Disleksi Nedir?
Disleksi, en sık rastlanan öğrenme bozukluklarından biridir. Ancak zekâ ile bir ilgisi yoktur; asıl problem hafıza ve dildir. Disleksi olan kişilerde zekâ geriliği yoktur. Aksine pek çoğu normal ya da normalin üstünde zekâya sahiptir. Albert Einstein, Bill Gates bu konuda en ünlü örneklerdir.
Razon gibi araştırmacılar, disleksiyi şöyle tanımlamaktadırlar: “Disleksi, konuşma ve yazı dilindeki bozukluklardan, algı ve hareket yetersizliğinden, mekânı ve zamanı yapılandırma güçlüğünden doğan, özellikle okuma çıraklığı sırasında görülen bir okuma bozukluğudur. Disleksili çocuklara genellikle zekâları normal olduğu halde okuyamayan öğrenciler arasında rastlanır. Yönleri ayırt edememeden dolayı harfleri karıştıran, algı hataları yapan, analiz-sentez yapamayan çocuğun, görsel-motor bir alışkanlık olan okumada başarısızlığa uğraması beklenen bir sonuçtur.”
Disleksinin sebepleri konusunda henüz genel bir görüş birliğine ulaşılamamıştır. Bazı uzmanlar disleksinin anne-babadan çocuğa geçen kalıtımsal bir bozukluk olduğuna inanırken; kimileri de onu çocuğun sinir sistemindeki bir anormallikle ilişkilendirirler