- 12 Temmuz 2006
- 35.047
- 30.494
- 61
Yapılan alışverişten sonra buzdolabına giren yiyeceklerin besin değerini korumak için bazı noktalara dikkat edilmesi gerekiyor. Bu konu üzerine detaylı bilgiler veren Diyetisyen Aslıhan Altuntaş, uyulması gereken kuralları tek tek ele aldı.
Buzdolabı temizliği sağlık açısından ilk dikkat edilmesi gereken noktalardan biridir. Hemen hemen herkesin mutfağında sıklıkla yer verdiği sirke bu konuda da devreye giriyor. Bir litre suya bir yemek kaşığı sirke ekleyerek buzdolabını silmeli ve dolap içi kuruduktan sonra yiyecekler yerleştirilmelidir.
DOĞRU RAFA DOĞRU BESİNLER KOYULMALI
Kahvaltılıklarda ambalajlı olanlar ve kahvaltılık tabaklarına çıkarılanlar hijyen açısından en üst rafta tutulmalıdır. Aksi halde paketli gıdaların paketlerinden ya da sebze meyvelerden düşebilecek parçalardan altta duran ve hiç pişirme işlemi görmeden tüketilecek olan kahvaltılıklara bakteri bulaşabilmektedir. Buzluğu altta olan buzdolaplarında da kahvaltılıklar yine en üstte olmalıdır.
İkinci rafa genellikle işlem görmüş yani pişirilmiş yemekler konulmalıdır. Streçlenmeli ve birbirlerine temas etmemelidir. Isıtıp direkt olarak tüketilecek besinler oldukları için pişmemiş çiğ besinlere göre daha risklidirler.
Çiğ et, yoğurt gibi besinler doğru kaplara konulmuş şekilde ağzı kapalı, birbirleriyle temas etmeden üçüncü rafta olabilir. Tavuk ve balık da paketli halde ya da cam kaplarda bu rafta kalabilir.
SEBZE VE MEYVELERİ POŞETLERİYLE SAKLAMAYIN
En alt rafta ise meyve sebze kısmı olmalıdır. Ancak meyve sebzeler pazar ya da market poşetleriyle buzdolabında tutulmamalıdır. Yapılan en büyük hatalardan biri budur. Besinler mutlaka paketlerinden çıkarılmış olmalıdır. Eğer ıslaksa mutlaka kurutularak buzdolabına konulmalıdır. Bu nedenle en pratiği hazırlık aşamasında da kolaylık sağlayacağı için yıkayıp kurutarak dolaba yerleştirmektir. İstenirse kese kağıtlarında saklanabileceği gibi istenirse plastik olmayan, muhafaza için özel üretilmiş saklama kaplarına da konulabilir.
Dondurucuda esas önemli olan bekleme süreleridir. Besinler dondurulduğunda içeriğindeki bakteriler de dondurulmuş olur. Yani ölmezler. Çözdürme işlemi başladığı andan itibaren de o bakteriler tekrar aktifleşmeye başlar. Bu nedenle besinlerin dondurucuda ne kadar kaldığı çok önemlidir. Çünkü besinlerin yapısı ve dokusu değişmeye başlar. Herhangi bir işleme tabii tutulmayan çiğ sebzeler dondurucuda bir yıla kadar durabilirken pişirilerek saklanacak sebzeler en fazla 2-3 ay saklanmalıdır. Çözündürdükten sonra ise hemen tüketmek gerekir. Balık 2-3 ay, çiğ et ya da çiğ etten yapılmış kıyma 9-12 ay arasında kalabilmektedir. Pişmiş kırmızı et işlem gördüğü için 2-3 ay kalmalıdır. Tavuk ve hindi eti ise çiğ halinde olsalar bile en fazla 3 ay kadar dondurucuda saklanmalıdır.
BAHARATLARI BUZDOLABINDA SAKLIYOR MUSUNUZ?
Meyve ve sebzelik rafına konmaması gereken besinlerin başında soğan, sarımsak ve patates gelir. Belli sıcaklıkta ve neme maruz kaldığında çok çabuk filizlenebilirler. Domates de dolaba konmadan oda sıcaklığında sebze sepetlerinde saklanmalıdır. Meyvelerden ise muz, avokado, portakal, mandalina ve elma buzdolabına konmamalıdır. Kesilmemiş kavun ve karpuz da oda sıcaklığında saklanabilir. Meyve ve sebzeler mümkünse haftalık olarak ya da en fazla 2 haftada tüketilmelidir.
Bunların dışında buzdolabına koyulmaması gereken besinlerin başında un gelmektedir. Un, kahve ve baharatlar nemli ortamda saklanmaması gereken besinlerdir, bu nedenle buzdolabına konulmamalıdır. Toplumda baharatların küflenmemesi için buzdolabına konulması gerektiği gibi yanlış bir düşünce vardır. Oysa baharatlarda önemli olan nemdir. Nemli ortamda aflatoksin üreten küflenmeye sebep olan mikroorganizmaların üreme riski çok daha yüksektir. Bunlar hem çok zararlı hem de baharatların içerisinde özellikle pul biberde çok rahat üreyebilmektedir.
Ayrıca baharatlar yüksek gramajlarda alınıp uzun süre muhafaza edilmemelidir. Bu nedenle aktarlardan alınan ve ne kadar süredir orada durduğu bilinmeyen açık baharatları almak güvenli değildir. Aynı şekilde zeytinyağı, reçel ve bal da buzdolabına konulmamalıdır. Buzdolabı ısısı özellikle zeytinyağı için uygun değildir. Turşu ve salamura besinler de zaten uzun saklama koşulları sağlanması için yapıldığından buzdolabına konulmasına gerek yoktur.
mynet.com
Buzdolabı temizliği sağlık açısından ilk dikkat edilmesi gereken noktalardan biridir. Hemen hemen herkesin mutfağında sıklıkla yer verdiği sirke bu konuda da devreye giriyor. Bir litre suya bir yemek kaşığı sirke ekleyerek buzdolabını silmeli ve dolap içi kuruduktan sonra yiyecekler yerleştirilmelidir.
DOĞRU RAFA DOĞRU BESİNLER KOYULMALI
Kahvaltılıklarda ambalajlı olanlar ve kahvaltılık tabaklarına çıkarılanlar hijyen açısından en üst rafta tutulmalıdır. Aksi halde paketli gıdaların paketlerinden ya da sebze meyvelerden düşebilecek parçalardan altta duran ve hiç pişirme işlemi görmeden tüketilecek olan kahvaltılıklara bakteri bulaşabilmektedir. Buzluğu altta olan buzdolaplarında da kahvaltılıklar yine en üstte olmalıdır.
İkinci rafa genellikle işlem görmüş yani pişirilmiş yemekler konulmalıdır. Streçlenmeli ve birbirlerine temas etmemelidir. Isıtıp direkt olarak tüketilecek besinler oldukları için pişmemiş çiğ besinlere göre daha risklidirler.
Çiğ et, yoğurt gibi besinler doğru kaplara konulmuş şekilde ağzı kapalı, birbirleriyle temas etmeden üçüncü rafta olabilir. Tavuk ve balık da paketli halde ya da cam kaplarda bu rafta kalabilir.
SEBZE VE MEYVELERİ POŞETLERİYLE SAKLAMAYIN
En alt rafta ise meyve sebze kısmı olmalıdır. Ancak meyve sebzeler pazar ya da market poşetleriyle buzdolabında tutulmamalıdır. Yapılan en büyük hatalardan biri budur. Besinler mutlaka paketlerinden çıkarılmış olmalıdır. Eğer ıslaksa mutlaka kurutularak buzdolabına konulmalıdır. Bu nedenle en pratiği hazırlık aşamasında da kolaylık sağlayacağı için yıkayıp kurutarak dolaba yerleştirmektir. İstenirse kese kağıtlarında saklanabileceği gibi istenirse plastik olmayan, muhafaza için özel üretilmiş saklama kaplarına da konulabilir.
Dondurucuda esas önemli olan bekleme süreleridir. Besinler dondurulduğunda içeriğindeki bakteriler de dondurulmuş olur. Yani ölmezler. Çözdürme işlemi başladığı andan itibaren de o bakteriler tekrar aktifleşmeye başlar. Bu nedenle besinlerin dondurucuda ne kadar kaldığı çok önemlidir. Çünkü besinlerin yapısı ve dokusu değişmeye başlar. Herhangi bir işleme tabii tutulmayan çiğ sebzeler dondurucuda bir yıla kadar durabilirken pişirilerek saklanacak sebzeler en fazla 2-3 ay saklanmalıdır. Çözündürdükten sonra ise hemen tüketmek gerekir. Balık 2-3 ay, çiğ et ya da çiğ etten yapılmış kıyma 9-12 ay arasında kalabilmektedir. Pişmiş kırmızı et işlem gördüğü için 2-3 ay kalmalıdır. Tavuk ve hindi eti ise çiğ halinde olsalar bile en fazla 3 ay kadar dondurucuda saklanmalıdır.
BAHARATLARI BUZDOLABINDA SAKLIYOR MUSUNUZ?
Meyve ve sebzelik rafına konmaması gereken besinlerin başında soğan, sarımsak ve patates gelir. Belli sıcaklıkta ve neme maruz kaldığında çok çabuk filizlenebilirler. Domates de dolaba konmadan oda sıcaklığında sebze sepetlerinde saklanmalıdır. Meyvelerden ise muz, avokado, portakal, mandalina ve elma buzdolabına konmamalıdır. Kesilmemiş kavun ve karpuz da oda sıcaklığında saklanabilir. Meyve ve sebzeler mümkünse haftalık olarak ya da en fazla 2 haftada tüketilmelidir.
Bunların dışında buzdolabına koyulmaması gereken besinlerin başında un gelmektedir. Un, kahve ve baharatlar nemli ortamda saklanmaması gereken besinlerdir, bu nedenle buzdolabına konulmamalıdır. Toplumda baharatların küflenmemesi için buzdolabına konulması gerektiği gibi yanlış bir düşünce vardır. Oysa baharatlarda önemli olan nemdir. Nemli ortamda aflatoksin üreten küflenmeye sebep olan mikroorganizmaların üreme riski çok daha yüksektir. Bunlar hem çok zararlı hem de baharatların içerisinde özellikle pul biberde çok rahat üreyebilmektedir.
Ayrıca baharatlar yüksek gramajlarda alınıp uzun süre muhafaza edilmemelidir. Bu nedenle aktarlardan alınan ve ne kadar süredir orada durduğu bilinmeyen açık baharatları almak güvenli değildir. Aynı şekilde zeytinyağı, reçel ve bal da buzdolabına konulmamalıdır. Buzdolabı ısısı özellikle zeytinyağı için uygun değildir. Turşu ve salamura besinler de zaten uzun saklama koşulları sağlanması için yapıldığından buzdolabına konulmasına gerek yoktur.
mynet.com