mini Türkiye turu diyebiliriz

OnDeryaa

Yürümek; yürekten gülerekten yürümek...
tek ayak cezası
Kayıtlı Üye
21 Temmuz 2011
3.549
3.683
4200 km yol yaptık. Mini Türkiye turu diyebiliriz
Bursa'dan sahurda çıktık. Çocuklar arkada eşimle ben önde Ankara, Tuzgölü çok hoşbiyer yani özellikle orası için çıkılmaz ama yol üstüyse mutlaka uğrayın derim (ayakkabıları çıkarıp çıplak ayakla basmadığım için çok pişmanım. Mersin de yemek ve benzin molası verdik. Düziçinde eşim çok yoruldu biraz kestirdi ben çocukları parka götürdüm oynadık biraz ve saat 18'de Diyarbakır'a vardık Kv. Ler yeni taşınıyor ev Karışık filan neyse yattık uyuduk sabah Bayram'ın 1.günü Mardin'e doğru gittik Sultan şeyhmus'a adak filan kestiler piknik oturduk akşamüstü döndük. 2.günü eşimin akrabalarıyla bayramlaşıp gece Dağılan valizimi toplayıp sabah erken yola koyulduk
Bingöl de sabah kahvaltısı yapmak için yer aradık çok aradık sorduk küçük bi simitçi dükkanına yönlendirdi herkes anlıycanız orda pek bişe yok.
Erzurum'a geçtik merkez de gezdik biraz cağ döner yedik ben hernekadar cağ Artvin'de yenir desem de burda yiyelim orda da yeriz kıyas ederiz dediği için durduk ...
Oltu ya gittik fazladan yolumuzu içeri uzattık pişman olduk ama yapcak bişey yok Tecrübe oldu. Iki tesbih çocuklara iki bileklik aldık çıktık
Tortum şelalelerine doğru yola koyulduk git git yol bitmedi Yusufeli ne 10 km kala tortum' a geldik şelaleye diycek laf yok azametli çok güzel ama organizasyon tanıtım tabela Belediye ye Sıfır
Yusufeli Artvin yolunda annemle babam 5 saattir bizi bekliyor. Haa söylemeyi unutmadan tortumdan itibaren Artvin'e doğru gittikçe yollar virajlı uçurumlu filan eşim ilk kez görüyo böyle yolları aşırı şekilde korktu fobisi varmış meğer zor geldik.
Annemle babamı Alıp bi katakulliyle teyzemlerin mezraya çıktık ama yarım saatlik yolu 10 km HIZLA 2saate gittik eşime de bişey diyemiyorum(acayip korktu) Afacanlar bastı. Bizi buralara niye getirdiniz diye kızdık ettik ben keyfime baktım tabi çocuklar da Eğlendi ama o yattı rahatsızlandı akşam Yemeğe bile gelmedi. Sabah güzel bi köy kahvaltısı yapıp babamın Köyüne gittik yine zor ve çooook uzun yollardan. Alabalık çiftliğine gittik Köyde filan sabah babamların mezrasına ordan
Şavşat Karagöl'e (çok uzak iki kare resim çekmek için değmedi hiç bide yol üstünde haşlanmış Mısır Alıp yedik çocukların yarımlarını da ben yedim bunlar bızukmuydu bayatmıydı ne hepimizi bi karın ağrısı tuttu en fazla da beni! Şavşat uzak olduğundan Gürcistan'a gitmek için geç oldu Borçka da bi otel bulup(Google amcadan ilk Sırada yazan oteli aradık) berbat bi oda ve yemekler ,konakladık ben gece rahatsızlandım sabah acile iki serum yedim ve Batum'a yola koyulduk Sınırda okadar kuyruk vardı ki geri döndük vazgeçip Rize'ye doğru yola koyulduk kale ve camisini çarşısını gezip Rize bezinden bi fiskos örtüsü ve Gömlek aldık. Ayder yaylasına konaklamaya doğru gittik sol ayder sağ Çat Yaylası biz sağa zil kale mevkine doğru çıktık harika bi tabiat ordan biraz daha gidince Çat Yaylası cancik konaklama tesisi pansiyon a vardık bungalov Tarzı evler harika bi işletme hem sahipleri hem Doğası hem mıhlaması kuymak mmmm . Bayıldık buraya. Devamı aşağı
 

Eklentiler

  • image.jpg
    128,1 KB · Görüntüleme: 89
  • image.jpg
    111 KB · Görüntüleme: 77
  • image.jpg
    236,4 KB · Görüntüleme: 76
  • image.jpg
    204,1 KB · Görüntüleme: 82
  • image.jpg
    186,3 KB · Görüntüleme: 96
Bikaç resim koyabildim tatilin Devamını yazıcam inşallah
 

Eklentiler

  • image.jpg
    212,6 KB · Görüntüleme: 116
  • image.jpg
    253,5 KB · Görüntüleme: 82
  • image.jpg
    200,4 KB · Görüntüleme: 78
Rize'den çıktık ama halen daha aklımız orda kaldı. İnşallah herseye tatil mekanımız belli oldu tecrübe ile. Trabzon Çayeli ye yola çıktık akşamüstü Uzungöl'e vardık hava kararmadan bi oda bulalım dedik ama bütüüüünnn heryer onlarca otel tıklım tıklım heryer Arap katla dolu hayret ettik aman dedik kuralım çadırımızı konaklayalım. Ama o da olmadı sis çöktü hava kapandı bayaa soğuk etti. Eşimin arkadaşları buralı onları aradık kuzenlerinin otelinde bi oda bulduk çok şükür. Otele diyecek laf yok göle merkezi güzel biter ama o oda fenaydı herhalde ellerinde kalmıştır. Verilmiyordur müşteriye kapkaranlıktı basık tı. Neyse sabah kalktık çayeline indik sultan Murat sofrası idi galiba süper lezzetli güzel bi kahvaltı ettik son muhlama mızı da yedik çarşısını gezmeye gittik alışveriş yaptık. İstikamet Akçaabat köftesini yedik ama sadece isim olduğunu anladık. Belki de güzeldir ama bizim lezzet kotamız yüksek Bursa'da oturduğumuzdan köfte konusunda şanslıyız sanırım neyse.. Pek beğenmedik çıktık sahil yolu boyunca Samsun (Samsun'u hiç ama hiç beğenmedik) Giresun Ordu (Ordu da trafik sorunu berbat) filan geçtik hava karardı Sinop'a gelmiştik yine internetten aratıp Gerze de bi otel bulduk eşyalarımızı yerleştirdik bi yemek yiyelim dedik saat 9 olduğundan otelde yok dışarda aradık bulamıyoruz. Var da içkisiz bi yer zor bulduk Halil İbrahim sofrasıydı sanırım Diyarbakırlı bi abi. Ama hayatımda öyle lahmacun yemedim hatta yemedik değişikti çok lezzetliydi bide. Odamıza dönüp uyuduk. Sabah 2saatten fazla Sinop'taki fener i aradık bütün burunu gezdik ama yok bulamadık arkadaşlardan tel. Geldi tapagaz Safranbolu'ya yöneldik. Kınaya yetişemedik gelin konvoyuyla Bursa'ya döndük evimi çok ama çok özlemişim. Bursa gibi biryer bulamazmışım ve böyle molalar aşkımızı ne kadar güçlendirirmiş onu anladım'maşallah' velhasıl çok güzel bi tatil di.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…