- 10 Ağustos 2009
- 26.113
- 18.275
haber.sol.org.tr/dunya/merkel-hukumeti-ates-altinda-turkler-satin-mi-aldi-144965
Merkel hükümeti ateş altında:
Türkler satın mı aldı?
Alman devlet televizyonu ARD’nin
primetime’daki haber programında
Ankara-Berlin ilişkilerine ağır
eleştiride bulunuldu. Programda;
“Berlin satın mı alındı?” ifadeleri
kullanıldı.
Dış Haberler
Cuma, 05 Şubat 2016 18:07
Alman hükümetinin Türkiye’ye
destek politikasına içeriden tepkiler
giderek büyüyor. Almanya’nın en
etkili devlet televizyonu ARD’de
perşembe akşam saatlerinde
yayımlanan ünlü “Monitor” haber
programında, içsavaş sahneleri
altında Kürtleri bombalayan bir
Türkiye resmi verilirken, Berlin’in
insan haklarını ayaklar altına alan
Erdoğan rejimine açık desteği sert
bir dille eleştirildi. Türk
hükümetinin “Kürt teröristlerle
veya artık kimi öyle görüyorsa
onlarla bir savaş yaptığı” ileri
sürülen programda, Alman
hükümetinin insan hakları
ihlallerine ortak olduğu belirtildi.
Berlin’in Türkiye’deki gelişmeler
karşısındaki suskunluğunu, “Ankara
hükümetinin vahşi savaşı için ve
muhalefeti de ezmesi yolunda bir
açık çek” ifadeleriyle değerlendiren
Monitor habercileri, Kürt
şehirlerindeki yıkımı da Suriye, Irak
ve Libya’yı aratmayan sahneler
halinde görüntüledi.
Haberde, İMC televizyonu
kameramanı Refik Tekin’in
yaralanması ve yaralıyken
dövülmesi ayrıntılarıyla aktarıldı.
Bu arada Human Rights Watch’ın
Türkiye sözcüsü Emma Sinclair-
Webb’in sert suçlamaları da dikkat
çekti. Programda, Berlin’in
Türkiye’deki ağır insan hakları
ihlallerini suskunlukla
karşılamasına rağmen, ısrarlı
sorulara yine de “Alman hükümeti
olayları endişeyle izlemektedir”
açıklaması geldiği belirtilirken,
International Crisis Group Türkiye
bölümünden Berkay Mandıracı’nın
Başbakan Merkel’in tutumuna
yönelik yorumları da öne çıktı.
Başbakan Angela Merkel’in yıllarca
AB-Türkiye müzakerelerini
engellediği, ama şimdilerde tüm
olumsuzluklar bitmiş gibi hareket
ettiğini hatırlatan Mandıracı, iki
hükümet arasında stratejik bir ilişki
olduğu izlenimi yaratıldığını, ancak
değerlerin ve ilkelerin çiğnendiğini
savundu.
MÜLTECİ ŞANTAJI VE SAVAŞ
BM Yüksek Komiseri Zeid Ra’ad Al
Hussein’in 1 Şubat açıklamasında,
Türkiye’deki olayların yakından
izleneceğini belirtmesinden sonar
gazeteci Tekin’in serbest bıraldığı
kaydedilen haberde, Berlin
hükümetine “Satın mı alındı?”
sorusu da ortaya bırakıldı. ARD’nin
etkili haber programında, Berlin’in
Ankara ile “can ciğer kuzu sarması”
bir ilişki biçimini seçtiği, bunun da
mültecilerin Almanya’ya gelmesinin
engellenmesi için ödenen bir bedel
olduğu belirtilirken, Federal İçişleri
Bakanı Thomas de Maiziere’nin
“Türkiye’yi eleştirmekten artık
vazgeçilmeli” sözlerinin de altı
çizildi.
Almanya ve AB’nin mülteci krizinde
tamamen Türkiye’ye yaslandığı,
mültecileri AB’den uzak tutması
karşılığında Ankara’ya 3 milyar avro
ödeneceği kaydedilen haberde,
“Türk hükümetinin Kürt savaşçılar
ve sivillere karşı acımasız bir savaş
yürüttüğü” hatırlatıldı. Ankara
hükümetini eleştirenlerin tehdit
edildiğini, gözünün
korkutulduğunu ve zaman zaman
da cezaevine atıldığını belirten
Monitor’da, “Bütün bunlar Alman
hükümeti için konu bile değil”
ifadesi dikkat çekti. Angela
Merkel’in sağ kolu Thomas de
Maiziere’nin sözleri ise “Alman
Bakan NATO ortağı hakkında hiçbir
eleştiri duymak istemiyor” şeklinde
verildi.
Haberde, Kürt toplumunun
dayanılmaz koşullar altında
yaşamaya mahkum bırakıldığı,
yaşam koşullarını yitiren binlerce
Kürt’ün bölgeden kaçışı da
örneklerle işlendi. Bazı Kürt aileler
çocuklarının panzerlerle
öldürülmesini istemediği için
binlerce Kürt’ün bu yıl olmasa bile
gelecek yıl mutlaka Avrupa’nın
kapısına dayanacağını anlattılar.
Böylece, Avrupa’nın büyük bir Kürt
göç dalgasıyla karşı karşıya
kalabileceği sinyali de verilmiş oldu.
Türk hükümetinin ağır insan hakları
ihlalleri karşısında Berlin’in resmi
suskunluğunun “adeta satın alınmış
bir duruma” karşılık geldiğini
hatırlatan “Monitor”, Alman İçişleri
Bakanı’nın bu durumu kameralar
önünde açık ettiğini de ileri sürdü
Merkel hükümeti ateş altında:
Türkler satın mı aldı?
Alman devlet televizyonu ARD’nin
primetime’daki haber programında
Ankara-Berlin ilişkilerine ağır
eleştiride bulunuldu. Programda;
“Berlin satın mı alındı?” ifadeleri
kullanıldı.
Dış Haberler
Cuma, 05 Şubat 2016 18:07
Alman hükümetinin Türkiye’ye
destek politikasına içeriden tepkiler
giderek büyüyor. Almanya’nın en
etkili devlet televizyonu ARD’de
perşembe akşam saatlerinde
yayımlanan ünlü “Monitor” haber
programında, içsavaş sahneleri
altında Kürtleri bombalayan bir
Türkiye resmi verilirken, Berlin’in
insan haklarını ayaklar altına alan
Erdoğan rejimine açık desteği sert
bir dille eleştirildi. Türk
hükümetinin “Kürt teröristlerle
veya artık kimi öyle görüyorsa
onlarla bir savaş yaptığı” ileri
sürülen programda, Alman
hükümetinin insan hakları
ihlallerine ortak olduğu belirtildi.
Berlin’in Türkiye’deki gelişmeler
karşısındaki suskunluğunu, “Ankara
hükümetinin vahşi savaşı için ve
muhalefeti de ezmesi yolunda bir
açık çek” ifadeleriyle değerlendiren
Monitor habercileri, Kürt
şehirlerindeki yıkımı da Suriye, Irak
ve Libya’yı aratmayan sahneler
halinde görüntüledi.
Haberde, İMC televizyonu
kameramanı Refik Tekin’in
yaralanması ve yaralıyken
dövülmesi ayrıntılarıyla aktarıldı.
Bu arada Human Rights Watch’ın
Türkiye sözcüsü Emma Sinclair-
Webb’in sert suçlamaları da dikkat
çekti. Programda, Berlin’in
Türkiye’deki ağır insan hakları
ihlallerini suskunlukla
karşılamasına rağmen, ısrarlı
sorulara yine de “Alman hükümeti
olayları endişeyle izlemektedir”
açıklaması geldiği belirtilirken,
International Crisis Group Türkiye
bölümünden Berkay Mandıracı’nın
Başbakan Merkel’in tutumuna
yönelik yorumları da öne çıktı.
Başbakan Angela Merkel’in yıllarca
AB-Türkiye müzakerelerini
engellediği, ama şimdilerde tüm
olumsuzluklar bitmiş gibi hareket
ettiğini hatırlatan Mandıracı, iki
hükümet arasında stratejik bir ilişki
olduğu izlenimi yaratıldığını, ancak
değerlerin ve ilkelerin çiğnendiğini
savundu.
MÜLTECİ ŞANTAJI VE SAVAŞ
BM Yüksek Komiseri Zeid Ra’ad Al
Hussein’in 1 Şubat açıklamasında,
Türkiye’deki olayların yakından
izleneceğini belirtmesinden sonar
gazeteci Tekin’in serbest bıraldığı
kaydedilen haberde, Berlin
hükümetine “Satın mı alındı?”
sorusu da ortaya bırakıldı. ARD’nin
etkili haber programında, Berlin’in
Ankara ile “can ciğer kuzu sarması”
bir ilişki biçimini seçtiği, bunun da
mültecilerin Almanya’ya gelmesinin
engellenmesi için ödenen bir bedel
olduğu belirtilirken, Federal İçişleri
Bakanı Thomas de Maiziere’nin
“Türkiye’yi eleştirmekten artık
vazgeçilmeli” sözlerinin de altı
çizildi.
Almanya ve AB’nin mülteci krizinde
tamamen Türkiye’ye yaslandığı,
mültecileri AB’den uzak tutması
karşılığında Ankara’ya 3 milyar avro
ödeneceği kaydedilen haberde,
“Türk hükümetinin Kürt savaşçılar
ve sivillere karşı acımasız bir savaş
yürüttüğü” hatırlatıldı. Ankara
hükümetini eleştirenlerin tehdit
edildiğini, gözünün
korkutulduğunu ve zaman zaman
da cezaevine atıldığını belirten
Monitor’da, “Bütün bunlar Alman
hükümeti için konu bile değil”
ifadesi dikkat çekti. Angela
Merkel’in sağ kolu Thomas de
Maiziere’nin sözleri ise “Alman
Bakan NATO ortağı hakkında hiçbir
eleştiri duymak istemiyor” şeklinde
verildi.
Haberde, Kürt toplumunun
dayanılmaz koşullar altında
yaşamaya mahkum bırakıldığı,
yaşam koşullarını yitiren binlerce
Kürt’ün bölgeden kaçışı da
örneklerle işlendi. Bazı Kürt aileler
çocuklarının panzerlerle
öldürülmesini istemediği için
binlerce Kürt’ün bu yıl olmasa bile
gelecek yıl mutlaka Avrupa’nın
kapısına dayanacağını anlattılar.
Böylece, Avrupa’nın büyük bir Kürt
göç dalgasıyla karşı karşıya
kalabileceği sinyali de verilmiş oldu.
Türk hükümetinin ağır insan hakları
ihlalleri karşısında Berlin’in resmi
suskunluğunun “adeta satın alınmış
bir duruma” karşılık geldiğini
hatırlatan “Monitor”, Alman İçişleri
Bakanı’nın bu durumu kameralar
önünde açık ettiğini de ileri sürdü