- 26 Ocak 2007
- 6.527
- 884
- 38
Hayatımızın en önemli sorularından bir tanesi; ‘büyünce ne olacaksın?’sorusudur aslında. Bu soruyu doğru yanıtlabilirsek hayatta mutlu ve başarılı olma şansımız yüksek olur.
Seçeceğimiz meslekle veya mesleklerle ilgili daha çok küçükken düşünmeye başlarız.; kimimiz ailede doktorların çok olması, ya da gittiğimiz doktorlardan olumlu etkilenmemiz nedeni ile ya da büyünce annemize babamıza bakmak, onları mutlu etmek için tıp okuyup doktor olmak isteriz. Kimimiz apartmanda oturan ‘savcı amcanın’ komşulardan ve çevreden çok saygı görüyor olması nedeni ile hukuk okuyup savcı olmak isteriz, kimimiz öğretmenimizi çok severiz biz de öğretmen olmak isteriz veya öğretmenimizin branşında eğitimimizi sürdürmek isteriz.
‘Büyünce’ mesleğimizi seçerken, bu gibi dış etkiler altında kalarak ya da ÖSS sınavlarından aldığımız puana göre hayatımızı yönlendirmek yerine, eğitimini aldıktan sonra çalışmaktan hoşlanacağımız, ilgi alanlarımıza, becerilerimize, kişilik yapımıza uygun olacağını içimizde de hissettiğimiz alanlara yönelmeliyiz. Yani mesleğimizi bilinçli seçmeliyiz.
İlgi alanlarımızı, becerilerimizi belli alanlara yoğunlaştıramamışsak, değerlerimiz ve kişilik yapımızın ne olduğu hakkında içimizden veya dışımızdan ( sesli) düşünme fırsatı bulamamışsak, genellikle kendimizi tanımakta güçlük çekeriz, kendimizi her alana yakın, her şeyi yapabilecek gibi veya son derece kararsız bir duygu içinde buluruz.
Bilinçli meslek seçmek, meslekleri ve kendimizi doğru tanıyıp ve değerlendirebilmemizle doğru orantılıdır.
Doğru mesleklere yönelebilmek için öğrencilerin yararlanabileceği, özellikle mesleki eğilimi belirleyen envanterler geliştirilmiştir. Bu envanterlerin doğru sonuçlar vermesi kendimizi iyi tanımamıza bağlıdır.
Biz, Kademe Kariyer Danışmanlık olarak, gençlerin mesleki ilgi alanlarına yönelik olarak kendilerini tanımalarına destek vererek, onlara belki hayatları boyunca kullananbilecekleri bir yöntem ve bir deneyim armağan ediyoruz. Profesyonel ve özel yaşantımda mutlu olmak için, ben kimim, neleri yapmakta beceri sahibiyim? Hangi becerileri geliştirmek isterim? Öğrenmek istediğim konular neler? Yaptığım işlerde ( bunlar amatör uğraşlar da olabilir) neleri başardım? Nelerden hoşlandım? Nelerden hoşlanmadım? Profesyonel yaşamda önemsediğim değer yargılarım nelerdir? Girişimcilik özelliklerim hangileridir gibi soruları gence sorarak hem kendisi hakkında düşünmesini sağlıyor, hem de her zaman kullanabileceği bir yöntemin deneyimini yaşatmış oluyoruz.
Mesleki Yönelim Envanteri uygulamadan önce bu çalışmayı mutlaka uyguluyoruz. Aslında işin zaman alan en önemli kısmı da bu kendini tanıma çalışma ya da kendisi ile yüzleşme bölümü. Ancak ne yazık ki, gençlerin üniversite ve bölüm seçimlerine bu kadar az zaman kalmışken, kendilerine bu veya bu gibi soruları hiç yöneltmemiş olduklarını görüyoruz. Aslında bu çalışma 8.sınıftan başlayarak 11.sınıfa kadar çeşitli oyunlarla uygulanabilecek çalışmalar dizisi.
Bu nedenle biz diyoruz ki: ‘ Gençler, hayatınızın en önemli kararlarından biri olan meslek seçimi yöneliminizi son dakikaya bırakmayın. Çocukken size sorulan -büyünce ne olacaksın?- sorusunu biraz daha ciddiye alın ve bu soruya doğru ve bilinçli cevaplar verebilmek için üzerinde daha fazla düşünün.’
Seçeceğimiz meslekle veya mesleklerle ilgili daha çok küçükken düşünmeye başlarız.; kimimiz ailede doktorların çok olması, ya da gittiğimiz doktorlardan olumlu etkilenmemiz nedeni ile ya da büyünce annemize babamıza bakmak, onları mutlu etmek için tıp okuyup doktor olmak isteriz. Kimimiz apartmanda oturan ‘savcı amcanın’ komşulardan ve çevreden çok saygı görüyor olması nedeni ile hukuk okuyup savcı olmak isteriz, kimimiz öğretmenimizi çok severiz biz de öğretmen olmak isteriz veya öğretmenimizin branşında eğitimimizi sürdürmek isteriz.
‘Büyünce’ mesleğimizi seçerken, bu gibi dış etkiler altında kalarak ya da ÖSS sınavlarından aldığımız puana göre hayatımızı yönlendirmek yerine, eğitimini aldıktan sonra çalışmaktan hoşlanacağımız, ilgi alanlarımıza, becerilerimize, kişilik yapımıza uygun olacağını içimizde de hissettiğimiz alanlara yönelmeliyiz. Yani mesleğimizi bilinçli seçmeliyiz.
İlgi alanlarımızı, becerilerimizi belli alanlara yoğunlaştıramamışsak, değerlerimiz ve kişilik yapımızın ne olduğu hakkında içimizden veya dışımızdan ( sesli) düşünme fırsatı bulamamışsak, genellikle kendimizi tanımakta güçlük çekeriz, kendimizi her alana yakın, her şeyi yapabilecek gibi veya son derece kararsız bir duygu içinde buluruz.
Bilinçli meslek seçmek, meslekleri ve kendimizi doğru tanıyıp ve değerlendirebilmemizle doğru orantılıdır.
Doğru mesleklere yönelebilmek için öğrencilerin yararlanabileceği, özellikle mesleki eğilimi belirleyen envanterler geliştirilmiştir. Bu envanterlerin doğru sonuçlar vermesi kendimizi iyi tanımamıza bağlıdır.
Biz, Kademe Kariyer Danışmanlık olarak, gençlerin mesleki ilgi alanlarına yönelik olarak kendilerini tanımalarına destek vererek, onlara belki hayatları boyunca kullananbilecekleri bir yöntem ve bir deneyim armağan ediyoruz. Profesyonel ve özel yaşantımda mutlu olmak için, ben kimim, neleri yapmakta beceri sahibiyim? Hangi becerileri geliştirmek isterim? Öğrenmek istediğim konular neler? Yaptığım işlerde ( bunlar amatör uğraşlar da olabilir) neleri başardım? Nelerden hoşlandım? Nelerden hoşlanmadım? Profesyonel yaşamda önemsediğim değer yargılarım nelerdir? Girişimcilik özelliklerim hangileridir gibi soruları gence sorarak hem kendisi hakkında düşünmesini sağlıyor, hem de her zaman kullanabileceği bir yöntemin deneyimini yaşatmış oluyoruz.
Mesleki Yönelim Envanteri uygulamadan önce bu çalışmayı mutlaka uyguluyoruz. Aslında işin zaman alan en önemli kısmı da bu kendini tanıma çalışma ya da kendisi ile yüzleşme bölümü. Ancak ne yazık ki, gençlerin üniversite ve bölüm seçimlerine bu kadar az zaman kalmışken, kendilerine bu veya bu gibi soruları hiç yöneltmemiş olduklarını görüyoruz. Aslında bu çalışma 8.sınıftan başlayarak 11.sınıfa kadar çeşitli oyunlarla uygulanabilecek çalışmalar dizisi.
Bu nedenle biz diyoruz ki: ‘ Gençler, hayatınızın en önemli kararlarından biri olan meslek seçimi yöneliminizi son dakikaya bırakmayın. Çocukken size sorulan -büyünce ne olacaksın?- sorusunu biraz daha ciddiye alın ve bu soruya doğru ve bilinçli cevaplar verebilmek için üzerinde daha fazla düşünün.’