Parfüm mağazalarında çalışanlar/şikayetlerimiz/düşüncelerimiz/isteklerimiz

mimilicious

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
26 Ocak 2012
551
6
118
İstanbul
Arkadaşlar bir önceki konuda çok şikayet görünce ben de böyle bir başlık açayım o zaman dedim çünkü ben de yıllardır aynı şeyden şikayet eder dururum.

Öncelikle parfümeriye girersiniz,kafanızda bir koku yoktur sadece bakmak istersiniz ama küstah yılışık bir çalışan gelir ve 'nasıl yardımcı olabilirim?' der. Ben genelde 'bakıyorum teşekkürler' deyip geçiştirmeye çalışırım ama o artık sizin demirbaşınız olmuştur gitmez yanınızdan, üstüne üstlük ogün gayet pasaklı, sıradan alışveriş modundasınızdır ve size 'amaaaann varoş almicak gelmiş koku deniyor' modunda bakar. Bakışları gıcıklaşır vs. vs. sizin de alasınız,bakasınız bir daha da gelesiniz kalmaz.

Açık parfümcülerde de 2 kokudan fazla deneyip almadıysanız satıcının triplerini yersiniz. Elinizde isimle gitmemişseniz git artık bakışları dikilir üstünüze.

Geçen douglas'ta başıma gelen olayı anlatayım, ben parfüm denemeye bayılıyorum, ve eğer birşeyi gerçekten beğenmişsem almayı da düşünürüm ama denemelerdeyim daha ve en son kokuları deneyip 'şu nasıl kokuyor acaba?' diye gayet safça sorduğum satıcı kızın cevabı: -zaten bisürü parfüm denediniz isteseniz de almaz burnunuz kokuyu dedi. -Ama ben notaalrını merak ediyorum söylerseniz dedim -Birsürü denediniz hanımefendi artık deneseniz de almaz dedi tekrar. Ve suratında 'bu mağaza benim' 'sen de geldin almayacaksın git işte üff' bakışı vardı. Kendimi dilenci gibi hissettim sanki yalvarıyorum birtane daha denesem diye.

Haaaa bu arada ordaki testerların çoğunun bitmiş olması çalışanların akşama kadar üzerlerine boşaltmalarından kaynaklanır kokuyu. Siz 1 fıs sıksanız gözlerine batar ama kendileri gözünüzün önünde bitirirler fıs fıs fıs..

Bir de giyimli kuşamlı bakımlı gelenlere yapılan farklı muamele var tabii... O an cast sisteminin parya sınıfından hissedersiniz. Alacaksanız da alasınız gelmez, çıkar gidersiniz...

Arkadaşlar, sizin şikayetleriniz,düşünceleriniz neler??? Nerde,hangi parfümeride nasıl bir muameleyle karşılaştınız? Burdan yazarsanız belki biryere varabiliriz. Anladım ki bizim gibi çok kişi var.
 
yahu hangi şkayetımızı yazalım bılmem.

Bır kere bıten testırların yerıne yenısı gelmıyor kısa zaman içinde.
satış elemanları ıstedığınız parfüm dışında urun satmak istıyorlar.
güleryüz göstermıyorlar önce tepeden aşağıya bırsüzme olayı var, parfümü alacakmıyız almayacakmıyız dıye bakarlar önce.Sonrada zorla satış yapmaya kalkarlar bilgisizce.
Konuyla ilgili bılgı vermezler.Gereksiz yere laf kalabalığı yaparlar.Manken gibi anca poz verırler bılgı olayı sıfır.

Konuyla ilgili bilgi sahıbı kışılerı almış olsalar herkes ışini yapsa sorun kalmayacak.
 
Eski şikayetlerimiz de burda.. http://www.kadinlarkulubu.com/kadin-parfumleri/553302-cay-kokusu-dkny-golden-delicious-2.html

Birtek parfüm değil,kozmetik de öyle.
O kadar şikayetim var o kadar doluyum ki anlatamam size.

Çalıcakmışız gibi başlarında beklemeleri. Ben 18 yaşındayım ve hangi parfümü denesem bu size ağır gençsiniz ağır ağır deyip beğenmediğim tarz kokular önermeleri.Baştan aşağı süzmeleri.Kokuyu tenime alabilir miyim deyince ki bakışları...
 
Ne kadar tepeden bakarsa baksınlar tınmamak lazım aslında...neticede oda orada çalışıyor bir emek karşılığı alıyor sabancının koç un torunuda değil tepeden ancak mesai çıkışına kadar bakar sonrasında kendide gider evine...tamam yoruluyorlardır,problemleri vardır anladık ama güleryüzlü olmak zorundalar mecburlar bu her iş için geçerli her çalışan içinde... güleryüz kazandırır verimi arttırır ve de memnuniyetle beraber yaratanda karşılığında her zaman mükafatlandırır.Giyim kuşama bakarak muamele ye kürküm ye bu zamanda çok saçma.Neler var neler borçla harçla şık son moda giyinipte poposunda borcunu takmış nice sahte kodaman var.Üstü mütevazi belkide salaş nicede milyoner var.Ama kokudan anlamak kokuyu sadece şık giyimlilerin anlaması diye bir saçmalık yok her koku düşkünü anlar beğenir alır beğenmezsede almaz bu kadar basit...şık giyimlileri alacak sanıpta fosur fosur sıktırp şapa oturanlarda dolu yüzvermediklerininde gıcır gıcır banknotları avucuna sayıp satınaldığındada moraranlar çok.Kimin ne olduğu bilinmez kürke değil içindeki insana insanca muameleyle yatırım yapan kazanır ,kazandırır.Donu delik sırtında senetli kürkle dolananlara kanmamak lazım.Okuyan varsada bu zihniyetle kaybeden sizsiniz diyorum.Kendim normal ortalama giyinirim bu durumlarlada çok karşılaştım ama cüzdanım dolu dolu çıkarıp parayı öderkende dudaklar nasıl bükükdü nasıl yolcu ederken hem bükülen hemde gülümseyen dudakları yandan gülümsemeyle izledim.Alışverişe asla şık çıkmam şık olacak ortam ayrıdır bence...
 
kızlar hepinizi anlıyorum ama bir de şu yönden düşünün. iş verenler istiyor başımızda dikilmelerini. yoksa emin olun satıcılar da istemiyorlar peşimizde dolanmayı. bir de gün için de o kadar çok insanla muhatap oluyorlar ki... sadece üstüne bir fıs sıkıp gitmekten başka amacı olmayan, zaman öldürmeye gelen, her gün başka bir parfüm sürüp süs püs amacı taşıyan, sırf ortamı beğendiği için gelen bile oluyor. bu tarz dükkanlara gelen müşteri adaylarının yalnızca %30 u alıcıdır. üzgünüm ama durum budur yani.
 
Mağazalarda kast sınıfı uygulaması malesef çok uygulanan bir durum.
Bu beni de çok rahatsız eder. Basit bir alışveriş için çok şık giyinmeyi tercih etmediğim için mağazada da "bu ürünü alacak parası yoktur" imajı veriyoruz malesef

Ben bu tür hoş olmayan durumlarda eğer mazağa büyük bir şirketse mail ile şikayet ediyorum. Küçük bir yerse bir daha uğramıyorum.

Geçenlerde defacto da bir sorun yaşadık. Şikayet maili gönderdik ertesi gün arayıp özür dilediler gereğini yapacaklarını söylediler.

Bu tür durumlarda şikayet etmek gerek diye düşünüyorum.
 

evet haklısın ama bu onların işi herkesin bi işi var ve her işin kötü tarafları var.haklısın büütün gün ayaktalar ama bu bizle ilgili değil ki.Takip etmeleri konusuna gelince sıkıntı o değil ters bakışşları dik bakışları ters cevapları ve kovalar gibi tavırları.Yoksa işlerini yapsınlar tabiki
 
bu tepeden aşağı süzme olayını bir arkadaşım kozmetik dukkanına girmeden 1 dakika önce söyledi .O zamana kadar dikkatimi çekmemişti .Mağazaya girer girmez hipnotize olmuş bir şekilde raflara yönelen rahatsız edilmeyim diye de hemen göz teması kurmadan ' kafamda belli bir şey yok ne var ne yok bakıcam ' diyen biriyim.O gün arkadaşım bak dikkat et girer girmez bakışlarına dedi .4 büyük kozmetik dükkanını gezdik.Ve hepsinde (bir iki istisna çalışan hariç) genel olarak ilk adım atıldığında sanki jüri karşısına çıkmışız gibi şöyle 4 saniye baştan aşağı bir süzme olayı gerçekten varmış.Çok gülmüştük ,hele son dükkanda dolaşırken gülme krizine girdik .Hem ona buna bakıyor bir yandan da katılıyorduk .
Galiba o tepeden tırnağa taramaları yapmanın sebebi 'şöyle bir giyimine ,saçına ,başına ,yüzüne bakayım da sen burdan ürün alma kapasitesinde bir insan mısın sana ürün satıp bonus alır mıyım yoksa o kapasiten yok sadece kuru merak için burda boş yere vakit geçireceksin ,benim de boş yere zamanımımı çalacaksın .Sana özel davranmam gerekir mi gerekmez mi ,değer misin değmez misin ?acaba sende 2 taş arası bir şeyler yürütme potansiyeli var mı ?' Eğer alışveriş yapacağınıza inanırlarsa da yakın markaja alıp en pahallı ürünleri satmaya çalışıyorlar ilgilenmediğiniz malzemeleri de sanki onları almayınca hayatınızda büyük boşluklar olur tarzı (hepsi olmasa da) satış yapmaya çalışanları var.

Suratlarını asmalarına çok takılı değilim.O gün hastadırlar ,uykusuzdurlar ,yorgundurlar ,ailevi ya da duygusal bir şey olmuştur ,patronları azarlamıştır ,maddi problemlerdir, iş yerindeki arkadaşının söylediği bir şeydir ,yüz şekli öyledir vs .Sahte güleryüzdense oldukları gibi olsunlar.Ama eğer küçümseyici bakışlar ,sen kimsin ki bakışları varsa problem.

Satış temsilcileri lütfen o tipik süzme bakışları atmayın yeni gelen müşterilere.Mağazaya giren her müşteri alışveriş yapmalıdır diye bir düşünce makul değil.İşinizin bir parçası da bu durumu normal karşılamak ,tahammül etmek.Biliyorum az maaşa bütün gün ayakta durmak zorundasınız ,çay, kahve ,sigara ,yemek molalarını iple çekiyorsunuz , mal az satılınca direk iyi çalışmadığınız ,yeterince çabalamadığınız hep oturup vakit geçirdiğiniz düşünülüyor zaman zaman .Size de kolay gelsin o zaman.
 


Bu dedikleriniz elbette dogru, fakat bu dünyanin her parfümcüsü icin gecerlidir ve isin kacinilmaz gercegidir, isin dogasinda vardir cünki.
Ben denerim, alip almamaya karar vermek icin, baska biri sirf keyif icin o gün fislatir ceker gider, o test siseleri o yüzden orada durur. Dolayisiyla her dükkana adim atan bayan zaten alici degildir ve bir parfümcü isleten her kisi de bu durumu dogal karsilamak zorundadir. Aksi taktirde gidip bir restoran isletmesi gerektigini düsünüyorum.

Dünyanin en gelismis ülkesinde de degisiklik olsun diye bir sürü bayan o testerleri kullanirlar, ki bence bu da yadirganmamali diye düsünüyorum. Ödeyebilir ödeyemez, heveslenir girer sIkar bu cok dogal.

O yüzden calisanlarin tavirlarini -eger aciklama buysa- kabullenmekte zorlaniyorum.

Ortalikta 30 % "parfümcü turistler" geziniyor diye potansiyel müsterilerin keyfini bozmalari cok yanlis bence.
 
Genel olarak inanilmaz rahatsiz edici buluyorum Türkiye´de parfümcüleride/kosmetikcilerde calisanlarin tavirlarini.
Istanbulda bir alisverismerkezinde Douglas´a girdim, üc tane erkek etrafimda gezindi, neymis yardim edicekmis. Dünyanin bir cok ülkesini gördüm fakat cok cok nadiren erkek görmüslügüm oldu parfümcülerde. Ama Istanbuldaki 3 erkek rekoru kirdi benim icin.
Tamam dedim, "Primer ariyorum".
Primer dedigimiz göz kapagina sürülen bir baz, makjay daha kalici olsun diye sürülür. Göz kapaklari icin özel föndöten gibi düsünün.

Benimkini Türkiye´de yasayan yakinim cok begendigi icin, bende hediye etmek icin girdim Istanbuldaki Douglas´a ve simdi (gay havasi vermegen) bir erkekle primer bakiyoruz. "Size sunu tavsiye edebilirim" diye bana raflardaki en pahali ürünü gösteriyor, bende gayet nazik yok tesekkürler diye konuyu kapatip elimdekini inceliyorum. Fakat illa bana saticakya onu, "peki niye bunu düsünmezsiniz" gibi birsey sordu...
Ki kesinlikle fiyatindan dolayi degil, iyi bir ürün olmadigini bildigim icin onu tercih etmiyordum. Gecistirmege calissamda, inatla "neden bunu denemiyorsunu" diye basimdan ayrilmadi.


Ya Sabir !...ya arkadas, ben makyaj rutinimi sana anlaticak degilim, neyin niye daha iyi oldugnu düsündügümü de anlatmak zorunda degilim, Hele bir erkege, yani beni orada 2 dakika nasil gicik etti anlatamam.
Baktim olucak gibi degil, acikca sordum, "sizce niye onu almaliyim peki ?" dedim, "müsterilerimiz cok memnunlar bu üründen vs." diye birseyler saydi.

"peki siz bana yardimci olmak istiyorsunuz, ozaman SIZCE niye bunu almaliyim" diye tekrar israr ettim. "Yani SIZ bunu kullanirken su elimde arasindaki farkin ne oldugunu düsündünüz ? hangisi daha rahat sürülebildi göz kapaginiza, kullandiginiz farlar uzun kalici oldu mu peki" diye beni ne kadar gicik ettigini hissettirdim, artik dayanamadin resmen. Tabi karsimdaki okadar piskin ki, yine birseyler saydi. "Douglas Türkiye´de acilali kac sene oldu, 5 mi 6 mi ? Ben 13 senedir Primer kullaniyorum, isterseniz bu konuda siz bana degil ben size yardimci olayim" diye artik isyan ettim. Ama kime diyorum, karsimdaki hala laf salatanin pesinde. Pes dedim, bir müsteri iste anca böyle sogutulur alisveristen diye herkezin rahat duyabilecegi bir sekilde, beni tüm hevesimden ettigini duyurdum, ve ürünü almadan cikacagimi ilan ettim. Ki oradaki herkez saskin saskin bakindi.

Anlamis degilim Türkiye´deki bayan saticilarin ukala tavirlari yetmiyormus gibi birde bunu bir erkekten -hele makyaj konusunda- yasamak dayinilir gibi degildi. Sesli bir sekilde sikayet edip cikmaktan baska birsey gelmedi elimden.


O yüzden Türkiye´de mümkünce kosmetikcilerden, parfümcülerden uzak dururum. Saticilarin tavirlari, bilgisizlikleri ve buna ragmen ukalaca bilmis tavirlari, beni hertürlü alisveristen sogutur ve fazlasiyla yoruyor.


Öte yandan tavsiye edebilecegim iki adres de buldum: Izmir´de Forum Bornova daki Douglas´a girdim ve ilk defa rahat birakildim ve bu duruma cok cok sevindim. Arkadasimla rahatca deneyebildim istediklerimizi( esine parfüm ariyorduk) ve hicbir saticidan rahatsiz edilmeden alisverisimizi yaptik, ki benim hic niyetim yokken, bu kadar rahat ortami bulmusken birkac makyaj ürünü de alicak oldum :)

Ayrica benzer rahatligi Izmir KOnak Pier´deki parfümcüde de yasadim,hem ISINI SEVEN hem gerekli müsteri-mesafesini bozmayan saticilara rastladim.
Izmirde yasayanlar icin bu iki adresi siddetle tavsiye ederim.

 
Doğru bir çok parfümün testırı yok .Olanlar da hemen bitiyor ve bir türlü yenisi gel(e)miyor.Bilmediğimiz kokulara niye 150- 200 ödeyelim ? Bizler koklamadan sadece paketine bakıyorsak 'bu çok güzel ,çok sevilen bir kokudur ,floraldir ,tatlıdır ,odunsudur bıdı bıdı 'derseniz bizde bir karşılığı olmuyor.Sevdiğm floral var sevmediğim var.Odunsu kokulardan yine çok sert ,ağır bulduklarım var ama yumuşak ,ferah odunsular da var .Belki siz ona çiçek diyorsunuz ama bana göre pudralı ,sabunlu bir koku olabilir .Çiçekmiş diye vazgeçtğim parfüm aslında sevdiğim ,aradığım pudra kokusu olabilir.Kime göre neye göre anlayacağız

İzmir Sephora diğerlerine kıyasla testırı en fazla olan mağaza .
Yine bir gün bir yerlerde testırını sormuştum bir ürünün.Satış görevlisi 'devamlı e-mail çekiyoruz , sipariş listesine yazıyoruz ama nedense yanıt gelmiyor ' demişti
 
Aslında zuhalce arkadaşın yaptığı gibi iyi olanları da kötü davrananları da ne yaptıklarını söyleyerek teşhir etmeliyiz bence. Millet nereye gidilip gidilmeyeceğini bilsin
 
Evet forumdaki yeri biliyorum hep giderim,şanslıysanız rahatsız etmezler .
Bi de forumda başka bi parfümeri açıldı isim vermiyim ama bi gidersiniz zaten küçücük mağaza 5-6 kişi musallat olur peşinize..
 
Söylenenlerin hepsine katılıyorum. Tahmin ediyorum ki mağazalara işe alınırken onlara eğitimde belli başlı yöntemler taktikler öğretiliyor, bunların bazıları müşteri memnuiyeti içindir yardıma ihtiyacı varsa yardım edilsin diye, şahsen benim makyaj konusunda hep oluyor, çok kötüyüm makyaj konusunda. Ama bazı yöntemler satış amaçlı tabi ki, bakmak için gelene bile iradesini ele geçirip aklında bişey almak yokken bile satmak.Bu yönteme de kandığım çok oldu kredi kartını doldurup elimde bir koca poşetle ayrıldığım, ama akıllandım sayılır şimdi :) Tabi bir çok çalışanın bu kadar çekilmez oluşu karakterlerinden mi kaynaklanıyordur, yoruldukları için mi bilmiyorum.

Parfüm konusunda ise, parfüm benim hobim, yabancı bazı sürekli takip ettiğim yorum siteleri var, kendi çapında küçük bir koleksiyonum var. E haliyle bazı yazarlar ne kadar iyi tasvir etseler de sadece okuyarak olmuyor, gidip denemek gerekiyor, üstelik aynı parfümü birkaç kez denemem gerekebiliyor bazen, hafızama yerleştiremiyorum ya da 1 den fazla sayıda denersem aynı gün karışabiliyorlar.

Ben ne yapıyorum bu konuda onu anlatacaktım aslında size :) Satın almam kolay olmadığı için, bazen sadece bu sektördeki yenilikleri takip etmek istediğim için ben arasıra sürekli parfüm deneme günleri yapıyorum kendimce, vaktim olduğunda h.sonu vs. bunun için cidden süslenip püsleniyorum, normalde salaş takılan bir insanım :))) Yapacak birşey yok ye kürküm ye devri Nasreddin hoca zamanından beri hiç bitmedi. Sadece giyinip süslenmek de yetmiyor tabi. Genelde şöyle sakince mağazayı dolaşır elime bir şişe almadan önce birkaç dk sadece bakarım, bu arada yanınıza çalışan gelmiş olur ve o konuda yardım almaya çalışır görünürüm ama aynı zamanda bu konuda ondan daha çok bildiğimi hissettiririm, hatta öyle sorular sorarım ki cevaplayamayacağını bildiğim, çok kısa sürede yılarlar ve sizi ciddi anlamda rahat bırakırlar. Tabi bunu yaparken ekstra kibar, ekstra nazik ve ve sempatik olmaya çalışıyorum. Bütün bunların sonunda bırakın sizi göz hapsinde tutmayı, göz göze gelmemeye çalışıyorlar aksine, tekrar bir konuda yardım isterim diye ve o burnu havada halleri tamamen yok oluyor.

Umarım bu anlattıklarım kimseyi gücendirmez ve beni ukala sanmazsınız, bu sadece benim hobim ve bu yolda kademe kaydedebilmek için bulduğum çözüm bu, yurtdışından sample sipariş veremiyorum sürekli çünkü, astarı yüzünden fazla tutuyor o zaman.
 
Allahım çok güldüm çünkü şu

'' amannn bu müşteri varoş '' bakışlarını bende çok hissediyorum kendimi dilenci gibi hissettiğim oluyor benimde ama hiç böyle ters bi tepkiyle karşılaşmadım
 
ayrıca kızlar parfümerine giderseniz yanınızda kahve taşıyın burnunuz koku almama noktasına gelirse kahveyi koklayın burnunuz kokuları net alır ondan sonra
 
konunuzu okuyunca aklıma bişey geldi. üni.deyken arkadaşımla öyle bi yerde bi kaç parfüm denemiştik. sonra başka bi tanesinin daha kokusunu merak edince satıcı kız aynn şöyle demişti '' sıkılmadık yeriniz kaldıysa sıkayım''. terbiyesiz!!!
 

Ayy terbiyesize bak sen..
Ne kadar sinir bozucu..
İstersek bütün parfümleri deneriz testerlar neden var?
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…