kızla evlenmiş. Kız bezmiş kayınvalideden her şeyi bırakıp Rusya’ya kaçmış. Bir kez daha kendi istediği bir Türk kızı ile evlenmiş, olmamış olamamış.
Şimdi çalışmayan, avare, hazır para yiyen, çok içen biri olarak anneyle yaşıyormuş.
“ Kızın ne oldu “ dedim “ O iyi bir evlilik yaptı, bir kızı var. Arada dertleşiyoruz, galiba kızım da onu hiç unutmamış. O kadar üzücü ki anlattıklarından anlıyorum Yeşilim “ diyor
Ne acı, bir annenin hırsları nelere, ne hatalara sebep oluyor yazık çok yazık.
Pembe düşler asla pembe kalmıyor, zaman içinde hiç sevmediğimiz her hangi bir renge dönüşüveriyor.
Yeşilimin anılarından gözlemleri
Duyduklarımı hiç bıkmadan yazacağım hele ki yanlış yapan erkek annelerini.
Bunlar bana ders olmuştu onlar gibi olmamak için dualar ederdim “ Allah’ım şaşırtma bizi “ diye
Kızımın ilkokuldan sıra ve sınıf arkadaşlarıydılar. Lise sonda iyice kaynaşmışlar, herkesin onayladığı temiz, saf, ilişkileri vardı kız ve erkeğin. Öğretmenler, tanıyanlar bizler de onaylardık. İnşallah böyle gider de mutlu olurlar derdik.
Pembe düşlermiş meğer. Sonraları hepsinin yolları ayrıldı, kızımın anlattıklarını dinleyip üzülmüştüm. Yıllar sonra kızın annesiyle karşılaşana kadar, daha da üzüleceğimi bilmeden....
Sarıldık öpüştük lâf lâfı açtı, parkta banklara oturduk ...Anlatıyor o eski günleri bu günmüş gibi, sinir ve heyecanla......
Erkek annesi “ Olmaz asla olmaz “diye tutturmuş. Çok varlıklı ya, herkesin onları parası için seveceklerini sananlardan. Kimseleri dinlememiş, aileyi tanımak bile istememiş. O kadar kötü konuşmuş ki, kız tarafı haber yollamış
“ Böyle annesi olan birine verilecek kızımız yok zaten “... Diye bitirmişler
Oğul o kadar üzülmüş ki annesine inat, önce bir Rus kızla evlenmiş. Kız bezmiş kayınvalideden her şeyi bırakıp Rusya’ya kaçmış. Bir kez daha kendi istediği bir Türk kızı ile evlenmiş, olmamış olamamış.
Şimdi çalışmayan, avare, hazır para yiyen, çok içen biri olarak anneyle yaşıyormuş.
“ Kızın ne oldu “ dedim “ O iyi bir evlilik yaptı, bir kızı var. Arada dertleşiyoruz, galiba kızım da onu hiç unutmamış. O kadar üzücü ki anlattıklarından anlıyorum Yeşilim “ diyor
Ne acı, bir annenin hırsları nelere, ne hatalara sebep oluyor yazık çok yazık.
Pembe düşler asla pembe kalmıyor, zaman içinde hiç sevmediğimiz her hangi bir renge dönüşüveriyor.
Yeşilimin anılarından gözlemleri