Mr. Kumpir Oldu!

realist

Nirvana
Kayıtlı Üye
3 Aralık 2006
3.073
132
63



MC DONALDS STRATEJİSİYLE DÜNYAYA AÇILIP MR. KUMPİR OLDU!
(Bu yazıyı daha önce de okumuştum ama bu sitede mi başka sitede mi hatırlayamadığımdan tekrar gündeme gelmesinde sakınca olmadığını düşündüm.)

Yazan: Feray akşit


Anavatını eski Yugoslavya olan kumpiri dünyaya açan Halit Kesemen, Mr. Kumpir adıyla; ABD, Almanya, Fransa, Malezya ve Tayland’da kumpir zinciri kurdu. Ricky Martin’e bile Paris’te kumpiri tattırdı.


Bir fırın.. Patates.. Birkaç meze.. Tüm bu sermayeyi bir araya getiren her köşe başında ve alışveriş merkezinde bir kumpir dükkânı açıyor. Hazırlanması kolay, maliyeti düşük kumpir, hazır yiyecek pazarına büyük bir hareketlilik getiriyor. Ancak içlerinden bir kumpirci var ki diğerleri arasından hemen sıyrılıyor. Asıl memleketi eski Yugoslavya olan ancak tereyağı ve kaşarla 1991 yılında Türkleştirilen kumpiri McDonald’s gibi bir pazarlama stratejisiyle "Türk yemeği" olarak dünyaya pazarlıyor.

Halit Kesemen, Mr. Kumpir adıyla ABD’den Almanya ve Fransa’ya, Malezya’dan Tayland’da kadar kumpir zinciri kuruyor. Kimi ülkelerde girişimcilere franchise veriyor, kimi yerde ise sadece kumpiri ve sistemini öğretiyor. Bugüne kadar 14 ülkede 22 kumpir mağazasının kurulması için danışmanlık hizmeti veren Kesemen’in Almanya’da 2, Belçika’da 3, ABD’de bir ve son olarak Mısır’da da bir franchise’ı bulunuyor. New York’ta, Hollanda’da gazetelerde "Mr. Kumpir" adıyla boy gösteriyor. Sonunda Paris’te Ricky Martin’e bile kumpir yedirmeyi başarıyor. Halit Kesemen, "Kumpire bir standart getirdik. Bizim mutfağımızdan gelen bir tat diye dünyaya duyurmaya çalışıyoruz. Yurtdışında artık her yerde pizza, hamburger, döner var. Kumpir, hem ucuz hem sağlıklı hem çabuk hazırlanan bir ürün olduğundan yurtdışında çok büyük talep gördü" diyor.

Üniversite bitirdi kumpir işine girdi

1994 yılında bir arkadaşının, "Bir dükkân tut, salata, sandviç, kumpir satarsın" sözüne kadar kumpirin ne olduğunu bilmeyen Kesemen, "İzmir 9 Eylül Üniversitesi mezunuyum. Ticaretten hiç anlamazdım. Yine de daha yaratıcı işlerle uğraşmak istiyordum. Arkadaşımın önerisini dinledim. Hemen işe koyuldum" diyor.

Kesemen, önce kumpirin yapılışını öğrenmek için 10 gün boyunca ücretsiz olarak Akmerkez’deki Küçükev’de çıraklık yapıyor. Ancak işin sandığı kadar kolay olmadığını anlayınca profesyonel birini bulup ilk dükkânını açıyor. Kısa zamanda Bağlarbaşı’nda iki kumpir dükkânı oluyor. Onu alışveriş merkezleri takip ediyor. Ancak 11 Eylül saldırılarından sonra Türkiye’de de patlamaların yaşanması Kesemen’in stratejisini değiştirmesine neden oluyor.

Kesemen, "11 Eylül’den sonra Türkiye’de yaşanan terör olayları ile insanlar alışveriş merkezleri gibi kapalı mekânlara girmeye korktu. Buradaki satışlarımız düştü. Alışveriş merkezlerindeki dükkânlarımız ise hep dolar üzerindendi. Dolar inanılmaz bir artış yaptı. Biz de işletmelerimizi devretmek zorunda kaldık" diyor.

İnternet ABD kapısını açtı
Ancak "Mr. Kumpir" gerçek çıkışı bundan sonra yapıyor. Kesemen, "Bundan sonra ne yapabilirim" düşüncesi ile internette araştırma yaparken ABD’deki Türklere hitap eden Turkla.com’u fark ediyor. Sitedeki forum bölümüne, "Türkiye’nin en iyi kumpircisiyim. Davet edin, size kumpiri öğreteyim’ diyen kısa bir metin bırakıyor.

Kesemen’in hayatı bundan sonra değişiyor. Daha önce hiç yurtdışına çıkmamış olan Kesemen’e sadece ABD’den değil dünyanın dört bir köşesinde yaşayan Türklerden davet yağıyor. Ancak Kesemen tercihini ABD’den yana kullanıyor. Halit Kesemen bundan sonraki ABD macerasını şöyle anlatıyor: "New York’ta Masal Cafe adıyla bir mekân işleten Türk çağırdı. Döner, kebap yapıyorlardı ama kumpiri hiç bilmiyorlardı. Onlara kumpiri öğrettim. Daha sonra başka firmalarla anlaşıp Brooklyn, Manhattan ve New Jersey başta olmak üzere dört ayrı yerde kumpir dükkânı kurulması için danışmanlık yaptım."

Daha sonra Türkiye’ye geri dönen Halit Kesemen, "Yurtdışında kumpire talep çok. Ama kimse kumpiri tanıtmıyor" diyerek harekete geçer. İlk iş olarak 15 yaşındaki bir gence web sayfasını yaptırır. Web sayfası ile dünyaya açılan Kesemen’e Finlandiya, İsveç, Danimarka, Almanya gibi Avrupa’nın hemen hemen tüm ülkelerinden, son olarak Malezya, Tayland ve Körfez ülkelerinden teklifler gelmeye başlar. "Gittiğim yabancı ülkelerde bana Mr. Kumpir demeye başladılar" diyen Kesemen, "Bu işin ekibini kurduk. Franchise vermeye başladık" diyor. Kumpirseverlerin ilgisi basına da yansımış. New York’ta Metro gibi yerel gazetelerde, Hollanda’da Eindhoven Balgad gazetesine Mr Kumpir haber konusu olmuş. Sadece Bremen’de bir alışveriş merkezinde kurduğu kumpir dükkânında günde 200-300 kumpir satılır hale gelmiş. Mr. Kumpir’in ünü ABD ve Avrupa derken Uzakdoğu’ya kadar uzanıyor. Kesemen, Tayland’dan gelen talep üzerine 2 ay önce ilk kumpir dükkânının açılması için danışmanlık yapıyor. Burada Taylandlılara günde 100’den fazla kumpir satılıyor. Halit Kesemen’e son olarak Mısır, Kuveyt, İran ve Suudi Arabistan’dan davet gelmiş. İran’da ABD karşıtlığı nedeniyle Mr. Kumpir yerine başka bir isim arayışında olan Kesemen, Suudi Arabistan’da kraliyete ait bir şirket ile başbayilik vermek için el sıkışmak üzere.
Kumpir ile yılda 350 bin euro ciro
Mr. Kumpir özel üretilmiş karavanı içinde çalışan, araç arkasında istenilen yere taşınan Roll Room adını verdiği 15-30 metrekare büyülükte, tezgâh arkasında çalışan sabit işletmeler ve 50-70 metrekare büyüklükte, oturma bölümü olan, ürün gamı genişletilmiş restoranlar olan Rest konseptleri ile hizmet veriyor. Kesemen, "Bazen dekorasyonu hazırlayıp, mönülerini oluşturup, dükkânı kurup bu işin eğitimini vererek çıktığımız yerler oluyor. Anahtar teslim edip çıkıyoruz. Bazen de adımızla franchise veriyoruz" diyor. 20-30 metrekarelik bir kumpir dükkânı 20-25 bin euro, 50-60 metrekarelik bir dükkân ise 30-35 bin euroya mal oluyor. Halit Kesemen, "Öyle 80-100 bin dolarlar istemiyoruz. Gerçek maliyetleri yansıtıyoruz. Türkiye’de bayi sayımızı artırmayı hedefliyoruz" diyor. Bir bayinin yıllık cirosunun 300-350 bin ciro arasında değiştiğini belirten Kesemen, "Bunun günlük kâr marjı yüzde 70’tir" diyor.


 
Yazıyı okurken ben de mi bu işe girsem ne yapsam demiştim, naniknanik

20-30 metrekarelik bir kumpir dükkânı 20-25 bin euro

sonra vazgeçtim... :Roflol:

Helal olsun diyorum kendisine, güzel bir başarı öyküsüymüş...
a.s
 
Böyle kafası çalışanlara halk arasında "Allah yürü ya kulum, demiş." derler. Tamam Allah izin verecek ama adamlar da boş durmuyorlar ki... Helal olsun, daha ne diyeyim.
 
Yazıyı okurken ben de mi bu işe girsem ne yapsam demiştim, naniknanik



sonra vazgeçtim... :Roflol:

Hela olsun diyorum kendisine, güzel bir başarı öyküsüymüş...
a.s

Bilgeciğim beni az çok tanımışsındır.Hayatta hiç keşkem yoktur.O yüzden sana hala geç kalmış sayılmazsın diyorum.
 
Bilgeciğim beni az çok tanımışsındır.Hayatta hiç keşkem yoktur.O yüzden sana hala geç kalmış sayılmazsın diyorum.

Canımcığım biliyorum seni, senin keşkelerin yoktur, adını olduğu gibi hakediyorsun. Ancak bu saatten sonra sermaye bulmak zor ya o bakımdan diyorum. Biz zaten yolumuzu çizmişiz artık, Allah yeni çizenlere selamet versin.. şutarafagitti
 
Amin demekten başka çıkar yol bulamıyorum.Bu saatten sonra dediğine göre yaşın orta yaş cıvarı herhalde.
 
X