- 9 Ağustos 2008
- 159
- 0
BALCAN: (Tür.) Er. - (bkz. Baldan).
BALDAN: (Tür.) Ka. - Bal gibi tatlı, şirin, hoş.
BALDEMİR: (Tür.) Er. - Güçlü, kuvvetli, şirin.
BALER: (Tür.) Er. - Tatlı dilli, cana yakın kimse.
BALGIN: (Tür.) Ka. 1. Bal'a doymuş. 2. Çok tatlı, bal gibi.
BALHAN: (Tür.) Ka. - Hazar denizi sahilinde Anuderyanın eski yatağının denize vardığı yerde bir dağ silsilesi.
BALIM: (Tür.). 1. Kardeş. 2. Çok sevgili, samimi arkadaş. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
BALIN: (Tür.) Ka. - (bkz. Balım).
BALİ: (Ar.) Er. - Eski, koca, köhne.
BALİBEY: (a.t.i.) Er. - Osmanlı beylerinden. Bosna beyi olarak Kanuni'nin Belgrad Seferine katıldı. Mohaç savaşında (1526) düşmanı iki yandan çevirerek zaferin kazanılmasında büyük payı oldu.
BALİSOY: (a.t.i.) Er. - Eski, köklü soydan gelen.
BALK: (Tür.) Er. - Şimşek.
BALKAN: (Tür.) Er. 1. Sarp ve ormanlık sıradağları. 2. Avrupa'nın güneydoğu bölgesine verilen isim. Bulgaristan, Yunanistan, Yugoslavya, Arnavutluk ve Romanya'yı içerir.
BAHRA: (Ar.) Er. - Timur devletinin güney sınırını koruyan eski bir sınır kalesi.
BAHRİ: (Ar.) Er. 1. Denize ait denize mensup, denizle ilgili. 2. Denizci, levent. 3. Tüyünden kürk olan, patkada denilen, gagası kaşığa benzer bir çeşit deniz ördeği.
BAHRİYE: (Ar.) Ka. 1. Donanmaya ait (bkz. Bahri). 2. Libya çölünde vahalar grubu, Bahriye, Mısır'ın büyük vahalar grubunun en kuzeyinde olan aşırı verimli vahalardır. 3. Gönlü geniş, cömert vaha gibi verimli.
BAHTEVER: (Tür.) Er. - Şah Avrangzeb'in gözde kadınlarından biri.
BAHTI: (Ar.) Er. 1. Bahtla, kaderle ilgili. 2. Kimi Divan şairlerinin ortak mahlası.
BAHTINUR: (Ar.) Ka. - Talihli, şanslı, yazgısı parlak.
BAHTİSER: (a.f.i.) Ka. - Talihli, şanslı, iyi yazgılı. İşleri başından beri iyi giden.
BAHTİŞEN: (a.f.i.) Ka. - Talihi, kaderi, kısmeti şen. (bkz. İkbal)
BALDAN: (Tür.) Ka. - Bal gibi tatlı, şirin, hoş.
BALDEMİR: (Tür.) Er. - Güçlü, kuvvetli, şirin.
BALER: (Tür.) Er. - Tatlı dilli, cana yakın kimse.
BALGIN: (Tür.) Ka. 1. Bal'a doymuş. 2. Çok tatlı, bal gibi.
BALHAN: (Tür.) Ka. - Hazar denizi sahilinde Anuderyanın eski yatağının denize vardığı yerde bir dağ silsilesi.
BALIM: (Tür.). 1. Kardeş. 2. Çok sevgili, samimi arkadaş. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
BALIN: (Tür.) Ka. - (bkz. Balım).
BALİ: (Ar.) Er. - Eski, koca, köhne.
BALİBEY: (a.t.i.) Er. - Osmanlı beylerinden. Bosna beyi olarak Kanuni'nin Belgrad Seferine katıldı. Mohaç savaşında (1526) düşmanı iki yandan çevirerek zaferin kazanılmasında büyük payı oldu.
BALİSOY: (a.t.i.) Er. - Eski, köklü soydan gelen.
BALK: (Tür.) Er. - Şimşek.
BALKAN: (Tür.) Er. 1. Sarp ve ormanlık sıradağları. 2. Avrupa'nın güneydoğu bölgesine verilen isim. Bulgaristan, Yunanistan, Yugoslavya, Arnavutluk ve Romanya'yı içerir.
BAHRA: (Ar.) Er. - Timur devletinin güney sınırını koruyan eski bir sınır kalesi.
BAHRİ: (Ar.) Er. 1. Denize ait denize mensup, denizle ilgili. 2. Denizci, levent. 3. Tüyünden kürk olan, patkada denilen, gagası kaşığa benzer bir çeşit deniz ördeği.
BAHRİYE: (Ar.) Ka. 1. Donanmaya ait (bkz. Bahri). 2. Libya çölünde vahalar grubu, Bahriye, Mısır'ın büyük vahalar grubunun en kuzeyinde olan aşırı verimli vahalardır. 3. Gönlü geniş, cömert vaha gibi verimli.
BAHTEVER: (Tür.) Er. - Şah Avrangzeb'in gözde kadınlarından biri.
BAHTI: (Ar.) Er. 1. Bahtla, kaderle ilgili. 2. Kimi Divan şairlerinin ortak mahlası.
BAHTINUR: (Ar.) Ka. - Talihli, şanslı, yazgısı parlak.
BAHTİSER: (a.f.i.) Ka. - Talihli, şanslı, iyi yazgılı. İşleri başından beri iyi giden.
BAHTİŞEN: (a.f.i.) Ka. - Talihi, kaderi, kısmeti şen. (bkz. İkbal)