Özgecan'ın katilini öldüren mahkumun kardeşi konuştu: Ağabeyimle gurur duyuyorum...

Chess

Nirvana
Kayıtlı Üye
14 Ağustos 2009
53.299
42.836
Özgecan Aslan’ın katili minibüs şoförü 27 yaşındaki Ahmet Suphi Altındöken'i öldüren mahkumun kardeşi ilk kez konuştu. Özgecan’ın katilini öldüren mahkum 46 yaşındaki Gültekin Alan’ın kardeşi Tevfik Alan Ağabeyimle gurur duyuyorum dedi.
Sitene Ekle

(DHA)

Özgecan Aslan'ın katilini öldüren mahkumun kardeşi ilginç bir açıklama yaptı. Mersin’in Tarsus İlçesi’nde tecavüze kalkıştığı üniversite öğrencisi 20 yaşındaki Özgecan Aslan’ın katili minibüs şoförü 27 yaşındaki Ahmet Suphi Altındöken’i cezaevinde silahla öldüren, suç ortağı babası 51 yaşındaki Necmettin Altındöken’i yaraladığı ileri sürülen mahkum Gültekin Alan’ın, memleketi Tokat’taki yakınları konuştu. ’Suç makinesi’ olarak bilinen 50 yıla hükümlü 46 yaşındaki Gültekin Alan’ın kardeşi Tevfik Alan ise, "Gurur duyulmayacak bir şey değil. Ben ağabeyimle hep gurur duydum" dedi.


Türkiye’de infial yaratan Özgecan Aslan cinayet sanığı Ahmet Suphi Altındöken ile babası Necmittin Altındöken, konuldukları yüksek güvenlikli Adana F Tipi Kapalı Cezaevi’nde dün silahlı saldırıya uğradı. Saldıra Ahmet Suphi Altındöken hayatını kaybederken babası Necmettin Altındöken yaralandı. Saldırıyı aynı cezaevindeki mahkumlardan Gültekin Alan’ın yaptığı öne sürüldü.

Tokat’ta merkeze bağlı Emirseyit Beldesi’nden olan ve 11 yıldır çeşitli cezaevlerinde yatan Gültekin Alan’ın cinayet, sahte para, suç örgütü kurma gibi çeşitli suçlardan dolayı toplamda 50 yıl hapis cezası bulunuyor. Yakınlarının 3 kız babası olduğunu söylediği Gültekin Alan’ın daha önce sırasıyla Zile, Tokat, İzmir ve son olarak ise Adana F Tipi Kapalı Cezaevi’ne sevk edildi. Gültekin Alan’ın annesi Süheyla Alan’ı 10 yıl önce kanser hastalığı dolayısıyla kaybettiği, Tokat’ta gazino işletmeciliği yapan babası Necmi Alan’ın ise önce hesap yüzünden tartıştığı bir müşteriyi öldürmek suçundan 2 yıldır Tokat Çamlıbel Cezaevi’nde olduğu öğrenildi.













"AĞABEYİMLE HEP GURUR DUYDUM"

Gültekin Alan’ın Emirseyit Beldesi’ndeki kardeşi Tevfik Alan, olayı kendi avukatlarından öğrendiğini ve kendisine telefonlar geldiğini söyledi. Ağabeyinin yaptığı için "Şerefsizlere karşı bir adalet mecbur, şart yani" diyen Tevfik Alan, şöyle dedi:

"Ben olayı avukatımızdan duydum. Sonra arkadaşlar haber verdi, internetten duydum. Memleket herkesin durumunu biliyor. En azından adam gibi adamlar olduğunu bilmek de yeri geldiği zaman güzel bir şey. Çünkü insan kendini güvende hissediyor. Bu memleketin insanı sahipsiz değil. Gurur duyulmayacak bir şey değil ki. Ben ağabeyimle hep gurur duydum. Ağabeyim 11 senedir cezaevinde. Zile’den, Tokat’ta en son Adana’ya sevk ettiler. Biz üç kardeşiz, en büyüğümüz Gültekin ağabeyimiz."








"ÜÇ KIZ ÇOCUĞU AKLINA GELMİŞTİR"

Gültekin Alan’ın aynı beldede yaşayan amcası Taşkın Alan ise, "Keşke böyle olmasaymış. Zaten devlet o adamın cezasını vermiş. Bireysel intikam işine ben şahsen karşıyım" dedi.

Yeğeni Gültekin Alan’ın 3 kızı olduğunu ve çocuklarından 11 yıldır ayrı olduğunu belirten Taşkın Alan, "3 kızı çocuğu var. O çocuklar gözünün önüne gelmiştir onun. O davadan ötürü yapmıştır" diye konuştu.

Gültekin Alan’ın beldede 12 yıl önce yapımına başladığı iki katlı evinin inşaatı, cezaevine girmesinin ardından yarım kalmış durumda.

Bu arada bazı Tokatlıların, sosyal medyada Gültekin Alan’ın fotoğrafını paylaşarak ’Eline sağlık’ yorumunda bulundukları öğrenildi.

http://www.milliyet.com.tr/o-mahkumun-kardesi-konustu--gundem-2225866/
 
Hadi ordan, adam zaten müebbetlik, içeride öleceği garanti, kim bilir hangi koğuş ağasının maşalığını yaptı, kim bilir kaç para aldı. O silah kendi kendine gelmedi her halde, biri gerekli çarkları devreye soktu, silahı verdi, bu da çekti vurdu.
Adam ayaklı suç makinesi, facebookta orada burada bu herife güzelleme düzenleri de anlamakta zorlanıyorum. Nasıl bir anlayışları var?
Bu adam toplum için Suphiden daha mı az tehlikeli yani? Suphi zaten alabileceği maksimum cezayı almıştı, daha ne adaleti? Orman Kanunlarını getirelim, kaşını gözünü beğenmediğimizi bile çekelim vuralım bari.
Şu gibi adamları kutsamak, toplumu çok daha kötü yerlere götürür.
Gurur duyuyormuş abisiyle, sanırsın Nobel aldı, sanırsın Oxford'da Ordinaryus oldu.
 
Hangisi daha saçma bilmiyorum;
Toplum vicdanını rahatlatmaya yetmeyen cezalandırma - yargılama yöntemlerimiz mi, yoksa milletçe bir başka suçluyla gurur duymamız mı?
Rezillik...
 
Tencere dibin kara, seninki benden kara...

Sanki abisi suç makinesi değil de insanlığa çok faydalı bir insanmış gibi gurur duyuyorumlar filan komik olmuş. Ailecek psikolojileri yerinde değil sanırım diyeceğim de, sosyal medyadaki insanların olumlu tepkilerine bakıbca pes diyorum. O da katil, bu da katil. Katil katili öldürmüş. Gurur duyacak bir şey yok. Bunlar nasıl zihniyetler anlamıyorum.
 
X